Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

BERLİN (AA) - Eski Almanya Dışişleri Sigmar Gabriel ülkesinden Katar’a yönelik yapılan eleştirilere tepki gösterdi.

Gabriel Almanya'daki siyasetçilerin açıklamalarına Twitter'den, "Meksika'daki Dünya Kupası hakkında ne söyleyeceğimizi merak ediyorum. Bu ülkede her yıl yaklaşık 1.000 kadın öldürülmektedir ve bildirilmeyen vakaların sayısı çok daha fazladır. Bakalım Hıristiyan bir ülkeye karşı Müslüman bir ülkeye karşı olduğumuz kadar sert olabilecek miyiz?" paylaşımında bulunarak tepki gösterdi.

 

Katar'a yönelik Alman kibrinin mide bulandırıcı olduğunu kaydeden Gabriel, "Ne kadar unutkanız? Almanya'da eşcinsellik 1994 yılına kadar cezalandırılmaktaydı. Annemin çalışmak için kocasının iznine ihtiyacı vardı. !Misafir işçilere' berbat davrandık ve onları sefil bir şekilde barındırdık." ifadelerini kullandı.

Gabriel ülkesinin liberal bir ülke olması için uzun yıllar aldığını hatırlatarak, "İlerleme bir gecede değil, adım adım gerçekleşir. Bu Almanya için de geçerliydi, şimdi Katar için de geçerli. BM ve ILO ülkeyi reformlarından dolayı övmektedir. Sadece biz Almanlar bunu her gün aşağılıyoruz." paylaşımına yer verdi.

 

- Ne olmuştu

Almanya İçişleri Bakanı Faeser, Alman ARD kanalına verdiği röportajda, Katar’ın insan hakları sicilini eleştirerek, "Alman hükümeti olarak bizim için bu ev sahipliği (Katar'ın) hakkı çok aldatıcı. Uyulması gereken standartlar var. Turnuvalara ev sahipliği yapma hakkını bu ülkelere vermemek daha iyi olur." demişti.

Katar da İçişleri Bakanı Faeser'in bu açıklamalarının ardından önceki gün Almanya'nın Doha Büyükelçisi Claudius Fischbach'ı Dışişleri Bakanlığına çağırarak, protesto notası vermişti.

20 Kasım-18 Aralık tarihlerinde 32 takımın katılımıyla düzenlenecek 2022 FIFA Dünya Kupası'na ev sahipliği yapmaya hazırlanan Katar, Orta Doğu'da dünya kupasının yapıldığı ilk Arap ülkesi olacak.

Rund 40 Teilnehmerinnen und Teilnehmer, die entweder selbst ehrenamtlich tätig sind oder im beruflichen Alltag eng mit ehrenamtliche Engagierten zusammenarbeiten tauschten sich auf der Messe „Smarte Region Würzburg trifft Ehrenamt“ aus. Viele spannende Erkenntnisse darüber, wie die Zukunft des Ehrenamtes durch smarte Lösungen unterstützt werden kann, konnten so gewonnen werden.

 

Nach den wertschätzenden Grußworten der stellvertretenden Landrätin Christine Haupt-Kreutzer folgte die Keynote Speech von Nikolas Sigrist von der Akademie für Ehrenamtlichkeit in Berlin. Im Fokus seines Vortrags stand die Frage, wie Vereine und Initiativen vorgehen sollten, um den für sie passenden Weg bei der Digitalisierung ihrer Abläufe zu finden. Seine Tipps waren unter anderem, sein persönliches „Warum“ für die Digitalisierung zu finden und mit „tiefhängenden Früchten“, also mit unkomplizierten Aufgaben, bei denen man schnell Erfolge erkennen kann, zu beginnen. Der gesamte Vortrag kann unter https://www.wuerzburg.de/smartcity-videos angesehen werden.

 

Darauf stellten die Servicestelle Ehrenamt und die Servicestelle Sport am Landratsamt Würzburg, der Kreisjugendring, die Freiwilligenagentur sowie die Umweltstation als Koordinierungsstelle der Agenda 21 ihre zahlreichen Themen und Angebote – von Vergünstigungen durch die Bayerische Ehrenamtskarte bis hin zu kostenlosen Fortbildungsreihen für Ehrenamtliche – vor. Auch die Smarte Region hat ihre Heldenhelfer präsentiert, nachzulesen unter https://wuerzburg-mitmachen.de/heldenhelfer.

