Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Almanya’nın kara günlerinden biri 29 Mayıs 1993. O gece Solingen’de, Genç Ailesi’ne yönelik ırkçı kundaklama sonucu Hatice Genç (18), Hülya Genç (9), Saime Genç (4) Gülsüm İnce (27), Gülistan Öztürk (12) hayatını kaybetti. Evlerinde uykudaki insanlara bu kalleşçe saldırı, aşırı sağcıların Almanya’ya farklı ülkelerden gelmiş göçmenlere yönelik yoğunlaşan fiziki şiddet sürecinin sonucuydu ve kolektif hafızamıza hiç unutmayacağımız bir nefret ve dışlanma sembolü olarak kazındı.
Irkçı, aşırı sağcı Nazilerin Halle ve Hanau'daki göçmen düşmanı kaynaklı saldırıları, çok kültürlü toplum haline gelmiş Almanya’da, özellikle göçmen kökenli kişilere yönelik suçların hala azalmaması ve o yönde ciddi bir ışığın da maalesef görülmemesi, bu tür kahpe olayları hatırlamanın ve eğitici çalışmalar yapmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.
ATİB olarak, 29 Mayıs 1993 gecesi Solingen'de Genç ailesinin evine düzenlenen ırkçı kundaklamada beş ferdinin hayatını kaybettiği insanlık dışı saldırının 29. yıldönümünü derin bir üzüntüyle idrak etmekteyiz. Almanya’nın göç, göçmenlerin de Almanya tarihine ırkçı saldırıların en trajik olması bakımından doruk noktası olarak geçti Solingen kundaklaması.
Avrupa Türk -İslam Birliği (ATİB) Genel Başkanı İmam Cengiz; Solingen’de meydana gelen bu korkunç olayın, Almanya'da mültecilere, sığınmacılara ve diğer göçmenlere karşı gergin bir ortamın oluştuğu ve hararetli tartışmaların yapıldığı bir zamanda aşırı sağcılar tarafından işlendiğine dikkat çekerek şöyle dedi: “Bugün bile hala ırkçı siyasi görüş ve göçmen düşmanlığından kaynaklan suçların, ibadethanelere, camilere ve sinagoglara yönelik saldırıların maalesef artarak devam ettiğini görüyoruz. Özellikle sağcı popülist politikacılar, toplumu göçmenlere karşı kışkırtarak taban kazanmak ve seçimlerde de oy devşirmek için ötekileştirici, düşmanlaştırıcı retorik kullanmaya devam etmeleri düşündürücü.
Almanya’nın tüm demokratları ve erdemlileri bir yumruk gibi yek vücut olup her türlü ırkçılığa, Antisemitizme ve aşırı sağcılık ırkçılığa karşı toplumu uyarmalıdır. Artan ırkçılık, Antisemitizm ve her türlü antidemokratik aşırılığa karşı sadece retorik mücadelenin çok işe yaramadığını artık öğrenmiş olmalıyız. Demokrasimizin kazanımlarının yok edilmesi adımlarına lakayt kalamayız.”
ATİB Genel Başkanı Cengiz, siyasetçiler başta resmi, sivil veya yarı sivil ve tüm kurum ve kuruluşları sorumluluklarının bilincine varmaya, dışlanma ve nefrete karşı önlem almaya çağırırken, her türlüsüyle kitle iletişim alanı medyanın da sorumlu davranarak, göçmen veya göçmen kökenli vatandaşları her türlü farklılıklarıyla kabullenmeye ve huzur içinde bir arada yaşamak hedefli yapıcı bir yayıncılık yapmasıyla Federal İçişleri Bakanımız Sayın Nancy FaeserÄn ’’Irkçılık ve aşırı sağcılıkla göçmen düşmanlığına sıfır tolerans’’ sözlerinin uygulamada görünür olmasını beklediklerini vurguladı.
ATİB Genel Başkanı İmam Cengiz, Solingen faciasının 29. yıldönümü dolayısıyla yaptığı açıklamasını, “Yeni Solingenler, NSU-Cinayetleri ve Hanau katliamları olmaması için toplumu duyarlı olmaya ve yetkilileri bir daha sorumlu davranmaya davet ediyorum. Almanya’ya Türk İşgücü Göçü’nün 60. Yılında bile hâlâ “öteki” olarak muamele görmeği ve dışlanmayı hak etmediğimiz gibi çokkültürlü ve göçmen ülkesi Almanya’da artık göçmen düşmanlığı gündemden düşmelidir.’’ sözleriyle bitirirken, Genç Ailesi’nin Solingen faciasında hayatını kaybedenlere de Allah’tan rahmet, yakınlarına tekrar sabır ve başsağlığı niyaz etti.
İmam Cengiz
ATİB Genel Başkanı
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
https://www.latifcelik.de