Jugendkreistag Würzburg stimmt für Beitritt zum Dachverband bayerischer Jugendvertretungen

Erstmals vernetzen sich Jugendvertretungen der bayerischen Gemeinden, Städte und Landkreise, um als gemeinsame Plattform die Interessen junger Menschen besser vertreten zu können. Dem neu gegründeten Dachverband der bayerischen Jugendvertretungen (DVBJ) will sich auch der Jugendkreistag Würzburg anschließen. Das beschlossen die Jugendkreisrätinnen und -kreisräte einstimmig in ihrer jüngsten Sitzung.

Jugendkreistagssprecherin Mia Morell berichtete von der Gründungsveranstaltung des Dachverbands, an der sich über 45 Delegierte aus 26 bayerischen Jugendvertretungen beteiligt hatten. „Das hebt unseren Einfluss auf eine ganz neue Ebene. Wir bündeln unsere Stimmen, um laut zu sein und gehört zu werden!“ Jugendpolitische Interessen wie die Herabsenkung des Wahlalters und die Gründung von Jugendparlamenten in allen bayerischen Kommunen ließen sich vereint besser verfolgen. Als Mitglied im DVBJ-Vorstand plant Mia Morell mit ihren beiden Kollegen aus Ingolstadt und Schrobenhausen bereits die nächsten Schritte: „Es stehen Gespräche mit dem Bayerischen Jugendring und der Akademie für Kinder- und Jugendparlamente an“. Kontakt bestehe auch zu den jugendpolitischen Sprechern der Fraktionen im Bayerischen Landtag, die in digitalen Grußworten zur Verbandsgründung gratuliert hatten.

Corona sorgt für mehr Hilfebedarf

Zu dem Ruf nach mehr politischem Gehör gesellte sich im Jugendkreistag auch der Wunsch, Beratungs- und Unterstützungsangebote für junge Menschen auszubauen. Aufgrund der langen Corona-Einschränkungen seien viele Jugendliche psychisch und sozial angeschlagen, begründeten Schüler der Realschule Ochsenfurt ihren Antrag auf Verstärkung der Jugendsozialarbeit an den Schulen. „In den letzten beiden Corona-Jahren hat sich bestätigt, wie wichtig die Jugendsozialarbeit ist“, gab Klaus Rostek, Leiter des Fachbereichs Jugend und Familie am Landratsamt Würzburg, den Antragstellern Recht. „Mittlerweise finden wir die Jugendsozialarbeit an allen Mittelschulen im Landkreis. Mit Mitteln aus dem Kreishaushalt wird zudem das Angebot an den Grundschulen stark ausgebaut.“ Der Jugendkreistag fordert nun, auch an den Realschulen und Gymnasien Stellen für Sozialpädagogen zu schaffen, da schulische und private Probleme nicht an der Schulform Halt machten.

Öko-Modellregion vorgestellt

Neben der psychischen stand auch die körperliche Gesundheit junger Menschen auf der Tagesordnung des Jugendkreistags. Um das Bewusstsein für eine ausgewogene und möglichst regionale Ernährung zu stärken, regten Schülerinnen und Schüler des Gymnasiums Veitshöchheim Kurse und Praxisseminare für Jugendliche an. Da sich der Landkreis Würzburg seit gut einem halben Jahr Öko-Modellregion nennen darf und die regionale Versorgung mit Bio-Lebensmitteln zu seinem Thema gemacht hat, fiel es Projektmanagerin Janina Herrmann leicht, den Jugendlichen gleich mehrere Angebote vorzustellen. „Um den Weg der Karotte vom Feld bis in den Supermarkt nachzuvollziehen, bietet sich zum Beispiel der Besuch eines Demonstrationsbetriebs für Ökologischen Landbau an.“ Zudem gebe es im Landkreis Würzburg auch Bio-Betriebe, die sich als Erlebnisbauernhöfe engagieren und Lernprogramme für allgemeinbildende Schulen anbieten. Annegret Hager von der Würzburger Beratungsstelle des VerbraucherService Bayern stellte das Bildungsprogramm „Schule fürs Leben“ vor, zu dem auch Kurse aus dem Themenbereich Ernährung, wie etwa der Kauf regionaler Lebensmittel im Supermarkt, gehören.

