
Fach-Übersetzer & Konferenz-Dolmetscher
Simultan-Dolmetscher und Übersetzer für die Sprachkombinationen Arabisch, Deutsch, Englisch
www.arabisch-übersetzer-deutschland.dewww.arabisch-übersetzer-münchen.de
www.arabisch-übersetzer-köln.de
www.arabisch-übersetzer-frankfurt.de
www.arabisch-übersetzer-hannover.de
www.arabisch-übersetzung-berlin.de
Eintrittskarten Burj Khalifa, Tickets Burj al-Arab Dinner und Lunch
Burj Khalifa, Burj al-Arab, Besuch, Besichtigung, Reservierung
Familien-Angebote: Mit Kindern in Dubai Urlaub machen
Tickets River Spree boat tour, Spree River cruise
Çorum’un kırdığı rekorun temelini Suntat’ın sahibi Mustafa Baklan atmıştı
- Details
- Erstellt am Mittwoch, 13. November 2019 14:17
- Zugriffe: 1501
Ülkenin yeşillenmesi adına oldukça önemli olan ve 11 Kasım’da ülke genelinde dikilen 11 milyon fidan Türkiye’yi çok sevindirdi. Ama en çok Çorumlular sevindi, çünkü bu ilimizin 301 bin fidan ile dünya rekoruna imza atması bir anda dikkat ve hayranlıkların Anadolu’nun çalışkan insanlar diyarı bu ilimize çevrilmesine yol açtı.
Neden Çorum? sorusununun peşine düşerek yaptığımız araştırmada ise ilginç bulgulara rastladık. Çok sayıda fidan dikme fikri ilk defa Çorum’lu Baklan Ailesi’nden Almanya’da yaşayan Mustafa Baklan ve kardeşlerinden gelmiş. Kimsenin fidan dikmeye ilgisinin olmadığı yıllarda 10 bin fidanı kendi şehrinde toprak ile buluşturan Çorum asıllı işadamı Mustafa Baklan’ı Almanya’nın Mannheim şehrinde bulduk ve konuyu kendisinden dinledik.
Aytürk:
Mustafa Bey 100 fidan dikenin kendini kahraman ilan ettigi bir ülkede, neden kimse bilmiyor sizin 10 bin fidan diktiğinizi?
Mustafa Baklan:
Birileri alkışlasın diye yapmadık, sessiz ve mütevazi bir kültürel gelenekten geliyoruz. Ülkemiz ağaçlansın, yeşillensin ve güzelleşsin istedik.
Aytürk:
Ama bir sebebi de olmalı?
Mustafa Baklan:
Haklısınız, var tabi. Firmamızın 10. kuruluş yılı idi. Ailece başarıya imza atınca bunun için ne yapalım diye kardeşlerim ile konuştum ve sevinci milletimiz ile paylaşalım ve ülkemize böyle bir güzellik yapalım dedik.
Aytürk:
Ama hiç kimse bilmiyor?
Mustafa Baklan:
Olsun, sonuçta Allah biliyor ya. Hani ne demişler, “ İyilik yap denize at, balık bilmezse halık bilir” diye. Biz de öyle yaptık.
Aytürk:
Ülkeniz, yurdunuz ve şehriniz ile olan gönül bağını hiç koparmayan bir yaşantınız olmalı?
Mustafa Baklan:
Haklısınız, şakalarımızda bile bunu yansıtırız. Bir söz var bizde, “Çorumluyuz, birbirimizden sorumluyuz” diye. Her işadamı kendi şehrine bunları yapsa ülkemiz eminim milyonlarca ağaç kazanırdı.
Aytürk:
Cumhurbaşkanı önderlik edince herşey medyatik oldu ama sizin bu iyiliğinizi kimse bilmiyor?
Mustafa Baklan:
Dedim ya bize reklama gerek yok. Eğer ülkemiz icin bilinmesi önemli diyorsanız söylediğimiz gibi biz şehrimize 10 bin fidanı yıllar önce diktik ve her gittiğimizde de ormanı ziyaret ederim. Resimde gördüğünüz gibi firmamızın o yıllardaki ismini taşır bu orman hala. Gidince koklar, oksijenimi alır, kendim ve ülkem adına mutlu olurum.
Aytürk:
Bu günkü fidan dikme fikrini siz yıllar önce sessizce yapmışsınız, gerçekten tebriğe şayan bir durum?
Mustafa Baklan:
İnsanımız ormana, yeşile ve ağaca sahip çıkmalı. Ahiretteki cennetten önce dünyadaki cennete sahip çıkmalıyız. Bir defa buradaki cenneti yok edersek öbür taraf için (gülüyor) hiç şansın yok. O cennet Türkiye’dir, İstanbul’dur, İzmir’dir, Adana’dır, Konya’dır, Diyarbakır’dır ve Çorum’dur. Allah cenneti bize bu dünyada hediye etmiş değerini bilmiyoruz.
Aytürk:
Anneniz ile ilgili de bir ağaç hatıranız var sanıyorum?
Mustafa Baklan:
Size birşey anlatayım, annem emekli olunca herkes şaka yapmış “ilk maaşın ile bize baklava alacaksın” diye. Annemi gören birçok akraba ben de baklava isterim diye kadıncağıza haber göndermişler. Baktım, ilk değil üçüncü maaş da gidecek. Anadolu kadını ya, mecbur kalıp herkese evet diyerek kimseyi kırmıyor. Ben de bunu duyunca, fidan alıp dikmeye razı ettim. Yani bizim kurduğumuz ormanda annemin ilk maaşı ile aldığı çok sayıda fidan da var.
Aytürk:
Sizin bir de dönemin belediye başkanından ricanız vardı?
Mustafa Baklan:
Bu da çok güzel anlatayım. Ağaç bizim kültürümüzün simgesi, yıldönümü ve hatırasıdır. Anadolu’ya ilk gelen Horasan Erenleri’nin Yörük – Türkmen boylari Türkler bin yıldır ağaç dikerler önemli olaylarda. Doğumda, düğünde, askere giderken veya cenazede fidan dikilir hep. Birgün Sungurlu Belediye Başkanına, “Sayın Başkan evlenen herkese iki fidan dikme mecburiyeti getirin, yoksa nikah kıymam deyin. Eminim her genç çift bunu severek ve fazlası ile yapar. Ağaçları gördükçe nikahını ve o günkü mutluluğunu hatırlar” deyince fikrimi ilginç bulmuştu.
Aytürk:
Ormana sahip çıktı mı Çorumlular?
Mustafa Baklan:
Tabii, şu an belediye daha da büyüttü ve kıraç topraklara ağaç dikip yıllarca toprak ile buluşması için suladığımız fidanlar 22 yıllık ağaç oldu. Üstelik bölge şimdi Çorum’un mesire yeri konumunda.
Aytürk:
Çorum son kampanya da 301 bin rekor kırdı. Siz aile olarak bir seferde firmanızın 10. yılında 10 bin fidan dikmişsiniz?
Mustafa Baklan:
Ülkemize faydamız olsun, vatan yeşillensin dedik sadece.
Aytürk:
Mütevazi olduğunuzu herkes bilir ama, ülkemizin kiraç topraklarına böyle bir güzelliği yıllar önce yaparak fidanların ağaç olmasına vesile olmuşsunuz. Sizi kutluyoruz?
Mustafa Baklan:
Anadolu yaylalarını yeşillendirebildiysek ne mutlu bize.
Arabisch Übersetzer & Konferenz-Dolmetscher für Deutsch Arabisch