 

Anschließend konnten sich die Teilnehmenden austauschen und vernetzen. Auf die Fragen, an welchen Stellen bürokratische Hürden in der Vereinsarbeit besonders hoch sind, und welche Lösungen es hierfür geben könnte, gab es viele spannende Antworten. So würden sich einige Teilnehmende über einen „redaktionellen Helfer“ freuen, der das Verfassen von Artikeln und Social-Media-Beträgen erleichtert.

 

Darüber hinaus wurde häufig der Wunsch nach verschiedenen Schnittstellen – zwischen den Verwaltungen von Stadt und Landkreis, zwischen Verwaltung und Vereinen sowie zwischen Vereinen untereinander – geäußert.

 

Das Smart City Team freut sich über die zahlreichen Ideen, die während der Messe geäußert wurden. Jetzt gilt es, diese detailliert auszuwerten und den Heldenhelfer Schritt für Schritt zu konkretisieren.

 

Auch die Vernetzung und der persönliche Austausch waren ein großer Baustein der Messe und wurde von den Anwesenden als sehr hilfreiches Instrument wahrgenommen. Foto Benedikt Knüttel

Milli konularda gösterdiği duyarlılık ile bilinen UID- Uluslararası Demokratlar Birliği cumhuriyete sahip çıkacak nesillerin Türk Milleti’nin kendi içinden çıkacağını belirterek, “UID olarak misyonumuz ülkemizi ve milletimizi muasır medeniyet yolculuğunda en içten duygular ile destekleyerek Türk Milleti’nin öz vatanı Türkiye Cumhuriyetinin kutlu yürüyüşüne destek olmaktır” şeklinde konuştu.

 

Milli ve manevi konularda UID olarak Avrupalı Türklere olan desteğinden hiç bir karşılık beklemeden yapılan yolculuğun önemini vurgulayan Genel Başkan Köksal Kuş, “Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslararası arenada modern bir devlet ve saygın bir millet olarak kabul edilmesinin yanında belirleyeci barış politikaları ile emperyalist, sömürgeci ve bölücü zihniyetlere en önemli engel olarak ortaya çıkmıştır. 100. yılına girdiğimiz cumhuriyetimizin coşkusu daha yüzlerce yıl devam edecek ve onu bu dönemin cumhuriyetçi nesilleri olarak sürekli yükselteceğiz” dedi.

Milli yarış pilotu Berkay Besler, Toksport WRT ile 2022 Almanya Prototype Kupası’nda şampiyonluğa ulaştı. Milli sporcu, Alman sürücü Marvin Dienst ile birliklikte 4 ayak ve 8 yarıştan oluşan seride Ligier JS P320 direksiyonunda yarıştı.
 
 
BERLİN (AA) - Alman hava yolu şirketi Lufthansa Grubu, Almanya'da havalimanlarında yazın personel sıkıntısı ve grevlerle yaşanan kaosa karşın Kovid-19 salgını sonrası uçuş talebinin artmasıyla bu yılın 3. çeyreğinde 1,1 milyar avro kar açıkladı.
 

Lufthansa Grubu, 2022'nin 3. çeyreğine ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı.

Geçen yılın 3. çeyreğinde ana kazanç göstergesi faiz ve vergi öncesi (FAVÖK) düzeltilmiş karı 250 milyon avro olan şirket, bu yılın aynı döneminde 1,1 milyar avro kar açıkladı.

Lufthansa'nın gelirleri, Temmuz-Eylül 2022'de bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 93 artarak 10,1 milyar avroya yükseldi.

 

Eurowings, Swiss, Brussels ve Austrian Airlines'ın da sahibi olan Lufthansa, söz konusu dönemde 33 milyon yolcu taşıdığını duyurdu. Geçen yılın aynı çeyreğinde 20 milyon yolcu taşınmıştı.

Lufthansa, yılın 4. çeyreğinin, yolcu talebinin olağan mevsimsel yavaşlamasına karşın pozitif FAVÖK ile sonuçlanmasını bekliyor.

 

- "Hava yolculuğu talebi azalmadan devam ediyor"

Lufthansa Üst Yöneticisi (CEO) Carsten Spohr, konuya ilişkin değerlendirmesinde, "Ne de olsa seyahat etme arzusu ve dolayısıyla hava yolculuğu talebi azalmadan devam ediyor." ifadesini kullandı.

