Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
İSTANBUL (AA) - Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan ile ABD’li mevkidaşı Antony Blinken’in, İsrail’in 7 Ekim 2023'ten bu yana şiddetli saldırılarına maruz kalan Gazze Şeridi ve Refah kentindeki durumu görüştüğü bildirildi.
Suudi Arabistan resmi ajansı SPA’ya göre iki Bakan, Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’daki Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) Genel Sekreterliği binasında bir araya geldi.
Bin Ferhan ve Blinken, KİK dışişleri bakanları ile ABD Dışişleri Bakanı Blinken’in ortak toplantısının oturum arasında yaptıkları görüşmede, "ikili ilişkileri ve çeşitli alanlarda ortak iş birliğini geliştirmenin yollarını" ele aldı.
İki Bakan, "acil insani yardım girişini sağlamak için her türlü çabayı göstermenin yanı sıra Gazze Şeridi ve Refah kentinin durumundaki gelişmeleri ve acil ateşkesin önemini de" görüştü.
BERLİN (AA) - Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier, Orta Doğu'daki kalıcı barışın iki devletli çözümle mümkün olacağı konusunda Türkiye ile hemfikir olduklarını söyledi.
Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Türkiye'de 22-24 Nisan'daki temaslarını ziyareti takip eden Türk gazetecilere değerlendirdi.
Steinmeier, ülkesiyle Türkiye'nin Orta Doğu'daki çatışmalar konusunda farklı bakış açılarının bulunduğuna işaret ederek, "Ancak Türkiye ile Orta Doğu'daki kalıcı barışın iki devletli çözümle mümkün olacağı konusunda hemfikiriz." ifadesini kullandı.
Türkiye'deki temaslarını yapıcı olarak niteleyen Steinmeier, "Türkiye ziyaretimin her dakikası kıymetliydi." dedi.
Steinmeier, Türkiye ziyaretinin iki ülke ilişkileri açısından önemine değinerek, "Benim için diplomatik ilişkilerimizin başlamasının 100. yıl dönümünde Türkiye'ye gelmek çok önemliydi." değerlendirmesinde bulundu.
İki ülkenin NATO'da müttefik G20 üyeleri olduklarına dikkati çeken Steinmeier, "Türkiye-Almanya olarak birbirimiz için vazgeçilmeziz, birbirimize ihtiyacımız var." diye konuştu.
- "Almanya olarak depremzedeleri unutmayacağız"
Gaziantep'te 23 Nisan kutlamasına katıldığını ve ardından Nurdağı ilçesinde depremzedeler için kurulan konteyner kenti ziyaret ettiğini anlatan Steinmeier, buradaki temaslarının kendisini etkilediğini belirtti.
6 Şubat 2023'teki depremin Türkiye ve Suriye'de birçok can kaybına yol açtığını anımsatan Steinmeier, "Depremden bir yıl sonra bölgeyi ziyaret etmek, benim için de anlamlıydı. Hayatta kalan insanlar için çok hızlı bir şekilde barınma yerleri hazırlanmasını ve çocukların okullara gidebilmesinin sağlanmasını görmek sevindirici." değerlendirmesinde bulundu.
Bölgedeki yeniden inşa çalışmalarının "takdire şayan" olduğunu ifade eden Steinmeier, "Almanya olarak depremzedeleri unutmayacağız ve desteklemeye devam edeceğiz." dedi.
Alman lojistik şirketi DHL'nin İstanbul Havalimanı'ndaki merkezine gerçekleştirdiği ziyarete değinen Steinmeier, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinde bu ziyareti de ele aldıklarını söyledi.
Hızlı hava kargo taşımacılığı sektöründe bu merkezin model özelliği taşıdığını anlatan Steinmeier, Avrupa ülkeleri arasında AR-GE Merkezi kapsamında kurulan ilk Dijital Dönüşüm Ofisi'nin İstanbul'da bulunmasının da sevindirici olduğunu dile getirdi.
Steinmeier, Türk vatandaşları için vize kolaylığı ya da genel olarak vize işlemlerinde ne zaman ilerleme kaydedileceği yönündeki soru üzerine Türkiye'deki başkonsolosluk personelinin sayısının artırıldığı ve işlem süresinin kısaltılması ve daha hızlı randevu alınabilmesi için çalışmaların yürütüldüğü yanıtını verdi.
