Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
Geçtiğimiz dönemde bölgedeki işbirliği çabalarında kaydedilen ilerlemeden duydukları memnuniyeti dile getiren taraflar, işbirliğine yönelik yeni yolları ele aldılar ve idari prosedürlerin kolaylaştırılması ve bölgedeki karayolu taşımacılığı faaliyetlerinin etkin ve güvenli hale getirilmesini amaçlayan ortak faaliyetleri belirlediler.
Taraflar, Üye Devletlerin taşımacılık ve transit prosedürlerini basitleştirmeye yönelik küresel araçları teşvik etme çabalarını takdirle karşıladılar. Özbekistan'ın 2023 yılı sonu itibariyle 78 ülke arasında verilen TIR Karnesi sayısı bakımından birinci ülke olduğu, Türkiye ve Kazakistan'ın ise bu konuda ilk 5 ülke arasında yer aldığı vurgulandı.
BERLİN (AA) - Alman ilaç ve kimya şirketi Bayer, yeni kurumsal yapılanmaya giderek iş gücünü önemli ölçüde azaltacağını bildirdi.
Şirketten yapılan açıklamada, Bayer’in yeni kurumsal yapılanmayla operasyonel performansını sürdürülebilir şekilde artırmak istediği belirtildi.
Yeniden yapılandırma planının şirkette hiyerarşileri azaltmayı, bürokrasiyi ortadan kaldırmayı ve karar alma süreçlerini hızlandırmayı hedeflediği kaydedilen açıklamada, yönetim kurulu ve çalışma konseyinin Bayer'in geleceğine yönelik söz konusu yapılanma konusunda anlaşmaya vardığı aktarıldı.
Açıklamada, yeniden yapılanma planında iş gücünün önemli ölçüde azaltılmasına yönelik düzenlemelerin de yer alacağı bilgisine yer verilerek, işten çıkarmaların gelecek aylarda (kıdem tazminatı ödemeleri yoluyla) başlayacağı ve 2025'te sona ereceği ifade edildi.
Şirket, işten çıkarmalar konusunda rakam vermezken, Alman basınında yer alan haberlerde, Bayer'de binlerce kişinin işten çıkarılabileceği ve bunun öncelikle Alman şirketlerini etkileyeceği belirtildi. Şirketin iş gücünü azaltmasının öncelikle orta düzey yönetimi etkilemesi bekleniyor.
Bayer’in Almanya’da 22 bin, dünya genelinde ise 100 binin üzerinde çalışanı bulunuyor.
Şirket, bazı yatırımcı ve hissedarların, tarım kimyasalları ve ilaç üretim faaliyetlerini ayırma çağrıları ile karşı karşıya bulunuyor.
Bayer'in piyasa değeri bir yılda yüzde 40’tan fazla düşerek 32,3 milyar avroya geriledi.
ANKARA (AA) - Avrupa Parlamentosu (AP), İsrail'in saldırılarını sürdürdüğü Gazze'de "kalıcı ateşkes" çağrısında bulunan kararı, rehinelerin serbest bırakılması ve Hamas'ın tasfiye edilmesi şartıyla kabul etti.
AP'nin Strazburg'da toplanan Genel Kurulunda Sosyalistlerin ve diğer sol grupların talep ettiği "kalıcı ateşkes" çağrısı, Hristiyan Demokratların ikna edilebilmesi için şartlı hale getirilirken nihai karar, 312 lehte, 131 aleyhte ve 72 çekimser oyla kabul edildi.
Saatler süren müzakerelerin ardından kabul edilen bağlayıcı niteliği bulunmayan kararda, "kalıcı ateşkes" Gazze'de tutulan tüm rehinelerin serbest bırakılması ve Hamas'ın tasfiyesi şartlarına bağlandı.
Kararda ayrıca bölgede kalıcı barışın sağlanması için Kudüs'ün her iki devletin başkenti olduğu ve uluslararası hukuka saygı gösterilen "iki devletli çözüme" vurgu yapıldı.
Sembolik nitelikteki karar, AP'nin ortak tutumunu yansıttığı için önem taşıyor.
- "Daha cesur bir AB'ye ihtiyacımız var"
AP'nin İrlandalı Üyesi Grace O'Sullivan, X'te yaptığı paylaşımda, AP'nin kabul ettiği kararda Hristiyan Demokratların talepleriyle yapılan değişikliklere tepkisini, "Bugün Gazze'de kalıcı ateşkes çağrısı yapan bir karar çıkarmaya çalıştık. Fakat Hristiyan Demokratların yaptığı bir değişiklikle, barışın ancak Hamas'ın ortadan kaldırılmasıyla mümkün olabileceği kabul edildi. Bu da İsrail'e katliamı istediği kadar sürdürmesi için açık çek veriyor." ifadeleriyle gösterdi.
