Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

 

Wenn Würzburger Bürgerinnen und Bürger Steuern und Gebühren nicht zahlen, wie Grundsteuer, Hundesteuer, Kanalgebühren, Bußgelder, dann tritt der Vollstreckungsdienst der Stadtkasse auf den Plan. Der Innendienst erstellt Mahn- und Vollstreckungsbescheide. Kommt dann immer noch kein Geld rein, wird irgendwann der Außendienst damit beauftragt, bewegliche Gegenstände der Schuldnerinnen und Schuldner zu pfänden. Christian Spindler ist im Vollstreckungsaußendienst der Würzburger Stadtkasse, seine Aufgaben sind denen eines Gerichtsvollziehers ganz ähnlich. So manches Auto hat er schon gepfändet, Schmuck, Sparbuch, Bargeld.

Eher vergänglich denn von Dauer ist hingegen das Material, dem er gerne seine freie Zeit widmet, es zergeht nämlich auf der Zunge. Mehl, Eier, Zucker, Früchte: Als Hobbybäcker hat es der Angestellte der Stadt Würzburg in die Jubiläumsstaffel von „Das große Backen“ geschafft. Die erste von insgesamt acht Folgen der zehnten Staffel zeigt Sat.1 am Sonntag, 4. September 2022, um 17:20 Uhr. Christian Spindler misst sich dann mit neun weiteren Hobbybäckern („alles nur Backverrückte“) und möchte sich den Goldenen Cupcake, das eigene Backbuch und 10.000 Euro Preisprämie erbacken. Biskuit rühren, Fondant ausrollen, Dekorationen modellieren – hat das der Vollstrecker drauf?

 

Das große Backen

Gemeistert werden die Herausforderungen in einem Zelt auf dem Gelände des Schloss Stülpe in Brandenburg. Drei Gebäcke müssen in jeder Folge in einer vorgegebenen Zeit entstehen, zwei Aufgabenstellungen kennen die Teilnehmer, die technische Prüfung ist in jeder Folge eine Überraschung. Wenn es dann zum Backen nach Brandenburg geht, dürfen die Teilnehmer nur kurz am Vorabend des Backtages die Zutaten optisch checken. Eine weitere Herausforderung sind die unbekannten Geräte. Da fragt sich der Bäcker: Muss die Backzeit variiert werden, weil der Backofen die Temperatur anders hochfährt als der heimische Backofen? Was kommt am Ende dabei raus? „Glück und Erfahrung helfen“, sagt Christian. Nun muss eine Torte ja nicht nur toll schmecken, sondern auch den hohen optischen Anforderungen gerecht werden. „Bei Buttercreme, da bin ich sicher“, sagt Christian. „Aber Modellieren war nicht so einfach für mich.“ Zumal es bei den Dreharbeiten im Zelt nachmittags schon mal 30 Grad haben konnte. „Mir schmolz der Fondant nur so in den Fingern weg – daheim bin ich eindeutig besser“, zuckt er mit den Schultern.

Wer meint, es sei schon schwierig, unter Drehbedingungen und vor den Augen einer Jury in einem sehr knapp gefassten Zeitrahmen, perfekte Torten zu zaubern, selbst bei bekannten Rezepten, hat Recht. Aber die technische Prüfung hatte es noch mehr in sich: Dieses Gebäck konnten die Teilnehmer eben nicht zuhause üben. „Es warteten ein umgedrehter Rezeptzettel und unbekannte Zutaten auf uns. Das Rezept durften wir erst bei Drehbeginn sehen. Es gab keine Zeitverlängerung, keine zusätzlichen Zutaten, wenn etwas nicht wie erwartet lief. Ausbessern war also unmöglich. Diese Herausforderung war groß, hat mir aber am meisten Spaß gemacht.“

Spannend für die Zuschauer ist nicht nur das Entstehen der Backwerke, sondern natürlich auch die Bewertungen. Besonders beeindruckt hat den Würzburger der Juror Christian Hümbs: „Er ist der Hammer. Wir hatten genau den gleichen Humor und seine Ratschläge waren nicht nur in der Show grandios. Ich werde sie auch in Zukunft beherzigen.“

