Türkiye’nin katkılarıyla düzenlenen “Piri Reis’in İzinde: Kitab-ı Bahriye’ye Göre 16. Yüzyıl Cezayir Tarihi Sempozyumu ve Sergisi” Cezayir’de başladı.
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), T.C. Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu (Yüksek Kurum), Türk Tarih Kurumu (TTK) ve Cezayir Deniz Bilimleri ve Kıyıların Gelişimi Milli Yüksek Okulu iş birliğiyle düzenlenen program kapsamında başkent Cezayir’deki Abdullatif Rahal Uluslararası Fuar Merkezi’nde açılış töreni yapıldı.
Türkiye’nin Cezayir Büyükelçisi Mahinur Özdemir Göktaş, törendeki konuşmasında, bu yıl Türkiye ile Cezayir arasındaki diplomatik ilişkilerin 60. yıl dönümünün kutlanacağını vurguladı.
Cezayir’le ilişkilerin her alanda geliştiğini belirten Büyükelçi Özdemir Göktaş, “Ortak tarihimize ışık tutarak Türk ve Cezayir halkları arasındaki dostluk ve kardeşlik bağlarının pekiştirilmesine ve tarihimizin gelecek nesillere doğru şekilde aktarılmasına katkı sunan bu sempozyumların önümüzdeki yıllarda devam edeceğine inanıyorum.” diye konuştu.
Cezayir’de 13 Mart’a kadar devam edecek sempozyum ve serginin açılışına Türkiye’den Yüksek Kurum Başkanı Prof. Muhammet Hekimoğlu, TTK Başkanı Prof. Birol Çetin, Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Uğur Ünal, Yazma Eserler Kurumu Başkanı Prof. Muhittin Macit, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Mahmut Ak ve Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Yusuf Tekin’in yanı sıra çeşitli ülkelerden konunun uzmanı akademisyenler katıldı.
Törende Cezayir’den de Yüksek Öğrenim ve Bilimsel Araştırmalar Bakanı Abdulbaki bin Ziyyan, Kültür Bakanı Süreyya Muluci ve Cezayir Ulusal Arşivi Genel Müdürü Abdulmecid Şeyhi yer aldı.
Program kapsamında açılan sergide Piri Reis’in dünyaca ünlü Kitab-ı Bahriye eserinin farklı nüshalarından seçilen, Cezayir’in kıyı bölgelerini tasvir eden görseller ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.
– Kitab-ı Bahriye 5 asır önceki Cezayir’e ışık tutuyor
Törenin ardından Büyükelçi Mahinur Özdemir Göktaş, “Bugün dünyaca ünlü kartograf Piri Reis’in Kitab-ı Bahriye adlı eserinde Cezayir’in yerini ele alıyoruz. Bugün gerçekten hem Türkiye hem Cezayir milli arşiv kurumları ve çok değerli akademisyenlerle aynı zamanda iki bakanın da katılımıyla çok önemli bir sempozyuma ev sahipliği yapıyoruz.” dedi.
Piri Reis’i konu alan sempozyum ve serginin hem Türkiye hem de Cezayir açısından önemini vurgulayan Özdemir Göktaş, şöyle devam etti:
“Cezayir’in 5 asır önceki halini aslında bu kartografilerde, bu haritalarda görebiliyoruz. Bu serginin Cezayir’de açılması Cezayirli akademisyenler ve tarihçiler için de çok önemli çünkü geçmiş tarihle ilgili bazı bulguları aslında bu Kitab-ı Bahriye’den elde ediyoruz. Bugün pek çok eser yok olmuş durumda ancak Kitab-ı Bahriye sayesinde bu eserlerin tekrar çalışılmasına ve ortak tarihimizle ilgili pek çok parçaların da birleştirilmesiyle ilgili bir vesile olduğunu görüyoruz.”
– “Piri Reis çok önemli bir figür”
Yüksek Kurum Başkanı Prof. Hekimoğlu da Türkiye ile Cezayir arasındaki ortak tarihi ve ilmi değerlerin ortaya çıkarılmasını önemsediklerini söyledi.
Hekimoğlu, “Bu bağlamda Piri Reis çok önemli bir figür. Tabii ki Barbaros da önemli bir figür. Ortak figürler etrafında yeniden konuşmak, ilişkileri yeniden sürdürülebilir ve iki tarafın da yeni nesillere üretebileceği yeni çalışmalar yapmayı arzu ediyoruz. Bu bağlamda buradayız.” ifadelerini kullandı.
TTK Başkanı Prof. Çetin ise sempozyumun Cezayirli paydaşlarla yapılan dördüncü tarihsel faaliyet olduğunu dile getirdi.
Bu seneki program için temel olarak Piri Reis’in Kitab-ı Bahriye’de yazdıklarının kitap haline getirildiğini aktaran Çetin, bu eserin üç dile çevrildiğini belirtti.
Tarihsel çalışmaların iki ülkenin dostluk ve kardeşliğine katkı sağlaması gerektiğini vurgulayan Çetin, “Başkalarının yazdığı tarihten değil kendi kaynaklarımızdan bizzat tarihi öğrenmemiz lazım. Kurucumuz Atatürk’ün de söylediği gibi ‘Tarih yazmak tarih yapmak kadar mühimdir.’ Dolayısıyla biz 90 yıldır bu şiarla faaliyetlerimizi devam ettiriyoruz.” dedi.