Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
BERLİN (AA) – Almanya’da Eylül 2021’de yapılan genel seçimlerin ardından Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti’nin (FDP) kurduğu hükümet, ülkede yaşayan yabancıların Alman vatandaşlığına geçmelerini kolaylaştırmak istiyor.
Almanya İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Maximilian Kall, Berlin’de düzenlenen basın toplantısında, İçişleri Bakanlığında Vatandaşlık Yasası’nın modernizasyonuna ilişkin bir yasa tasarısı üzerinde çalışıldığını ve çalışmaların neredeyse bittiğini söyledi.
Çalışmaların tamamlanmasının ardından tasarının üzerinde istişare edilmesi için diğer bakanlıklara gönderileceğini belirten Kall, bundan dolayı tasarıya ilişkin ayrıntıları aktaramayacağını kaydetti.
Kall, Vatandaşlık Yasası'nın modernizasyonun hükümet protokolünün önemli projelerinden biri olduğunu vurgulayarak, Alman hükümetinin Almanya’yı göç ülkesi olarak gördüğünü ifade etti.
Koalisyon protokolüne işaret eden Kall, hükümetin çoklu vatandaşlıklara imkan vermek ve Alman vatandaşlığına geçişleri kolaylaştırmak istediğini, misafir işçi olarak ülkeye gelen ilk kuşağın Alman vatandaşlığına geçişlerinin kolaylaştırılmasının ve buradaki engellerin azaltılmasının hedeflendiğini kaydetti.
Öte yandan, Bild gazetesinin İçişleri Bakanlığında tasarıya ilişkin sürdürülen görüşmelere dayandırdığı haberine göre, hükümet ülkede yasal olarak 5 yıl yaşayan yabancılara Alman vatandaşlığına geçme imkanı verecek. Göçmen kökenli ebeveynlerden birinin yasal olarak 5 yıl boyunca Almanya’da yaşaması durumunda bu ebeveynlerin ülkede doğan çocukları otomatik olarak Alman vatandaşlığı alabilecek. Hükümetin, yabancıların Alman vatandaşlığına geçişlerde kendi vatandaşlığından vazgeçme zorunluluğunu kaldırmayı istediği, böylelikle çifte vatandaşlığın birçok durumda normal olacağına işaret edildi.
67 yaş üstünde olan ve misafir işçi olarak ülkeye gelenler için yazılı sınav zorunluğu kaldırılacak ve bu kişilerin Alman vatandaşlığı almaları için sözlü iletişim sağlamaları yeterli görülecek.
Uzmanlar, tasarının yasalaşması durumunda yaklaşık 2 milyon yabancı ülke vatandaşının bu uygulamadan yararlanabileceğini öngörüyor.
Tasarının bakanlar kuruluna ve ardından Federal Meclis’in gündemine ne zaman geleceği ise henüz belli değil.
BERLİN (AA) - Almanya ve Fransa, enerji alanında işbirliğinin güçlendirilmesine ilişkin ortak bildiriye imza attı.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz'un başkent Berlin’de Fransa Başbakanı Elisabeth Borne ile yaptığı görüşmenin ardından Başbakanlık Binası’nda imza töreni gerçekleştirildi.
Scholz ve Borne, burada iki ülke arasında enerji alanında dayanışma sağlanmasına ilişkin işbirliğini güçlendirmek amacıyla ortak bildiriyi imzaladı.
Bildiride, Rusya-Ukrayna savaşının benzeri görülmemiş küresel bir enerji krizine yol açtığına vurgu yapılarak, bu krizde gaz tedarikinde yüzde 40 ile Rusya’ya bağımlı olan Avrupa Birliği’nin (AB) daha hassas durumda olduğu belirtildi.
Enerji kriziyle mücadele için AB ülkelerinin dayanışması ve Avrupa düzeyinde verilen tepkilerin memnuniyetle karşılandığı aktarılan bildiride, Berlin ve Paris’in enerji alanında dayanışmayı artıracakları vurgulandı.