Wie hat sich Christian Spindler auf „Das große Backen“ vorbereitet? Er hat gebacken, gebacken, gebacken. Backen ist für ihn Ausgleich zum Job. Und da steht er auch mal bis tief in die Nacht in der Küche, wenn er mit dem Ergebnis nicht zufrieden ist. Davon profitierten in den Wochen vor und während seiner Teilnahme am „Großen Backen“ nicht nur Familie und Freunde, sondern auch Kollegen, denen er die Teilnahme am TV-Format aber nicht verraten durfte. „Da war halt immer irgendwas von irgendeiner Gelegenheit übriggeblieben“, verrät er zwinkernd – und profitierte zugleich vom Feedback der Versuchskaninchen. Interessant fand er den Einsatz von Zutaten, auf die er in seinen Backwerken bisher nicht zurückgegriffen hatte wie Chili, Ingwer oder Jalapenos. „Leider bekommt man hier nicht so viele ungewöhnliche Produkte. Ich habe also für viele Euros im Internet bestellt und war mit dem Postboten, der täglich was anlieferte, quasi per Du.“

Aus seiner Begeisterung hört man heraus, wie spannend die Teilnahme an „Das Große Backen“ war. „Es war aber auch sehr zeitraubend“, gibt er zu. „Für Familie und Freunde hatte ich nicht mehr viel Zeit.“ Aber die profitieren ja jetzt noch mehr von ihm und seinen Biskuittorten mit Buttercreme… Und wir Zuschauerinnen und Zuschauer dürfen ab Sonntag bewundern, was er aus Eiern, Mehl und Co. so zaubert und rätseln, ob er die rote Schürze tragen darf und wie weit er wohl kommen wird in der Jubiläumsstaffel.

  

Christian Spindler mit Juror Christian Hümbs (li.)

GİRNE (AA) - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı Su Altı Arama Kurtarma Ekibi, bedensel engellilere yönelik tüplü dalış etkinliği düzenledi.
 

Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığı, Kıbrıs Türk Ortopedik Özürlüler Derneği ve KKTC Engelliler Spor Federasyonu iş birliğinde "Engelsiz Mavilik 3" sloganı adı altında üçüncüsü gerçekleştirilen etkinliğe, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Atilla Karaca, KKTC Engelliler Spor Federasyonu Başkanı Ahmet Akdeniz, Kuzey Kıbrıs Türk Ortopedik Özürlüler Derneği Başkanı Günay Kibrit, engelli vatandaşlar ve aileleri katıldı.

 

Cumhurbaşkanı Tatar, burada yaptığı konuşmada, bir yıl önce de aynı etkinliğe katıldığını hatırlatarak, birlikte ve dayanışma ruhuyla ülkeye sahip çıkmanın önemine değindi.

Tatar, Kıbrıs Türk halkının çok duyarlı olduğuna işaret ederek, engelli vatandaşlara da ayrı bir değer verdiğini söyledi.

 

"Hepimiz biriz ve birlikteyiz, bütün çalışmalarımız bu anlayışla yürütülmektedir." diyen Tatar, Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Karaca, KKTC Engelliler Spor Federasyonu Başkanı Akdeniz, Kuzey Kıbrıs Türk Ortopedik Özürlüler Derneği Başkanı Kibrit'e çalışmaları için teşekkür etti.

Tatar, KKTC'nin kurum ve kuruluşlarıyla engelli vatandaşlara hayata bağlanmaları ve toplumdan soyutlanmamaları için yoğun çalışmalar yürüttüğünü, bu noktada da büyük bir başarı kaydedildiğini belirtti.

Kıbrıs Türk halkının engelleri aşmak için yıllardır mücadele ettiğini vurgulayan Tatar, "Engelleri aşmak zaten bizim ruhumuzun içerisindedir, mücadelemizin bir parçasıdır." dedi.

 

Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Karaca da afet ve acil durumlarda halkın can ve mal güvenliğini korumak için yürüttükleri faaliyetlerin yanı sıra toplumun her kesimine yönelik eğitim, sosyal ve kültürel etkinliklere de destek verdiklerini söyledi.

"Engelli bireylerimizin, gündelik yaşamlarında da toplumun diğer kesimlerinin sahip olduğu imkanlara erişebilmesi Sivil Savunma Teşkilatı Başkanlığının da öncelikli vazifeleri arasında yer almaktadır." diyen Karaca, bu maksatla "Engelsiz Mavilik 3" etkinliğini gerçekleştirdiklerini dile getirdi.

