Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

BERLİN (AA) - Almanya'nın batısında bulunan Rheinland-Pflaz ve Kuzey-Ren Vestfalya eyaletlerinde aşırı yağışla oluşan sel ve su baskınlarında ölenlerin sayısı 33'e yükseldi.
 
Koblenz polisinin Twitter'dan yaptığı açıklamada, Rheinland-Pfalz eyaletinin Bad Neuenahr-Ahrweiler kentinde sel felaketinde yaşamını yitirenlerin sayısının 18'e yükseldiği bilgisi paylaşıldı.
 
Kuzey-Ren Vestfalya eyaletinde de çeşitli kentlerde ilk belirlemelere göre 15 kişinin hayatını kaybettiği açıklandı.
 
Rheinland-Plalz Eyaleti Başbakanı Malu Dreyer, böyle bir felaketi şimdiye kadar görmediğini belirterek, “Bu gerçekten çok yıkıcı." değerlendirmesinde bulundu.
 
İki eyaletin birçok bölgesinde sel ve su baskınlarından dolayı evlerin çöktüğü, cadde ve sokakların sular altında kaldığı, birçok evin de çökme tehlikesinin bulunduğu aktarıldı.
KÖLN (AA) - Almanya'nın Hessen eyaletindeki Waechtersbach beldesinde, 5-15 yaşlarındaki 22 öğrenci, Türk Diyanet Vakfı (TDV) ile Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) iş birliğiyle düzenlenen kurban kampanyasına katıldı.
 
DİTİB Waechtersbach Merkez Camisi öğrencileri, biriktirdikleri harçlıklarını birleştirerek, ihtiyaç sahipleri için "Kurbanını paylaş, kardeşinle yakınlaş" temasıyla düzenlenen kurban kampanyasına bağışladı.
 
DİTİB Waechtersbach Camisi Dernek Başkanı Hakan Akbulut, çocukların bu kampanyaya katılmalarının kendilerini çok duygulandırdığını söyledi.
 
Bu yıl TDV'nin Kurban organizasyonuyla gönüllü olarak Mali'ye gideceğini belirten Akbulut, "Böylesine sevindirici hadiseleri görmemize vesile oldukları için özellikle 22 yavrumuzu ve ailelerini tebrik ediyorum. Tabii ki yavrularımızın bu güzel davranışlarının temeli, almış oldukları dini ve ahlaki eğitimin neticesidir. Bizler her daim gençlerimizin en iyi şekilde eğitim almaları için çabalıyoruz." dedi.
 
Camide düzenlenen törende Akbulut, din görevlisi Mücahit Asiltürk ile birlikte öğrencilere bağış sertifikalarını verdi.
Almanya Ekonomi ve Enerji Bakanı Peter Altmaier: "Ülkede 2030 yılında enerji tüketiminin 645-665 terrawat/saate çıkması bekleniyor"
 

BERLİN (AA) – Almanya’da 2030 yılına kadar tahmin edildiğinden çok daha fazla elektrik tüketiminin gerçekleşmesi bekleniyor.

Almanya Ekonomi ve Enerji Bakanı Peter Altmaier, bakanlığın yaptırdığı araştırma sonuçlarını kamuoyuyla paylaşarak, ülkede 2030 yılında enerji tüketiminin 645-665 terrawat/saate çıkacağının beklenildiğini belirtti.

Bunun önceki varsayımlara göre yüzde 15'lik bir artış anlamında geldiğini aktaran Altmaier, yüksek elektrik talebinin, hükümetin iklimi koruma hedefleri, binalara daha fazla ısı pompası kurulması ve elektrikli otomobiller için beklenmedik şekilde güçlü bir pazar artışı öngörülmesi gibi etkenlerden kaynaklandığını anlattı.

Altmaier, 2030 yılına kadar 14 milyon elektrikli aracın sokaklarda olacağının varsayıldığını, bu sayının daha önce en fazla 10 milyon olarak ön görüldüğünü hatırlattı.

Almanya’nın gelecekte elektriğini daha çok yenilenebilir enerjiden elde edeceğini ifade eden Altmaier, rüzgar ve güneş enerjisine dair çalışmaların artırılmasına yönelik hedeflerin yükseltileceğini söyledi.

Altmaier, elektrik tüketimine ilişkin ayrıntılı hesaplamanın eylül ayında yapılacak genel seçimlerden sonra, sonbaharda, açıklanacağını kaydetti.