Schulverwaltung setzt Beschluss um

Nicht fehlen durfte ein Rückblick auf die Umsetzung von Beschlüssen der vorangegangenen Jugendkreistagssitzung. Unter anderem hatte sich das junge Gremium für die Anschaffung von Automaten mit Menstruationsartikeln an den landkreiseigenen Schulen ausgesprochen. Kreisjugendpfleger Stephan Junghans meldete Vollzug: an allen weiterführenden Schulen in der Trägerschaft des Landkreises werden die Automaten aufgehängt. Damit die Hygieneartikel zu einem möglichst kostengünstigen Preis angeboten werden können, beteiligt sich der Jugendkreistag in diesem Haushaltsjahr mit 1.500 Euro an Anschaffung, Wartung und Betrieb der Automaten.

Bildunterschrift: Jugendkreistagssprecherin Mia Morell ist Mitglied im Vorstand des neu gegründeten Dachverbands bayerischer Jugendvertretungen. Landrat Thomas Eberth (r.) und Kreisjugendpfleger Stephan Junghans gratulierten zur Wahl. Foto: Kathrin Klotzbach

Türk Cumhuriyetleri’nden gelerek ülkemizde eğitim alan uluslararası öğrenciler Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın (YTB) iftar programında buluştu. 

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), Türk Cumhuriyetleri’nden gelerek ülkemizde eğitim alan uluslararası öğrencileri iftar programında buluşturdu. Program kapsamında kurulan Türk Cumhuriyetleri ülkelerini tanıtıcı stantlarda geleneksel kıyafetler ve el sanatları sunuldu. Türkiye Bursları Sanat Topluluğu tarafından da iftar yemeğinin ardından yöresel ezgiler ve ilahiler seslendirildi. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan iftar programına Ankara’da eğitim alan uluslararası öğrenciler katıldı. Programda AK Parti Yalova Milletvekili Ahmet Büyükgümüş de yer aldı. 

SİZLER BİZLERE EMANETSİNİZ 

Programda konuşan YTB Başkanı Abdullah Eren, iftar etkinlikleri sayesinde uluslararası öğrencilerin kendi ülkeleri hakkında bilgilendirmeler yaptığını söyledi. Ramazan ayının aynı zamanda ‘birlik ve beraberlik’ demek olduğunu ifade eden Eren, “Sizler evlerinizden, anavatanlarınızdan uzaklardasınız. İkinci anavatanınız olan Türkiye’de üniversite eğitimlerinize devam ediyorsunuz. 60-70 farklı ülkeden öğrenciler var aramızda. Dünyanın dört, beş farklı coğrafyasından kardeşlerimiz burada. Sizler bizlere ailelerinizin emanetlerisiniz, ülkelerinizin emanetlerisiniz ve ülkelerinizin geleceklerinin emanetlerisiniz. Biz bu emanete sahip çıkmaya çalışıyoruz” diye konuştu. 

DAHA ADİL BİR DÜNYA VİZYONUNUN TAŞIYICISISINIZ 

Uluslararası öğrencilerin Türkiye’nin dünyaya söylemiş olduğu “daha adil bir dünya” vizyonunun taşıyıcısı olduğunu aktaran Eren, “Bizler sizlere birer gönüllü elçimiz olarak bakıyoruz. Dünyanın 178 ülkesinden gelen 15 bin burslu öğrenciyle beraber ve Türkiye’de üniversite eğitim alan 200 binden fazla uluslararası öğrenciyle beraber ‘yeni bir dünya’nın mümkün olduğunu, ‘daha adil bir geleceğin’ mümkün olduğunu söylemek istiyoruz. Sizler de bu yolculuğumuzun birer paydaşısınız. Ramazan boyunca da düzenlediğimiz 5 iftarda da bölge günleri yapmak suretiyle birbirinizi daha iyi tanımanızı talep ediyoruz” dedi. 

