Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
BERLİN (AA) – Almanya'da Saksonya eyaletinin Bautzen kentinde kimliği belirsiz kişilerin, bir mülteci yurduna saldırdığı bildirildi.
Saksonya polisinden yapılan açıklamada, kentteki mülteci yurdunun camlarının kırıldığı, binada yangın çıktığı belirtildi.
Açıklamada, binada kalan 4 kişinin olaydan zarar görmediği ifade edildi.
Yangının olay gerine gelen itfaiye tarafından söndürüldüğü aktarılan açıklamada, olaya ilişkin soruşturma başlatıldığı kaydedildi.
Saksonya İçişleri Bakanı Armin Schuster, mülteci yurduna yapılan saldırıyı kınayarak çevresinde mültecileri istemeyen kişilerin nefretle binaları ateşe vermelerinin insanlık dışı olduğunu ifade etti.
Olayı kimin gerçekleştiğinin henüz bilinmediğini aktaran Schuster, "Ancak bunun yabancı düşmanı bir kundaklama olduğunu varsaymalıyız." dedi.
Almanya'da 20 Ekim'de de Mecklenburg-Vorpommern eyaletindeki Gross Strömkendor beldesinde Ukraynalı mültecilerin kaldığı yurt yanarak kullanılamaz hale gelmiş, yetkililer burada da kundaklama şüphesinin olduğunu açıklamıştı.
Aliyev, Twitter hesabından Türkiye ve Azerbaycan bayrakları ile "Bir millet, iki devlet" yazılı fotoğraf paylaşarak Türk halkını kutladı.
Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov da Twitter hesabından 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'yla ilgili paylaşım yaptı.
Bayramov, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nu etiketlediği paylaşımında, "Azerbaycan ve Türkiye'nin kardeşliği ve müttefikliğinin her geçen gün daha da güçleneceğinden, ülkelerimizin kalkınmasına ve refahına hizmet edeceğinden eminim." ifadelerini kullandı.
- Azerbaycan'ın 2. büyük kenti Gence'de resepsiyon
Türkiye Cumhuriyeti'nin 99. kuruluş yıl dönümü, Azerbaycan'ın 2. büyük kenti Gence'de Türkiye'nin Gence Başkonsolosluğu'nun verdiği resepsiyonla kutlandı.
Başkonsolos Zeki Öztürk'ün ev sahipliğinde Mehseti Gencevi Kültür Merkezi'nde düzenlenen resepsiyona Gence Valisi Niyazi Bayramov, Samuh Valisi Ali Gocayev, Göygöl Valisi Elvin Paşayev, Azerbaycan Kara Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Enver Efendiyev, Gürcistan'ın Gence Başkonsolosu Nikolaz İaşvili, milletvekilleri, rektörler, akademisyenler, STK temsilcileri, iş insanları, sanatçılar ve vatandaşlar katıldı.
Şehitlere saygı duruşunda bulunulmasıyla başlayan resepsiyonda İstiklal Marşı ve Azerbaycan Milli Marşı seslendirildi.
Başkonsolos Öztürk, resepsiyonda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mesajını okudu.
Azerbaycanlıların Türkiye'nin istiklal mücadelesine verdiği desteğe, Azerbaycan'ın Bolşevik ve Ermeni çetelerden kurtarılması için Osmanlı Devletinin Kafkas İslam Ordusu'nu gönderdiğine değinen Öztürk, 2. Karabağ Savaşı'nda da Türkiye'nin Azerbaycan'ın yanında yer alarak haklı davasına destek verdiğini kaydetti.
Öztürk, 15 Haziran 2021'de imzalanan Şuşa Beyannamesi'yle Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ilişkilerin müttefiklik düzeyine yükseldiğini hatırlatarak, Türkiye'nin, her daim Azerbaycan'ın haklı davasında yanında olacağını vurguladı.
Gence Valisi Niyazi Bayramov da kardeş Türkiye'nin kuruluşunun 99. yılını kutladı ve iyi dileklerini iletti.
Türkiye'nin ilk yerli ve milli elektrikli otomobili TOGG'un tanıtımıyla ilgili videonun izletildiği resepsiyonda Gence Devlet Filarmonisi sanatçıları konser verdi.
Im Zeitraum von 10. bis 15. Oktober hat die Kreisbrandinspektion unter der Leitung von Kreisbrandmeister Mathias Prasch den Lehrgang „Träger von Chemikalienschutzanzügen“ durchgeführt.
