Kelheim Türklerinin 65 yıllık hatıraları, resim sergisi ve kitap projesiyle gün yüzüne çıktı. Almanya IKG Enstitüsü, ALP Media ve Landratsamt Kelheim iş birliğiyle hayata geçirilen projenin koordinasyonu kültür tarihçisi Dr. Latif Çelik tarafından yürütüldü.
Landratsamt salonlarında sergilenen ve 65 yıla özgü olarak hazırlanan 65 fotoğrafta, şehre gelen Türklerin hayat hikâyeleri bizzat kendileri tarafından anlatıldı. İlk neslin büyük duygular yaşadığı anlara, çocukları ve torunları da tanıklık ederken; dedelerinin ve ninelerinin yaşam kesitlerini ilgi ve merakla izlediler.
Açılış konuşmasını yapan ve projeye ev sahipliği eden Landrat Martin Neumeyer, “Projede gösterdiği başarı ve yerliler ile göçmenler arasında kurduğu güçlü kültürel köprüler nedeniyle Dr. Latif Çelik’e ne kadar teşekkür etsem azdır. Şehrimizin yeni yerlileri olan Türkiye asıllı göçmen kökenlilerin tarihi, aynı zamanda bizim de tarihimizdir. Altyapımıza verdikleri destekle, savaşın izlerini on yıllar boyunca inşaat, üretim ve sanayi tesislerimizde silerek ekonomimizin gelişmesine büyük katkı sunmuşlardır. Bu vesileyle projeyi destekleyen AOK Bayern temsilciliği ile Sparkasse Kelheim temsilciliğine de teşekkür ediyorum” dedi.
Açılışta konuşan Türkiye Cumhuriyeti Münih Çalışma Ataşesi Seniz Özmert Koçer ise, “Türklerin Almanya’nın kalkınmasına yaptığı katkılar hiçbir zaman unutulmayacaktır. İki ülke arasındaki ilişkilere sağladıkları olumlu etki ise tarif edilemez bir değere sahiptir. Sayın Neumeyer’i, Sayın Dr. Çelik’i ve Türk toplumunu yürekten kutluyorum” şeklinde konuştu.
DİTİB Derneği Başkanı Fatih Balaban da yaptığı konuşmada, “Sayın Landrat Martin Neumeyer ve Dr. Latif Çelik, bölgedeki Türkiye asıllı göçmenlerin büyük sevinç duymasına vesile olan mükemmel bir projeyi hayata geçirdiler. Bizden destek istendiğinde şehirdeki tüm Türkler bu çalışmaya katkı sundu. Albümlerimizdeki eski fotoğraflardan unutulmamış hatıralara kadar birçok değerli belge gün yüzüne çıkarıldı. Özellikle Dr. Latif Çelik, kültür tarihçisi olarak takdire şayan bir çalışma ortaya koymak için Türkleri evlerinde ziyaret ederek ilginç bir saha clismasini da ortaya koymuştur” ifadelerini kullandı.
Toplantının koordinasyonunu yürüten Dr. Latif Çelik ise konuşmasında şunları söyledi:
“İki milletin ortak tarih içerisindeki rolü son derece önemlidir. 1961 yılından itibaren bölgeye gelen Türkler, Almanya’nın savaş sonrası yıkılmış sanayi altyapısının yeniden ayağa kaldırılmasına on yıllar boyunca emek vermiştir. Onların varlığı, bölgenin çoğulcu kültürel yapısına önemli katkılar sağlamış; çok kültürlü yaşam anlayışını yerel Alman toplumuna örnek bir model olarak sunmuştur. Yaşanan bu 65 yıllık tarih sadece Türklerin değil, aynı zamanda şehrin gelişiminin de çok önemli bir tarihsel kesitidir.
Kitapta, genel Bavyera bilgileri ile özelde Kelheim bölgesinden derlenen çok sayıda kültür hazinesi, hatıralar ve fotoğraflar bilimsel kriterler çerçevesinde ele alınmış, adeta fotoğrafları konuşturan bir çalışma ortaya konulmuştur. Zira bugüne kadar parçalı şekilde ele alınan bu döneme ait irili ufaklı tarih hazinelerinin bir araya getirilerek sergiye, kitaba ve entegrasyon çalışmalarına konu edilmesi, sadece Almanya ve Türkiye için değil, insanlık adına da büyük bir kültür hazinesi önemi taşımaktadır.”
Sergi açılışını birlikte gerçekleştiren projenin sponsorlarından AOK Bayern yetkilisi Jürgen Eixner ile Sparkasse Kelheim yetkilisi Dieter Scholz, açılış kurdelesini keserken yaptıkları ortak açıklamada şu ifadelere yer verdiler: “Bu sergi, bölgemizdeki kültürel entegrasyona önemli katkı sağlamaktadır. Bölgeye ilk geldikleri günden bu yana AOK Bayern ve Sparkasse Kelheim hizmetlerinden faydalanan Türk müşterilerimizle 65 yıldır birlikte yol yürümenin ve bu sürece eşlik etmenin mutluluğunu yaşıyoruz.” dediler.
Açılışı yapılan sergi daha sonra Dr. Latif Çelik’in rehberliğinde gezildi. Fotoğrafların hikâyeleri anlatılırken, özellikle ilk nesil Türklerin duygusal anlar yaşadığı gözlendi. Programa çok sayıda Türkiye kökenli vatandaşın katılması ve yoğun ilgi göstermesi, Türk toplumunun şehirleşmiş Almanya’da önemli bir kültürel yapı taşı olduğunu bir kez daha ortaya koydu.
Toplantının sonunda hep birlikte Kelheimli Türk kadınları tarafından hazırlanan Türk mutfağına ait geleneksel lezzetler misafirlere ikram edildi.