Salgın döneminde durma noktasına gelmesinin ardından keskin bir toparlanma yaşayan Alman hava yolu sektörünün, personel sıkıntısı ve grevlerle karşı karşıya bulunması dikkati çekiyor. Ülkede, özellikle yaz tatili döneminde birçok havalimanında personel eksikliği nedeniyle uzun kuyruklar oluşmuştu. Çok sayıda uçak seferi iptal edilmiş veya seferin gecikmesinden dolayı yolcular gidecekleri yerlere geç ulaşmıştı.

 

BERLİN (AA) – Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Rusya-Ukrayna savaşından dolayı ülkesini "zor yılların beklediği" uyarısında bulundu.

 

Steinmeier, "Birbirimizi bağlayan her şeyi güçlendirin" başlığıyla yaptığı halka sesleniş konuşmasında, Rusya'nın Ukrayna'da savaş açtığı 24 Şubat tarihinin bir dönüm noktası olduğunu belirterek Rusya-Ukrayna Savaşı'nın, Almanya'yı da güvensizliğe sürüklediğini ifade etti.

Avrupa'da savaşın genişleme endişesinin bulunduğuna, enerji krizinin yaşandığına, fiyatların yükseldiğine ve başarılı ekonomi modelinin baskı altında olduğuna işaret eden Steinmeier, birlikteliğe ve demokrasiye güven duymanın zarar gördüğü bir dönemde bulunduklarını anlattı.

Almanya'nın savaşta olmadığını vurgulayan Steinmeier, "Bunun değişmesini de istemiyorum. Savaşın genişlemesi hatta nükleer gerilimin yaşanması engellenmeli." dedi.

 

- İki Almanya'nın birleşmesinden sonra "en derin kriz"

Cumhurbaşkanı Steinmeier, halkın bazı konularında endişe duyduklarını vurgulayarak 1990'da iki Almanya'nın birleşmesinden sonra "en derin krizin" yaşandığını söyledi.

Rusya'nın, Ukrayna'ya saldırmasıyla Avrupa'daki güvenlik düzenini yıktığını savunan Steinmeier, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in emperyalist düşüncesiyle "uluslararası hukuku ihlal ettiğini" ve "toprak gasbı yaptığını" kaydetti.

İki Almanya'nın birleşmesinden sonra Sovyet birliklerinin tek kurşun bile atmadan evlerine dönmelerinin barışçıl bir gelecek için büyük umut verdiğini ifade eden Steinmeier, "Benim de bu umudum vardı. Bu, yıllarca yaptığım çalışmalarımın arkasındaki itici güç oldu. Ancak günümüz Rusyası'na baktığımızda eski hayallere yer yok. Ülkelerimiz bugün birbirine karşı duruyor." diye konuştu.

Steinmeier, diyalog ve birleştirici bir şeyin arayışı yerine ideoloji ve üstünlük kurma mücadelelerinin başladığını ifade ederek "Bu mücadele uzun vadede uluslararası ilişkilerin geleceğini şekillendirecek. Üzücü gerçek şudur: Dünya, çok acil bir şekilde iş birliğine ihtiyaç duyduğu halde daha fazla karşı karşıya gelinen döneme doğru ilerliyor." değerlendirmesinde bulundu.

 

İklim değişikliği, salgınlar, açlık ve göç gibi sorunlara işaret eden Steinmeier, bu sorunların uluslararası iş birliği olmadan çözülemeyeceğini vurguladı.

Steinmeier, bu gelişmelerden Almanya'nın da etkilendiğine işaret ederek "Daha zor yıllar bizi bekliyor. Almanya için rüzgara karşı bir dönem başlıyor." dedi.

Bu dönemin üstesinden gelmek için Almanya'nın son yıllarda geliştirdiği güce güvendiğini belirten Steinmeier, ülkesinin ağır krizlerden geçme deneyimine, güçlü şirketlere ve araştırma kurumlarına sahip olduğunu, ekonomik olarak da diğer ülkelerden daha iyi bir durumda bulunduğunu kaydetti.

 

- "Savaş mantalitesine ihtiyacımız yok"

Steinmeier, bunun yanı sıra ülkesinin ihtilaflara karşı direnç göstermesi gerektiğini belirterek "Savaş mantalitesine ihtiyacımız yok ancak ihtiyacımız olan direnme ruhu ve direnme gücüdür." ifadelerini kullandı.

