Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

Oruçların tutulduğu, iftar sofralarının paylaşıldığı, mukabelelerin okunduğu, teravih namazlarının kılındığı bir ramazan ayını daha geride bırakmış olmanın hüznünü ve bayrama ulaşmış olmanın sevincini bir arada yaşayan Müslümanlar, bir aylık nefis terbiyesinin ve sabır eğitiminin ardından Ramazan Bayramına ulaştı.

Sabahın erken saatlerinde Köln DİTİB Merkez Camii’ne akın eden binlerce Müslüman, bayram namazı eda etmek için aynı anda saf tuttu.

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Genel Başkanı Dr. Muharrem Kuzey, Köln Merkez Camii’ndeki bayram vaazında birlik ve beraberlik duygusuna vurgu yaptı.

 

Bu bayramı önceki bayramlara göre daha buruk yaşadık

Bayramların kardeşlik, dostluk, sevgi, saygı, muhabbet gibi insani ilişkilerin pekiştirildiği günler olduğunu hatırlatan Kuzey, “Acısıyla, tatlısıyla bir Ramazan ayının daha sonuna yaklaştık. Üzülerek ifade etmeliyim ki, bu yıl bayramlarımızı, önceki bayramlara göre daha buruk, daha eksik yaşayacağız. Anne babalarımızın, büyüklerimizin ellerini bu yıl, onlarla geçireceğimiz son bayrammış gibi öpeceğiz. Çocuklarımızı, torunlarımızı severken, onları öpüp koklarken, depremde yavrularını kaybeden, ağlamaktan göz pınarları kuruyan, nice anneler, nice babalar aklımıza gelecek bu bayram. Sevdiklerimizin kadrini kıymetini daha bir başka anlayacağız, onlara daha içten sarılacağız bu bayram. Kırgınlığın, dargınlığın, küskünlüğün, düşmanlığın ne kadar basit ve değersiz olduğunu daha iyi idrak edeceğiz bu bayram“ ifadelerini kullandı.

 

Ramazan; mağdur, mazlum, kimsesiz, öksüz ve yetimleri hatırlamayı öğretti

Ramazan’ın öğretilerinden bahseden Kuzey, şunları söyledi: “Bir ay boyunca gönül hanelerimize konuk olan bu kutlu misafir, aynı zamanda bizler için onlarca öğretiyi içiresinde barındıran eşsiz bir okul oldu. Ramazan ayı öncelikle bizlere teslimiyet bilincini, tevhidi, vahdeti, empati yapmayı, orucun doğru tanımını ve tutmayı öğretti. Mağdur, mazlum, muhtaç, çaresiz, kimsesiz, öksüz ve yetimleri hatırlamayı öğretti.”

Kuzey, “Almanya’da yaşayan kardeşlerimiz başta olmak üzere bütün Müslüman kardeşlerimizin Mübarek Ramazan Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyor, cennet mutluluğunun birer provası olan bayramların ebedi bayramlara da vesile olmasını Yüce Rabbimden niyaz ediyorum” diye konuştu.

 

Bayramlar Müslümanları birleştiren ilâhî armağanlardır

Bayram hutbesini okumak için tekbirlerle minbere çıkan Köln DİTİB Merkez Camii din görevlisi Gökhan Uygun da, ”Bayramınız mübarek olsun! Bayramlar, aynı dinin, aynı inancın neş’esinde bizleri birleştiren ilâhî armağanlardır.  Bu bayram, barışın, esenliğin, yani İslam’ın bayramıdır. Bu bayram, yokluğu, açlığı ve susuzluğu hissederek, rızıkları başkasıyla paylaşmanın, ikramın bayramıdır. Yardımlaşmanın, dayanışmanın, karşılıksız vermenin yani infakın bayramıdır. Bu bayram, nefislerimizin arınması gibi mallarımızı da başkalarının hakkından arındıran zekâtın bayramıdır. Hayatımızın şükrü olarak kardeşlerimize verdiğimiz fitrenin bayramıdır. Bu bayram, yaratılan her varlığın kıymet ve değerini Yaratanından bulduğu, hiç kimsenin bir diğerinden üstün olmadığı, herkesin bir tarağın dişleri gibi eşit olduğu tevhidin bayramıdır” ifadelerini kullandı.

