Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Angela Merkel, ülkesinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını bittikten sonra çevre ve teknoloji konularındaki zorlukların üstesinden gelmesi için gelecek birkaç yılda "devasa" miktarda harcama yapması gerektiği konusunda uyararak, “Dürüst olmak istiyorum, devlet yardımı olmadan artık öne çıkamayacağımız birçok alan var." dedi.
Merkel, Alman Sanayi Günü kapsamında düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, bazı sektörlerin Kovid-19’un neden olduğu ekonomik krizden sonra hala daha fazla yardıma ihtiyacı olabileceğine dikkati çekti.
Almanya'nın "dev" yatırımlara ihtiyacı olduğunun altını çizen Merkel, hem şirketlerin hem de kamunun bunu yapmakla yükümlü olduğunu vurguladı.
Merkel, "Önümüzdeki birkaç yıl içinde devasa meblağlar harcamamız gerekecek.” uyarısında bulundu.
Yüksek teknoloji alanında daha fazla özel yatırım yapılması çağrısında bulunan Merkel, bu alandaki yatırımlar için devlet yardımı gerekeceğini de vurguladı.
Almanya Başbakanı Merkel, “Dürüst olmak istiyorum, devlet yardımı olmadan artık öne çıkamayacağımız birçok alan var." ifadesini kullanarak, söz konusu alanlara batarya, kuantum teknoloji, yapay zeka, bulut bilişim ve mikroçip üretimi yatırımlarını örnek gösterdi.
Kuantum bilgisayarı inşa etmek için endüstriyel bir konsorsiyum kurmanın zor olduğunu anlatan Merkel, yüksek yatırım gereken teknolojilerde kamu yardımının önemini vurguladı.
- Çığır açan teknolojilerin Çin ve ABD'den gelmesi Alman kamuoyunda tartışma konusu oluyor
Merkel, pandemi sonrası Almanya'daki ekonomik toparlanmanın diğer Avrupa ülkelerinden daha hızlı olduğunu dile getirerek, bunda Almanya’nın bütçesinin sağlam olmasının avantajı olduğunu kaydetti.
Gelecek yıllarda kamuda bütçe disiplini gerekeceğini anlatan Merkel, yatırımlar gerekliyken bunun çok zor bir görev olacağını dile getirdi.
Öte yandan, ABD ve Çin’de başta yarı iletkenler olmak üzere yüksek teknoloji alanlarına yapılan yatırımlar dikkati çekerken, son yıllarda ekonomilerde çığır açan teknolojilerin bu ülkelerden gelmesi Alman kamuoyunda tartışma konusu oluyor.
Bu yüzden, Alman ekonomisinde devletin riskleri azaltmak için büyük finansal yatırımlar yapmak zorunda kalacağı yönünde bir beklenti oluşmuş durumda.
24 yaşındaki Somalili saldırganın psikolojik tedavi gördüğü açıklandı
KÖLN (AA) - Almanya'nın Würzburg kentinde bıçaklı bir kişinin şehir merkezinde yoldan geçenlere saldırarak 3 kişiyi öldürdüğü, 5 kişiyi de ağır yaraladığı bildirildi.
Polis tarafından yapılan açıklamaya göre, Barbarossa Meydanı'nda bıçaklı bir saldırgan yoldan geçenlere saldırdı.
Saldırıda 3 kişi hayatını kaybetti, 5 kişi ağır yaralandı.
Saldırı sırasında sokakta bulunanlar, sandalye ve sopalarla saldırganı linç etmeye çalıştı.
Olay yerine gelen polis, ateş ederek yaraladığı saldırganı gözaltına aldı.
Polis, saldırganın 2015 yılından beri Würzburg'da yaşadığını, 24 yaşında ve Somalili olduğunu açıkladı.
Saldırganın hayati tehlikesinin bulunmadığı belirtildi.
Polis, olayın gerçekleştiği bölgeyi güvenlik şeridiyle kapattı.
Saldırganın bıçağı yakındaki bir mağazadan aldığı belirlendi.
Psikolojik tedavi görüyormuş
Bavyera Eyaleti İçişleri Bakanı Joachim Herrmann, olay yerinde yaptığı açıklamada, saldırganın psikolojik tedavi gördüğünü ve polis tarafından daha önce de tanındığını söyledi.
Herrmann, bölge sakinleri için tehlike kalmadığını belirterek, "Saldırıda ağır yaralananların hayatta kalıp kalmayacaklarını zaman gösterecek." dedi.
BERLİN (AA) - Uzun bir aradan sonra, Alman ilaç ve kimya şirketi Bayer aleyhine tartışmalı ot öldürücü glifosat nedeniyle ABD'de yeniden dava açıldı.