Steinmeier, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Almanya'da düzenlenecek, Türk Milli Takımı'nın da mücadele edeceği EURO 2024'e beklediğini söyledi.
LAHEY (AA) - Azerbaycan, Ermenistan'ın işgal ettiği topraklarda Azerbaycanlılara karşı etnik temizlik politikası uyguladığı gerekçesiyle Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD) açtığı davanın esastan görülerek bu ülkenin Karabağ'daki suçlarının incelemesini talep etti.
Azerbaycan tarafından Birleşmiş Milletlerin (BM) yargı organı UAD nezdinde "Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Uluslararası Sözleşme"nin ihlal edildiği iddiasıyla Ermenistan'a karşı açılan davada, Divan'ın yargı yetkisine ilişkin duruşmalar tamamlandı.
Hollanda'nın Lahey kentinde bulunan Barış Sarayı'nda yapılan ve bugün sona eren duruşmalarda, Azerbaycan'ın avukatları, Ermenistan'ın Karabağ'ı işgali sürecinde Azerbaycan Türklerine karşı etnik temizlik yaptığına ilişkin suçlamaların ele alındığı davanın esastan görülmesi gerektiğini ve Divan'ın yargı yetkisi olduğunu belirtti.
Azerbaycan'ın avukatlarından Uluslararası Hukuk Profesörü Vaughan Lowe, Ermenistan'ın "davanın reddedilmesi" talebinin geçerli nedenlere dayanmadığını kaydederek, "Ermenistan, Azerbaycan'ın davasını çarpıtıyor." dedi.
Ermenistan'ın, Azerbaycan'ın suçlamalarını yalanlayamadığını ve bunun yerine Divan'ın yargı yetkisine itiraz ettiğini ifade eden Lowe, Divan'dan özellikle Karabağ'ın işgali sürecinde Ermenistan'ın işlediği ırk ayrımcılığı, etnik temizlik, mala el koyma, doğal kaynakların sömürülmesi, çevreye zarar verilmesi ve diğer suçların esastan ele alınmasını istedi.
Lowe, Azerbaycanlıların uğradığı zararın tazmin edilmesinin yolunun Ermenistan'ın söz konusu ihlallerinin tespitiyle mümkün olduğunu belirtti.
Lowe'den sonra Azerbaycan adına kürsüye çıkan Uluslararası hukuk profesörü Stephan Talmon, Azerbaycan'ın açtığı davanın beklenen ve öngörülen bir dava olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
"Kendimize şu soruyu sormamız gerekir: Bir başka ülkenin topraklarının beşte birini işgal eden, yaklaşık 23 bin insanın ölümüne neden olan, takriben 3 bin 900 kişinin ortadan kaybolmasına neden olan, 1 milyon insanı yerinden eden, mallarına el koyup kültürünü yok eden ve doğal kaynaklarını sömüren bir ülke nasıl olur da kendisine dava açılmamasını makul bir şekilde bekleyebilir? Bu mümkün değil ancak Ermenistan son birkaç günkü duruşmalarda tam olarak bunu yapıyor."
Azerbaycan'ın avukatlarından Samuel Wordsworth, Ermenistan'ın, Karabağ'a yerleştirdiği mayınlar ve bubi tuzaklarıyla Azerbaycan Türklerinin topraklarına dönme hakkını engellediğini ve bunun Azerbaycanlılara yönelik ırk ayrımcılığı anlamına geldiğini anlattı.
Azerbaycan avukatlarından Sean Aughey, Ermenistan'ın "mayınların askeri açıdan savunma amaçlı yerleştirildiği" iddialarının geçerli olmadığına dikkati çekti.
Aughey, söz konusu mayınların bulunduğu alanların askeri bölgelerin dışındaki Kalbacar ve Laçin bölgesindeki sivillerin yerleşim yerlerinde tespit edildiğini ve askeri amaçla döşenmiş olmasının mümkün olmadığını anlattı.
Cenevre Üniversitesinden uluslararası hukuk profesörü Laurence Boisson De Chazournes, Ermenistan'ın, 1991'den Karabağ'ın kurtarılmasına kadar Azerbaycan Türklerine yönelik kültürel unsurları bilinçli şekilde yok ettiğini ve bunu yaparken çevreye ağır tahribat verdiğini vurguladı.
