Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı (YTB) Abdullah Eren, önceki yıllarda olduğu gibi, bu yıl da Ramazan ayının YTB faaliyetlerinde tatlı bir yoğunluğa sebep olacağına dikkat çekerek, “Ramazan’ı anavatanlarında geçiremedikleri için bir parça burukluk hisseden yurt dışındaki vatandaşlarımızın burukluklarını azaltacağız. Kardeş Müslüman topluluklarla Ramazan ayında yoğunlaşan ortak hisselerimizi, aynı iftar sofralarında yan yana oturarak somutlaştıracağız. Uluslararası öğrencilerimizin Ramazan’ı, tıpkı kendi evlerindelermiş gibi, güzel bir şekilde geçirmelerini sağlayacağız” dedi.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Ramazan-ı Şerif ayının coşkusunu ve bereketini yurt dışındaki vatandaşlar, soydaş, akraba topluluklar ve ülkemizde eğitim alan uluslararası öğrencilerle birlikte paylaşıyor. YTB Ramazan ayı boyunca dünyanın dört bir yanında etkinlikler düzenliyor.
Rafadan Tayfa Ramazan Boyunca Avrupa’da
YTB Almanya’nın Dortmund şehrinde gerçekleşen Ramazan Festivali’nde TRT Çocuk kanalının sevilen karakterleri Rafadan Tayfa’yı 10 gün boyunca minik vatandaşlarla buluşturuyor. Festivalde aynı zamanda Ramazan YTB standı da bulunacak.
Bunun yanında YTB bu yıl Londra’da geleneksel hale gelmiş olan Ramadan Tent isimli iftar çadırı projesinin ana sponsorluğunu üstlendi. Ramadan Tent kapsamında Londra’nın Trafalgar Meydanı, Westminster, Biritish Library gibi önemli mekânlarında iftar çadırları vatandaşların hizmetinde olacak. 18-23 Nisan tarihlerinde de YTB stantlarında YTB görevlileri Başkanlık faaliyetleri ve Türkiye Bursları hakkında katılımcılara bilgi verecek.
YTB Başkanı Abdullah Eren de Ramadan Tent iftarlarına katılım sağlayacak ve Londra’daki Türk ve Müslüman toplum temsilcileri ile bir araya gelecek.
Yine Avrupa’nın farklı şehirlerinde YTB desteğiyle Anadolu Okuma Evleri adıyla oluşturulan kütüphanelerde okur-yazar buluşmaları şeklinde iftar programları organize edilecek.
Soydaş Ve Akraba Topluluklarla Buluşulacak
YTB Ramazan ayında soydaş ve akraba topluluklara yönelik de iftar etkinlikleri düzenleyecek. Balkanlardan Uzak Asya’ya, Orta Asya’dan Afrika’ya kadar geniş bir coğrafyada planlanan iftar programlarıyla binlerce kişiye ulaşılacak. Azerbaycan, KKTC, Bulgaristan, Irak, Somali başta olmak üzere dünyanın farklı ülke ve bölgelerinde 20’nin üzerinde iftar programı tertip edilecek. Ayrıca Ukrayna savaşı nedeniyle Ukrayna’dan ülkemize gelen Tatar Türkleri ve Ahıska Türkleri ile de iftar programlarında bir araya gelinecek.
Uluslararası Öğrenciler İftar Sofrasında Bir Araya Geliyor
YTB Ramazan ayı boyunca Türkiye’de eğitim alan uluslararası öğrencileri iftar sofrasında bir araya getiriyor. YTB Ankara Ofisi ve YTB İstanbul Ofisi Ramazan ayı boyunca uluslararası öğrencilere yönelik iftar programları düzenliyor. Programlar kapsamında Türkiye Bursları Sanat Topluluğu tarafından müzik dinletileri sunulacak. Bunun yanında uluslararası öğrenciler kendi ülkelerini tanıtıcı etkinliklerde bulunacak. Etkinlikler kapsamında kurulacak olan ülke stantları ile de öğrenciler birbirlerinin kültürlerini yakından tanıma fırsatı elde edecek. Yine iftar programları kapsamında yöresel müziklerin yer aldığı konserler düzenlenecek. YTB İstanbul Ofisi’nde Ramazan boyunca uluslararası öğrenciler tarafından hazırlanmış resim sergisi ziyaretçilere sunulacak. İftarlarda akademisyenler, STK temsilcileri ve konsolosluk temsilcileri yer alacak.
