VİYANA (AA) – Avusturya’da merkez sağ Halk Partisi (ÖVP), Sosyal Demokrat Parti (SPÖ) ve liberal Yeni Avusturya Partisinden (NEOS) oluşan üçlü koalisyon hükümeti, WhatsApp ve Telegram gibi mesajlaşma uygulamalarının terör ve ulusal güvenlik gerekçesiyle denetlenmesi için yasa tasarısı hazırladı.
Ülkede uzun yıllardır tartışılan, WhatsApp ve Telegram gibi dijital ortamda mesajlaşma imkanı sunan uygulamaların denetlenmesine ilişkin yasa tasarısı, meclis alt komisyonuna gönderildi.
İçişleri Bakanı Gerhard Karner, güvenlik, ekonomi gibi konuların ele alındığı, Bakanlar Kurulu üyeleri ve 3 partinin yetkililerinin katılımıyla yapılan 2 günlük hükümet çalışmasının ilk gününde alınan kararlara ilişkin basını bilgilendirdi.
Karner, ülke güvenliği açısından uzun zamandır talep ettiği, olası terör saldırısı veya yapılanmasının önlenmesi, ulusal güvenliği tehdit edecek bir durumun bertarafı için mesajlaşma uygulamalarının denetlenmesine olanak sağlayacak ilk yasal tasarının meclis alt komisyonuna gönderilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Bu denetlemenin, terör, ulusal tehdit ve casusluk durumlarında hakimin izni ve kişisel verilerin korunmasından sorumlu bir yetkilinin gözetiminde yapılacağını belirten Karner, sıradan vatandaşların bu durumdan etkilenmeyeceğini söyledi.
Denetlemenin yapılabilmesi için belirli şartların gerektiğini anlatan Karner, bunun 3 ayla sınırlı olacağını ve tahminen yıllık 30-35 vakanın denetleneceğini kaydetti.
Karner, yasa tasarısının meclisin alt komisyonunda 8 hafta kadar inceleneceğini, büyük olasılıkla yaz aylarında düzenlemenin hayata geçirilmesinin öngörüldüğünü bildirdi.
Yasa tasarısına muhalefetteki partiler mesafeli dururken, ülke basınında, koalisyon ortaklarından NEOS’un da tasarıdaki bazı kısımlara katılmadığı ve komisyon sürecinde fikir ayrılıklarının giderilmesi için çalışmalar yapılacağı belirtildi.
Avusturya’da, başta İçişleri Bakanı Karner olmak üzere, istihbarat birimleri tarafından uzun süredir yürürlüğe sokulmak istenen düzenlemeye, çeşitli sivil toplum kuruluşları, kişisel verilerin korunması ve özgürlüklerin kısıtlanacağı gerekçesiyle karşı çıkıyordu.