Boisson De Chazournes, Ermenistan'ın itirazlarının reddedilmesi ve davanın esastan görülmesi gerektiğini ifade etti.
Ermenistan'ın avukatları, dün yapılan duruşmada UAD'nin davaya bakmaya konu ve zaman bakımından yetkisi olmadığını belirterek, Azerbaycan'ın açtığı davanın yetkisizlik sebebiyle düşürülmesini istemişti.
- Divan yargıçları müzakereye başladı
Bugün sona eren duruşmaların ardından, Divan hakimleri müzakereye başlayarak, Ermenistan'ın işlediği suçları Irk Ayrımcılığı Sözleşmesi kapsamında ele almak için Divan'ın yargı yetkisi olup olmadığına ve davanın esastan görülüp görülmeyeceğine karar verecek.
Divan, Ermenistan'ın bazı itirazlarını kabul etse dahi, Azerbaycan'ın iddialarının bir kısmı için de olsa davanın esasına girilmesine karar verebiliyor.
Divan'ın yargı yetkisine ilişkin kararları genellikle 1-2 yıllık sürelerde verdiği görülüyor.
- İki ülke arasındaki karşılıklı dava
İki ülke birbirine karşı karşılıklı aynı davayı açtı.
Ermenistan, 16 Eylül 2021'de "Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Uluslararası Sözleşme"nin ihlal edildiği iddiasıyla Azerbaycan aleyhine UAD'de dava açtı.
Ermenistan'ın Azerbaycan aleyhine iddiaları, Azerbaycanlıların "Vatan Muharebesi" dediği, Eylül 2020'de başlayarak 44 gün süren 2. Karabağ Savaşı ve sonrasında yaşananları kapsıyor.
Azerbaycan, 21 Nisan 2023'te, mahkemenin yargı yetkisine ilişkin ön itirazlarda bulundu ve 15-19 Nisan'daki duruşmalarda Azerbaycan, Ermenistan'ın gerekli kabul edilebilirlik şartları oluşmadan siyasi amaçla dava açtığını ve UAD nezdindeki dava açma amacını kötüye kullandığını belirterek, davanın reddini istedi.
Azerbaycan'ın 23 Eylül 2021'de Ermenistan'a karşı açtığı ve yine Irk Ayrımcılığı Sözleşmesi'nin ihlaline dayanan ikinci dava ise 1991'de başlayan Ermenistan'ın 30 yılı aşkın süre işgali altında kalan Karabağ'ın kurtarılmasına kadarki süreçte yaşanan ihlalleri ele alıyor.
Ermenistan, 22 Nisan'da başlayan ve bugün sona eren duruşmalarda Divan'dan Azerbaycan'ın davasını yargı yetkisinin yokluğu nedeniyle reddetmesini talep etti.
ATİNA (AA) - Yunanistan Savunma Bakanı Nikos Dendias, Fransa'nın yazılı talepte bulunması halinde Paris 2024 Yaz Olimpiyatları için "Crotale hava savunma füze sistemi" verebileceklerini duyurdu.
Selanik'te gazetecilerin sorularını yanıtlayan Dendias, "Fransa'nın Olimpiyat Oyunları'nda Paris'in korunması amacıyla Crotale tipi hava savunma füzesi talebini yazılı iletmesi halinde bunu sağlayabiliriz." diye konuştu.
Dendias, iki ülke arasındaki Savunma İşbirliği Anlaşması'na atıfta bulunarak, Yunanistan'ın Paris 2024 Yaz Olimpiyat Oyunları'nda Fransa'ya destek vermesinin doğal olduğunu ifade etti.
Bir süredir Yunan basınında yer alan, Ukrayna'ya Patriot ve S-300 hava savunma sistemlerinin gönderileceği iddialarına ilişkin Dendias, böyle bir şeyin söz konusu olmadığını dile getirdi.
İSTANBUL (AA) - Medipol Sağlık Grubu, Parkinson gibi titreme hastalıklarında yeni bir tedavi yöntemi olan "Akıllı Sesötesi" tedavisini (MRgFUS) Türkiye'de ilk defa uyguladı.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi'nden yapılan açıklamaya göre, esansiyel tremor (titreme hastalığı) ve titremenin baskın olduğu Parkinson hastalığı için yeni teknoloji tedavi yöntemi olan MRgFUS, 2018'den beri faaliyet gösteren Medipol Sağlık Grubu bünyesindeki Parkinson ve Hareket Bozuklukları Merkezi'nde (PARMER) uygulanmaya başlandı.