 

 

 

 

 

Karaca, etkinliğe katkı veren tüm kurumlara da teşekkür ederek, katılımcılara keyifli bir etkinlik diledi.

Konuşmaların ardından dalış eğitmenleri verildi, katılımcılar dalışla ilgili bilgilendirdi ve ardından tüplü dalışlar yapıldı.

 

Bedensel engelliler tüplü dalış yaparak, engelsiz bir şekilde su altı güzelliklerini görme imkanı buldu.

Etkinlikte su altında Türkiye ve KKTC bayrakları da açıldı.

AMSTERDAM (AA) - Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, Hollanda'nın başkenti Amsterdam'da, "Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi Reformu: Uluslararası Düzenin Yeniden İnşasına Yönelik Bir Yaklaşım" başlıklı panel düzenledi.
VİYANA (AA) - Rusya’nın Birleşmiş Milletler (BM) Viyana Ofisi Nezdinde Daimi Temsilcisi Mikhail Ulyanov, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin ABD’den ülkesine yapılan silah desteğine ilişkin Twitter’dan yaptığı paylaşıma yönelik "Ukrayna halkına merhamet yok." yorumunda bulunması, Avusturya’da tepkilere yol açtı.
 

Viyana'daki Ukrayna’nın temsilcileri, Ulyanov’un ifadelerini "soykırım çağrısı" olarak yorumladı.

Bunun üzerine Avusturya Dışişleri Bakanlığı, yazılı açıklama yaparak, Rus diplomat Ulyanov'a tepki gösterdi.

Bakanlık, açıklamada, ifade özgürlüğünden yana olunduğunu ancak "bu tür kışkırtıcı söylemlere de kararlı bir şekilde karşı durduklarını" bildirdi.

 

Rus diplomat Bakanlığa çağrılacak

Viyana'da yaklaşık 18 aydır süren İran nükleer müzakerelerinde Rusya heyetinin başkanlığını da yapan diplomatın yarın Dışişleri Bakanlığına çağrılacağı da ifade edildi.

Tepkiler sonrasında paylaşımını silen Rus diplomat Ulyanov da ifadelerinin çarpıtıldığını belirterek Zelenskiy’nin ABD’den silah alarak diplomasi yerine savaşı tercih ettiğini bu nedenle halkına merhamet etmediğini anlatmaya çalıştığını savundu.

ABUJA (AA) - Nijerya'nın kuzeyindeki Adamawa eyaletinde sağanakların yol açtığı sellerde hayatını kaybedenlerin sayısı 14'e yükseldi, 8 bin 400 kişi yerinden oldu.

Nijerya Eyalet Acil Durum Yönetim Ajansının (SEMA) Adamawa Genel Sekreteri Sulaiman Muhammad, yaptığı açıklamada, eyalette devam eden şiddetli yağışların yol açtığı sellerde yaşamını yitirenlerin sayısının 14'e çıktığını belirtti.

 

Muhammad, seller nedeniyle yaklaşık 8 bin 400 kişinin yerinden olduğunu, bunlardan 5 bin 352'sinin bölgedeki okullara sığındığını kaydetti.

Sellerin milyonlarca dolar hasara yol açtığını aktaran Muhammad, hükümetin selzedelere acil insani yardım gönderdiğini ifade etti.

 

İklim değişikliği ve çevre uzmanları, ülkede 53 milyon kişinin sel tehlikesiyle karşı karşıya olduğu uyarısında bulunmuştu.

Nijerya'nın Kano ve Jigawa eyaletlerinde sağanakların yol açtığı sellerde 225 yerleşim yeri sular altında kalmıştı.

 

Avrupa Birliği, Nijerya'nın 5 eyaletindeki selin etkisini azaltmak için acil durum hazırlığı olarak 70 bin avro destek sağlamıştı.

Tropikal iklim kuşağındaki ülkede, yıllık ortalama yağış miktarı bölgesel olarak farklılık gösteriyor.

 

WASHINGTON (AA) - ABD'de Michigan Üniversitesince ölçülen tüketici güven endeksi, ağustosta yukarı yönlü revize edilerek 58,2 oldu.

 

Michigan Üniversitesi, Amerikalı tüketicilerin eğilimleri doğrultusunda hazırladığı ağustos ayına ilişkin tüketici güven endeksi nihai verilerini açıkladı.