 

Depremlerde afetzede olmuş kardeşlerimizi unutamayız

“Bizler bugün burada Ramazan bayramına ulaşmanın mutluluğunu yaşarken, bayram yapmaya hasret kalan o kadar çok kardeşimiz var ki dünyada. Özellikle Türkiye’mizde ve Suriye’de meydana gelen depremlerde afetzede olmuş kardeşlerimizi nasıl unutabiliriz! Unutamayız.” Vurgusu yapan Uygun, şöyle devam etti: “DİTİB olarak bizler de Ramazan ayı boyunca deprem bölgelerinde olduk. Ekiplerimizle bizzat deprem bölgelerine giderek, hayır ve iyilik ortağımız Türkiye Diyanet Vakfı’yla birlikte bağışlarınızı ihtiyaç sahibi kardeşlerimize ulaştırırdık ve onların dualarını da sizlere getirdik. Deprem bölgelerinde oluşturduğumuz aşevlerimiz ve iftar çadırlarımızda afetzede kardeşlerimizle birlikte iftar etmenin hazzını ve onurunu yaşadık. Onların acılarına ortak olmaya, dertleriyle hemdert olmaya, yaralarına merhem olmaya çalıştık. Deprem bölgeleri acı ve hüzün kadar kardeşlik ve dayanışmanın güzel ve eşsiz hikâyeleriyle dolu.”

 

Hutbe sonrası eller semaya açılarak dünyanın çeşitli bölgelerinde sıkıntı yaşayan, gözyaşı döken ve Ramazan Bayramı coşkusunu yaşayamayan Müslümanlar ve tüm İslam alemi için dua edildi.

Kılınan bayram namazının ardından Müslümanlar birbirleriyle bayramlaşmak için uzun kuyruklar oluşturdu. Köln DİTİB Merkez Camii’nde; Köln Başkonsolos Yardımcısı Ahmet Atilla, DİTİB Genel Başkanı Dr. Muharrem Kuzey, Merkez Cami din görevlileri cemaatle teker teker bayramlaştı.

 

Ayrıca Almanya genelinde faaliyet gösteren Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) derneklerinde de bayram namazı sonrasında cemaatle bayramlaşma programları tertip edildi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Baden-Württemberg eyaleti Ostfildern beldesinde Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’ne (DİTİB) bağlı Nuru Osmaniye Camii Kur’an Kursu öğrencilerine yönelik “Ramazan Bayramı Sevinci” konulu resim yarışması düzenlendi.

Ostfildern DİTİB Nuri Osmaniye Camii’nde haftasonu Kur’an kurslarına devam eden 4-6, 7-9 ve 10-13 yaş grubu öğrenciler arasında düzenlenen “Ramazan Bayramı Sevinci” konulu resim yarışmasında; dereceye giren öğrenciler ödüllendirildi.

 

DİTİB Nuru Osmaniye Camii din görevlisi Seyfettin Erkan, “Kur’an kurslarında eğitim gören öğrencilerimizle “Ramazan Bayramı Sevinci” konulu resim yarışmasını düzenledik. Ramazan ayı sonrası bayram çoşkusunun minik ellerden, hislerinden ve duygularından ne çıkacak diye merak ettik. Kendilerini ifade edebilme yeteneklerinin gelişmesine de bir katkı sunmuş olduk. Çok güzel eserler ortaya çıktı. Farkındalık oluşturacak bir etkinlik düzenledik. Hem kendileri hem de biz mutlu olduk.

 

Dernek başkanı Yaşar Genç de, “Çocuklarımızın büyüdükleri zaman hatıralarında kalacak güzel bir yarışma düzenledik. Çocuklarımıza emeklerinden ötürü ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Çocukların gözünden ‘Ramazan Bayramı Sevinci’ konusu ile geleceği şekillendireceklerine inanıyorum” ifadelerini kullandı.

Yarışmada yaş kategorilerine göre dereceye giren Reyhan Kayademir (10), Tuana Çakmak (12), Eda Kara (7) ve İbrahim Temel (6) öğrencilerin resimleri cami sergi salonunda sergilendi.

 

 

 

 

KÖLN (AA) - Almanya Federal İçişleri Bakanı Nancy Faeser, Münih'teki 1972 Olimpiyatları saldırısını araştırmak için uluslararası bir komisyon kurdu.