Cerrahi müdahale gerektirmeyen güvenli bir yöntem olarak bilinen MRgFUS, ultrason dalgası kullanarak beyindeki hedef bölgeyi etkisiz hale getiriyor. Beyin ve Sinir cerrahı Prof. Dr. Andres Lozano'nun liderliğinde gerçekleştirdi.
Lozano, PARMER’de gerçekleşen ilk MRgFUS uygulaması sonrası düzenlenen "Hareket Bozuklukları ve Fonksiyonel Nöroşirürjinin Bugünü ve Geleceği" ve "Hareket Bozukluklarında MRgFUS Tedavisinin Bugünü ve Geleceği" sempozyumlarında nöroloji hekimleri ve öğrencilere uygulamaya ilişkin bilgi verdi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Lozano, yaşam kalitesini olumsuz etkileyen titreme hastalığında MRgFUS tedavisi ile elde edilen olumlu sonuçlara dikkati çekerek, "Cerrrahi müdahale gerektirmeyen, kesisiz, güvenli ve ileri teknoloji kullanımından yararlanan bir tedavi yöntemi olan MRgFUS ile kafa derisi üzerinden hedefe ulaşmak için yüksek yoğunluğa sahip 1024 ayrı ultrason dalgası ile Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) yöntemi bir araya getirilerek, titremeye neden olan beyindeki hedef bölgenin etkisizleştirilmesi sağlanıyor." değerlendirmesinde bulundu.
MADRİD (AA) - İspanya'da sol koalisyon hükümetinin Filistin devletini tanıma girişimini 4 ülke ile aynı anda ortak bir kararla yapmayı planladığı öğrenildi.
İspanya Dışişleri Bakanlığı kaynakları, AA muhabirine, Başbakan Pedro Sanchez'in ve Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares'in birçok kez dile getirdiği Filistin devletini tanıma girişiminin kısa zamanda gerçekleşmesinin planlandığını, İspanya'nın 4 ülke ile birlikte ortak hareket etmesinin öngörüldüğünü bildirdi.
İspanya'nın, daha önce yaptıkları ortak açıklamada uygun koşullar olması halinde Filistin devletini tanıma sözü veren Malta, İrlanda, Slovenya ve bu girişime destek verdiğini açıklayan Norveç ile birlikte hareket etmesi bekleniyor.
"Jamaika'nın ardından Filistin devletini dünyada tanıyan ülke sayısı 140 oldu. Bunun İspanya ve diğer ülkelerin de katılımıyla 145'e çıkacağını düşünüyoruz." diyen kaynaklar, bu kararı almalarının ardından beklentilerinin kalıcı ateşkes ilan edilmesi için taraflar üzerindeki baskıyı artırmak olduğunu aktardı.
Kaynaklar, "Filistin devletinin tanınması hem İspanyol hükümetinin hem de Başbakan Sanchez'in seçim öncesi ve sonrasındaki bir vaadidir. Bunun tarafları tekrardan müzakere masasına oturmasına hizmet etmesini umuyoruz. Bu büyük bir strateji ve şu anda doğru zaman. Daha fazla beklenmemeli." ifadelerini kullandı.
Kaynaklar, şunları kaydetti:
"Kısa vadede öncelik acil kalıcı ateşkes, rehinelerin şartsız serbest bırakılması ve insani yardımların koşulsuz bir şekilde bölgeye girmesi olacaktır. Uzun vadede ise bölgede barış, refah ve güvenlik için tek yol olarak gördüğümüz iki devletli çözüme dayalı, geri dönüşü olmayan yol haritası oluşturmaktır. Filistin halkının umudu ve İsrail'in güvenliğinin garanti edilmesi için bu gereklidir. Biz Hamas'ı bu süreçte tamamen dışarıda görüyoruz. Hamas bölgede barışın ortağı değildir."
Siyasi cesaretin tek gerekli şey olduğunu vurgulayan kaynaklar, "Gazze'nin yeniden yapılanması için devasa ekonomik plan gerekmektedir. Buna İspanya ve AB kesinlikle katılacaktır. Gazze'nin bölgesel bağlantıları açılmalıdır. Hiçbir şekilde aceleci olmadan bunun üzerinde çalışılmalıdır. İsrail'in meşru hakkı olan güvenlik garantisi de sağlanmalıdır." diye konuştu.