Dünyanın En Batısından En Doğusuna Kadar Aynı Duygu İçerisindeyiz
YTB’nin dünyanın dört bir yanında milyonlarca insana temas ettiğine dikkat çeken YTB Başkanı Abdullah Eren, yılın her günü sürdürdükleri görevlerinin Ramazan ayında daha bir anlamlı ve daha bir özendirici bir hâle geldiğinin altını çizdi.
Hayatın fizikî tatminlerden ibaret olmadığını idrak edip bireysel arzulara gem vururken, barış, işbirliği ve iyilik yapma isteklerinin çoğaldığını belirten Eren, “Dünya haritasının en batısından en doğusuna kadar her coğrafyadan kardeşlerimizle Ramazan ayını aynı samimi duygular eşliğinde geçirdiğimizi bilmek, gücümüze güç katıyor.” dedi.
Yoğunlaşan Hisselerimizi, Aynı İftar Sofralarında Oturarak Somutlaştıracağız
Önceki yıllarda olduğu gibi, bu yıl da Ramazan ayının YTB faaliyetlerinde tatlı bir yoğunluğa sebep olacağını aktaran Abdullah Eren, “Faaliyetlerimizle, Ramazan’ı ana vatanlarında geçiremedikleri için bir parça burukluk hisseden yurt dışındaki vatandaşlarımızın burukluklarını azaltacağız. Kardeş Müslüman topluluklarla Ramazan ayında yoğunlaşan ortak hisselerimizi, aynı iftar sofralarında yan yana oturarak somutlaştıracağız. Ve tüm personelimizle birlikte, ülkemizde üniversite eğitimi gören uluslararası öğrencilerimizin Ramazan’ı, tıpkı kendi evlerindelermiş gibi, en güzelde şekilde geçirmelerini sağlayacağız” şeklinde konuştu.
YTB Başkanı Abdullah Eren son olarak şunları kaydetti: “Şimdiden tüm gayretlerimizin rıza kazanmasını, niyetlerimizin de eylemlerimizde cisimleşmesini yüce Allah’tan diliyor; ülkemizin ve tüm İslâm âleminin mübarek Ramazan ayının hayırlara vesile olmasını diliyorum.”
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanı Eren, "Yurt dışında tek ve birleşik bir diaspora olabilme bilincine kavuşmamız lazım. Buna yönelik çalışmalar yürütüyoruz, bunu çok önemsiyoruz çünkü güçlü diaspora güçlü Türkiye demek." dedi.
Abdullah Eren, TBMM Dışişleri Komisyonunun son toplantısında, YTB'nin yürüttüğü faaliyetlere ilişkin sunum yaptı.
Yurt dışındaki vatandaşlarla bağları muhafaza etmeye çalıştıklarını söyleyen Eren, özellikle gençlerin dillerini ve kültürlerini kaybetmemeleri için projeler üretmeye gayret ettiklerini dile getirdi. Yurt dışındaki vatandaşların Türkiye vatandaşı üst kimliği çatısı altında birlik ve beraberliği için çabaladıklarını belirten Eren, "Türkiye'deki mevcut kültürel, sosyopolitik çeşitliliğimiz yurt dışında da var, bunu bir zenginlik olarak görüyoruz. Tüm bu farklı düşüncelerin üstünde bizim yurt dışında tek ve birleşik bir diaspora olabilme bilincine kavuşmamız lazım. Buna yönelik çalışmalar yürütüyoruz, bunu çok önemsiyoruz. Çünkü güçlü diaspora, güçlü Türkiye demek." diye konuştu.
Türkiye'nin, 2 milyonu gençlerden oluşan 7 milyon diasporası bulunduğunu, vatandaşlara doğrudan temas etmeye gayret ettiklerini anlatan Eren, yurt dışındaki vatandaşların her yıl Türkiye'ye dönüş yaparken kullandıkları Kapıkule Sınır Kapısı'nda bekleme ve çocuk oyun alanları oluşturduklarını ifade etti.