Buna göre, tüketici güveni, ağustosta geçen aya kıyasla 6,7 puan artarak 58,2 değerine çıktı. Söz konusu veri yukarı yönlü revize edilirken ağustos ayına ait öncü veri 55,1 olarak açıklanmıştı.

 

Bu dönemde toparlanma gösteren tüketici güveni, temmuzda 51,5 seviyesinde gerçekleşmişti.

Amerikalıların şu anki finansal koşullara yönelik değerlendirmesini ölçen mevcut ekonomik koşullar endeksi, ağustosta aylık bazda 0,5 puan artarak 58,6'ya çıktı.

 

Tüketicilerin uzun vadeli öngörülerini yansıtan tüketici beklentileri endeksi ise aynı dönemde aylık 10,7 puanlık artışla 58'e ulaştı.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Tüketici Anketleri Direktörü Joanne Hsu, tüketici güveninin ağustosta iyileşmeyi sürdürdüğünü belirtti.​​​​​​​ Hsu, enflasyon beklentisinin ise geçen ay yüzde 5,2'den yüzde 4,8'e gerileyerek 8 ayın en düşük seviyesine indiğini kaydetti.

BERLİN (AA) - Almanya’da Postdam Savcılığının, Başbakan Olaf Scholz ve eşi Birtta Ernst hakkında, "çiftin komşularınca çöpte bulunan gizli belgeler" nedeniyle soruşturma yapmayacağı bildirildi.
 

Savcılık Sözcüsü Carla Mostertz, Alman Haber Ajansı DPA'ya yaptığı açıklamada, söz konusu belgelerin korunmaya değer hiçbir sır içermediğini belirtti.

Mostertz, böylelikle resmi sırların korunmasının ihlal edildiği yönünde bir şüphenin bulunmadığını kaydetti.

 

Alman Spiegel dergisinde temmuzda yayımlanan haberde, Brandenburg Eyaleti Eğitim Bakanı da olan Ernst’in çöpe attığı ve komşularınca bulunan belgelerin "özel-yalnızca resmi kullanım için" olarak sınıflandırıldığı ve G7 ülkelerinin liderlerinin eşleriyle ilgili bilgileri içerdiği ifade edilmişti.

ABD, Almanya, İngiltere, Kanada, Fransa, İtalya ve Japonya'dan oluşan G7 ülkelerinin liderleri, 26-28 Haziran tarihlerinde Almanya'nın ev sahipliğinde Bavyera eyaletindeki Elmau Sarayı'nda düzenlenen G7 Zirvesi kapsamında bir araya gelmişti.

 

Potsdam Savcılığı da söz konusu belgelerin çöpe atılmasıyla resmi sırların korunmasının ihlal edilip edilmediğine ilişkin ön inceleme yapmıştı.

 
ANKARA (AA) - Milli Savunma Bakanlığı, Türkiye'nin gönderdiği insani yardım malzemelerini taşıyan iki uçağın daha selden etkilenen Pakistan'a hareket ettiğini bildirdi.

Bakanlığının sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, "Ülkemizin yardım eli sel felaketlerinde zarar gören Pakistanlı kardeşlerimize uzanmaya devam ediyor. İnsani yardım malzemelerini taşıyan TSK’ya ait iki uçağımız daha Ankara Etimesgut Havaalanı’ndan hareket etti." ifadeleri kullanıldı.

Paylaşımda ayrıca uçakların hazırlanış sürecine dair görsellere yer verildi.

İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), selden etkilenen Pakistan'a çadır ve insani yardım malzemesi desteği sağlamak üzere "hava köprüsü" kurulduğunu duyurmuş, ilk etapta 10 bin çadır, 50 bin gıda kolisi, 50 bin hijyen malzemesi ve 10 bin bebek mamasından oluşan insani yardım malzemesinin sel bölgesine gönderilmesine başlandığını açıklamıştı.

Pakistan Ulusal Afet Yönetim Ajansı (NDMA), 14 Haziran'dan bu yana etkili olan muson yağmurlarının yol açtığı sel ve heyelanlar nedeniyle 1000'den fazla kişinin hayatını kaybettiğini duyurmuştu.