TÜRKİYE BURSLARI MEYVELERİNİ VERMEYE BAŞLADI 

Öğrencilere hitap eden AK Parti Yalova Milletvekili Ahmet Büyükgümüş ise Türkiye Burslarının başarıya ulaşmış bir program olduğuna dikkat çekti. Dünyanın dört bir yanında Türkiye Burslarını başarıyla tamamlamış bürokrat ve iş adamlarıyla karşılaştıklarını belirten Büyükgümüş, Türkiye Burslarının meyvelerini vermeye başlayan bir program olduğunu ifade etti. Büyükgümüş konuşmasının devamında ise şunları kaydetti: “Bu çalışmayı, dünyanın dört bir tarafından  ‘adil bir dünya mümkündür’ ideali etrafında toplanmış gönül erleri olarak değerlendiriyorum. Yalova’da da Türkiye Bursları adına katıldığım etkinliklerde, bu güzel diyaloğun olduğunu görmek, bu ideale her geçen gün ne kadar yaklaştığımızı gösteriyor.”

DİTİB Federal Kadın Birliği, “Toplumda Yönetici Kadın Profili” konulu konferans düzenledi.

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Köln Genel Merkez Konferans Salonu‘nda „Toplumda Yönetici Kadın Profili“ temasıyla gerçekleştirilen konferansa, Avrupa’da yapay kalp naklini gerçekleştiren ilk kadın cerrahı ve Almanya'nın en saygın ödülüne layık görülen Dr. Dilek Gürsoy konuşmacı olarak katıldı.

DİTİB Federal Kadın Birliği Başkan Vekili Şerife Sayım’ın sunumuyla gerçekleşen konferans Federal Kadın Çalışmaları Koordinatörü Nurten Afat’ın selamlama konuşmasıyla başladı.

Sizinle gurur duyuyoruz

Üstün başarısı, mütevazi yaşantısı ve alçakgönüllülük örneğiyle Almanya’da yılın doktoru seçilen Dilek Gürsoy ile birlikte olmanın sevincini yaşadıklarını söyleyen Afat,“Değerli vakitlerini ayırarak Almanya genelinde gönüllü hizmetleriyle topluma katkı sağlayan kadın birliklerimiz ile bir araya geldikleri için kendilerine gönülden teşekkür ediyoruz. 60 yıl önce işçi göçü ile Almanya’ya gelerek üreten kadınların başarılı ve öncü temsiliyetlerini bir çok meslek ve platformda görmekteyiz. Bu gün bu başarı hikayesinin bir örneğini görüyoruz. Dr. Dilek Gürsoy hanımefendi göçmen ve işçi bir ailenin çocuğu olarak Avrupa’da yapay kalp naklini gerçekleştiren ilk kadın cerrahı oldu ve Almanya'nın en saygın ödüllüne layık görüldü. Sizinle gurur duyuyoruz. Allah başarılarınızı daim eylesin“ ifadelerini kullandı.

Dr. Dilek Gürsoy topluma nitelikli ve değerli katkı sundu

İnsan tabiatı gereği toplumsal bir varlık olduğunu ifade eden DİTİB Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Dilek, İnsanlar bulunduğu topluma nitelikli katkı sağlayarak aidiyet kazanır. Aidiyet duygusu insanın en önemli ihtiyaçlarından biridir. Bir insan nereye katkı sağlıyor ise, alın terini nereye veriyor ise aidiyetini orada daha fazla hisseder. Bu toplumun sanatına, ekonomisine, hayatın bütün süreçlerine, birlik ve beraberliğine daha fazla katkı sunduğumuzda sosyal hayatı inşa ederiz. Bu topluma nitelikli ve değerli katkı sunan Dr. Dilek Gürsoy hanımefendi ve diğer değerlerimiz gibi. Allah sayılarını artırsın. Tarihte ve bugünde yaşanmış başarılı öncülerimizin hayat hikayelerini iyi takip etmeliyiz. Bu öncülerimiz hem bizlere hem de çocuklarımıza iyi bir rehber, örnek ve rol modeldirler” diye konuştu.