Avrupa'dan Türkiye'ye gelirken en uzun karayolunun Sırbistan'da yer aldığını aktaran Eren, "Sırbistan'ın Macaristan, Hırvatistan ve Bulgaristan sınır kapılarına Türk polisi ile YTB personeli yerleştirdik. Bu YTB personelleri de Türkiye Bursları kapsamında Sırbistan'ın Sancak bölgesinden burslandırdığımız Boşnak arkadaşlarımız. Hem Türkçeleri hem de Sırpçaları var. Bunlar yaz aylarında 1,3 milyon vatandaşımız Avrupa'dan arabalarıyla Türkiye'ye gelirken sınır kapılarında vatandaşlarımıza yardımcı oluyorlar. Bu kapsamda sınır kapılarında son 3 yıldır hem Kapıkule'de hem de Sırbistan'a ilgili ülke sınır kapılarında yoğun mesai içindeyiz." dedi.
Yüzde 80'i Bildirilmiyor
Yurt dışında saldırıya uğrayan vatandaşların bilgilerini derleyemediklerine değinen Eren, şunları söyledi:
"Bizim için en önemli şey veri. Yurt dışında bir Türk saldırıya uğradığında veriyi nereden alacağız, elimizde sağlıklı bir veri yok. Yapılan araştırmalar şunu koyuyor, ırkçı bir saldırı olduğunda bunun yüzde 80'i çok farklı nedenlerden bildirilmiyor; daha önce bildirilmiş, adi suç olarak nitelenmiş, uğraşılmak istenmemiş. Bu kapsamda dış temsilciliklerimizden, basından, YTB'nin kendi kaynaklarından, Diyanet İşleri Başkanlığımızdan ve diğer ilgili hukukçularımızdan bize gelen verilerle her sene saldırı raporları hazırlıyoruz. Yurt dışındaki vatandaşlarımıza yönelik 2019'da 253, 2020'de 389, 2021'de de 312 saldırıyı tespit ettik. Nefret suçları ve ayrımcılıkla mücadele (NESAM) portalını açtık. Yurt dışında bir vatandaşımız nerede olursa olsun saldırıya uğradığında buraya girip bildirebiliyor ve isterse psikolojik ve isterse hukuki destek de sunuyoruz. NESAM'ı çok önemsiyoruz. Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın uğradığı saldırılarda NESAM'ın gelecek dönemde çok merkezi bir yere oturacağını düşünüyoruz."
172 Ülkeden 170 Bin Başvuru
Abdullah Eren, 2018-2021'de soydaş ve akraba topluluklara yönelik 470 faaliyeti hayata geçirdiklerini, 90 eğitim programı ile 60 kültürel gezi düzenlediklerini bildirdi. "Türkiye Bursları" kapsamında Türkiye'de 16 bin uluslararası öğrenci bulunduğunu belirten Eren, şunları kaydetti:
"Bu arkadaşlarımızı sınavlar ve mülakatlarla seçiyoruz. 2022'de 172 ülkeden 170 bin başvuru aldık. Pasifik'teki adalardan dahi başvurular vardı. Venezuela'dan Kolombiya'ya, Çin'den Tayland'a, Fransa'dan Kamerun'a kadar dünyanın 178 ülkesinden 16 bin öğrenci, Türkiye Bursları kapsamında Türkiye'de lisans, yüksek lisans, doktora eğitimi alıyor."
BERLİN (AA) - Almanya Aile Bakanı Anne Spiegel, geçen yıl ülkede meydana gelen sel felaketinde tatile gittiğinin ortaya çıkması üzerine yapılan siyasi baskılar sonrası görevi bıraktı.
Anne Spiegel'in Bakanlık çalışanlarına yolladığı e-postada "Bunu, büyük siyasi zorluklarla karşı karşıya olan makama zarar gelmesini önlemek için yapıyorum." ifadesini kullandığı öğrenildi.
Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Omid Nouripour, istifaya ilişkin yaptığı açıklamada, Spiegel'in doğru bir adım attığını söyledi.
Nouripur, Anne Spiegel'in siyasi arenada var olmayan bir şeffaflık ve açıklıkla hatalarını kabul ettiğini ve bu nedenle saygıyı hak ettiği vurgulayarak "İstifa kararı doğru bir adımdı. Halefi için derhal bir teklif sunacağız." dedi.
