Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Yaklaşık her dört Alman’dan birinin göçmen kökenli olduğu, son yıllarda sıkça konuşulur hale geldi. Bu durum, Almanya siyasetinde yeni bir seçmen kitlesinin varlığının kabul edilmesini de beraberinde getirdi. Küçük marjinal partiler dışında, ana akım partiler olan CSU-CDU ve SPD, bu kitlelere ulaşmak için kapılarını sonuna kadar açmış durumdalar. Birçok göçmen kökenli ismin listelerde yer alması, hem yeni seçmenleri sandığa teşvik edecek hem de ülkedeki entegrasyon sürecini olumlu yönde etkileyecek.
18. Röttinger Kanapee Buluşması’nda “Herausforderung Migration” başlıklı toplantıya, Bavyera Eyalet Hükümeti Entegrasyon Sorumlusu Karl Straub ile partinin Würzburg Federal Meclis Milletvekili Adayı Dr. Hülya Düber konuşmacı olarak katıldılar. Paul Lehrrieder, Björn Jungbauer, Thomas Ebert ve Rosa Behon’un da şeref misafiri olarak bulunduğu toplantıda, katılımcıların heyecanı, CSU’nun etkili bir kampanya yürüteceğinin işaretini veriyordu.
Würzburg Belediyesi’ndeki görevine ve sosyal dairedeki çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Dr. Hülya Düber, “Sosyal dairede 10 yıllık zaman su gibi aktı. Hem ülkemizin imkanları dahilinde insanların yaralarını sarmaya, hem de bunu suistimal etmek isteyenlere fırsat vermemeye çalıştık. Ağır COVID-19 sürecinde ekip arkadaşlarımla birlikte yoğun bir şekilde çalıştık. Almanya’nın mazlumlara kucak açacak imkanları olduğunu göstermemiz çok iyi oldu. Ancak bunun sürekli olamayacağını herkes biliyor. Sosyal devlet olmak önemlidir, ancak bunun da bir sınırı vardır,” dedi.
Würzburg Belediyesi Sosyal Daire Başkanı Hülya Düber, “Göçmen politikasının iyi yönetildiğinde Almanya için önemli faydalar sağlayacağını Würzburg örneğiyle herkese göstermiş olduk. Sorun göçmenlikte ya da krizlerde değil, krizlerin iyi yönetilmesindedir. Würzburg merkez metropolü başta olmak üzere sahip olduğumuz olumlu örnek ve tecrübeleri Berlin’de dile getirerek herkesin bunlardan faydalanmasını sağlamak için siyasette varız,” şeklinde konuştu.
Dr. Düber devamla, “Partimden bana teklif geldiğinde önce ailem ve partili arkadaşlarımla görüştüm. Çünkü bana teklif eden CSU örgütünü mahcup etmeyecek bir çalışma yapıp yapamayacağımı düşündüm. Bu ülkedeki imkanların daha da büyümesi ve Almanya’nın ciddi bir göçmen politikasına en tepeden, Federal Parlamento’dan katkı yapabilmek fırsatı önüme çıkınca ‘Ben varım’ dedim. Siyaset zor bir iştir, bunu biliyorum. Ancak ben zoru seven bir Bavyera kadını olarak sonuna kadar mücadele edeceğiz ve CSU’yu Bavyera’da hak ettiği oy oranına taşıyacağız,” dedi.
18. Röttinger Kanapee Buluşması’nın diğer konuşmacısı ve Bavyera’daki göçmen derneklerinde büyük bir sempati sahibi olan Bavyera Eyalet Hükümeti Entegrasyon Sorumlusu Karl Straub, konuşmasında eyaletteki göçmen kökenlilerin sayısının 3 milyondan fazla olduğunu belirtti. “Ancak bu insanların birçoğu o kadar entegre olmuş ki, birçoğunun göçmen kökenli olduğunu kendileri söylemezse bilmeniz mümkün değil,” diyen Straub, göçmenlerle olan sıcak ilişkilerini, “Her gittiğim göçmen derneğinde ‘Merhaba’ diyerek içeri girsem, ‘Ooo, merhaba Karl!’ derler,” sözleriyle dile getirdi.
Straub, Bavyera’nın zor zamanlarda ihtiyaç sahiplerine kucak açtığını ve bundan gurur duyduğunu belirterek, “Ancak kötü niyetlilerin sistemimizi kullanmasına izin vermeyeceğimiz de bilinmelidir. Bavyera Eyalet Hükümeti Entegrasyon Sorumlusu olarak hangi dernek beni davet ederse ulaşmaya çalışıyorum. Çünkü karşılaştığım istek ve aldığım her şikayet benim için yeni bir tecrübe ve hayatın gerçekleridir,” dedi.
Straub devamla, “Tarihi unutmamak gerek. Büyük Savaş’ın sonunda göçmenleri biz davet ettik. Ancak onlar, dört nesildir bizimle birlikte okul okudular, kariyer yaptılar ve ülkemizde yönetici oldular. Mesela Hülya gibi,” sözleriyle büyük alkış topladı.
Toplantıda konuşmacılara yöneltilen sorular ve verilen cevaplar, Karl Straub ve Dr. Hülya Düber’in performansının seçimlerde CSU’nun ciddi anlamda iddialı olacağını ve özellikle göçmen politikasında etkili bir kampanya yürütüleceğini ortaya koydu.
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
https://www.latifcelik.de