O'Sullivan, "Bundan daha cesur bir AB'ye ihtiyacımız var." değerlendirmesinde bulundu.
Hristiyan Birlik Partilerinin (CDU/CSU) verdiği önerge 485 hayır oyu ile reddedildi. Önergeye 178 kabul oyu verildi.
Yeşiller ve FDP'li milletvekilleri, CDU/CSU önergesini reddetme nedeni olarak Alman ordusu hakkında hazırlanan yıllık rutin raporuna ilişkin genel kurul tartışmasıyla bağlantılı yapılmak istenmesini gerekçe olarak gösterdi.
Alman medyasındaki haberlerde de Başbakan Olaf Scholz'un 500 kilometre menzilli Taurus seyir füzelerinin Ukrayna'ya şu an için verilmesinden yana olmadığı ifade edildi.
Yerli ve milli kalkınma stratejileri kapsamında başarılı projeler yürüten Türkiye'nin ilk uzay yolculuğunu gerçekleştirmesine saatler kaldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğinde yürütülen Milli Uzay Programı kapsamında gerçekleştirilen uçuş için hazırlanan Türkiye, 19.01.2024 saat 00.49'e kilitlendi.
Türkiye, ilk Türk astronotu Alper Gezeravcı'yı 18 Ocak’ı 19 Ocak’a bağlayan gece TSİ 00.49’de Dragon uzay aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu'na yolcu edecek.
Türkiye'nin bilim ve teknoloji alanında geliştirmeyi hedeflediği teknolojilerden biri olan uzay yolculuğunda, 13 Aralık 2018'de Türkiye Uzay Ajansının (TUA) kurulmasıyla birlikte önemli bir atılım gerçekleştirildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 9 Şubat 2021'de “Ay'ı Görmek İstiyorsan Gökyüzüne Bak" sloganıyla Milli Uzay Programı’nı açıklamıştı.
Ülkemizin uzay politikaları alanındaki stratejisine yönelik olarak hazırlanan program kapsamında Türk astronot ve bilim misyonunun yanında, Ay yüzeyine milli teknolojilerle geliştirilmiş gezen araç gönderilmesi, yerli uydu geliştirme programı, bölgesel konumlama ve zamanlama kapasitesinin geliştirilmesi, uzaya erişim ve uzay limanı projesi benzeri ana hedefler ve misyonlar bulunuyor.
Milli Uzay Programı dâhilindeki 10 hedef içerisinde yer alan Türk astronot ve bilim misyonu kapsamında bir Türk vatandaşının uzaya gönderilmesi için başlatılan projede sona yaklaşıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Nisan 2023 tarihinde düzenlenen TEKNOFEST kapsamında Türkiye’nin ilk uzay yolcuları olarak Alper Gezeravcı ve Tuva Cihangir Atasever’in isimlerini duyurmuştu. Türkiye Uzay Ajansı ve Axiom Space iş birliğiyle gerçekleştirilen Ax-3 misyonu kapsamında görev alan Gezeravcı ve beraberindekiler, TÜBİTAK Uzay, Axiom Space ve NASA ile koordineli şekilde yürütülmek üzere Uluslararası Uzay İstasyonu’nda (ISS) 13 adet bilimsel deney gerçekleştirecek.
Türkiye'nin ilk uzay yolcusu Alper Gezeravcı, sosyal medyadan paylaştığı misyon mesajında "İsmim önemli değil. İnsanlar için önemli olan ülkesinin geleceğe adım atabilecek kadar kararlı olduğunu hatırlamak ve gökyüzünün sınırlarına kadar değil, uzayın derinliklerine kadar hayal kurabilmektir." ifadelerini kullandı.
Türkiye, Milli Uzay Programı kapsamındaki hedeflerini önümüzdeki süreçte de hayata geçirmeye devam edecek.
Rüsselsheim am Main, 03.01.2024 — Inoglu Holding şirketlerinden Rhein-Main-Projektentwicklungsgesellschaft mbH olarak yöneticimiz Hakan Inoglu'nun, IHK (Industrie- und Handelskammer) Darmstadt Rhein Main Neckar seçimlerine katılımını gururla duyuruyoruz. Hakan Inoglu, birinci gruptan endüstri kategorisinde ve - doğduğu yerde - Groß-Gerau seçim bölgesinde aday olarak seçimlere katılmaktadır.