14 Feuerwehrmänner aus den Feuerwehren Abensberg, Bad Abbach, Kelheim, Mainburg, Neustadt und Saal nahmen daran teil.
An vier Lehrgangstagen wurden Themen wie
Teil der Ausbildung waren zudem zwei Einsatzübungen, bei denen die Teilnehmer das Erlernte in die Praxis umsetzten.
Bei der ersten Übung, einer Leckage an einer Industrieanlage mit verletzen Personen, mussten mehrere Öffnungen an einem unter Druck stehenden Rohrleitungssystem mit Mitteln des Abrollbehälters Gefahrgut abgedichtet und die Personen gerettet werden.
Bei der zweiten Übung handelte es sich um einen verunfallten LKW, beladen mit austretendem Gefahrgut. Es musste festgestellt werden, welches Medium der LKW geladen hatte. Außerdem waren verletzte Personen aus dem Gefahrenbereich zu retten und das Leck am Tank des LKW abzudichten.
Bei beiden Einsatzübungen wurde auch die Rettung eines verunfallten CSA-Trägers geübt.
Die sogenannte Dekongruppe der Feuerwehr Bad Abbach übernahm bei beiden Übungen die Dekontamination der eingesetzten Trupps.
Die Ausbilder Michael Schmitz, Manuel Weiß, Manuel Dillinger, Jonas Wagner und Johannes Hermann unterstützten Kreisbrandmeister Mathias Prasch bei der Durchführung des Lehrgangs.
Während der praktischen Ausbildung erfolgte zeitgleich die Lernzielkontrolle durch Beurteilung der Übungsergebnisse. Alle Teilnehmer haben den Lehrgang erfolgreich abgeschlossen und ihr Lehrgangszeugnis aus den Händen des Lehrgangsleiters und ihrer Ausbilder entgegengenommen.
Herrmann dankte ausdrücklich dem Bund, der im Rahmen seiner Zuständigkeit und Mitverantwortung für den Bevölkerungsschutz auch Fahrzeuge für die bayerischen Einsatzorganisationen finanziert und bereitstellt. "Es ist gut und richtig, dass sich der Bund zu der gemeinsamen Verantwortung für den Bevölkerungsschutz bekennt."
Künftig müsse dies jedoch noch intensiver erfolgen, appellierte Herrmann: "Ich erwarte, dass den politischen Ankündigungen auch Taten folgen." Völlig unverständlich sei, dass der Bund in Anbetracht der Herausforderungen und Erfahrungen aus den Katastrophen der letzten beiden Jahre, den Rotstift beim Bevölkerungsschutz ansetzen wolle. Die im Haushaltsentwurf des Bundes 2023 vorgesehenen Kürzungen beim BBK und THW seien absolut indiskutabel. "Ich setze mich daher nachdrücklich dafür ein, dass diese Pläne in den laufenden Haushaltsberatungen noch geändert werden", betonte Herrmann.
Almanya Türkleri için sosyo kültürel alanlarda yaptığı çalışmalar ile bilinen KONAD Sosyal ve Siyasal Araştırmalar Merkezi Başkanı Sait Özcan, “Atatürk ve yakın silah arkadaşları bir imparatorluğun küllerinden modern bir devletin doğmasını sağlamışlardır. Tarihi birlikte yazanlar, ülkeyi birlikte yüceltme mirasını bize bırakmışlardır. Bu bağlamda Türkiye’de yaşayan herkes, kalkınma hamlelerine samimi olarak destek verip ve uluslararası gelişmeleri yakından takip etmelidir” dedi.
KÖLN (AA) - Almanya'nın Solingen kentinde 29 Mayıs 1993'te ırkçılar tarafından kundaklanan evlerinde çıkan yangında ailesinin 5 ferdini yitiren Mevlüde Genç, 80 yaşında vefat etti.
Kamil Genç, sabaha karşı yaptığı açıklamada, annesinin fenalaşarak acil servise kaldırıldığını belirtti, ardından da vefat haberini duyurdu.
Salı günü Solingen'de düzenlenecek cenaze töreninin ardından Mevlüde Genç'in naaşının defnedilmek üzere memleketi Amasya'ya gönderileceği öğrenildi.
