Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

"Bu çılgınlık sona ermeli. Bir nükleer kazadan sadece kıl payı uzakta olduğumuz durumlarda olmak kabul edilemez"
 

BERLİN (AA) - Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Rusya'ya Ukrayna'daki Zaporijya nükleer santralinden çekilmesi ve bombardımanı durdurması çağrısında bulundu.

Baerbock, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Başkanı Rafael Mariano Grossi ile görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, "Bu çılgınlık sona ermeli. Bir nükleer kazadan sadece kıl payı uzakta olduğumuz durumlarda olmak kabul edilemez." dedi.

 

Nükleer santralin etrafında güvenli bir bölge oluşturulması fikrini desteklediğini belirten Baerbock, bir ülkenin nükleer enerji santralini savaşta pazarlık kozu haline getirecek kadar sorumsuz olabileceğini asla düşünemediklerini ifade etti.

 

Ayrıca İran'a, UAEA'ya karşı yasal yükümlülüklerini yerine getirmesi çağrısı da yapan Baerbock, bunun için müfettişlerin nükleer tesislere girmesine tam olarak izin verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Bakan Baerbock, "İran'ın kendi nükleer silahlarını geliştirmesine ya da edinmesine asla izin verilmemelidir." ifadelerini kullandı.

 

Bir nükleer enerji santralinin asla meşru bir askeri hedef olamayacağını vurgulayan Grossi de İran'ın nükleer programına ilişkin bazı soruları yanıtlaması gerektiğini dile getirdi.

Grossi, "İranlı muhataplarımızın, olmaması gereken yerlerde bulunan uranyum izleri konusunda hala cevap vermeleri gerekiyor" diye konuştu.

 

UAEA Başkanı Grossi, yönetim kurulunun İran'ın nükleer gelişmeleri konusunda bu hafta toplanacağını sözlerine ekledi.

Cumhuriyetin kuruluşunun 99. yıl dönümü, Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz tarafından verilen resepsiyonla kutlandı. Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz,Nürnberg Başkonsolos yardımcısı Selçuk Eke, Görreve yeni gelen Orta Frankonya Valisi Dr. Kerstin Engelhardt-Blum, Nürnberg Büyük Şehir Belediye Meclis Üyesi Michael Ziegler, Alman Federal Meclis Üyesi Gabriela Heinrich, Bavyera Eyalet Meclis Üyeleri Arif Taşdelen, Petra Guttenberg, Bavyera Maliye Bakanlığı Nürnberg Ofis Başkanı Dr.Alexander Voitl, Orta Frankonya eski Valisi Dr.Thomas Bauer, Bavyera Göç İdaresi Başkanı Exel Ströhlein, Bavyera Çelik Kuvvet Dairesi Müdürü Udo Skrzypczak, Yukarı Frankonya Emnniyet Müdürü Alfons Schieder, Nürnberg Devlet Savcısı Andreas Wimmer, Nürnberg-Fürth Yğksek Mahkeme Başkan Yardımcısı Dr. Margit Zorn, Türk dernek ve Sivil toplum kuruluşların Başkan ve temsilcileri ile birlikte vatandaşlarımızdan bazılarım katıldı.

 

 

Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz konukları kapıda karşıladı. Türk ve Alman Milli marşının okunması ve bir dakikalık saygı duruşundan sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdogan’ın Cumhuriyet Bayram kutlama mesajı okundu. Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz davetlilere hitaben 29 Ekim Cumhuriyet Bayramının önemini anlatan bir konuşma yaptı.