Bildiride, Almanya ve Fransa’nın enerji arzının güvenliği için çalışacakları aktarılarak, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) tedarikinin artırılacağı ve çeşitlendirileceği kaydedildi.
Somut önlemler arasında, Fransa’nın Almanya'ya gaz sağlayacağına yer verilen bildiride,
Almanya’nın da Fransa’nın "kış boyunca elektrik tedarikini güvence altına almasına" yardım edeceği ifade edildi.
- "Dönem ne kadar zorsa Almanya-Fransa işbirliği o kadar önemlidir"
Başbakan Scholz düzenlenen ortak basın toplantısında Almanya ile Fransa arasındaki ilişkilerin olağanüstü ve zengin olduğunu belirterek, “Dönem ne kadar zorsa Almanya-Fransa işbirliği o kadar önemlidir.” ifadesini kullandı.
Scholz, İran’ın nükleer faaliyetlerine ilişkin bir soru üzerine, İran’ın uranyum zenginleştirme politikasının bir kez daha İran’ın nükleer bombaya ve bunu taşıyabilecek füzelere sahip olmamasının ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini söyledi.
Bunun İngiltere ve ABD ile Almanya ve Fransa’nın son yıllarda birlikte izlediği politikanın amacı olduğunu aktaran Scholz, bu politikayı izlemeye devam edeceklerini kaydetti.
Fransa Başbakanı Borne, iki ülke arasındaki dostluğun çok önemli olduğunu vurgulayarak, “Bu dostluk sınamalara karşı dayanabileceğini ve meydan okumaların üstesinden gelebileceğini kanıtladı." değerlendirmesinde bulundu.
Borne, iki ülkenin çözümler üretebileceğini ve Avrupa’yı ileriye götürebileceğini dile getirdi.
Am gestrigen Donnerstag, 24. November 2022, tagte die 131. Vollversammlung der Handwerkskammer für Unterfranken in Würzburg. Andrea Sitzmann, Geschäftsbereichsleiterin Berufsbildung, wurde zur stellvertretenden Hauptgeschäftsführerin gewählt, die bayerische Digitalministerin Judith Gerlach stellte sich den Fragen der Vollversammlungsmitglieder.
„Wir brauchen neben einer Klima- und Energiewende vor allem auch eine Bildungswende. Eine Bildungswende, die sich in mehr materieller Wertschätzung für die berufliche Bildung äußert“, forderte Michael Bissert, Präsident der Handwerkskammer für Unterfranken, seinen Bericht des Präsidenten während der 131. Vollversammlung am 24. November in Würzburg ein. „Zusätzliche Entlastungen für Ausbildungsbetriebe, zusätzliche Anreize für Auszubildende sowie Investitionen in moderne Bildungsstätten sind hier zentrale Elemente.“ Der Handwerkskammer-Präsident formulierte seine Forderung im Wissen, dass die berufliche Bildung ein zentrales Zukunftsthema ist. „Die Herausforderungen der Zukunft sind ohne das Handwerk nicht zu bewältigen. Das ist gleichzeitig eine enorme Chance. Ohne Handwerk keine Zukunft!“
Der Haushalts- sowie der Stellenplan für das Jahr 2023 wurden einstimmig beschlossen. „Nach der Corona-Zeit, die vor allem unseren Bildungsbereich stark betroffen hat, können wir jetzt wieder beginnen, notwendige Rücklagen zu bilden“, erklärte Ludwig Paul, Hauptgeschäftsführer der Handwerkskammer für Unterfranken. Einstimmig gewählt wurde Andrea Sitzmann, Geschäftsbereichsleiterin Berufliche Bildung der Handwerkskammer, zur stellvertretenden Hauptgeschäftsführerin. Ludwig Paul: „Die berufliche Bildung ist ein zentraler Bereich der Handwerkskammer. Hier sind wir und werden in den kommenden Jahren vor große Herausforderungen gestellt. Und da weiß ich mit Andrea Sitzmann eine kompetente und erfahrene Mitstreiterin an meiner Seite.“
Darüber hinaus fasste die 131. Vollversammlung Beschlüsse, die den Aus- und Weiterbildungsbereich betreffend.
