BERLİN (AA) – Almanya’da Berlin Eyaleti Anayasa Mahkemesi, 26 Eylül 2021’de Eyalet Meclisi ve ilçe belediye meclisleri için yapılan seçimlerdeki aksaklıklar ve hatalar nedeniyle seçimlerin tümüyle yenilenmesi gerektiğine hükmetti.

Mahkeme Heyeti Başkanı Ludgera Selting, 26 Eylül’de 2021’de Berlin Eyalet Meclisi ve ilçe belediye meclisleri için yapılan seçimlerin geçersiz olduğunu ve tümüyle yenilenmesi gerektiğini söyledi.

Selting, seçimler öncesinde ve seçimler sırasında “çok sayıda ağır hatalar” yapıldığını, bunların milletvekili dağılımı ve parlamentonun oluşumu üzerinde büyük etkisi olduğunu belirtti.

Seçimler sırasında “eşitlik ve özgürlük” gibi temel ilkelerinin ihlal edildiğini aktaran Selting, seçimlerdeki hataların “çokluğundan ve ağırlığından” dolayı seçimlerin tümüyle yenilenmesinin uygun görüldüğünü ifade etti.

Böylelikle Berlin Eyalet Meclisi ve ilçe belediye meclisleri seçimlerinin 90 gün içinde yapılması gerekiyor.

Berlin Seçim Kurulu Başkanı Stephan Bröchler seçimlerin muhtemelen 12 Şubat’ta düzenleneceğini bildirdi.

-Genel seçimler de kısmen tekrarlanacak

Berlin'de 26 Eylül 2021'de Berlin Eyalet Meclisi ve ilçe belediye meclislerinin yanı sıra genel seçim ve konutların kamulaştırılmasına ilişkin halk oylaması da yapılmıştı.

Federal Meclis ise 11 Kasım’da, seçimlerde yaşanan aksaklıklar ve hatalar sebebiyle genel seçimlerin kısmen tekrarlanması kararını vermişti. Bu karara göre, Berlin'deki 2 bin 257 oy kullanma merkezinden 431'inde genel seçimler yenilenecek.

Seçim günü oy kullanma merkezlerine eksik oy pusulası gönderildiği, bu nedenle tekrar pusula bastırılmak zorunda kalındığı belirtilmiş, bazı seçim merkezlerinde uzun kuyrukların oluştuğu gözlenmişti. Aynı gün koşulan maraton nedeniyle özellikle şehir içindeki bazı caddelerin kapalı olması dolayısıyla oy pusulalarının seçim merkezlerine ulaştırılamadığı, birçok seçim merkezinin de sandıkların kapandığı saat 18.00'den sonra uzun süre açık kaldığı ifade edilmişti.​​​​​​​

Zu einem weiteren Höhepunkt der Lesungsreihe „Literatur live im Falkenhaus“ lädt die Stadtbücherei am Donnerstag, 24.11.2022, ein. Der Schauspieler und Schriftsteller Steffen Schroeder liest aus „Planck oder Als das Licht seine Leichtigkeit verlor“. Ein Roman, der sich meisterhaft zwischen dokumentarischer Aufzeichnung und literarischer Beschreibung bewegt und die ergreifende Geschichte des Widerständlers Erwin Planck im NS-Regime Deutschlands erzählt.

Mit 86 Jahren steht Max Planck vor der schwersten Aufgabe seines Lebens. Der Nobelpreisträger soll ein „Bekenntnis zum Führer“ verfassen. Viel hängt daran, denn Plancks geliebter Sohn Erwin, der am Hitler-Attentat vom 20. Juli beteiligt war, sitzt im Todestrakt von Tegel. Planck denkt zurück an frohe Tage und die dunkle Zeitenwende. Die Gefährten sind im Exil, vor allem vermisst er Albert Einstein. Steffen Schroeder erzählt von der Freundschaft zwischen Max Planck und Albert Einstein, vom Verhältnis berühmter Väter zu ihren Söhnen, von der Liebe in aufgewühlten Zeiten. Und davon, wie die Musik von Johannes Brahms alles miteinander verbindet.

Steffen Schroeder ist Schauspieler und Schriftsteller, er spielte in zahlreichen Fernsehserien und Kinofilmen. Er engagiert sich für den Weißen Ring und ist seit 2017 Botschafter der Organisation Exit Deutschland.

