Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, genel seçimlerde oy kullanarak milletvekillerini ve başkanlık sistemi gereği cumhurbaşkanını seçmekte ve bu yolla demokratik haklarını kullanmaktadırlar. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası, seçme ve seçilme hakkını güvence altına almıştır. Ancak, son günlerde yurtdışında yaşayan vatandaşların oy kullanma hakkı ile ilgili tartışmalar gündeme gelmiş ve geniş yankı uyandırmıştır.
Gazeteci Fatih Altaylı'nın bu konudaki açıklamaları gurbetçilerimiz ve Saadet Avrupa tarafından tepkiyle karşılanmıştır. Altaylı’nın sözleri, izin döneminde gurbetçilere karşı olumsuz tutumların artmasına neden olabilecektir. Altaylı, yurtdışında yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının anayasal haklarını kullanmasını 'hadsizlik' olarak nitelendirmiş ve kendisi haddini aşmıştır. Bu tür açıklamalar, demokratik ilkeler ve çok seslilik açısından sorgulanabilir nitelikted
Vatandaşların seçme hakkını kullanması anayasal bir haktır ve bu hakkın tartışılması dahi demokratik değerlerle çelişmektedir. Üstelik, seçme hakkı için ek vergi ödenmesi gerektiği yönündeki düşünceler, anayasal hakların evrenselliği ve eşitliğine gölge düşürmektedir. Bu tür görüşler, toplumda maalesef bazı kesimlerin diğer kesimlerden "daha eşit!" olacağı çarpık bir düzeni çağrıştırmaktadır.
Konuşması içinde geçen "Benimle aynı derdi paylaşmıyorsun" ifadesine belli ölçüde hak vermemiz gereken Altaylı da gurbetçilerin dertlerini bilmiyor ve bizimle aynı dertleri paylaşmıyor. Saadet Avrupa ve Saadet Partisi'nin seçim vaatleri arasında yer alan "Yurtdışı Seçim Çevresi" önerisi, yurtdışındaki vatandaşların sorunlarının çözümü noktasında önemli bir adımdır. Bu önerinin gerçekleşmesiyle, yurtdışındaki vatandaşları temsil edecek milletvekilleri, yurtdışında yaşamakta olan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının kendilerine özgü sorunlarını Türkiye Büyük Millet Meclisi'n de (TBMM) dile getirebilecek ve çözüm yolları arayabileceklerdir.
Mevcut hükümet ve önceki hükümetler döneminde, gurbetçiler genellikle sadece maddi kaynaklar açısından hatırlanmaktadır. Gurbetçilerimiz Türkiye'ye sadece çikolata değil, zamanında marklarını, guldenlerini, franklarını, sonrasında avrolarını getirmişler, Türkiye'nin kalkınmasında önemli bir oynamışlar ve hali hazırda da önemli bir rol oynamaya devam etmektedirler. Bu önemli gerçeğin göz ardı edilmemesi gerekmektedir. Saadet Avrupa olarak, gurbetçi vatandaşlarımızın haklarını koruma ve geliştirme noktasında çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
https://www.latifcelik.de