2021 yazında o dönem Rheinland-Pfalz Eyalet Çevre Bakanı olan Spiegel, 134 kişinin öldüğü sel felaketinde 4 haftalığına tatile çıktığının ortaya çıkması üzerine kamuoyundan yoğun eleştiri almıştı. Spiegel eleştiriler üzerine özür dilemiş ancak istifa etmemişti.
Hükümet Sözcü Yardımcısı Christiane Hoffman da yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Olaf Scholz'ün Aile Bakanı Anne Spiegel'in görevinden ayrılma kararını büyük saygıyla karşıladığını bildirdi.
MOSKOVA (AA) – Rusya Merkez Bankası, ülke ekonomisindeki dönüşümün zaman alacağını bildirerek, “Rus şirketleri farklı pazarlara yönelecek, tedarik zincirlerini yeniden inşa edecek ve normalde ithal ettiği ham madde ve parçalarda ikame arayacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Rusya Merkez Bankasının yayımladığı raporda, yüzde 4 hedefine rağmen 2021’de yıl sonu enflasyon oranının yüzde 8,4 seviyesinde gerçekleştiği belirtildi.
Para politikasının artık fiyat istikrarını sağlamanın yanı sıra ekonomiyi de desteklemesi gerektiğine işaret edilen raporda, “Bu da enflasyonun bir süre daha hedefin üzerinde olmasına yol açacak. Enflasyon, 2024’te tekrar hedef seviyeye dönecektir.” denildi.
Mevcut koşullar nedeniyle Rus ekonomisinde bir küçülmenin kaçınılmaz olduğunun kaydedildiği raporda, “Ancak Rus ekonomisi, bir büyüme sürecine dönecek, üretimi geliştirebilecek, yeni işler yaratabilecek ve iç yatırımları artırabilecektir. Finansal istikrar ve düşen enflasyon ekonominin büyümeye dönüşü için temel koşullardır ve Rusya Merkez Bankası, bunları sağlamak için gerekli her şeyi yapacaktır.” ifadelerine yer verildi.
- Rus ekonomisinde dış şoklar ve yeni dönem
Raporda, Rus ekonomisinin dış şoklar nedeniyle yeni bir döneme girdiği belirtilirken, “Ekonomiyi dönüştürme süreci zaman alacak ve Rusya Merkez Bankası, dış şoku hafifletecek ve vatandaşlarla şirketlerin yeni koşullara uyumunu destekleyecek bir politika izleyecek. Rus şirketleri farklı pazarlara yönelecek, tedarik zincirlerini yeniden inşa edecek ve normalde ithal ettiği ham madde ve parçalarda ikame arayacak.” denildi.
Rusya’nın SWIFT’in alternatifi olarak geliştirdiği SPFS’de (Mali Mesajlaşma Sistemi) kullanıcıların artığına işaret edilen raporda, “SPFS kullanımı geçen yıl 1,5 kat arttı. Yabancı kullanıcıların sayısı da iki kat artarak 39 kuruma çıktı. SPFS kullanan toplam banka ve şirket sayısı 331 seviyesinde.” ifadelerine yer verildi.
Raporda, Rusya’nın uluslararası rezervlerinin ise mart ayında şubat ayına kıyasla yüzde 1,7 azalarak 606 milyar dolara düştüğü belirtildi.
WASHINGTON (AA) - Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's, ABD bankacılık sisteminin, beklenen kredi temelleri göz önüne alındığında istikrarlı kalmaya devam edeceğini bildirdi.
Moody's'ten yapılan açıklamada, ABD bankaları için operasyon koşullarının elverişli olmayı sürdürdüğü kaydedildi.
Açıklamada, ABD bankacılık sisteminin beklenen kredi temelleri göz önüne alındığında istikrarlı kalacağına dikkat çekildi.
Moody's'in gelecek 12 ile 18 ay boyunca ABD bankacılık sistemine ilişkin görünümünün durağan olmaya devam ettiğini belirttiği açıklamada, ekonomik toparlanmanın olgunlaşmasıyla birlikte reel gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) artışının 2021'e kıyasla daha yavaş bir hızda olmasına rağmen devam edeceği vurgulandı.