Buna güçlü Alman ordusunun da dahil olduğunu aktaran Steinmeier, Avrupa’nın ortasında güçlü bir ülke olan Almanya’nın ittifakın savunmasına katkıda bulunma görevi de bulunduğunu belirtti.

Steinmeier, "Almanya, NATO'da, Avrupa'da sorumluluğunu kabul ettiği güvencesini partnerlerimize veriyorum." diye konuştu.

Halkın gelecek dönemde kısıtlımalar yaşayacağını, bazılarının bunu şimdiden hissettiğini söyleyen Steinmeier, kendi başına bu zorluktan çıkamayanlara devletin yardım edeceğini belirtti.

Steinmeier, bu enerji krizinde adaletsizliklerin oluşmaması için zenginlerin de çözüme katkıda bulunması çağırısında bulundu.

 

KÖLN (AA) - Türkiye'nin Köln Başkonsolosluğu rezidansında, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla, çeşitli ülkelerin başkonsolosları, milletvekilleri ve yerel yöneticiler ile Köln ve çevresinde yaşayan tanınmış simaların katıldığı resepsiyon düzenlendi.

 

Resepsiyonda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla gönderdiği mesaj okundu.

Köln Başkonsolosu Turhan Kaya, 99 yıl önce Türk milletinin Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde yürüttüğü bağımsızlık mücadelesini anlattı.

Kaya, "Yaşanan salgın dönemi ve sonrasında Ukrayna‘daki savaş, küresel sistemi derinden etkilemiştir. Gıda, enerji, iklim ve sağlık alanında krizlerle aynı anda mücadele etmek durumunda kaldığımız bugünkü dünyada daha yakın işbirliği zorunludur. Bu noktadan hareketle Almanya ile ilişkilerimizi yapıcı işbirliğine dayalı olarak geliştirmek için çabalarımızı sürdürüyoruz." diye konuştu.

 

Başkonsolos Kaya, şunları kaydetti:

"Bununla birlikte, görev bölgemizdeki Türk toplumunun refahı ile sosyal ve siyasi hayata katılımı da Almanya’ya yönelik işbirliği vizyonumuzun ayrılmaz parçasıdır. Almanya’yla ortak hazinemiz olan Türk toplumunu ülkelerimiz arasındaki ortak geleceğin teminatı haline getirmek başkonsolosluğumuzun temel çabasıdır."

Engelsiz Yaşam Derneği Aachen şubesi de 20 kişilik korosuyla Cumhuriyetin 99. yılı onuruna konser verdi.

 

BERLİN (AA) - Almanya'da 8'i Türk 10 kişiyi katleden Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütüne ilişkin "gizli" ibaresi bulunan ve 30 yıl açıklanmaması öngörülen, "NSU dosyaları" olarak adlandırılan raporun internet sitesinde yayımlandığı iddia edildi.

 

"Bilgi özgürlüğü portalı FragDenStaat" ile Alman İkinci Televizyon Kanalı ZDF’de yayımlanan "ZDF Magazine Royale" programı tarafından kamuoyuyla paylaşılan söz konusu rapora, internet üzerinden "nsuakten.gratis" sayfasından ulaşılıyor.

Ekleriyle 173 sayfadan oluşan rapor, "Hessen Eyaleti Anayasayı Koruma Teşkilatı'nda (LfV) 2012'deki dosyaların incelenmesine ilişkin sonuç raporu" başlığını ve 20 Kasım 2014 tarihini taşıyor.

Söz konusu internet sayfasında "Halkın, bir asırdan fazla bir süre gizli kalması gereken belgelerde tam olarak ne yazdığını bilmeye hakkı olduğuna inanıyoruz." ifadesi kullanılarak, kendilerine bilgi veren kaynakları korumak için raporun yeniden yazıldığı, böylelikle "dijital ve analog iz taşımayan yeni bir belgenin oluşturulduğu" kaydedildi.

 

Oluşturulan belgenin orijinal belgenin içeriğiyle aynı olduğu aktarılan sayfada, hukuki sebeplerden dolayı da bazı kişilere ilişkin bilgilerin karartıldığı ifade edildi.

LfV tarafından hazırlanan ve aşırı sağla ilgili dosya ve belgelerde NSU bağlantısının bulunup bulunmadığının incelendiği rapor, kamuoyunda tartışmalara sebep olmuştu.