Bakan Faeser, yaptığı açıklamada, "1972 Münih Olimpiyat saldırısı kurbanlarının yakınlarının çektiği ölçülemez acıyı hiçbir zaman telafi edemeyeceğiz. Saldırı, derin yaralar bırakmıştır. Acı verici soruların çok uzun süre cevapsız kalması utanç verici." ifadelerini kullandı.

 

Çok uzun süre boyunca olayın açıklığa kavuşturulması, yeniden değerlendirilmesi, şeffaflık ve sorumluluğun kabul edilmesi konusunda eksiklikler yaşandığını vurgulayan Faeser, şunları kaydetti:

"Mevcut Federal Hükümet olarak bunun bilincindeyiz ve bu nedenle özellikle kurbanların ailelerine destek olmak ve nihayetinde yaşananları kapsamlı şekilde ele almak üzere harekete geçtik. Bu amaçla bugün 8 seçkin ve uluslararası üne sahip araştırmacıdan oluşan bir komisyon görevlendirdim.

Komisyon, suikastın öncesi ve sonrasını da kapsamlı şekilde araştıracaktır. Suikast sonrasında yakınlarına yapılan muamelenin ve anma kültürüne ilişkin soruların da kapsamlı şekilde incelenmesi benim için özellikle önemlidir. Çünkü bundan bir şeyler öğrenmek istiyoruz ve öğrenmeliyiz. Saldırılar nedeniyle hayatları dramatik bir şekilde değişen insanlara daha fazla empati ve destekle yaklaşmalıyız."

 

- Olay

5 Eylül 1972'de Filistinli Kara Eylül örgütü, Münih Yaz Olimpiyatları'na katılan İsrailli sporcu ve antrenörleri 16 saat boyunca rehin almış ve örgüt üyeleri, milli takım kafilesinden 11 kişiyi, bir de Alman polisi öldürmüştü.

 

BERLİN (AA) - Almanya'da Birleşmiş Hizmet Sektörü Sendikası (Ver.di), Berlin-Brandenburg Havalimanı'nda (BER) çalışan güvenlik personeline 24 Nisan Pazartesi günü iş bırakma çağrısında bulundu.

Ver.di'den yapılan açıklamada, BER'de hava ve yolcu güvenliği ile personel ve eşya kontrol noktalarında çalışanlara bir günlük grev yapma çağrısı yapıldığı belirtilerek, grevin 24 Nisan Pazartesi günü yerel saatle 03.00'te başlayacağı ve gece yarısı sona ereceği kaydedildi.

 

Federal Hava Güvenliği Şirketler Birliği (BDLS) ile gece, hafta sonu ve resmi tatil günlerinde çalışanlara verilen ek ücretlerin artırılmasının yanı sıra güvenlik ve hizmet personeli için fazla mesai ücretlerine ilişkin daha iyi bir toplu sözleme yapılması için müzakereler yürütüldüğü aktarılan açıklamada, daha önce yapılan grevlere rağmen işverenler ile anlaşma sağlanamadığı ifade edildi.

BER'den yapılan açıklamada, grevden ötürü 24 Nisan'da havalimanından yolcu uçaklarının kalkmayacağı, havalimanına gelen uçuşlarda da aksaklıkların yaşanabileceği bildirildi. Açıklamada, bu konuda uçak şirketlerinin bilgilendirildiği aktarılarak, yolculardan uçak veya seyahat şirketleriyle temasa geçmeleri istendi.

 

Ver.di ile işverenler arasında bir sonraki görüşmeler, 27-28 Nisan'da yapılacak.

Sendikanın çağrısıyla en son 20-21 Nisan'da Düsseldorf, Hamburg ve Köln/Bonn havalimanlarında, 21 Nisan'da Stuttgart Havalimanı'nda güvenlik personeli grev yapmış, yüzlerce uçuş iptal edilmişti.

BERLİN (AA) – Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzüncü yılı kapsamında hazırlanan “Türkiye Yüzyılı” gazetesi, Almanya’nın başkenti Berlin’de vatandaşlara dağıtıldı.

Yurt dışında yaşayan vatandaşlar, Berlin’in çeşitli noktalarında kendilerine ulaştırılan “Türkiye Yüzyılı” gazetesine yoğun ilgi gösterdi.

 

Türkiye dışında en kalabalık Türk nüfusunun bulunduğu şehir olan Berlin’de dağıtılan gazetede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı "Türkiye Yüzyılı" vizyonu anlatılıyor.