 

 

Deniz şunları söyledi: Geçtiğimiz yıl bu resepsiyonu,pandemi koşulları altında çok sınırlı bir katılımla kutlamıştık. Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa kemal Atatürk’ün 19 Mayıs1919’da Samsuna çıkarak başlatmış olduğu milli mücadelenin zaferle sonuçlanmasının ardından, 29 Ekim 1923 yılında ilan ettiği Cumhuriyet, Türk Milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez bir değerdir.İşte bu değer, bizleri ulusal bir devletin tek ve gerçek sahibi haline getirmiştir. Büyük bir medeniyetin mirasçısı olan devletimiz,kurulduğu günden bu yana hızla büyümüş ve özellikle son yıllarda kimsenin hayal edemediği dev projeleri hayata geçirmiştir. Sahip olduğumuz misyon ve üzeerinde yaşadığımız coğrafyanın jeo-stratejik önemi, karşımıza sürekli iö ve dış engeller çıkarmıştır,çıkarmayada devam edecektir.Önüne çıkan engelleri boşa çıkaran feraset ve cesarete sahip bu millet,birlik ve beraberlik ruhu içinde ilerlemesini sürdürdürecektir. Demokratik,laik, çağdaş,sosyal hukuk devleti olan Cumhuriyetimiz Türk milletine bırakılmış en büyük miras ve vazgeçilmez bir değerdir‘‘dedi.

 


Türk-Alma İlişkileri tarihe dayanır 
Deniz ” Geçtiğimiz yıl, 30 Ekim 1961 tarihinde iki ülke arasında Ankara’da imzalanan“ İşgöcü Anlaşması“ nın 60 yıldönümüydü. Tabiki Türk-Alman ilişkileerinin 1960’lı yollarda başlamdığının da altını çizmek gerekir. Türk-Alman ilişkileri 3 asır öncesine dayanır. 60 sene önce gelen Türk toplumu Almanya’non sosyo kültürel dokusunda anlamlı bir edinerek Alman toplumuna renk kattılarını ve Alman ekonomisine ve üretim hacmine katkılarda bulunmaya başladıklarını memnuniyetle gözlemliyoruz. Alman toplumuyla el ele vererek Almanya’nın kalkınmasında, gelişmesinde büyük emek vermiş ve bu ülkenin ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Türk kökenli Alman vatandaşlarının Almanya^daki her sektçrde giderek görünürlerini artırdığına şahşişt olmaktan da mutluluk duyuyoruz. Covid-19’a karşı en etkili aşıyı gelitiren Ugur Şahin ve Özlem Türel çifti,bu başarı öreneklerin son temsşlileri olarak biz Türkleri hemde Alman dostlarımızı gururlandırmıştır“ dedi.  

 


Almanya göç geçmişi olan bir ülke
Deniz, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in Eylül ayında yaptığı “İstatistik Kanu’nun 15 yıldır tanımladığı gibi onlar göçmen kökenli insanlar değil. Almanya göç geçmişi olan bir ülke haline geldi ve bunu kabul etmemizin zamanı geldi“ cümlesini hatırlatttı.

 


Pandemi Türkiye ve Almanya için yeni Pazar arayışına götürdü
Deniz, Almanya ile Türkiye arasındaki ticari ilişkilerimiz 40 milyar doları aşarak hedef 50 milyar dolar olmuştur. Pandemiyle birlikte giderek ivme kazanan dijitalleşme  olgusunun gelecekte küresel ekonomilerein sürdürebildiği  açısından hakim konuma gelecek olması,hem Türkiye hem Almanya’yı bu alanda yenşden yapılanmaya ve yeni pazarrlara girmeye zorlayacak gibi görünmektedir. Bu bakımdan,gerek dijitaleşme gerek yeşil dönüşüm gibi alanlarda lkelerimizin birlikte hareket etmelerinin ortak mefaatimize olduğu kanaatindeyim“ dedi.

 

 


İki arasında görüş ayrılıklarımızın olduğu göz ardı edilemez


Türkiye- Almanya arasında Suriye, terörle mücadele, mülteci meseleleri gibi ikili ve AB eskenli başka konularda orta çıkan görüş ayrılıklaeının sürdüğünü da kabul etmek durumundayız.Fikir ayrılığı olmasına ragmen, tarihe dayanan Türk- Alman ilşikleri bozulmadan devam etmektedir dedi.
Görev Bölgemiz Kuzey Bavyera’da yabancı düşmanlığı eksemli olayların sürmesi,sçz konusun olayların tammı İslam, göçmen ve Türk düşmanlığı içeren söylemler yada camilere yönelik tehdit mesajları ve saldırılrdan meydana gelmesi, bu ülkede yaşayan ve Alman halkıyla kader birliği yapan Türk toplumunu gelecek adına endişelendirmeye devam etmektedir.Alman halkıyla kader birliği apan  ve geleceğini bu ülkede gör en Türklerin artık Misafir İşçi yada öreki olarak görülmemesi en samimi arzumdur“dedi.