Die Lesung beginnt um 19.30 Uhr im Lesecafé der Stadtbücherei, der Eintritt beträgt 10 €, ermäßigt 7 €. Der Kartenvorverkauf (ggf. Abendkasse) findet in der Stadtbücherei im Falkenhaus statt, bezahlt werden können die Karten auch online per ePayment.

Für gehörlose Menschen übersetzt eine Gebärdensprachdolmetscherin die Lesung.

Weitere Informationen unter www.stadtbuecherei-wuerzburg.de. Telefonisch steht das Team der Stadtbücherei unter Tel. 0931 - 37 3438 für Fragen zur Verfügung.

Bavyera eyaleti başbakanı Dr. Markus Söder Bavyeralı Türk toplumunun önde gelenlerini Prinz-Carl-Palais sarayına Türkiye-Almanya arasındaki iş gücü anlaşmasının yıl dönümünde öğle yemeğine davet etti. Prinz-Carl-Palais sadece başbakanın hizmetinde olan ve sadece seçkin davetlilerin ağırlandığı bir yerleşke. Davete, Türk toplumunun temsilcilerinin yanısıra Bavyera İçişleri Bakanı Joachim Herrmann, Bavyera Uyum Sorumlusu Gudrun Brendel-Fischer ve Türkiye Cumhuriyeti Münih Başkonsolosu Mehmet Günay katıldılar. Başbakanlık odasında verilen resepsiyonda Başbakan Söder sarayın önemini ve bu doğrultuda davetlilere verdiği öneme dikkat çekti.  Söder, “Hepiniz Bavyera’nın parlayan yıldızlarısınız.“ dedi.

Öğle yemeğinde başbakan davetlilere hitap ederek, Türk toplumunun Bavyera eyaleti için önemine dikkat çekti ve katkılarından dolayı teşekkür etti.

Başbakandan sonra Bavyera İçişleri Bakanı, aynı zamanda uyumdan sorumlu bakan olan, Joachim Herrmann misafirleri selamladı. “Bavyera eyaleti herkese güven, huzur ve eşit eğitim imkanı sağlıyor. Anne ve babalar özveri ile destek verince ve çocukların içinde okuma hevesi de olunca mükemmel bir tablo ortaya çıkıyor, bu masada görüldüğü gibi.“ dedi.

Bavyera Uyum Sorumlusu Gudrun Brendel-Fischer de davetlilere hitap ederek, bilhassa kadın temsilcilerin çok sayıda davet edilmesine özen gösterildiğini belirtti. Uyuma Bavyera eyaletinin büyük önem verdiğini ve Türk kuruluşlarının yeni gelen tüm göçmenlere büyük yardımı dokunduğunu belirtti.

Başbakan, yakın zamanda görevi bitecek olan Türkiye Cumhuriyeti Münih Başkonsolosu Mehmet Günay’a hizmetlerinden dolayı teşekkür ederek söz hakkı verdi. Günay, Türk-Bavyera ilişkilerinin 60 yıldan fazla bir mazisi olduğunu, Bavyera’nın krallık döneminde dahi Osmanlı’nın Nürnberg’de bir konsolosu bulunduğunu hatırlattı. Yeni görev yerini henüz bilmediğini, ama her koşulda bir Bavyera gönüllüsü olacağının sözünü verdi. Başbakan Söder, Başkonsolos Günay’ın Almanca dil bilgisini ve iyi ilişkileri övdü ve tüm Türk temsilcilerin bu seviyede Almanca dil bilgisine sahip olması Almanya-Türkiye ilişkilerinde ivme kazandıracağının altını çizdi.

Söder, kendisinin büyük bir Türkiye hayranı olduğunu, Türkiye’nin büyük bir kültüre ev sahipliği yaptığını, Türk-Alman ilişkilerinin – inişli çıkışlı da olsa – sağlam temmellere dayandığını, sıkca Türkiye’de tatil yaptığını, bol bol Nürnberg’de en sevdiği Türk restoranında yemek yediğini ve Nürnberg’de bir çok Türk dostu olduğunu dile getirdi. Menüde meze, kebab ve künefe olması dikkatlerden kaçmadı.

Yoğun programına rağmen iki saatin üzerinde davetlileri dinleyen Söder her konuşmacıdan sonra yorum yaparak, dile getirilen talepleri ve önerileri özel kalem müdürlerine iletti.

Cihan Sendan, Şubat veya Mart 2023 tarihinde Başbakan Dr. Markus Söder’e DTF Kybele Türk-Alman Dostluk Ödülü’nün verileceğini misafirlere duyurdu.