Digitalministerin im Gespräch
Judith Gerlach, Bayerische Staatsministerin für Digitales, stellte sich im Rahmen der 131. Vollversammlung den Fragen der Vollversammlungsmitglieder. Im Hinblick auf die Herausforderungen der Digitalisierung forderte sie die Unternehmen dazu auf, auf dem Weg in die digitale Zukunft zusammenzuarbeiten, Eigeninitiative zu zeigen und sich im Prozess stetig weiterzuentwickeln. Zugleich lobte sie Handwerkerinnen und Handwerker als Macher, die den Mut zeigen, sinnvolle Innovationen anzustoßen und voranzubringen. „Ich wünsche mir, dass wir alle Pioniere sind, die Innovationen vorantreiben und mit unserem Tun auch andere begeistern“, so die Digitalministerin.
Andrea Sitzmann zur stv. Hauptgeschäftsführerin der Handwerkskammer gewählt
Andrea Sitzmann wurde von der 131. Vollversammlung einstimmig zur stellvertretenden Hauptgeschäftsführerin der Handwerkskammer für Unterfranken gewählt. Foto: Nadine Heß/Handwerkskammer für Unterfranken
Die 131. Vollversammlung der Handwerkskammer für Unterfranken wählte am 24. November Andrea Sitzmann, Leiterin des Geschäftsbereichs Berufsbildung, einstimmig zur stellvertretenden Hauptgeschäftsführerin der Handwerkskammer.
Am 1. Juli 2003 begann Andrea Sitzmann ihre Karriere im Bildungsbereich in der Handwerkskammer für Unterfranken. Bereits zum 1. Januar 2004 übernahm sie die Leitung der Abteilung „Meister- und Fortbildungsprüfungen“, zum 1. September 2010 die Abteilungsleitung „Prüfungen“, die nach einer internen Umstrukturierung alle hoheitlichen Prüfungen im Kammerbezirk Unterfranken sowie das neu entstandene Aufgabengebiet Anerkennung ausländischer Berufsqualifikationen zusammenfasste. Zum 1. Oktober 2011 wurde Andrea Sitzmann zur stellvertretenden Geschäftsbereichsleiterin „Berufsbildung“ berufen. Seit dem 1. Januar 2016 leitet sie den Geschäftsbereich „Berufsbildung“ der Handwerkskammer. Mit dieser Funktion verbunden ist die Geschäftsführung des Berufsbildungsausschusses der Handwerkskammer für Unterfranken.
Im Laufe der Jahre knüpfte Andrea Sitzmann in die verschiedenen Arbeitskreise und Gremien des Handwerks auf Kammer-, bayerischer- und Bundesebene viele Kontakte in die Handwerksorganisation, zum dualen Partner Berufsschule, zum Sozialpartner, in die Arbeitsverwaltung, zum Wirtschaftspartner IHK, in die Kommunen und nicht zuletzt auch in die Ministerien.
Seit einigen Jahren leitet sie auf der Ebene der Arbeitsgemeinschaft der bayerischen Handwerkskammern den Arbeitskreis Prüfungen.