Açıklamada, Rusya-Ukrayna savaşının büyüme görünümünü olumsuz etkilediği ancak görünümün tarihsel eğilimin üzerinde kalmaya devam ettiği de hatırlatıldı.
Kredi derecelendirme kuruluşunun açıklamasında, artan iş ve tüketici faaliyetleri ile birlikte bunun bankaların kredi ve gelir artışını destekleyeceği belirtildi.
BERLİN (AA) - Alman biyoteknoloji şirketi BioNTech ile ABD merkezli Matinas BioPharma'nın mRNA tabanlı aşılar için yeni formülasyonlar geliştirmek için iş birliği yapacağı bildirildi.
BioNTech ve Matinas BioPharma'den yapılan ortak açıklamada, söz konusu iş birliğinin ağızdan alınan aşılar için potansiyel bir formülasyon da dahil olmak üzere mRNA aşıları için yeni formülasyonlar geliştirmek üzere BioNTech'in mRNA aşı geliştirme uzmanlığını ve Matinas'ın Lipid Nanocrystal (LNC) İlaç Dağıtım Platformu teknolojisini birleştireceği belirtildi.
Açıklamaya göre, BioNTech, Matinas BioPharma'ye ön ödeme yapacak ve iş birliği döneminde şirkete araştırma fonu sağlayacak.
İki şirket arasındaki iş birliğinin, kanda oldukça toksik olacak ilaçların tedavi için gitmeleri gereken hücrelere iletilmesine imkan tanıyacağı belirtilerek, potansiyel olarak dünya çapında on milyonlarca hastaya fayda sağlayabileceği ifade edildi.
ANTALYA (AA) - Ülkesindeki savaş nedeniyle Antalya'ya sığınan Ukraynalı paralimpik milli yüzücünün antrenmanlarını yapabilmesi için Kepez Belediyesi sponsor oldu.
Belediyeden yapılan açıklamaya göre, Rusya'nın başlattığı savaş nedeniyle yaşadığı Kiev yakınındaki Poltava'dan ayrılan milli yüzücü Oleksii Virchenko, bir hafta önce açılan tahliye koridoruyla Polonya üzerinden Antalya'ya geldi.
Kepez'de ikamet eden yakınlarının aracılığıyla Kepez Belediyesi Spor Kulübüne başvuran Virchenko, antrenmanlarına devam ederek ülkesini uluslararası yarışmalarda temsil etmek için yardım istedi.
Avrupa Yüzme Şampiyonası'na katılacak olan ve savaş nedeniyle 2 aydır antrenman yapamayan Ukrayna'nın paralimpik milli yüzücüsü Virchenko'ya, Kepez Belediyesi sponsor oldu.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Kepez Belediyesi Spor Kulübü Başkanı Hakan Çatal, Ukraynalı sporcunun başarılı olması için ellerinden gelen desteği vereceklerini belirtti.
Sporun evrensel olduğunu kaydeden Çatal, "Evimizde bir şampiyon var ve onun çalışması lazım. Türk ya da Ukraynalı olması fark etmiyor. Madem ki Türkiye'de bizim misafirimiz, biz de elimizden geleni yapacağız. Virchenko'nun şampiyonada herhangi bir başarı sağlaması karşısında kendi sporcumuzun başarısı kadar seviniriz ve gururlanırız." ifadelerini kullandı.
Bu arada, Ukraynalı milli yüzücünün, kulüp başkanı Çatal'ı ziyareti sırasında Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü ile görüntülü görüşme yaptığı vurgulandı.
Görüşmede Tütüncü'nün, Virchenko'nun ücretsiz olarak havuzdan yararlanması ve kendisini evindeymiş gibi hissetmesi için ellerinden geleni yapacaklarını söylediği aktarıldı.
Virchenko ise kendisine sağlanan imkanlardan dolayı teşekkür etti.