2024'ün başlarında, IHK Darmstadt Rhein Main Neckar'ın parlamentosu olan genel kurul meclisi yeniden seçilecek. Bu meclis, önümüzdeki beş yıllık görev süresi için strateji ve hedeflerin önceliklerine karar verecek. Meclis, yaklaşık 80 iş kadını, iş adamı ve şirket yöneticilerinden oluşmaktadır. Bu üyeler arasından, bir başkan ve bir yönetim kurulu seçilecektir. Tüm üyeler gönüllü olarak bu görevleri üstlenmektedirler.
Hakan Inoglu, adaylık nedenlerini şu ifadelerle açıklıyor: "IHK Darmstadt'ın çalışmalarına aktif olarak katkıda bulunmak istiyorum çünkü Almanya'nın şirketlerine inanıyorum. Bizleri büyük zorluklar bekliyor: İyi eğitimli uzmanlara, geleceğe yönelik çalışma alanlarına ve metropol bölgemizin daha iyi bir networkinge sahip olmasına ihtiyacımız var. İşte bu yüzden, enerjimi bu amaçlar doğrultusunda kullanmak ve IHK'nın çalışmalarına etkin bir şekilde katkı sağlamak ve katma değer yaratmak istiyorum."
Seçim formları veya online oylama yoluyla verilen oyların, IHK Darmstadt Rhein Main Neckar'a 20 Şubat 2024 tarihinde saat 17:00'a kadar ulaşmış olması gerekmektedir.
Hakan Inoglu'nun liderliği ve sektördeki deneyimi, endüstri kategorisindeki temsilciliği için ideal niteliklere sahiptir. Inoglu Holding ve Rhein-Main-Projektentwicklungsgesellschaft mbH olarak, Hakan Inoglu'nun bu önemli rolde etkili olacağına inanıyoruz ve onun seçim kampanyasına tam destek veriyoruz.
İletişim:
Inoglu Holding GmbH
Eisenstraße 48a
D-65428 Rüsselsheim
Tel: +49 06142 497 92 00
Fax: +49 06142 490 62 99
E-Mail: Diese E-Mail-Adresse ist vor Spambots geschützt! Zur Anzeige muss JavaScript eingeschaltet sein!
Azerbaycan'ın ikinci büyük şehri olan Gence'nin en büyük camisi Câmi-i Kebîr, bugünkü adıyla Şah Abbas Camii, 1804 yılında Rus işgaliyle kiliseye çevrilmiş ve yüz yılı aşkın bir süre kilise olarak kalmıştı. 3 Ocak 1804'te Rusların eline geçen Gence, büyük bir katliama maruz kaldı. 7000'den fazla kişi öldürüldü, camiye sığınan kadın ve çocukların hepsi katledildi.
Cuma Camii olarak da bilinen Câmi-i Kebîr, Azerbaycan'ın Gence kentinin merkezinde yer almaktadır. Dönemi içinde önemli ve büyük bir ibadethane olmasının yanı sıra Câmi-i Kebîr, aynı zamanda da bir medrese olarak da Gence'nin ilmî hayatı için önem arz etmektedeydi.
Vâzıh mahlasıyla da bilinen büyük Azerbaycanlı Türk şairi Mirza Şefi de camiye bağlı medresede eğitim görmüştü. Büyük Şah Abbas'ın emirleriyle yapılan camii günümüzde genellikle “Şah Abbas Camii” olarak da anılmaktadır.
Azerbaycan’ın ikinci büyük şehri olan Gence, Osmanlı hâkimiyetinden sonra, 18. yüzyılın ortalarında yarı müstakil hanlıklardandı. 20 Kasım 1803'te Rus Generali Sisianov, Tiflis’ten Gence’ye gelip şehri kuşattı. Gence Hanı Cevad Han Rusların teslim teklifini reddederek uzun müddet mukâvemet gösterdi. 3 Ocak 1804'te Rusların eline geçen Gence, büyük bir katliama maruz kaldı. 7000'den fazla kişi öldürüldü, camiye sığınan kadın ve çocukların hepsi Sisianov'un emriyle katledildi. Şehir, tarihinin en karanlık günlerini yaşadı. Rus işgali sırasında Gence’nin en büyük camisi olan Câmi-i Kebîr, kiliseye çevrildi.
1606 yılında Şah I. Abbas tarafından yaptırılan cami, iç kalenin doğusunda bulunmaktadır. Caminin yanında bir medrese ve bir hamam da inşa edilmişti. Şah Abbas, cami ve medresenin giderlerini karşılamak üzere 1612’de bir vakıf kurmuş; Tûn hamamı, 15 dükkân, 3 kervansaray, Derebeglü ve Dinaraş çiftliklerinin gelirlerini buraya vakfetmişti.