Die 56-jährige Würzburgerin ist examinierte Krankenschwester und studierte Diplom-Pädagogin. „Bildungsarbeit bedeutet Gremienarbeit, bedeutet Netzwerkarbeit, bedeutet Anwalt sein auch für Schwächere“, so Andrea Sitzmann. „Ich werde mit Engagement und Teamgeist an der Seite von Hauptgeschäftsführer Ludwig Paul meine neuen Aufgaben angehen.“ Für Ludwig Paul ist die Berufung von Andrea Sitzmann zu seiner Stellvertreterin ein logischer Schritt: „Die berufliche Bildung ist ein zentraler Bereich der Handwerkskammer. Hier sind wir und werden in den kommenden Jahren vor große Herausforderungen gestellt. Und da weiß ich mit Andrea Sitzmann eine kompetente und erfahrene Mitstreiterin an meiner Seite.“
İSTANBUL (AA) - BİRİZ ÖZBAKIR - Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi Yürütme Kurulu Üyesi Doç. Dr. Osman Elbek, yılda 84 megaton karbon salınımıyla küresel ısınmayı hızlandırıcı etki yaratan tütünün insan sağlığının yanı sıra çevreye de ciddi zarar verdiğini söyledi.
Doç. Dr. Elbek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tütünün, üretimden tüketime kadar her aşamasında kirliliğe neden olduğunu belirterek, her insani faaliyette bu faaliyetin ekolojik bedelinin hesaba katılarak hareket edilmesi gerektiğini ifade etti.
Tütünün tarladan kullanıcıya ulaşıncaya kadarki tüm tedarik zinciri sürecinde yılda 21 milyon ton fosil yakıt kullanıldığını anlatan Elbek, "Dünyaya, tütün üretimi ve tüketimiyle 280 bin roketin çıkarabileceği kadar karbondioksit salınıyor. Bu, yıllık 84 megaton karbona karşılık geliyor ve dünyanın ısınmasında ciddi faktör oluyor." dedi.
Elbek, içilen her bir sigara nedeniyle havaya 14 gram karbondioksit salınımı gerçekleştiğini aktararak, "50 yıl boyunca günde bir paket sigara kullanmış bir kişi bilmeli ki dünyaya 132 ağacın 10 yılda temizleyebileceği kadar karbondioksit saldı, öyle bir kirliliğe neden oldu." ifadesini kullandı.
Doğaya salınan karbondioksiti ağaçların ve ormanların temizlediğine dikkati çeken Elbek, "Yılda 600 milyon ağacı, tütün tarlası açmak için kesiyoruz. Bunun anlamı şu; bu durum, yıllık yaklaşık 3 buçuk milyon hektar ormansızlaşmaya neden oluyor. Bir taraftan karbondioksit alıyoruz bir taraftan petrol ve fosil yakıt kullanıyoruz. Bunları temizleyecek olan ağaçları da yok ediyoruz." diye konuştu.
- Tütün, su kaynaklarına zarar veriyor
Elbek, tütün üretimi ve tüketiminin yıllık 22 milyar litre suyun kirletilmesine ve tüketilmesine yol açtığının altını çizerek, şunları kaydetti:
"Dünyada enerji ve temiz suya ihtiyaç giderek artıyor ve bu ihtiyacı azaltmanın yollarından biri tütün üretimini ve tüketimini sınırlandırmak. Günde bir paket sigara kullanan biri eğer 50 yıl sigara içmeye devam etmişse üç kişinin 62 yıl boyunca yaşamını devam ettirmesine yetecek suyu kirletti demektir. Yine böyle bir kişi, bir evin 15 yıllık elektrik ihtiyacını tüketti demektir."
Dünyada her yıl 6 trilyon adet sigara üretildiğini, bunun yılda 845 bin ton ağırlığındaki 5.6 trilyon adet izmarit atığına neden olduğunu ve çöplerin yüzde 40'ının izmaritlerden oluştuğunu bildiren Elbek, bir izmaritin doğada 30 yıldan fazla kalabildiğini, hatta su ve güneş ışığıyla kimyasal reaksiyona girerek kurşun, kadmiyum gibi kanserojen ağır metalleri ortama yayabildiğini aktardı.
Osman Elbek, şöyle devam etti:
"İzmaritlerin yol açtığı bu ağır metaller, denizlerde ve nehirlerde balıklarca yenilmesi sonrası o balıkları yiyen insan bedenine ulaşıyor. Yani etrafımızda gördüğümüz çöplerden bağımsız olarak aslında bu çözünen izmaritlerin tekrar bedenimize ağır metaller olarak alınması söz konusu. Bunun kabaca rakamını söylemek gerekirse 280 bin ton mikroplastik fiberi ortalığa atıyoruz ve bunlar artık insan vücudunda. Akciğerde plastik ve mikroplastik fiberler ortaya kondu."