Davacı Michael Langford’ın avukatları, yabani otlara karşı kullanılan Roundup isimli ilaçta bulunan glifosat maddesinin Langford’un kanserine yol açtığı iddiasıyla Kaliforniya eyaletinde San Francisco'daki bir mahkemede Alman şirket aleyhine dava açtı.
Dava için henüz bir duruşma tarihi belirlenmezken, uzun bir aradan sonra Bayer aleyhine tartışmalı ot öldürücü glifosat nedeniyle ABD’de açılan ilk dava olması dikkati çekti.
Alman şirket yaklaşık bir yıl önce yabani otlara karşı kullanılan glifosat maddesini içeren tarım ilacının kansere yol açtığı gerekçesiyle ABD'de hakkında açılan davalarda anlaşma yoluna gittiğini ve davacılara 11,6 milyar dolar ödeneceğini duyurmuştu. Bununla birlikte, şirket aleyhine açılan 125 bin davanın 30 bini bekleme aşamasındaydı.
26 Mayıs’ta ABD San Francisco Bölge Mahkemesi Yargıcı Vince Chhabria, Bayer’in glifosat etken maddesi nedeniyle kansere yol açtığı iddia edilen Roundup ile ilgili ABD’de toplu dava açılmasını engellemek için önerdiği 2 milyar dolarlık planı reddetmişti.
Bayer, 2018'de ABD'li tarım şirketi Monsanto'yu 63 milyar dolara satın almasının ardından Monsanto'nun geliştirdiği Roundup isimli glifosat içeren zirai ilacın kanser oluşumunu tetikleyen önemli bir unsur olduğunu iddia edenlerin açtığı davalarda milyarlarca dolar para cezası ve tazminat ödemeye mahkum edilmişti.
Bayer, glifosat hakkındaki iddiaları reddederken, 2015 yılında Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı (IARC) glifosatı kanserojen olarak sınıflandırmıştı.
BERLİN (AA) - Avrupa Birliği'nin (AB) en kalabalık üyesi Almanya'da nüfus, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının etkili olduğu geçen yıl 2011'den itibaren ilk kez artmadı.
Almanya Federal İstatistik Ofisi (Destatis) verilerine göre, 2020'de net göçün azalması ve vefat sayısının doğum sayısından fazla olmasının etkisiyle ülkenin nüfusu 12 bin azalarak 83 milyon 155 bine geriledi.
Böylece Almanya'nın nüfusu, salgının etkili olduğu geçen yıl 2011'den itibaren ilk kez artmadı. Ülkenin nüfusu, 2011-2019 döneminde ara vermeden artarak 80,3 milyondan 83,2 milyona yükselmişti.
Ülkede geçen yıl ölüm sayısı, doğum sayısından 212 bin fazla oldu. 2019'da bu sayı 209 bin olarak kayıtlara geçmişti.
İstatistik Ofisi, net göçün, 2019'da 300 binin altına indikten sonra geçen yıl 209 bine düştüğü tahmininde bulundu. Net göçün art arda 5 yıldır düşüş göstermesi dikkati çekti.
Destatis, daha düşük net göçün doğum açığını ancak kısmi olarak telafi ettiğini ancak artık nüfusu artırmak için yeterli olmadığını belirtti.
- Almanya'da nüfus daha da yaşlanıyor
83 milyon 155 binlik nüfusuyla AB'nin en kalabalık üyesi olan Almanya'nın nüfusu giderek yaşlanıyor.
Destatis verilerine göre, Almanya'da 80 yaş üzerindekilerin sayısı geçen yıl yüzde 4,5 artarak (255 bin) 5,9 milyona ulaştı. Ülkede 60-79 yaş grubunda olanların sayısı, 2020 sonu itibarıyla yüzde 0,5 (96 bin) yükselerek 18,2 milyona çıktı. 20 yaş altı nüfus ise geçen yıl 4 bin artarak 15,3 milyon oldu.
Uzmanlar, giderek yaşlanan nüfusun etkilerinin ekonomi ve diğer alanlarda güçlü bir şekilde hissedileceği öngörüsünde bulunuyor.
Almanya'da yaşlı nüfusun artması, "çalışan genç nüfusun karşılaması gereken emeklilik sistemi ile sağlık sistemi için yükün artması" anlamına gelirken, yaşlanan nüfus nedeniyle Alman ekonomisi her yıl yüz binlerce nitelikli göçmene ihtiyaç duyuyor.
Hessen Yabancı Dil İnisiyatifi’nin çabalarına destek vereceğini belirten KONAD Başkanı Sait Özcan, Hessen Eyalet Hükümeti’nden Türkçe’nin de aralarında olduğu göçmenlerin anadillerinin okullarda not verilen, seçmeli, yabancı dil olarak okutulması taleplerinin sonuna kadar destekçisi olacaklarını belirtti.