Frankfurter Allgemeine Zeitung haberinde, "büyüklerin bulunduğu ilk 10 arasında yer almak için üretimin yarı yarıya artırılarak bu sayının yılda iki milyona çıkarılması gerektiğine" de vurgu yapıldı
 

BERLİN (AA) – Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung (FAZ), Türk otomobil endüstrisinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından sonra küresel konumunu güçlendirmeye çalıştığını kaydetti.

Gazete, “Türkiye sollama şeridine geçmek istiyor” başlığıyla verdiği haberde, Türkiye’deki elektrikli araçlar ve ekolojik elektrik sektörüne dikkati çekti.

"Ülkenin otomobil endüstrisi Kovid-19’dan sonra küresel konumunu güçlendirmeye çalışıyor.” ifadesinin kullanıldığı haberde, Türk otomobil üreticilerinin, geçen yılki rakamları iyi olmasa da, 250 bin kişiye güvenli iş imkanı sunan en önemli ihracat sektörünün iyimserliğinin devam ettiği aktarıldı.

Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Başkanı Baran Çelik’in, tüm zorluklara rağmen bu yıl 2019 seviyesine tekrar ulaşılacağını söylediğine yer verilen haberde Çelik'in "büyüme hedeflerini daha ileride gördüğü, dünyanın en büyük 10 otomobil üreticisi arasına girmek istedikleri" açıklaması hatırlatıldı.

Haberde, bunun reçetesinin ise “kendini kanıtlayan içten yanmalı teknolojiyi koruyarak hızla yeni elektrik teknolojiye geçmek" olduğu belirtildi.

Türkiye'nin mevcut durumda yaklaşık 1,3 milyon araçla üretim istatistiklerinde Fransa'nın arkasında, Çekya'nın önünde 14. sırada yer aldığı ifade edilen haberde, "büyüklerin" bulunduğu ilk 10 arasında yer almak için üretimin yarı yarıya artırılarak bu sayının yılda iki milyona çıkarılması gerektiği anımsatılırken OİB Başkanı Çelik’in de bunu gerçekleştirilebileceğine inandığı aktarıldı.

Haberde "Çelik, Türkiye’de 2017 yılında yaklaşık 1,7 milyon otomobil üretildiğini ve ülkede çok sayıda firmanın üretim yaptığına işaret etti. 14 marka araç üretiminde bulunuyor. E-mobilite Türk otomobil sektörüne ivme kazandıracak. 2020’li yılların ortasına kadar üretim kapasitesi 2,4 milyon otomobile çıkartılabilecek" ifadeleri yer aldı.

Türkiye’de iki büyük projenin önemli olduğuna işaret edilen haberde, 5 Türk şirketinin 3 milyar avroyu aşan yatırım ve hükümetin desteğiyle 2018 yılında TOGG'u hayata geçirdiği belirtildi.

TOGG’un, ilk elektrikli SUV'u gelecek yılın sonunda piyasaya sürmeyi planladığı anımsatılırken Ford Otosan’ın da yeni elektrikli araçlar geliştirmek için 2 milyar dolar harcadığı belirtildi.

Kamyon, otobüs, traktör, inşaat araçları ve trenler için koltuklar üreten Grammer şirketinin satış müdürü Kamil Karaca'nın taleplere yetişemedikleri, Odelo şirketinin de sipariş eksikliğinden şikayet etmediğinin kaydedildiği haberde, korona krizi ve düşük kredi oranlarının geçen yıl piyasanın canlanmasına sebebiyet verdiği ve zaman zaman ikinci el araç bulunamadığı hatırlatılırken 2020'de 800 bin aracın satıldığı, bunun da bir önceki yıla göre yüzde 60'lık bir aratış olduğuna işaret edildi.

Haberde, "Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı​​​​​​​ Albert Saydam'ın ise Türkiye’de otomobillere talebin devam edeceğini belirttiği, nüfusa oranla Türkiye’de, Avrupa Birliği’ndekinin yarısı kadar araç bulunduğu" görüşüne yer verildi.

Neonazi Yeraltı Örgütü NSU davasının hukuken karara bağlandığı gün ATİB adına yaptığımız basın açıklamasında, “NSU davasında verilen karar vicdanları tatmin etmedi” demiştik.
 