 


Göreve yeni atanan Orta Ftankonya Valisi Dr. Kerstin Engelhardt“ Tarihe dayanan Türkiye-Almanya ilişkilerini unutmamız gerekir. Almanya’da yaşayan Türk toplumunun her alanda ülkemize büyük katkılarının olduğu göz ardı edilemez. Görev bölgemde eğtim, kültür ve sanat alanındaki çalışamalar en iyi şekilde sürmektedir.Görev bölgemizde 1400 üzerinde ticari firma Türkiye ile ticari ilişkilerde bulunmaktadır. Nürnberg’de açılan fuarlara Türkiye’den katılan firmaları gördüğümüzde bu durumu gözlemleyebiliriz dedi.

 

Nürnberg Büyükşehir Belediye Başkanı Marcus König adına proğrama katılan Nürnberg Belediye Meclis Üyesi Michael Ziegler “ Nürnberg-Antalya ilişiklerimiz eğitim,kültü, sanat ve ticaret alanında en iyi şekilde devam etmektedir. Geçtiğimiz haftalarda Nürnberg Belediye Başkanımız Marcus König Başkanlığında bir heyet, çok sayıda Alman vatandaşımızın yaşadığı dünyanın en gözdesi turist kenti Antalya’ya giderek Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhitttin Böcek  ve Belediye Meclis üyeleri görüşemeler ypatı ve iki kardeş arasındaki dostlukaların pekişmesi adına ağaç diktiler.Antalya Valisi ve Anatlya Gazetecler Cemiyetinden gazeteciler gelerek Nürrnnerg Prese Kulüp Başkanı ile görüşmeler yapmıştır ve Aralık ayında Antalya Büyük Şehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek Başkanlığında bir heyet Nürnnerg’e gelerek bazı programlara katılacaklardır. Cumhuriyet kutlaması sonrası sonrası davetlilere Türk mutfağının seçkin lezzetleri ikram edildi.

Haber ve fotograf: İlhan Baba

 

Türklerin büyük bir bölümünün kalıcı olduğu Almanya’da Türk Kültürü’nün serpilerek gelişmesini amaçlayan bir grup entellektüel tarafından Essen‘de kurulan Türk Art Kulturverein insanlığın ortak dili olan müziğe ayrı bir önem veriyor.

 

Cumhuriyetin 99. Yılında kütürü sevdalısı insanlar tarafından kurulan Türk müziğini de ustasından öğrenmeye kararlı. Derneğin hedefi ve çalışmaları ile ilgili bilgiler veren başkan Dr. Sedat Yıldırım, ”Türk Art Kulturverein kültüre önem veren dostları biraraya topladık. Müzik ruhun gıdasıdır derler. Biz sanata ve müziğe önem veren arkadaşlar bu atasözümüzün ışığında, hem de gurbette müziğimiz ile kültür ve vatanımızın hasretini giderebilmek için dernekleşme zolunda bu adımı attık. Amacımız Türk müziğini ve sanatını Almanyada tanıtmaktır” dedi.

 

Dr. Yılman devamla, “Projemiz sadece şarkı söylemek değil, çocuklara ve gençlere Türk müziğini ve diğer sanat dallarını tanıtarak bu alanlarda eğitmektir. Haftada bir olmak üzere değerli şefimiz Zafer Kurt Bey ile yaptığımız müzik çalışmalarında hem stres atıyoruz hem de müzik dalında ilerleyeceğimize inanıyoruz” şeklinde açıklamalarda bulundu.

 

 

Dr. Sedat Yılman

Maria-Wächtler-Gymnasium

Rosastraße 75

45130 Essen

 

Mail: Diese E-Mail-Adresse ist vor Spambots geschützt! Zur Anzeige muss JavaScript eingeschaltet sein!