DİTİB Federal Kadın Birliği’nin daveti üzerine konferansa katılan Yapay Kalp Cerrahi Uzmanı Dr. Dilek Gürsoy, sözlerine güzel organizasyon için teşekkür ederek başladı.

Azimle, gayretle çalıştım

Hayat hikayesine değinerek eğitim yıllarında hocalarının çok desteğini gördüğünü ve iyi hocalardan eğitim aldığını ifade eden Gürsoy, "Göçmen misafir işçi bir ailenin kızı olmaktan hiç utanmadım ve bununla gurur duydum. Azim ve gayretle çalışarak ve pes etmeden bu konuma geldim“ dedi.

Küçük yaşta kalp kapakçığı rahatsızlığı sebebiyle babasını kaybeden ve annesinin tek başına 40 yılı boyunca çocuklarını yetiştirmek için çalıştığını belirten Gürsoy, annesine olan minnettarlığını ifade ederek, her zaman doktor olma isteğinin olduğunu söyledi.

Başarıda, vicdan ve dürüstlük çok önemlidir

Meslekte vicdanın çok önemli olduğuna vurgu yapan Görsoy, başarıya nasıl ulaştığını şöyle anlattı: “Kalp cerrahisi olmak istediğimde bir çok kez bir kadın olarak kalp cerrahisi olmak istediğinize eminmisiniz, sorusu ile karşılaştım. Kalp cerrahisi erkek egemen bir meslek olduğu için 2012 yılında yapay kalp naklini gerçekleştirdiğimde Avrupa’da bunu yapan ilk kadın olduğumu o zaman öğrendim. İnsanın kendisine bir hedef koyması ve söylenenlere bakmadan yoluna dürüstçe devam etmesi gerekir. İnanması, öz güvenli ve bir duruşunun olması gerekir. Hedefim yapay kalp kliniğini kurmak, hasta kalpleri ameliyat etmek, iyileştirmek ve mesleğine benim gibi bakan vicdanlı ve dürüst öğrenciler yetiştirmek. Başarı için fedakar olmalıyız. Çok başarılı gençlerimiz ve kadınlarımız var, onları desteleyerek ön plana çıkarmalıyız. Her türlü iletişim ağları kurarak kendi yaptıklarımızı ve yapmak istediklerimizi anlatmalıyız. Sadece kendi alanlarımızda değil, ilimde, bilimde ve farklı dallarda başarılı kadınların olduğu alanlara girerek ufkumuzu genişletmemiz gerekir. Ne yaptığımızı anlatmak için farklı alanlara da girmeliyiz.”

‘Buradayım Çünkü İyiyim’ adını verdiği kitabına da değinen Dr. Dilek Gürsoy, amacının kadınların kalp cerrahisine girmeleri için örnek ve pırıl pırıl gençlere rol model olmak, hedeflerin ve hayallerin yolunda zorluklar olduğunu ama umudu yitirmeden disiplinli ve dürüst çalışma ile başarıya ulaşılacağını söyledi.

DİTİB Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Dilek, yönetim kurulu üyesi İrfan Saral, Federal Kadın Birliği ile eyalet/bölge birliklerinin yöneticilerinin iştirak ettiği konferansta Dr. Dilek Gürsoy’un mütevaziliği, samimiyeti, dik duruşu ve başarılı hayat öyküsü ilgiyle dinlendi.

Günün anısına Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Dilek tarafından Dr. Dilek Gürsoy’a plaket ve Köln DİTİB Merkez Camii tablosu takdim edildi.

Konferansın sonunda Dr. Dilek Gürsoy kitabını imzalayarak katılımcılarla hatıra fotoğrafı çektirdi.

Konferans sonunda soruları samimiyetle cevaplayan Gürsoy, cami rehberliği eşliğinde Köln DİTİB Merkez Camii’ni gezdi.