Pabst ist ein mittelständischer Familienbetrieb, der seit über 60 Jahren in ganz Deutschland Güter transportiert. Seit 1997 hat die Ausbildung von kompetenten jungen Leuten einen hohen Stellenwert beim Gochsheimer Unternehmen. So ist es auch selbsterklärend, dass sie immer alle Auszubildenden übernehmen möchten. Doch auch nach der Ausbildung ist mit dem Lernen noch lange nicht Schluss. Durch mehrere Weiterbildungen im Jahr wirst du auch nach deiner Ausbildung weiter geschult.
Am Anfang der Ausbildung verbringst du mit allen neuen Azubis ein paar Tage im Kennenlern-Camp um das Teamgefühl zu stärken. Im Laufe der kaufmännischen Ausbildung durchläufst du die verschiedenen Bereiche im Unternehmen, sodass du am Ende deiner Ausbildung alle Abteilungen und deren Tätigkeiten kennst. Als Azubi für Berufskraftfahrer verbringst du die erste Zeit in der Werkstatt, um die Fahrzeuge und deren Technik kennen zu lernen. Auch im Lager lernst du den Umgang mit den Maschinen und die Abläufe kennen. Sobald du deinen Führerschein hast, geht es gemeinsam mit einem Schulungsfahrer auf Tour.
Pabst hat einige Informationen und Erfahrungsberichte über die Ausbildung auf ihrer Homepage. www.pabst-transport.de/ausbildung.html
Immer mehr Menschen in der Ukraine verlieren das Dach über ihrem Kopf und kämpfen täglich um das Überleben. Die humanitäre Lage vor Ort verschlechtert sich, weshalb vor allem ukrainische Frauen, Kinder und ältere Menschen aus Angst um ihre Sicherheit auf der Flucht sind. Viele Menschen und gerade Kinder sowie Jugendliche sind bereits in Nürnberg eingetroffen und erfahren hier starke Solidarität und Hilfsbereitschaft. Auch Schulreferentin Cornelia Trinkl und die Stadt-Schülervertretung (Stadt SV) e. V. wollten mit den Nürnberger Schulen tätig werden, um gezielt und gemeinsam geflüchtete Schülerinnen und Schüler aus der Ukraine zu unterstützen.
Der gemeinsame Spendenaufruf „Schüler helfen Schülern“ der Schulreferentin und der Stadt SV richtete sich an alle Schulfamilien. An vielen Nürnberger Schulen haben sich Lehrkräfte und Schülerinnen sowie Schüler in Aktionen eingesetzt, um für die Geflüchteten aus der Ukraine Hilfestellungen zu ermöglichen. So wurden kurzer Hand Spendenläufe, Flohmärkte, Basare und so weiter geplant und erfolgreich umgesetzt. Im Anschluss ging ein Teil der gesammelten finanziellen Mittel auch an den Spendenaufruf „Schüler helfen Schülern“. Bis zum vergangenen Freitag konnte dadurch die Summe von 18 000 Euro gesammelt werden.
Schulreferentin Cornelia Trinkl freut sich über die hohe Spendensumme: „Es ist wunderbar, dass sich die Schulfamilien der Nürnberger Schulen hier so engagiert haben. Durch die kleineren und großen Spenden haben wir gemeinsam die Mittel erhalten, um den geflüchteten Schülerinnen und Schülern die notwendigen Materialien für ihren Schulalltag an die zu Hand geben. Mein Dank geht auch den Vorstand unserer Stadt SV, die durch ihre Kontakte zu den Schülersprecherinnen und Schülersprechern sowie zu den SMVen an den einzelnen Schulen die Aktion verbreitet haben. Ich freue mich, dass sich unsere jungen Menschen in Nürnberg hier so eingesetzt haben.“
Auch der Vorstand der Stadt SV e. V. ist begeistert von der Resonanz der Nürnberger Schulen: „Alleine ist man stark, aber zusammen sind wir unschlagbar“.
Aktuell werden an allen Schularten in Nürnberg die Bedarfe für die geflüchteten Schülerinnen und Schüler aus der Ukraine abgefragt. Auf dieser Grundlage werden dann die notwendigen Materialien wie Stifte, Hefte, Federmäppchen, Rucksäcke oder Turnschläppchen vom Amt für allgemeinbildende Schulen organisiert und nach den Osterferien koordiniert an die geflüchteten Schülerinnen und Schüler aus der Ukraine an den Nürnberger Schulen übergeben. alf