Kaynak: Kiliseye Çevrilen Türk Eserleri
Saadet Avrupa, Avrupa'nın farklı bölgelerinde gerçekleştirdiği Eğitim Seminerleri ile büyük bir dönemeçte bulunuyor. 13 Ocak'ta Almanya'nın Duisburg şehrinde başlayan ve Düsseldorf, Essen, Dortmund, Münster, Köln ve Londra bölgelerini kapsayan ilk seminer, 14 Ocak'ta Belçika'nın Houthalen şehrinde düzenlenen ikinci seminer ile devam etti. Bu seminerler, Saadet Partisi'nin önde gelen isimlerini bir araya getirerek, Milli Görüş hareketinin Avrupa'daki gücünü ve etkisini artırmayı amaçlıyor.
Seminerlere katılan isimler arasında Saadet Avrupa Başkanı Samet Sami Temel, Saadet Partisi Genel Sekreteri ve Ankara Milletvekili Mesut Doğan, Saadet Partisi Kayseri Milletvekili Mahmut Arıkan, Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Muhittin Hamdi Yıldırım ve Saadet Partisi Eğitim Başkanı Ersan Bilgin gibi önemli isimler yer aldı.
Samet Sami Temel, seminerlerin açılış konuşmasında tarihi bir dönemeçte bulunduklarını vurgulayarak, "Bugüne kadar yapmış olduğumuz çalışmaları daha güçlü bir şekilde, daha etkin bir şekilde, yeni kardeşlerimizi de bu çalışmalara dahil edecek şekilde alt yapı çalışmalarımızı hızlandırmalıyız" dedi. Ayrıca, mahalli seçimlerin ülkenin gidişatında büyük bir rol oynadığını belirterek, belediyelerin başarılı bir şekilde yönetilmesinin sonraki seçimler için belirleyici olduğunu vurguladı.
Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Muhittin Hamdi Yıldırım ise, "Biz insanlar, Allah'ın yaratıkları olarak insana hizmet etmek için varız. İyiyi kötüden ayırt edebilme yetisi sadece insanda bulunur. Biz Müslümanlar olarak en üst kimliğimizin müslümanlık olduğunu kabul ediyoruz ve herkesi bu temelde bir araya getiriyoruz" şeklinde konuştu. Ayrıca, dünya sorunlarının çözümünün insanların kendini düzeltmesiyle başlayacağını ve ardından ülke ve dünya sorunlarının düzeltilmesinin mümkün olduğunu vurguladı.
Saadet Partisi Kayseri Milletvekili Mahmut Arıkan, teşkilatın güçlendirilmesinin Gazze gibi önemli konulara destek sağlamada kritik olduğunu belirtti. Teşkilat çalışmalarının hızlandırılması gerektiğini ve herkesin bu sürece katkı sağlaması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, Milli Görüş'ün herkesi kucaklayan bir hareket olduğunu ve bu birlikteliğin önemini vurguladı.
Saadet Partisi Eğitim Başkanı Ersan Bilgin, eğitimin dinamik ve aksiyon gerektiren bir süreç olduğunu söyledi. Teşkilatın güçlendirilmesi ve insan kazanmanın önemine dikkat çekti. Ayrıca, Saadet Partisi'nin her kesimden insanı kucaklayan bir hareket olduğunu ve hedeflerine ulaşmak için çalışmaların sürdüğünü belirtti.
Saadet Partisi Genel Sekreteri ve Ankara Milletvekili Mesut Doğan, dünya sorunlarının kaynağını bilmek, çözümünü bilmek ve sorumluluk bilinciyle hareket etmek gerektiğini vurguladı. Milli Görüş hareketinin bu sorunları çözebilecek tek hareket olduğunu belirtti ve Saadet Partisi'nin bu sorumluluğunun farkında olduklarını ifade etti. Ayrıca, dünya genelindeki zorlu koşulların ancak Saadet Partisi gibi bir hareketin bu sorunları çözebileceğine inandığını söyledi ve tüm insanlığın bu harekete ihtiyacı olduğunu vurguladı.
Bu seminerler, Saadet Avrupa'nın kendini güçlendirmeye ve daha etkili bir şekilde çalışmalarını sürdürmeye yönelik kararlılığını gösteriyor. Milli Görüş hareketi, önümüzdeki dönemde Avrupa'da ve dünyada daha fazla etki yaratarak insanlığın sorunlarına çözüm sunmaya devam edecek.