Tel: 02784 - 748949

 

 
 

BERLİN (AA) – Avro Bölgesi ekonomisi, 3. çeyrekte rekor enflasyon ve Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle ivme kaybederek, bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,2 büyüme kaydetti.

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), Avro Bölgesi'nin 2022 yılı 3. çeyrek büyüme oranlarına ilişkin nihai verileri yayımladı.

 

Buna göre, 19 üyeli Avro Bölgesi'nde mevsimsellikten arındırılmış Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH), yılın üçüncü çeyreğinde bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 0,2 arttı. Böylece nihai veriler, daha önce yayımlanan öncü verileri teyit etti.

Avro Bölgesi'nde GSYH, 2022'nin üçüncü çeyreğinde 2021'nin aynı dönemine göre ise yüzde 2,1 yükseldi. Bölge ekonomisi yılın 2. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,8, yıllık bazda ise yüzde 4,3 büyümüştü.

 

Avro bölgesinde ekonomik büyüme değişkenlik göstermeye devam etti. Bölgede Almanya ve Fransa gibi büyük ekonomiler büyürken, Letonya'da ekonomi önemli ölçüde küçüldü.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu, 11 Kasım’da Avro Bölgesi'nin büyüme beklentisini bu yıl için yüzde 3,2 ve 2023 yılı için yüzde 0,3 olarak açıklamıştı.

İleri enlemlerdeki namaz vakitleri konusunda gerçekleştirilen Uluslararası Hicri Takvim Birliği Kongresinde kabul edilen ortak takvim, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı başkanlığındaki bir heyet tarafından Köln‘de tanıtıldı.

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Köln Genel Merkezi’nde düzenlenen Takvim Birliği Bilgilendirme Toplantısı’na; Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı, Astronom Doç. Dr. Ümit Ertem ve Din İşleri Yüksek Kurulu Yazılım Uzmanı Kamil Kırdı konuşmacı olarak katıldı.

 

Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan toplantıda DİTİB Dini Yüksek İstişare Kurulu Başkan Vekili Dr. Muharrem Kuzey, “Namaz vakitleri konusunda yapılan çalışma Avrupa’daki Müslümanların çoğunluğu arasında uygulama birliği sağlayacak ve sivil toplum kuruluşlarımız arasındaki işbirliğini ve güveni güçlendirecektir” dedi.

Takvim birliğinden duyduğu sevinci dile getiren Kuzey “Namaz vakitlerinde sağlanan birliğin Bayramların birlikte kutlanmasına da vesile olmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.

 

2023 yılından itibaren Avrupa’da ileri enlemlerdeki uygulanacak olan ortak takvim, Avrupa’daki faaliyet gösteren farklı sivil toplum örgütlerinin geniş katılımı ve muvafakatıyla hazırlandığına vurgu yapan Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı, “Ortak takvim uygulamasına büyük bir ihtiyaç vardı. Birçok farklı uygulamaların olması ve buna karşın toplumun her kesiminden talep gelmesiyle Müslümanlar arasında uygulama birliği ihtiyacı doğdu ve ortak birliğe zemin hazırladı” dedi.

2016 Uluslararası Hicri Takvimi Birliği toplantısında başarı sağlanınca namaz vakitlerinde de benzer bir çalışma yapılması gerektiği konusunda uluslararası bir mutabakat sağlandığını söyleyen Haçkalı, “Mevcut uygulamaların yol açtığı tereddütler, içtihat farkları gibi birçok neden ortadan kaldırılmış, kabul edilen esasların hepsi Şer’î hükümlerin izin verdiği ölçüde kolaylaştırma yoluna gidilmiş ve farklı uygulamaların yol açtığı tereddütler giderilmiştir” diye konuştu.