İlk sayfada yerli ve milli otomobili TOGG hakkında bilgi verilen gazetede, Türkiye’nin savunma sanayinde yeni projelerle yerlilik oranını yüzde 80’lere çıkardığına dikkat çekiliyor.

Türkiye’nin ulaştırma projelerine dair haberlerin de yer aldığı gazetede Türkiye’nin ulusal çıkar odaklı aktif dış politika izlediği vurgulanıyor.

 

32 sayfadan oluşan gazetede Anadolu Ajansının (AA) “Anadolu” ismiyle markalaştığı ve dünya haber liginde en üst sıralara yükselerek Yeşilhat, Ayırımcılık Hattı ve Teyit Hattı gibi prestij projeleriyle adından söz ettiği de aktarılıyor.

Türkiye’nin turizmde rekorlar kırarak büyüdüğüne işaret edilen gazetede, Türkiye’nin çevre sorunlarına küresel çözümler geliştirdiği, ecdat miraslarının da TİKA ile restore edilip korunduğu belirtiliyor, Türkiye’nin dijital atılımları anlatılıyor.

 

 

 

"Bizden terörist, teröristin yanında duran çıkmaz. Bizden Kandil'le ahbaplık eden hiç çıkmaz. İktidara geldiğimizde Kandil'in başına ne gelecek hep beraber göreceğiz"
 

ANKARA (AA) - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Bizden terörist, teröristin yanında duran çıkmaz. Bizden Kandil'le ahbaplık eden hiç çıkmaz. İktidara geldiğimizde Kandil'in başına ne gelecek hep beraber göreceğiz." dedi.

İYİ Parti Genel Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre, Meral Akşener, Elmadağ'da konuştu.

 

CHP ve İYİ Parti'nin yan yana gelerek Millet İttifakı'nı 31 Mart'ta yerel seçimlere taşıdığını ve 11 büyükşehir belediyesini, Millet İttifakı'nın kazanmasının sağlandığını söyleyen Akşener, "Meral Akşener'in kişisel olarak buradan 1 kuruşluk ister maddi ister manevi şahsi faydası olduysa Allah buradan gitmeyi nasip etmesin ama Türkiye'ye çok büyük fayda oldu." değerlendirmesini yaptı.

Akşener, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Muhalefet Diyanet İşleri Başkanlığını kaldıracakmış." sözlerine ilişkin, "Diyanet'i kuran Atatürk'ümüz, oraya uzanan eli kırarım ben. Senelerdir Diyanet'le uğraşan sizsiniz. Tarikatlara ve cemaatlere vermek için gayret eden sizsiniz. İçine atadığınız adamlar yanlış olabilir, kurum bizim, Atatürk'ümüzün." ifadelerini kullandı.

 

Birleşe birleşe kazanacaklarını, fitneye kulaklarının kapalı olacağını, birbirlerine inanacaklarını anlatan Meral Akşener, "Bizden terörist, teröristin yanında duran çıkmaz. Bizden Kandil'le ahbaplık eden hiç çıkmaz. İktidara geldiğimizde Kandil'in başına ne gelecek hep beraber göreceğiz." diye konuştu.

 
Kosova'nın güneyindeki Prizren şehrinde, 23 Nisan Kosova Türkleri Milli Bayramı dolayısıyla resepsiyon düzenlendi. Resepsiyonda, Kosova Bölgesel Kalkınma Bakanı ve Kosova Demokratik Türk Partisi (KDTP) Genel Başkanı Fikrim Damka bir konuşma gerçekleştirdi.
Hırvatistan'da 12. kez Avrupa şampiyonu olan Rıza Kayaalp, duygularını anlattı:
 
- "12 Avrupa şampiyonluğu bulunan Rus Aleksandr Karelin gibi büyük bir şampiyonun rekorunu egale etmek de bize nasip oldu"
 
 

ANKARA (AA) - Hırvatistan'da düzenlenen Avrupa Güreş Şampiyonası'nda, grekoromen stil 130 kiloda altın madalya kazanan Rıza Kayaalp, 12 Avrupa şampiyonluğu bulunan Rus Aleksandr Karelin gibi büyük bir şampiyonun rekorunu egale etmenin kendisine nasip olduğunu belirtti.