Hessen Türk Toplumu yeni yönetim kurulu üyelerini seçti

Başkan Atila Karabörklü tarafından gerçekleştirilen açılış konuşmasının ardından yönetim kurulu üyesi Demir Ceylan, eski başkan Erhan Songün ve üye Besra Gültekin seçim divan kuruluna seçildiler.

Genel sekreter M. Esad Şahin tarafından katılımcılara derneğin son dört yıllık faaliyet raporu sunuldu ve projeleri hakkında bilgi verildi.

Yönetim Kurulu’nun oy birliği ile aklanmasının ardından seçimlere geçildi ve 18 kişiden oluşan yeni yönetim kurulu belirlendi. Yeni yönetim kurulunun kendi arasında gerçekleştirdiği toplantının ardından yedi kişiden oluşan yeni yürütme kurulu oluşturuldu.

Buna göre:

• Atila Karabörklü (Başkan)
• Deniz Öziçel (Başkan Yardımcısı)
• M. Esad Şahin (Genel Sekreter)
• Abdullah Eldelekli (Sayman)
• Besra Gültekin (Yazman)
• Berrin Nakipoğlu-Schimang (Mümeyyiz)
• Doğuş Albayrak (Mümeyyiz)

Yürütme Kurulu’nu oluştururken Yönetim Kurulu’nda yer alan diğer isimler ise;

Şener Sargut, Demir Ceylan, Yücel Tuna, Erhan Songün, Canan Ünal, Hüseyin Adalı, Tayfun Çilingir, Asiye Aşar, Talha Kiraz, Selda Akça, Fuat Kurt oldu.

Denetleme Kurulu’na Kemail Doğan ve Mete Güzel seçildiler.

Genel Kurul’un ardından Başkan Atila Karabörklü katılımcılara teşekkür etti ve önümüzdeki süreçte daha üretken ve daha başarılı bir yıl geçirilmesi dileğinde bulundu.

Karabörklü, kapanış konuşmasında derneğin önümüzdeki dönemde çalışma alanlarını oluşturacak konuları kısaca özetledi. Buna göre özellikle ırkçılık konusunda içinde bulunduğumuz toplumsal sorunlarla aktif şekilde mücadele edilmesi derneğin temel amacı olmaya devam edecek. Bunun yanında toplumsal ve eğitimle ilgili alanlarda sorunlu konuların giderilmesi ve demokratik ve barış içerisinde bir arada yaşanabilmesi için mücadele verilmeye devam edileceği vurgulandı. 

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB), yurt dışında yaşayan gençlerin Avrupa Birliği ve NATO’yu daha yakından tanımalarını sağlamak ve bu kuruluşlardaki kariyer imkânları hakkında bilgi vermek amacıyla “Türkiye-AB-NATO İlişkileri Sertifikalı Eğitim Programı” düzenliyor.

Kültür ve Turizm Bakanlığı Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) tarafından Avrupa Birliği ile NATO’yu yakından tanımak isteyen yurt dışındaki gençlere yönelik “AB-NATO İlişkileri Sertifikalı Eğitim Programı” düzenleniyor. Program sayesinde genç vatandaşlar, hem Türkiye’nin AB ve NATO ile ilişkilerini daha iyi anlama fırsatı elde edecek hem de bu kuruluşlardaki kariyer imkânları hakkında fikir sahibi olacak.

Sertifika programı; YTB, TOBB Brüksel Daimi Temsilciliği ve İktisadi Kalkınma Vakfı Brüksel Temsilciliği işbirliğinde 23-25 Mayıs 2022 tarihleri arasında Belçika’nın başkenti Brüksel’de gerçekleştirilecek. 

Program kapsamında; Avrupa Birliği ve NATO’nun genel işleyişi, kurumsal yapıları ve özellikle Türkiye’nin bu kurumlarla ilişkisi üzerine seminerler düzenlenecek. Bunun yanında ise kurum ziyaretleri ile bu kurumlarda görevli personelin aktaracağı kariyer süreçlerine ilişkin bilgilendirme etkinlikleri organize edilecek. Programın dili Türkçe olmakla birlikte, kimi bölümlerinin İngilizce gerçekleştirilmesi ön görülüyor.