- "Tütünsüz bir dünya istiyoruz"
Kullanımı giderek yaygınlaşan elektronik sigaranın da doğaya ağır bedelleri olduğunu kaydeden Elbek, "Elektronik sigaralar da elektronik atığa neden oluyor. Bunun karşılığında her yıl 2,7 milyon ton elektronik atık doğada yüzlerce yıl bozulmadan kalıyor. Bu yüzden sadece üretiminden değil, bireysel olarak tüketiminden de çok ciddi bir kirlilik ortaya çıkıyor." ifadelerini kullandı.
Elbek sözlerini, "Tütünsüz bir Türkiye ve dünya istiyoruz. 'Kirleten öder' ilkesi gereğince tütün şirketlerinin, bu doğayı kirletme sürecini geriye çevirmeleri için vergilendirilmeleri, onlardan ek bir ücret talep edilmesi gerekiyor. Hem doğayı kirlettikleri için hem de neden oldukları kirliliği temizleyebilmemiz için." diyerek tamamladı.
DOHA (AA) - Katar'da düzenlenen 2022 FIFA Dünya Kupası'nda grup aşamasının ilk maçları tamamlandı.
Toplam 8 grupta yapılan 16 karşılaşmanın 5'i beraberlikle sonuçlandı. 41 golün atıldığı ilk grup müsabakalarının 4'ünde takımlar fileleri havalandırmayı başaramadı.
En farklı skorlu galibiyetleri İspanya ile İngiltere elde etti. 2010 Dünya Kupası'nın şampiyonu İspanya, Kosta Rika'yı 7-0 mağlup ederken, 1966'nın kazananı İngiltere ise İran'a 6-2 üstünlük kurdu.
İlk maçların en büyük sürprizini Suudi Arabistan ile Japonya yaptı. Suudi Arabistan, turnuvanın favorilerinden Arjantin'i 2-1 mağlup ederken, Japonya ise Almanya'yı aynı skorla yenmeyi başardı.
6 futbolcu ilk müsabakalarda 2'şer kez fileleri havalandırdı. Ekvador'un Fenerbahçeli oyuncusu Enner Valencia, İngiltere'den Bukayo Saka, İran'dan Mehdi Taremi, Fransa'dan Olivier Grioud, İspanya'dan Ferran Torres ve Brezilya'dan Richarlison 2'şer gole imza attı.
Portekiz'in yıldız futbolcusu Cristiano Ronaldo, Gana'yı 3-2 mağlup ettikleri maçta attığı golle 5 farklı Dünya Kupası'nda (2006, 2010, 2014, 2018, 2022) fileleri havalandıran ilk isim olarak tarihe geçti.
Söz konusu karşılaşmalarda hakemler kırmızı karta başvurmazken, 56 kez sarı kart gösterildi. Sadece Almanya-Japonya maçında kart çıkmadı.
BERLİN (AA) – Almanya Savunma Bakanı Christine Lambrecht, Polonya’nın hava savunması için teklif ettikleri Patriot füze savunma sistemlerinin NATO bölgesinin hava savunmasının bir parçası olduğunu söyledi.
Lambrecht, Estonyalı mevkidaşı Hanno Pevkur ile Berlin'de yaptığı görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, Polonya’nın hava savunmasını desteklemek için Almanya’nın bu ülkeye göndermek istediği Patriotların Ukrayna’da konuşlandırılmasına ilişkin Polonya hükümetin önerisine mesafeli yaklaştı.
Söz konusu Patriot füze savunma sistemlerinin NATO’nun hava savunmasının bir parçası olduğuna ve NATO bölgeleri için öngörüldüğüne işaret eden Lambrecht, "Eğer NATO bölgesi dışında konuşlandırılırsa bu önceden NATO ve müttefikler ile istişare edilmelidir." dedi.