Cumhuriyetin 99. yılı Avrupalı Türkler arasında coşku ile kutlanırken IKG- Kültür, Tarih ve Entegrasyon Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Dr. Latif Çelik yaptığı açıklamada, “Cumhuriyet, Türklerin öz vatanına göz dikenlerin ülkeden kovulup, modern Türkiye Cumhuriyeti‘nin dünyaya kabul ettirildiği gündür” dedi.
Dr. Çelik açıklamasında, “Atatürk’ün yaşadığı dönem dikatörlükler dönemidir. Hitler, Mussolini, Franko ve Stalin başta olmak üzere irili ufaklı çok sayıda diktatör bozuntusunun onca ısrar ve imalı tehditlerine aldırmadan Türk Devleti’ni cumhuriyet rejimi ile taçlandırıp, en modern yönetim şekli olan cumhuriyet idaresini hediye etmiştir.” şeklinde konuştu.
"Bilgi özgürlüğü portalı FragDenStaat" ile Alman İkinci Televizyon Kanalı ZDF’de yayımlanan "ZDF Magazine Royale" programı tarafından kamuoyuyla paylaşılan söz konusu rapora, internet üzerinden "nsuakten.gratis" sayfasından ulaşılıyor.
Ekleriyle 173 sayfadan oluşan rapor, "Hessen Eyaleti Anayasayı Koruma Teşkilatı'nda (LfV) 2012'deki dosyaların incelenmesine ilişkin sonuç raporu" başlığını ve 20 Kasım 2014 tarihini taşıyor.
Söz konusu internet sayfasında "Halkın, bir asırdan fazla bir süre gizli kalması gereken belgelerde tam olarak ne yazdığını bilmeye hakkı olduğuna inanıyoruz." ifadesi kullanılarak, kendilerine bilgi veren kaynakları korumak için raporun yeniden yazıldığı, böylelikle "dijital ve analog iz taşımayan yeni bir belgenin oluşturulduğu" kaydedildi.
Oluşturulan belgenin orijinal belgenin içeriğiyle aynı olduğu aktarılan sayfada, hukuki sebeplerden dolayı da bazı kişilere ilişkin bilgilerin karartıldığı ifade edildi.
LfV tarafından hazırlanan ve aşırı sağla ilgili dosya ve belgelerde NSU bağlantısının bulunup bulunmadığının incelendiği rapor, kamuoyunda tartışmalara sebep olmuştu.
"NSU dosyaları" olarak adlandırılan rapor için güvenlik kurumlarının çalışma yönetimlerinin korunması gerekçe gösterilerek 120 yıl gizlilik kararı alınmış, daha sonra bu süre 30 yıla düşürülmüştü.
- NSU'nun geçmişi
Almanya'da 2000-2007'de 8'i Türk 10 kişiyi öldüren, en az iki bombalı saldırı düzenleyen ve 15 banka soygunu gerçekleştiren NSU terör örgütü üyelerinin varlığı ve cinayetlerdeki rolü, 4 Kasım 2011'de tesadüf sonucu ortaya çıkmıştı.
Neonazi terör örgütünün, uzun yıllar boyunca Alman güvenlik birimlerince tespit edilememiş olması, NSU üyelerinin geçmişte bazı istihbarat muhbirleriyle ilişki kurduklarının ortaya çıkması, Almanya’da büyük tartışmalara yol açmıştı.
Almanya iç istihbarat servisi Anayasayı Koruma Teşkilatında aşırı sağcı gruplara ve kullanılan muhbirlere ilişkin bazı belgelerin 4 Kasım 2011'den birkaç gün sonra imha edilmesi de büyük kuşku yaratmıştı.
NSU üyelerinden Uwe Böhnhard ve Uwe Mundlos, 4 Kasım 2011'de bir banka soygununun ardından saklandıkları karavanda ölü bulunmuş, intihar ettikleri öne sürülmüştü.
- Yargı süreci
Münih Yüksek Eyalet Mahkemesinde 2013’te başlayan NSU terör örgütü davasında karar 11 Temmuz 2018’de açıklanmış, baş sanık Beate Zschaepe ömür boyu hapse çarptırılmış, örgüte yardım ve yataklık yapan 4 sanık da 2,5 ile 10 yıl arasında hapis cezası almıştı.
NSU terör örgütünü ve karanlık bağlantılarını aydınlatmak için Federal Meclis'te ve birçok eyalet meclisinde araştırma komisyonları kurulmuş ancak var olan kuşkular burada yapılan araştırmalarla da giderilmemişti.