"NSU dosyaları" olarak adlandırılan rapor için güvenlik kurumlarının çalışma yönetimlerinin korunması gerekçe gösterilerek 120 yıl gizlilik kararı alınmış, daha sonra bu süre 30 yıla düşürülmüştü.

 

- NSU'nun geçmişi

Almanya'da 2000-2007'de 8'i Türk 10 kişiyi öldüren, en az iki bombalı saldırı düzenleyen ve 15 banka soygunu gerçekleştiren NSU terör örgütü üyelerinin varlığı ve cinayetlerdeki rolü, 4 Kasım 2011'de tesadüf sonucu ortaya çıkmıştı.

Neonazi terör örgütünün, uzun yıllar boyunca Alman güvenlik birimlerince tespit edilememiş olması, NSU üyelerinin geçmişte bazı istihbarat muhbirleriyle ilişki kurduklarının ortaya çıkması, Almanya’da büyük tartışmalara yol açmıştı.

Almanya iç istihbarat servisi Anayasayı Koruma Teşkilatında aşırı sağcı gruplara ve kullanılan muhbirlere ilişkin bazı belgelerin 4 Kasım 2011'den birkaç gün sonra imha edilmesi de büyük kuşku yaratmıştı.

NSU üyelerinden Uwe Böhnhard ve Uwe Mundlos, 4 Kasım 2011'de bir banka soygununun ardından saklandıkları karavanda ölü bulunmuş, intihar ettikleri öne sürülmüştü.

 

- Yargı süreci

Münih Yüksek Eyalet Mahkemesinde 2013’te başlayan NSU terör örgütü davasında karar 11 Temmuz 2018’de açıklanmış, baş sanık Beate Zschaepe ömür boyu hapse çarptırılmış, örgüte yardım ve yataklık yapan 4 sanık da 2,5 ile 10 yıl arasında hapis cezası almıştı.

NSU terör örgütünü ve karanlık bağlantılarını aydınlatmak için Federal Meclis'te ve birçok eyalet meclisinde araştırma komisyonları kurulmuş ancak var olan kuşkular burada yapılan araştırmalarla da giderilmemişti.

Cumhuriyetin 100. yılı hızla yaklaşırken Avrupa’nın önde gelen Türk şahsiyetleri ardı ardına açıklamalar ile heyecanı en yüksek şekilde yaşamaya çalışıyorlar. Almanya Türkleri’nin 60 yıllık tarihindeki en önemli kazanımlardan biri olan Türk Gıda Sektörü’nün önde gelen isimlerinden Mustafa Baklan, “Türk Milleti gerçek şahsiyet ve özgüvenini cumhuriyet ile bulmuştur. Cumhuriyet herşeyden önce bir ilkeli ve modern dünya görüşünün birleştiği bir insanlık ideolojisidir. Türk Milleti son 99 yılda hiç kimsenin ihtiraslarına boyun eğmeden, tehditlere aldırmadan ve geleceği bu günden okuyarak kutlu ve vakurlu bir yolda ilerlemesini başarabilmiştir. İkinci yüz yılda bölgesinde barış adası ve mazlum halkların en önemli güvencesi olmaya devam edecektir.

Bu vesile ile bütün müşterilerimizin, milletimizin ve bize dost olan toplulukların cumhuriyet bayramını kutlarken geleceğe yönelik sevincimi bütün insanık ile paylaşmak isterim” şeklinde mesaj verdi.

 

Im Oktober hat die Koordinierende Kinderschutzstelle wieder das bereits etablierte Seminar „Schritt für Schritt zum Erziehungsführerschein“ für Eltern und alle an der Erziehung Interessierten angeboten. 
 
In kleiner Runde und mit reger Beteiligung der Teilnehmerinnen referierte die erfahrene Kindergartenleiterin Anne Rottengruber vorrangig über die Entwicklung und Erziehung von Kindern im Alter bis sechs Jahren. Dabei wurden die Grundlagen einer positiven Erziehung vermittelt und auch herausfordernde Themen, wie beispielsweise das Trotzalter und der Übertritt in den Kindergarten besprochen. Hierbei bestand die Möglichkeit, individuelle Fragen einzubringen.
 
Auch diesmal zeigte die Referentin bei ihren Ausführungen und vielen Fallbeispielen aus der Kindergartenpraxis, dass bei der Erziehung eine gewisse Gelassenheit und Humor manches erleichtern.