Bavyera-Türk Forumu temsilcisi Serdar Duran Başbakan Söder’e isminin kaligrafi ile yazılmış bir porselen tabağı günün hatırasu için hediye etti.

Yemek programının sonunda Nürnberg Metropol Bölgesi Türk Toplumu Başkanı Bülent Bayraktar’ın önerisi ile birinci nesil Türk göçmenler için saygı ve minnet duruşunda bulunuldu. Bayraktar, “Onların özverisi olmasaydı, bugün bizler bu masada olmazdık. Bazı büyüklerimiz halen yaşıyor, bazıleri ise ebediyete intikal etti. Onlar her zaman kalbimizde.“ dedi.Bavyera Başbakanı bu teklifi kabul ederek, “anneleriniz ve babalarınız sizlerle mutlaka gurur duyuyorlardır“ dedi.

Söder, tüm davetlilerin kendi kulvarlarında çok başarılı olduğunu, bir çoğunun federal ve eyalet bazında liyakat nişanları bulunduğunu, Bavyera’nın çeşitli bölgelerinden özenle seçildiğine vurgu yaptı.

Protokol masasında, sağında oturanlardan başlayarak başbakan tüm davetlilere söz hakkı vererek sıcak bir ortamda teker teker dinledi. Sırayla konuşan davetliler: Erol Sander (Sanatçı, Münih), Fatma Doğan (Eğitim akademisi sahibi, Dillingen), Serdar Duran (CSU ve Bavyera-Türk Forumu, Münih), Kübra Tan (MBE - Müslüman Eğitim Merkezi, Erlangen), Gönül Yıldız-Bulut (Alevi Toplumu Başkanı, Bamberg), Bülent Bayraktar (tgmn - Nürnberg Metropol Bölgesi Başkanı), Gül Solgun-Kaps (Kerschensteiner Ortaokul Müdüresi, Augsburg), Dr.Vural Ünlü (TGB - Bavyera Türk Toplumu Başkanı, Münih), Nilüfer Aktürk (Kadınlar için Kadınlar Derneği Başkanı, Erlenbach), Başhekim Prof. Dr. Dr. Fuat S. Oduncu (Dünya Süryani Tabipler Birliği Başkanı, Münih), Avukat Nazan Şimşek (Çocuk Esirgeme Birliği Başkanı, Augsburg), Sümeyra Aytar, (Belediye Uyum Koordinatörü, Neumarkt i.d.OPf.), Ahmet Can (İşadamı ve TİAD Nürnberg Metropol Bölgesi Türk-Alman İşadamları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi),  Çiğdem Deniz (MfM - Göçmenler için Göçmenler Derneği Başkanı, Aschaffenburg) ve  Cihan Sendan (DTF –Türk Alman Dostluk Federasyonu Federal Başkanı, Münih).

Tüm katılımcılar bu özel davet için başbakana teker teker teşekkür ettiler, Bavyera’nın bir parçası oldukları için memnuniyetlerini dile getirdiler.

Başbakan Söder, Nürnberg’den yakından tanıdığı hemşehrileri Ahmet Can ve Bülent Bayraktar ile ‚senli benli‘ diyalog kurarak, toplantıdan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Erlangenli Bakan Herrmann da Frankonyalı dostları ile yakından ilgilendi. 

Resim: Bülent Bayraktar 

Resim: Bülent Bayraktar

Resim: Bülent Bayraktar

 Resim: Bülent Bayraktar

 Resim: Bülent Bayraktar

Resim: Bülent Bayraktar

Resim: Bülent Bayraktar

 Resim: Bülent Bayraktar

Resim: Bülent Bayraktar 

Resim: Bülent Bayraktar 

Resim: Bülent Bayraktar 

Resim: Bülent Bayraktar

Resim: Serdar Turan

AOK Hessen: Keine hessische Klinik erreicht Top-Werte im Gesundheitsnavigator, der die Qualität von Herzklappen-OPs transparent aufzeigt.

Der Gesundheitsnavigator der AOK Hessen informiert jetzt auch darüber, welche hessischen Krankenhäuser bei Operationen zum Herzklappen-Ersatz besonders gute Behandlungsergebnisse vorweisen können. Abrufbar sind die Ergebnisse von hessenweit acht Kliniken, die in den Jahren 2018 bis 2020 bei knapp 1.450 AOK-Versicherten kathetergestützte Aortenklappen-Implantationen (kurz TAVI) durchgeführt haben.