Orta Doğu için mevcut durumda "genel görüşün savaşın devam edeceği" olduğunu belirten kaynaklar, "Gazze'de birinci sınıf insani felaket yaşandığının ve Lübnan'da her gün yaşanan olaylardan da büyük endişe duyduklarının" altını çizdi.
MADRİD (AA) - Real Madrid Teknik Direktörü Carlo Ancelotti, yarın deplasmanda Real Sociedad'a karşı oynayacakları lig maçında Arda Güler'e süre vermeyi düşündüğünü söyledi.
Ancelotti, düzenlediği basın toplantısında, Arda Güler ile ilgili gelen bir soruya "İyi durumda. Uzun zamandır hazır durumda ama fırsat bulamadı. Oynadığımız maçlar çok çekişmeliydi. Arda maçta süre almaya layık. Yarın oynayabilir." dedi.
La Liga'da en yakın rakipleri Barcelona'nın 11 puan önünde olmalarına rağmen matematiksel olarak garantilenmeden kendilerini şampiyon olarak hissetmemeleri gerektiğini vurgulayan Ancelotti, "Garanti edene kadar mücadele etmek gerekir. Takımın dinamiği, oyuncuların çalışmaları çok iyi. Bunun devam etmesi için tek yol mücadeleye devam edip, en iyisini sahada vermek." şeklinde konuştu.
Bu sezon La Liga'da yedeklerden girdiği 5 maçta toplamda sadece 31 dakika süre alan Arda Güler, son 5 maçtır (İkisi Şampiyonlar Ligi'nde Manchester City maçları) Ancelotti'nin tercihleri arasına girmedi.
Diğer yandan İtalyan teknik adam, futbolcularından Bellingham'ın dün gece mide sorunu yaşadığını, Rodrygo'nun da grip olduğunu ancak yarına hazır olmalarını beklediğini kaydederek, Mendy'nin ise Madrid'de kalarak hazırlıklarına devam edeceğini ifade etti.
Ancelotti, Barcelona'da bir sezon daha kalma kararı alan Xavi Hernandez için de "Bence doğru bir karar." yorumunu yaptı.
La Liga'da yarın başlayacak 33. hafta maçları öncesine Real Madrid 81 puanla lider, gelecek sezon Avrupa kupalarına katılma mücadelesi veren Real Sociedad ise 51 puanla 6. sırada bulunuyor.
LONDRA (AA) - İngiltere Savunma Bakanı Grant Shapps, NATO üyelerinin gayrisafi yurt içi hasılasının (GSYİH) yüzde 2'sine denk gelen mevcut savunma harcamaları hedefinin, yüzde 2,5'e yükseltilmesi gerektiğini bildirdi.
Shapps, İngiliz Sky News yayınında katıldığı programda, NATO üyelerinin savunma harcamaları hedefine ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bakan Shapps, GSYİH'nin yüzde 2'sine denk gelen mevcut savunma harcamaları hedefinin artırılmasına işaret ederek "Şimdi bunun (hedefin) yüzde 2,5 olması gerektiğini düşündüğümüzü söylüyoruz. Daha tehlikeli bir dünyada bunun mantıklı olacağını düşünüyoruz." ifadesini kullandı.
İngiltere Başbakanı Rishi Sunak'ın, bu yaz ABD'nin başkenti Washington'da yapılacak NATO Zirvesi'nde bu konuyu gündeme getireceğini söyleyen Shapps, "Yüzde 2,5'in yeni hedef olması gerektiğini düşünüyoruz. Eğer herkes bunu yaparsa bu, NATO'nun savunma bütçesine yılda 135 milyar sterlinlik gerçek fark yaratacak." dedi.
Sunak, dün yaptığı açıklamada, ülkesinin savunma harcamalarını 2030'a kadar GSYİH'nin yüzde 2,5'ine çıkaracağını bildirmişti.
BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Avrupa'nın caydırıcılık ve savunma kapasitesinin her zaman inandırıcı olması gerektiğini söyledi.
Scholz, İngiliz mevkidaşı Rishi Sunak’ı askeri törenle karşıladıktan sonra ikili görüşme gerçekleştirildi.
Ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Başbakan Scholz, Almanya ve İngiltere’nin Avrupa’da Ukrayna’ya en fazla destek veren iki ülke olduğunu belirterek, bu desteğin gerektiği kadar devam edeceğini yineledi.
Scholz, NATO ülkelerinin Rusya’ya karşı savaşta olmadığını vurguladı.
ABD Kongresinin Ukrayna’ya destek paketini kabul etmesinin cesaret verici bir sinyal olduğunu ifade eden Scholz, Ukrayna’yı yarı yolda bırakmayacaklarını kaydetti.
Başbakan Scholz, ABD Kongresinde Ukrayna’ya destek paketinin onaylamasının ardından Almanya’nın Ukrayna’ya Taurus füzesini sağlayıp sağlamayacağına ilişkin soruya bir kez daha olumsuz cevap vererek, "Bu silah sistemine ilişkin kararım çok net." dedi.
NATO'nun Avrupa ayağının güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Scholz, özellikle de caydırıcılık potansiyeline sahip olunması gerektiğini ifade etti.
Scholz, "Avrupa'nın caydırıcılık ve savunma kapasitesi her zaman inandırıcı olmalıdır. Mevcut kapasiteler daha iyi kullanılmalı ve ülkelerimiz arasındaki işbirliğini derinleştirmeliyiz." şeklinde konuştu.
İngiltere ile bunu savunma sistemleri alanındaki projelerde birlikte çalışarak gerçekleştireceklerini ifade eden Scholz, Eurofighter savaş uçağını birlikte daha da geliştirmek istediklerini anlattı.
Başbakan Scholz, iki ülkenin Avrupa’nın savunmasına önemli katkılar sunduğunu ve bunu da artırmak istediklerini belirterek, iki ülkenin güvenlik ve savunma işbirliğinin iyileştirilmesi için bir ekip görevlendireceklerini kaydetti.
Scholz, enerji alanında Almanya ve İngiltere arasında hidrojen ticaretini teşvik etmek için bir fizibilite çalışması başlatılacağı bilgisini paylaştı.
Başbakan Scholz, iki ülkede son günlerde casusluk faaliyetlerinden dolayı bazı kişilerin gözaltına alınmasına ilişkin soruya da, "Hangi ülkeden gelirse gelsin bize karşı casusluk yapılması kabul edilemez. Dolayısıyla bu ortaya çıkarılmalı ve sorumlular tutuklanıp adalete teslim edilmeli." yanıtını verdi.
Scholz, buradaki casusluk suçlamasının Almanya için Alternatif (AfD) Partisinin bir çalışanına ve adayına yönelik olmasını "endişe verici" olarak nitelendirdi.
-"İki ülke arasındaki güvenlik ilişkilerinde yeni bir başlık açıyoruz"
İngiltere Başbakanı Sunak da Ukrayna’ya desteğin gerektiği kadar devam edeceğini belirterek, haziranda Berlin’de Ukrayna için yapılacak yeniden imar konferansının düzenlenmesinden memnuniyet duyduğunu söyledi.
Sunak, Orta Doğu konusunda birlikte çalışacaklarını ve burada "daha iyi bir yol bulmaya" çalışacaklarını aktardı.
Almanya ile ilişkileri daha da geliştireceklerini belirten Sunak, "İki ülke arasındaki güvenlik ilişkilerinde yeni bir başlık açıyoruz. Savunma işbirliğimiz için yeni bir çerçeve mekanizması oluşturmak istiyoruz." dedi.
Başbakan Scholz ile teknoloji, yapay zeka, düzensiz göç ve yatırımlar konularını da ele aldıklarını aktaran Sunak, özellikle enerji alanında yeni yatırımların olacağından memnuniyet duyduğunu kaydetti.
- Ortak açıklama
Toplantının ardından yayımlanan ortak açıklamada, Almanya ve İngiltere’nin RCH 155 tipi tekerlekli obüs satın alacağı ve optimize edeceği belirtildi.
Avrupa Gökyüzü Kalkanı Girişimi ve NATO'nun çok uluslu tedarik girişimleri de dahil olmak üzere hava savunma alanındaki işbirliğinin geliştirilmeye devam edileceği aktarılan açıklamada, Hint-Pasifik bölgesindeki faaliyetleri koordine edeceklerini ve iki ülke hava kuvvetlerinin bu yıl içinde bölgede ortak tatbikat gerçekleştireceği ifade edildi.