Özellikle mağdur edilen taraf ve insanlıktan nasibi almamış Neonazilerin hedefindeki Türkler olarak, bu katillerin perde arkasındaki işbirlikçileri, lojistik destek sağlayanları açıklanmadığı ve dava dosyalarına ulaşım yasağı kaldırılmadığı müddetçe bizim vicdanlarımız sızlamaya devam edecek.
 
NSU cinayetlerini ortaya çıkararak deliller dosyasına mahkemece 120 yıl gibi bir ulaşım yasağının getirilmesi, NSU terör örgütünün Alman istihbaratıyla olan ilişkiler ağının ortaya çıkmasını engellemek için midir acaba?
Yabancı düşmanı, ırkçı zihniyete karşı yeterli mücadele yapılmış olsaydı, bunca ırkçı saldırı ve cinayetlerden sonra beşi Türk, toplam dokuz göçmenin kurşunlandığı bir Hanau katliamı yaşanmazdı.
Kanaatimizce Almanya’nın yetkili birimleri ve sorumlu kişileri bu konularda kendilerine ayna tutmalıdır.
 
Gerçekler açığa çıkmadığı ve dosyadaki gizlilik kaldırılmadığı müddetçe, 120 yıl boyunca Almanya Türkleri olarak nesilden nesle şu soruyu sormaya devam edeceğiz: Almanya bizden neyi ve niçin gizliyor?
 
Durmuş Yıldırım
ATİB Genel Başkanı

Erasmus+, das Programm für Bildung, Jugend und Sport der Europäischen Union, ermöglicht Schulen die Durchführung vielfältiger Fortbildungsmaßnahmen für Lehrpersonal und projektorientierter Schülerfahrten innerhalb der Europäischen Union.

In diesem Jahr endet die Programmgeneration 2014-20 und Schulen können sich ab sofort um eine Aufnahme in der neuen Programmgeneration bewerben. Eine erfolgreiche Akkreditierung für das neue Programm Erasmus+ kann als Eintrittskarte für eine Mitgliedschaft in der Programmgeneration 2021-27 verstanden werden. Diese ermöglicht es Einrichtungen, jährlich in einem vereinfachten Verfahren Mittel für europäische Mobilitätsmaßnahmen zu beantragen.

Die erste Antragsrunde endet am 29. Oktober 2020. Allgemeinbildende Schulen stellen ihren Antrag auf Akkreditierung über die Nationale Agentur beim Pädagogischen Austauschdienst, berufliche Schulen über die Nationale Agentur beim BIBB.
Am ISB beraten Sie hierzu die Referenten für Erasmus+, Frau IRin Kathin Schwendner(allgemeinbildende Schulen) und Herr StD Stephan Plichta (berufliche Schulen).

Erasmus+ unterstützt die Ziele der EU-Strategie „Europa 2020“ für Wachstum, Arbeitsplätze, soziale Gerechtigkeit und Integration

Toyota 400 milyon avro yatırım gerçekleştirerek 4'üncü nesil Yaris ve tamamen yeni Yaris Cross'un fabrikada aynı hatta üretilmesini sağladı
 

İSTANBUL (AA) - Toyota, tamamen yeni ve şehir tarzı SUV'u Yaris Cross'un üretimine Fransa'da, Valenciennes'deki fabrikasında başladı.

Şirketten yapılan açıklamaya göre, Yeni Yaris Cross B- SUV'un üretimi için Toyota, 400 milyon avro yatırım gerçekleştirerek 4'üncü nesil Yaris ve tamamen yeni Yaris Cross'un fabrikada aynı hatta üretilmesini sağladı.

Güncellemelerle birlikte Toyota'nın Fransa'daki TMMF fabrikasının yıllık üretim kapasitesi 300 bin araca çıktı. Yaris Cross üretimiyle birlikte Fransa'daki Toyota fabrikasında toplam çalışan sayısı ise yaklaşık 5 bine ulaştı.

B-SUV segmentinde bulunan Yaris Cross, kullanıcıların tüm beklentilerini karşılayacak şekilde tasarlandı ve geliştirildi. Toyota'nın 2025'te toplam satışlarda yüzde 90 seviyesinde elektrik motorlu araç satış planı kapsamında yeni Yaris Cross'un düşük CO2 emisyonlu hibrit versiyonunun da yoğun olarak tercih edilmesi bekleniyor.