Die Daten zeigen deutliche Unterschiede bei der Häufigkeit von unerwünschten Ereignissen und ungeplanten Folge-OPs nach dem Eingriff sowie bei der Sterblichkeit der behandelten Patientinnen und Patienten. Große Spannen zeigen sich auch bei der Häufigkeit von Herzinfarkten und Schlaganfällen innerhalb von 30 Tagen nach dem Eingriff. Bemerkenswert: Für keine hessische Klinik konnte eine überdurchschnittliche Behandlungsqualität ausgewiesen werden. Allerdings findet sich auch unter den Kliniken mit unterdurchschnittlicher Leistung kein Haus aus Hessen. Die Auswertungen zur Behandlungsqualität basieren auf dem Verfahren zur „Qualitätssicherung mit Routinedaten“ (QSR), das vom Wissenschaftlichen Institut der AOK (WIdO) seit 2002 unter Einbeziehung medizinischer Expertenpanels weiterentwickelt und um weitere Indikationen ergänzt wird.

Daten zu vielen weiteren Eingriffen

Neben den neuen Qualitätsinformationen zu den TAVIs bietet der Gesundheitsnavigator der AOK Hessen nun auch erstmals klinikbezogene QSR-Ergebnisse zu Mandelentfernungen. Zudem wurden die Ergebnisse zu den bereits im Navigator verfügbaren QSR-Indikationen aktualisiert. Informationen zur Behandlungsqualität aus dem QSR-Verfahren gibt es neben den neuen Indikationen TAVI und Mandelentfernung aktuell zu insgesamt elf weiteren Eingriffen. „Damit ist unser Gesundheitsnavigator das mächtigste aktuell verfügbare Werkzeug, um die Behandlungsqualität einzelner Häuser konkret vergleichen zu können“, sagt der Krankenhaus-Chef der AOK Hessen, Joachim Henkel.

Deutliche Qualitätsunterschiede

„Bei vielen planbaren Operationen gibt es deutliche Unterschiede bei den Behandlungsergebnissen der einzelnen Krankhäuser – selbst, wenn die Versorgung bereits auf relativ wenige Kliniken konzentriert ist. Daher lohnt es sich für einweisende Ärztinnen und Ärzte und betroffene Patientinnen und Patienten, sich vorab über die Ergebnisse zur Behandlungsqualität und über die Fallzahlen der Kliniken in ihrer Umgebung zu informieren“, sagt Henkel. Der Gesundheitsnavigator der AOK Hessen mache für alle Interessierten transparent, welche Kliniken bei der Behandlungsqualität überdurchschnittlich, durchschnittlich oder unterdurchschnittlich abschneiden.

Zum Gesundheitsnavigator der AOK: AOK-Krankenhaussuche – Wir finden die passende Klinik (scrollen bis „Krankenhaussuche des Gesundheitsnavigators: Welche Informationen finde ich hier?“)

Informationen zum QSR-Verfahren: www.qualitaetssicherung-mit-routinedaten.de

Almanya Federal İstatistik Ofisi (Destatis) verilerine göre, Almanya'da Toptan Eşya Fiyat Endeksi, ekimde bir önceki aya göre yüzde 0,6 geriledi, yıllık bazda ise yüzde 17,4 arttı. Endeks, yıllık bazda ağustosta yüzde 19,9 ve eylülde ise yüzde 18,9 artmıştı.

Destatis açıklamasında, "Ekim 2022'de toptan eşya fiyatlarındaki bir önceki yıla göre yüksek artış, halen birçok ham madde ve ara ürün fiyatlarındaki keskin artıştan kaynaklandı." denildi. Toptan eşya fiyatları ekimde yıllık bazda petrol ürünlerinde yüzde 41,5, katı yakıtlarda yüzde 99,1 artış kaydetti.

Ekimde hayvan yemi fiyatlarındaki artışın yıllık bazda yüzde 27,6 olması dikkati çekti. Süt, yumurta, ve yemeklik yağ fiyatları da yıllık yüzde 39,8 yükseldi. Toptan satış, üretici ve son tüketici arasındaki bağlantı noktası olduğundan bu gelişme gelecekteki enflasyon eğilimleri için gösterge niteliği taşıyor.

Ülkede eylülde yüzde 10 olan yıllık enflasyon, enerji ve gıda fiyatlarındaki son yükselişle ekimde yüzde 10,4'e çıkarak 1951'den bu yana görülen en yüksek seviyeye ulaşmıştı.