 

Haçkalı şöyle devam etti: “Namazın farziyyetinin gerçek sebebi Şâri’in emridir. Namaz vakitlerinin bağlandığı astronomik olaylar, vaktin tespiti için alamettir. Alamet vaktin sebebi olmakla birlikte, alamet olmadığında ibadetin farziyyeti düşmez. Aslolan vakit alametlerine itibar etmektir. Aslolan ibadetin mutat olan meşakkatin üstünde ayrıca bir meşakkat içermemesidir. Alamet bulunsa da meşakkat durumu vaktin takdirle belirlenmesine sebeptir. Bu itibarla, gerçek vakitler mutat meşakkatin üstünde bir meşakkate sebep olduğunda veya vakit alametleri oluşmadığında takdire gidilmiştir. Yatsı vakti ile ilgili meşakkatin ölçüsünde namaz vaktinin şer’î gecenin üçte birinden sonraya kalmaması esas alınmıştır. İmsak vakti ile ilgili meşakkatin belirlenmesinde de yatsıdaki ölçü dikkate alınmıştır.”

 

Essen, Düsseldorf ve Köln bölgesi din görevlilerinin katıldığı bilgilendirme toplantısında Astronom Doç. Dr. Ümit Ertem ve Yazılım Uzmanı Kamil Kırdı da “Uluslararası namaz vakitleri, namaz vakileri siteleri ve dini sorular” konularında sunum yaptı.

 

 

FOTOĞRAF (Soldan-Sağa): ditib_takvim_bilgilendirme_toplantisi_konusmacilari.jpg:

Astronom Doç. Dr. Ümit Ertem, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Haçkalı, DİTİB Dini Yüksek İstişare Kurulu Başkan Vekili Dr. Muharrem Kuzey ve Din İşleri Yüksek Kurulu Yazılım Uzmanı Kamil Kırdı.

 

 

 

 

Eylül ayında kuruluşu gerçekleştirilen Danimarka Türk Diyanet Vakfı Kadın Birliği, Almanya DİTİB Federal Kadın Birliği öncülüğünde, kadın çalışmalarında yöntemler, projeler ve uygulanması hakkında istişarede bulunmak üzere iki gün süreli “Almanya - Danimarka Kadın Birlikleri Çalıştayı”nda biraya geldi.

Köln DİTİB Merkez’de düzenlenen çalıştayın ilk gününde DİTİB Federal Kadın Birliği ve Danimarka Türk Diyanet Vakfı Kadın Birliği üyelerinin tanışması ve faaliyetlerin sunumu ile başladı.

Birlikler arasında güçlü iletişim ve dostlukların kurulduğu çalıştayda, Danimarka Türk Diyanet Vakfı Kadın Birliği Başkanı Asya Sarıkaya ile DİTİB Federal Kadın Birliği Başkanı Safiye Kılıç ve DİTİB Kadın Çalışmaları Koordinatörü Nurten Afat, verilen hizmetler ve kadın çalışmalarında yöntemler konularında sunum yaptı.

Danimarka Kadın Birliği Başkanı Asya Sarıkaya, ülkelerinde bir ilk olan ve Eylül ayında yeni kurulan kadın birliğinin Almanya DİTİB kadın teşkilatlanmasını tanımak ve örnekliğinden yararlanmak için gerçekleştirilen çalıştayın birlikler arası bağları pekiştirmek ve dayanışmayı güçlendirmek adına önemli bir etkinlik olduğunu söyledi. Kadınların takip edecekleri yöntem ve metodlar üzerine fikir alışverişinin faydalı geçtiğini ifade eden Sarıkaya, “Bizde DİTİB Federal Kadın Birliği gibi Danimarka’da sistemli ve güzel çalışmalar ile Müslüman Türk kadınlarımızın birliğine ve gelişimine katkı sağlamayı amaçlıyoruz“ dedi.

Danimarka Kadın Birliği‘nin kurucu yönetim kurulu üyesi ve din görevlisi Dr. Emine Yiğit de, ülkeler arasında bu çalıştayın yılda bir kez yapılması Avrupa‘da Müslüman kadınları ilgilendiren aktüel gelişmeleri takip etme açısından önemli olduğunu ifade etti.