KİMLER BAŞVURABİLİR?

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, mavi kartlılar ve mavi kart almaya hakkı olanlar (anne babası veya daha üst soyu izinle T.C. vatandaşlığından çıkmış olmak) bu programa başvurabilecek. Başvuru şartları arasında 01.01.1992 ve 01.01.2003 tarihleri arasında doğmuş olmak da bulunuyor. Hâlihazırda lisans ve lisansüstü eğitimine; ABD, Almanya, Avusturya, Belçika, Birleşik Krallık, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İsveç, İsviçre, İtalya, Kanada ve Norveç ülkelerinde devam edenler programda yer alabilecek. Programa yurt dışında ikamet edenler katılabilecek.

Başvurular www.ytb.gov.tr/duyurular/turkiye-ab-nato-sertifikali-egitim-programi-brukselde-basliyor  linkinde belirtilen belgelerin Diese E-Mail-Adresse ist vor Spambots geschützt! Zur Anzeige muss JavaScript eingeschaltet sein! adresine e-posta gönderilmesi yoluyla gerçekleştirilecek. Kontenjanlar sınırlı olup değerlendirmeler; adayların başvuru sırasında ilettiği bilgi ve belgeler göz önünde bulundurularak yapılacak.

SON BAŞVURU TARİHİ 29 NİSAN 2022

Türkiye-AB-NATO İlişkileri Sertifikalı Eğitim Programına son başvuru tarihi 29.04.2022 olarak belirlenirken, Brüksel’de gerçekleştirilecek konaklama ve iaşe YTB tarafından karşılanacak.

Ulaşım için bilet ibrazı karşılığında Avrupa ülkelerinden katılım sağlayan kişiler için 150 avroya kadar destek sağlanabilecek. ABD ve Kanada’dan programa katılım sağlamak isteyen gençler için üst sınır ise 300 avro olarak belirlenmiş durumda.

Programa ilişkin tüm sorular için Diese E-Mail-Adresse ist vor Spambots geschützt! Zur Anzeige muss JavaScript eingeschaltet sein! adresi üzerinden iletişime geçiliyor.

„Aktiv für andere!“ – dieses Motto setzt die Klasse 7m des
Deutschhaus-Gymnasiums im aktuellen Schuljahr mit ihrer Lehrerin Katrin
Nietzold um. Die Schülerinnen und Schüler der Hochbegabtenklassen haben
sich kleine Projekte überlegt, in denen sie Verantwortung übernehmen
wollen. Nach einigen gemeinschaftlichen Aktionen im ersten Schulhalbjahr
konnten sie nun in Gruppen eigene Projekte angehen. Eine Gruppe hat sich
dabei das Thema „Umwelt“ vorgenommen.
Die benachbarte Umweltstation der Stadt Würzburg wurde als
Kooperationspartnerin angefragt. Deren Team freute sich sehr über die
Initiative der Schülerinnen und Schüler und stimmte spontan zu. Auch
die Aufgabe war rasch gefunden: eine Wildblumenwiese sollte angelegt
werden.
Dabei wurden die eintönigen Rasenflächen am Parkplatz der Umweltstation
in eine Blühwiese für Wildbienen und andere Insekten verwandelt. Nach
einer Einweisung durch Frau Knieper von der Umweltstation konnten sich
die Jugendlichen bei herrlichem Frühlingswetter in die Arbeit stürzen:
Grasnarbe lösen und abtransportieren, Boden lockern und glatt harken,
Einsaat vorbereiten. Engagiert und eifrig wurden die Erdarbeiten
erledigt, die Schubkarren gefüllt und fortgebracht. Die neu angelegten
Blühstreifen müssen in den folgenden Wochen weiter betreut werden; in
Kleingruppen wird die Klasse die anstehenden Tätigkeiten übernehmen.
Körperliche Arbeit an der frischen Luft – definitiv eine Abwechslung
zum Schulalltag!