Toyota'nın GA-B platformu üzerine yapılan Yaris Cross, Avrupa’da TNGA mimarisiyle üretilen 8'inci model oldu. Üretimin başlaması, aynı zamanda Toyota'nın yerelleştirme stratejisinin ilerlemesinin ve üretim kapasitesini artırmasının da altını çiziyor. Yaris Cross modeli, Toyota'nın 2025'te Avrupa'da 1,5 milyon satış adedi planıyla büyüme hedefinin önemli bir parçası olacak.

- Elektrikli motorlar Polonya'da üretilecek

Toyota'nın Avrupa'da yerelleştirme vizyonu bu yıl daha da genişlerken Polonya fabrikası da hibrit şanzıman ve elektrikli motorların üretimine başladı. Toyota Yaris ve Yaris Cross için 1,5 litre TNGA benzinli ve tam hibrit güç üniteleri buradan karşılanacak.

Toyota aynı zamanda, 2021 Yılın Otomobili seçilen Yaris'in artan talebini karşılamak adına da Çekya'daki fabrikasında kapasiteyi artırmak ve tesisi modernleştirmek üzere de yatırımlar gerçekleştirdi.

BERLİN (AA) - Almanya'nın Lübeck kentinde bir Türk aileye ırkçı saldırı yapıldığı bildirildi.

Lübeck Emiyet Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, 3 Temmuz’da kent merkezi yakınlarında Mühlentor Meydanı’nda yaşanan olayda, 4 kişilik Türk ailesi ile bir Alman çift arasında tartışma çıktı.

Tartışma sırasında 51 yaşındaki kişinin kullandığı göz yaşartıcı gazdan 45 yaşındaki Türk baba ile 4 ve 8 yaşındaki çocukları etkilendi.

Baba ve çocukları daha sonra ambulansla hastaneye kaldırıldı.

- Tutuklama için sebep bulunmadığı gerekçesiyle serbest bırakıldılar

Ayrıca, saldırgan ve eşinin, göz yaşartıcı gazın yanı sıra yasak olan bazı silahlar taşıdığı belirlendi.

Silahlara el koyan polis, 51 yaşındaki saldırgan hakkında yaralama ve silah yasasını ihlalden soruşturma başlattı.

Çift karakola götürüldü ancak tutuklamak için sebep bulunmadığı gerekçesiyle serbest bırakıldı.

Polis, olayın yabancı düşmanlığı olduğuna ilişkin emarelerin bulunduğunu açıkladı.

Ab dem 10. Juni 2021 dürfen nach mehreren Monaten der Corona-Auflagen Nürnberger Restaurants im Innen- und Außenbereich wieder Gäste empfangen
 
Nürnberg – Das Mevlana Restaurant am Nürnberger Plärrer feiert am 10. Juni 2021 um 11 Uhr mit türkischer Live-Musik das Ende der Corona-Auflagen, die viele Gastronomen herbeigesehnt haben.
 
Ab dem 1. November 2020 mussten Restaurants in Bayern aufgrund der Corona-Auflagen auf „To Go“-Betrieb umstellen. Gastronomen mussten sich neu orientieren, die Auflagen wurden immer wieder verlängert. Aufgrund der neuen Corona-Auflagen und der geringen Insidenz in Nürnberg dürfen Gastronomen in der Stadt Nürnberg wieder Gäste im Innen- und Außenbereich ohne Testpflicht empfangen.
 
November 2020 hatte der Bayerische Ministerpräsident Dr. Markus Söder beschlossen, aufgrund der Corona-Pandemie Restaurants zu schließen. Ministerpräsident Söder, ein Stammkunde des Mevlana Restaurants in Nürnberg, bestellte während der Pandemie häufig Speisen zum Mitnehmen. tgmn-Vorsitzender Bülent Bayraktar unterhält seit vielen Jahren gute Beziehungen zum Ministerpräsidenten Söder.
 