Kadın birliklerinin gönüllü çalışmalarının sınırları aştığını ifade eden DİTİB Federal Kadın Birliği Başkanı Safiye Kılıç ise, başarılı bir çalıştay gerçekleştirdiklerini, Danimarka Kadın Birliği ile Almanya Federal Kadın Birliği çalışmalarında ülkeler arası gönül köprüsü kurduklarını dile getirdi.  

 

 

 

 

 

Erste Christbäume stehen

November 15, 2022

 

Die ersten adventlichen Vorbereitungen haben begonnen. Weihnachtsstimmung werden auch die Christbäume in Innenstadt und Stadtteilen verbreiten, die vom Gartenamt der Stadt Würzburg auf den öffentlichen Plätzen aufgestellt werden. Am Donnerstag, 10. November, wurde bereits die 14 Meter hohe Nordmanntanne aus Himmelstadt auf dem Domvorplatz platziert. Das höchste Exemplar im Stadtgebiet, eine 16 Meter hohe Fichte aus der Region Vogelsberg, steht seit Montagvormittag auf dem Unteren Markt.  Auf dem Heidingsfelder Rathausplatz steht eine Fichte aus Altertheim. Insgesamt stellt das Gartenamt in diesen Tagen 15 Bäume auf: auf dem Wagnerplatz in Grombühl, dem Place de Caen am Heuchelhof und Rathaushof, in Lengfeld, Versbach, Rottenbauer, in Ober- und in Unterdürrbach sowie in der Sanderau und am Hubland. Für den Hauptfriedhof und den Waldfriedhof sind ebenfalls zwei Bäume bestimmt.

 

Mit Lichterketten geschmückt sind die beiden Nadelbäume am Domvorplatz und auf dem Unteren Markt bereits, die anderen werden folgen.

Seit einigen Jahren wurde die Weihnachtsbeleuchtung bereits auf LED-Leuchten umgestellt, so dass beispielsweise die Energiekosten für die Beleuchtung der Tanne am Unteren Markt bei nur 30 Euro für den gesamten Zeitraum liegen. Zudem wird die Beleuchtung aus Energiespargründen auf den Zeitraum von 16 bis 22 Uhr begrenzt. Auch die Fassade des Falkenhauses wurde auf Energiesparlampen umgestellt und wird ebenfalls in dieser Zeit weihnachtlich geschmückt. Am Weihnachtswochenende, ab Freitag, 23. Dezember, ist geplant, die Innenstadtbäume bis 24 Uhr zu beleuchten. Damit hält sich Würzburg an die Vorgaben der Kurzfristenergieverordnung. Der Obelisk hingegen wird in diesem Jahr nicht beleuchtet werden.

 

Göç İdaresinden düzensiz göçmenlerin İstanbul'da sokağa salındığı iddiasına ilişkin açıklama var...
 
- "Mevzubahis görüntülerin 2 ay öncesine ait olduğu açık kaynaklardan bilinmektedir"
- "Ülke olarak derin bir üzüntü yaşadığımız bu günlerde provokatif paylaşım ve haber yapanlar hakkında gerekli hukuki sürecin başlatılacağının bilinmesini isteriz"
 

ANKARA (AA) - Göç İdaresi Başkanlığı, 2 ay öncesine ait "tırlarla Türkiye'ye gelen düzensiz göçmenlerin Gaziosmanpaşa'da sokağa salındığı" iddialarına ilişkin görüntüleri yeni gibi paylaşarak dezenformasyon yapanlar hakkında gerekli hukuki sürecin başlatılacağını bildirdi.

 

Başkanlıktan yapılan açıklamada, "İstanbul'da 13 Kasım'da meydana gelen hain terör saldırısının ardından sosyal medya hesaplarından ve basın-yayın kuruluşu görünümlü sitelerden dezenformasyona başvurularak gündemi saptıracak yalan haberlerin aceleyle yayılmak istendiğinin görüldüğü" belirtildi.

Emniyet Teşkilatının olayı aydınlatmasının ardından, terör örgütü PKK/PYD tarafından yapılan söz konusu eylemin uluslararası destekçilerini, terör örgütü ve terör örgütüyle ilişki içerisindeki legal alan uzantılarını tedirgin ettiği kaydedilen açıklamada, bu nedenle konunun göç yönetimi ve güvenlik alanına çekilerek büyük resmin çarpıtılmak istendiği değerlendirmesinde bulunuldu.