Kayaalp, müsabakanın ardından basın mensuplarına yaptığı açıklamada, altın madalya kazandığı için çok mutlu olduğunu söyledi.

 

12 Avrupa şampiyonluğu bulunan Rus Aleksandr Karelin'in rekorunu egale etmenin kolay olmadığını dile getiren Kayaalp, şu ifadeleri kullandı:

"Buraya bu rekoru kırmak ve halkımıza hediye etmek için gelmiştim. Ayrı bir hedef için buradaydık. 12 Avrupa şampiyonluğu bulunan Rus Aleksandr Karelin gibi büyük bir şampiyonun rekorunu egale etmek de bize nasip oldu. İnşallah seneye de kırarız. Dile kolay grekoromen gibi zorlu bir branşta 13 tane final yapmak. Söylemesi çok kolay geliyor ama onu bir de bana sorun."

İlk devre rakibiyle yerde mücadele ederken bacağından sakatlandığını vurgulayan Kayaalp, "İkinci derece yırtık olabilir. Şu an ayağımın üzerinde zor duruyorum. Ama çaktırmadım ve o acıyla ortada kalmaya çalıştım. Normalde daha üstün güreşebilirdim. Onun tedavisini oluruz. Önümüze bakacağız. Dünya şampiyonası var ve olimpiyat vizesi alınacak." diye konuştu.

 

Kendisine her zaman destek veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve ASKİ Spor Kulübü Başkanı Yüksel Arslan'a teşekkür eden Rıza Kayaalp ayrıca Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara şifa diledi.

 

LONDRA (AA) - İngiltere Başbakan Yardımcısı ve Adalet Bakanı Dominic Raab, devlet memurlarına karşı zorbalık yaptığı iddiasıyla hakkında Başbakan Rishi Sunak'a sunulan raporun ardından istifa ettiğini açıkladı.

 

Raab, Sunak'a ithafen Twitter hesabından paylaştığı istifa mektubunda, "Adam Tolley'in yürüttüğü soruşturmanın sonucunda ortaya çıkan raporu almanızın ardından hükümetinizden istifa etmek için yazıyorum. Soruşturma sonucunda herhangi bir zorbalık bulgusu çıkarsa istifa edeceğimi taahhüt etmiştim. Sözümü tutmanın önemli olduğunu düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

Kendisine karşı ileri sürülen iddialardan ikisi hariç hepsini reddeden Raab, bulguların kusurlu olduğunu öne sürdü.

Brexit'ten Sorumlu Bakanlık ve Dışişleri Bakanlığı yaptığı 2018-2021 döneminde yürütülen Brexit görüşmeleri esnasında bir diplomatın özellikle Cebelitarık konusunda hükümetçe alınan kararları ihlal ettiğini belirten Raab, üst düzey bürokratların yürüttüğü görüşmelerde bakanların gözetim uygulamasının doğru olduğunu savundu.

 

Bakanların, belirlenen standartları ve reformları uygulamak adına üst düzey yetkililere "makul sınırlar içinde" uyarı ve eleştiri yapabilmesi gerektiğini kaydeden Raab, "Tolley, 4,5 yılda kimseye kasıtlı olarak küfür etmediğim, bağırmadığım, bir şey fırlatmadığım, fiziksel olarak saldırmadığım ve aşağılamaya çalışmadığım sonucuna vardı. Adalet Bakanlığına getirdiğim hız, standartlar ve sınamalar karşısında çalışanların kastım olmadan stres ve gücenme hissetmesi nedeniyle üzgünüm ancak halk kendisi adına çalışan bakanlardan bunu bekler." değerlendirmesinde bulundu.

Raab, istifa mektubunda raporun zorbalık çıtasını düşürdüğünü belirterek, "Zorbalık eşiğini bu kadar düşük belirleyen bu rapor, tehlikeli bir emsal oluşturuyor. Bakanlara karşı düzmece şikayetleri teşvik edecek, hükümet adına değişimi yönlendirenler ve halk üzerinde caydırıcı bir etki yaratacaktır." ifadelerine yer verdi.

 

Sunak'a 5 ay süren soruşturma sonunda sunulan raporda 24 memurun, zorbalık yaptığı için Raab'dan şikayetçi olduğu belirtiliyor.

Sunak'a dün teslim edilen raporla ilgili Başbakanlık, "dikkatli inceleme" yapılacağını duyurmuştu.