Polonya’nın Ukrayna sınırında bulunan Przewodow köyüne 15 Kasım'da füze düştüğünü hatırlatan Lambrecht, Almanya’nın bu özel durumda bu desteği Polonya'ya vermeyi teklif ettiğini kaydetti.
Polonya Savunma Bakanı Mariusz Blaszczak, Twitter’dan Rusya'nın son yaptığı saldırıların ardından, Almanya'ya teklif ettiği Patriotların Ukrayna’ya nakledilmesini ve batı sınırına konuşlandırılmasını istediğini belirterek, “Bu sayede Ukrayna yeni kayıplardan ve elektrik kesintilerinden korunacak ve ortak sınırın güvenliği güçlendirilecektir.” ifadesini kullanmıştı.
Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki de Blaszczak’a destek vererek, bunun Ukrayna-Polonya sınırının iki tarafını aynı anda korumak için iyi bir teklif olduğunu belirtmişti.
Polonya’nın Ukrayna sınırında bulunan Przewodow köyüne 15 Kasım'da füze düşmesinin ardından Almanya, Polonya’ya hava sahasının güvence altına alınması için Eurofighter savaş uçakları ve Patriot füze savunma sistemiyle destek vermeyi teklif etmişti.
Lambrecht, 21 Kasım’da Blaszczak ile yaptığı görüşmesinin ardından “Polonyalı meslektaşım Mariusz Blaszczak ile Polonya’ya Patriot füze savunma sistemlerinin gönderilmesi ve Polonya hava sahasının korunmasının Eurofighterler ile desteklenmesi konusunda anlaştık." ifadesini kullandı.
BERLİN (AA) - Almanya’da çevreci grup Letzte Generation (Son Kuşak) üyesi çok sayıda aktivistin Berlin Havalimanının apronu ile iniş ve kalkış pistlerinin bulunduğu alanda yaptığı eylem nedeniyle uçuşların yaklaşık 2 saat durduğu bildirildi.
Federal polis tarafından yapılan açıklamada, Berlin Havalimanının halka açık olmayan bölümüne giren aktivistlerden bazılarının ellerini yere yapıştırdığı belirtildi.
Berlin Havalimanı yetkilileri de eylemcilerin havalimanının halka açık olmayan alanına 2 ayrı yerden girmesi nedeniyle iniş ve kalkış pistlerinin kapatıldığını bildirdi.
Eylemden dolayı yaklaşık 2 saat Berlin Havalimanına iniş ve kalkışlar yapılmadı, 5 sefer iptal edildi. Berlin Havalimanına inmesi öngörülen 15 uçak Leipzig ve Dresden havalimanlarına yönlendirildi, birçok seferde gecikmeler oldu.
"Son Kuşak" grubunun Twitter’dan yayımladığı görüntülerde, havalimanı alanını çevreleyen telleri kesen aktivistlerin alana girerek pankart açtığı ve ellerini yere yapıştırdıkları görülüyor.
Brandenburg Emniyet Müdürlüğü, Berlin Havalimanında eylem yapan çok sayıda aktivistin gözaltına alındığını duyurdu.
Almanya Ulaştırma Bakanı Volker Wissing, aktivistlerin eylem yapma şeklini eleştirerek, “Toplum böyle bir davranışı kabul edemez. Hukuk devletinin kararlılıkla buna karşı harekete geçmesi lazım.” dedi.
Almanya'da "Son Kuşak" grubu, iklim değişikliğine dikkati çekmek amacıyla ülkenin çeşitli kentlerinde ellerini caddelere yapıştırarak trafikte araç kuyruklarının oluşmasına neden oluyor. Aktivistler son dönemde de müzelerde sergilenen eserlere ellerini yapıştırmış, tablolara domates çorbası ve patates püresi fırlatmıştı.