 

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Terör saldırısının öncesi ve sonrasına ilişkin süreçler netlik kazanıp sorumlular ortaya çıktıkça, kamuoyunda infial uyandırmak ve gündemi değiştirmek üzere yurt içi ve yurt dışındaki sosyal medya hesapları ve yalanın arkasına sığınan siber alan iş birlikçileri tarafından 'Tırlarla Türkiye'ye gelen düzensiz göçmenlerin Gaziosmanpaşa'da sokağa salındığı' iddiasını içeren eski paylaşımların sanki yeniymiş gibi sorumsuzca yeniden dolaşıma sokulduğu görülmektedir.

 

Mevzubahis görüntülerin 2 ay öncesine ait olduğu açık kaynaklardan bilinmektedir. Konuyla ilgili İstanbul Valiliğinin internet sitesinden 26 Eylül 2022 tarihinde yapılan basın açıklamasında, görüntülerde yer alan düzensiz göçmenlerin Gaziosmanpaşa'da yakalandığı ve sınır dışı edilmek üzere İl Göç İdaresi Müdürlüğüne teslim edildiği duyurulmuştur. Buna karşın, hain saldırının ardından söz konusu görüntülerin yeniden dolaşıma alınmasının amacının ve niyetinin takdirini kamuoyunun vicdanına ve bilgisine sunuyoruz."Terör saldırısı sonrasındaki süreçlerde uluslararası yayın kuruluşları ile siber alan iş birlikçileri tarafından Türkiye'ye ilişkin dezenformasyona dayalı içerikler üretilerek ülkeye zarar vermek için ortak noktada buluştukları ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Göç İdaresi Başkanlığı olarak göç yönetimini her geçen gün daha iyi bir şekilde, dünyaya örnek teşkil edecek bir motivasyonla yerine getirmeye çalışırken, bir taraftan da ülkemize karşı birleşen kötü niyetli kesimlerin göç olgusunu ve yönetimini söylem merkezlerine taşıyarak her alanda olduğu gibi göç yönetiminde de Türkiye'nin önünü kesmek istediklerinin farkındayız. Ülke olarak derin bir üzüntü yaşadığımız bugünlerde provokatif paylaşım ve haber yapanlar hakkında gerekli hukuki sürecin başlatılacağının bilinmesini isteriz."

Wenn Kinder die Welt entdecken, kann es auch mal gefährlich werden. Egal ob schwerer Sturz, Vergiftung, Verätzung, Verbrennung, Fremdkörper in Mund- und Rachenraum, Fieberkrämpfe, Bewusstlosigkeit oder Atemnot: Schnelle Hilfe ist lebenswichtig! Das Vorgehen bei Kindernotfällen unterscheidet sich aber in manchen Details von Notfällen bei Erwachsenen.

Deswegen bietet die AOK Bayern in Kooperation mit dem ASB 90-minütige Erste-Hilfe-Onlineseminare „Erste Hilfe bei Babys und Kleinkindern“ an. Die Teilnehmenden lernen, im Notfall kompetent und sicher zu reagieren. Außerdem erhalten sie hilfreiche Tipps, um ihr Umfeld möglichst kindersicher zu machen. Es gibt genügend Gelegenheit, Fragen zu stellen und ein Stück mehr Sicherheit im Umgang mit Notfallsituationen zu entwickeln.

 

Wenn man sich nur noch wage an seinen letzten Erste-Hilfe-Kurs erinnern kann, ist jetzt der richtige Zeitpunkt, sich unter Diese E-Mail-Adresse ist vor Spambots geschützt! Zur Anzeige muss JavaScript eingeschaltet sein! anzumelden für einen der Onlineseminare am 29.11.2022, entweder vormittags um 9:00 Uhr oder abends um 19:00 Uhr. Die Teilnahme ist für alle Interessierten komplett kostenfrei - unabhängig von ihrer derzeitigen Krankenkasse.