Ahmet Can vom Mevlana Restaurant, Vorstandsmitglied des Deutsch-Türkischen Unternehmervereins in der Europäischen Metropolregion Nürnberg (TIAD) und Träger der Bayerischen Finanzmedaille: „Wir sind sehr froh darüber, dass wir wieder unsere Gäste empfangen können. Wir sind dem Freistaat Bayern und dem Bund dankbar, dass wir und unsere Mitarbeiter in dieser Phase finanziell unterstützt worden sind. Jedoch sind viele Hilfsmaßnahmen bei Kollegen verspätet eingetroffen, so dass einige Existenzängste hatten. Wir Gastronomen leben auch von unseren persönlichen Beziehungen zu unseren Gästen. Die Smalltalks mit unseren Kunden haben uns sehr gefehlt. Wir sind der Stadtverwaltung ebenfalls dankbar, dass wir unkompliziert unsere Außengastronomie erweitern konnten. Aus Freude habe ich für Donnerstag ein Duo mit anatolischer Glockenoboe und Trommel („Davul + Zurna“) arrangiert und wollen das Ende der groben Einschränkungen feiern.“
 
Bülent Bayraktar, Vorsitzender der Türkischen Gemeinde in der Metropolregion Nürnberg: „Wir haben in der Pandemie die türkischen Gastronomen mit Informationen in deutscher und türkischer Sprache über die jeweils geltenden Auflagen informiert. Mit zwei tgmn Online-Sendungen auf Facebook haben wir in türkischer Sprache die Ängste und Hoffnungen der Gastronomen und Händler am Plärrer nach außen kommuniziert. Die Händler und Gastronomen sind sehr froh über die niedrigen Inzidenzzahlen in Nürnberg. Sie sehnen sich regelrecht nach Normalität. Der Nürnberger Plärrer versteht sich als kommerzieller und kultureller Herz der Türkischen Gemeinde.“ 
 
Ahmet Can und Bülent Bayraktar werden mit Gemeindevertretern am Donnerstag, den 10. Juni 2021 vor Ort in der Gostenhofer Straße 18 in 90443 Nürnberg anwesend sein.
 
(Während der Pandemie konnten wir mit mehreren Mandatsträgern Live-Gespräche auf Facebook in türkischer und deutscher Sprache führen und die Gemeindemitglieder informieren. Siehe https://www.facebook.com/tgmnue/events/ )
 
 
Der Vorsitzende der tgmn Bülent Bayraktar und Mevlana Restaurantbesitzer Ahmet Can bewerteten gemeinsam die Lage der Gewerbetreibenden in der Corona-Zeit
Almanya’da Türk Gençleri arasında giderek artan eğitime ilgi Türkiye kökenli iş dünyası tarafından özellikle teşvik ediliyor. Birçok alanda giderek artan çok dilli personel ihtiyacına olan yoğun ilgi Hessen’in başarılı işkadınlarından Nejla Kara tarafından da gündeme getirildi.
 
Almanya Türklerinin önde gelen iş insanlarından Nejla Kara, çok dilli ve çok kültürlü yeni dönem üzerine yaptığı açıklamalarda, “İnsanları tanımak ve onlara bir ürünü tanıtabilmek değişik dil ve kültürleri iyi tanımakla olur” dedi.
 
Hessen bölgesinin otomobil sektöründe öne çıkan isimlerinden olan Elazığ’lı işinsanı Nejla Kara, “Almanya’da göçmen kökenli gençlerin kendi anadilini konuş-mazsa iyi Almanca öğrenir mantığı artık gerilerde kaldı. Özellikle göçmen kökenli gençlerin dil eğitimine daha yatkın ve aynı anda birden fazla dili çok iyi öğrene bildikleri bilimsel veriler ile de ortaya koyulan bir gerçektir. Otomobil sektöründe artan personel ihtiyacımızıbirden fazla dile hakim olan genç elemanlar ile doldurma en önemli hayalimdir. Bir dil, bir insan üç dil üç insan diyen bir kültürden geliyoruz. Dolayısı ile iyi yetişmiş göçmen kökenli genç insanların bu ülkenin geleceği olduğuna inanıyorum. Nüfusun artmadığı Almanya göçmen gençlerin, bilgisine, yeteneğine dile ve mesleğe hakimiyetine bu gün olduğu gibi gelecekte de muhtaçtır. Kendilerini iyi yetiştiren gençlerimize bu ülkede her zaman büyük bir ihtiyaç vardır. Aileler, çocuklarının okulu ve öğretmenleri ile kurdukları ilişkilerde çocuklarının başarıya giden yolculuğunu takip etmelidirler” şeklinde konuşarak toplumsal anlamda moral değerlerimizin harekete geçmesini sağladı.
 
Bilindiği gibi Kara Automobile Şirketler Grubu Darmstadt, Frankfurt ve Offenbach şehirlerinde çok sayıda tanınmış otomobil markasını başarılı satıcı kadrosu ile müşterilerine sunuyor.