Şiddetli yağışlar sebebiyle 992 bin 871 evin hasar gördüğü, 727 bin 144 çiftlik hayvanının telef olduğu, yağışlardan yaklaşık 33 milyon 46 bin kişinin etkilendiği, 498 bin 442 kişinin ise kurulan yardım kamplarında yaşadığı belirtilmişti.

 

 

 

 

 

BERLİN (AA) - Almanya’da Başbakan Olaf Scholz’un, Ekonomi ve Enerji Bakanı Robert Habeck ile resmi ziyaret için Kanada’ya gittiği uçakta kimsenin maske takmaması. tartışmalara yol açtı. 

Sosyal medyada, Scholz ile Kanada’ya giden ve Alman heyetinde bulunan Habeck’in yanı sıra uçaktaki gazetecilerin de maske takmadığına ilişkin görüntüler ortaya çıktı.

Bunun üzerine birçok kişi, Kovid-19 salgınındaki kurallardan ötürü Almanya’ya iniş yapan veya ülkeden kalkan uçaklarda maske zorunluluğu bulunduğuna dikkati çekerek hükümet üyelerinin ve gazetecilerin uçakta maske takmamasını eleştirdi.

Hristiyan Demokrat Birlik Partisi Milletvekili Armin Laschet, Enfeksiyon Korumu Yasası’nın hükümete ait uçak için maske zorunluğu konusunda bir istisna getirilmediğini belirtti.

Laschet, uçaklardaki maske takma zorunluluğunun kaldırılmasını istedi.

Hür Demokrat Parti (FDP) Milletvekili Olaf in der Beek de hükümetin uçağındaki bu görüntülerden sonra insanlara maske zorunluluğunu anlatmanın gerçekten zor olacağını belirterek “İki sınıflı bir toplum olamaz ve olmaması lazım. En iyi çözüm, maske zorunluluğunu kaldırmak." değerlendirmesinde bulundu.

Lufthansa şirketince Twitter’dan yapılan paylaşımda da PCR testinin yolcuları maske takmaktan muaf tutmadığı kaydedildi.

Alman basınında ve sosyal medyada, hükümet üyelerine PCR testi yaptırdıktan sonra uçakta maske takmamalarına izin verildiği ancak bu hakkın vatandaşlara verilmediği eleştirilerinde bulunuldu.

Alman hükümetinden, Alman Haber Ajansı DPA’ya yapılan açıklamada, Alman Hava Kuvvetlerine ait uçaklarda maske takma zorunluluğu bulunmadığı aktarılarak tüm yolcuların uçak kalkmadan önce güncel negatif PCR testi ibraz etmesi gerektiği ve böylelikle yüksek koruma seviyesinin sağlandığı kaydedildi.

 

BERLİN (AA) - Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Rusya'ya karşı savaşan Ukrayna'ya gerektiği sürece askeri ve mali destek vereceklerini söyledi.

Baerbock, Bild am Sonntag gazetesine yaptığı açıklamada, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın daha uzun yıllar sürmesine hazırlıklı olunması gerektiğini belirtti.

Rus hükümetinin, "Ukrayna'yı boyunduruğu altına almaya ilişkin sabit düşüncesinden" vazgeçmediğini ifade eden Baerbock, ancak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'yı hızlı bir şekilde alma düşüncesinin de yerine gelmediğini kaydetti.

Baerbock, bunun gerçekleşmemesi için her şeyi yapacaklarını vurgulayarak "Elbette savaşın bir an önce bitmesini isterim. Ancak maalesef Ukrayna'nın gelecek yaz da dostlarından yeni ağır silahlara ihtiyacı olacağını varsaymak zorundayız. Benim için şu nettir: Ukrayna özgürlüğümüzü, barış düzenimizi de savunuyor ve biz Ukrayna'ya mali ve askeri destek veriyoruz." dedi.

Almanya Dışişleri Bakanı Baerbock, Ukrayna'ya bu desteğin gerektiği sürece verileceğinin altını çizdi.

Putin'in masum insanları bombalamaya son vermesi ve tanklarını geri çekmesi durumunda ateşkesin mümkün olabileceğini ifade eden Baerbock, Rusya Devlet Başkanı'nın bu emri her vakit verebileceğini belirtti.

Baerbock, Almanya'nın Ukrayna'ya ağır silahlar sağladığını aktararak "Ukraynalıların daha fazla ve daha hızlı teslimat istediğini anlıyorum. Ancak şu anda öncelikli olarak ihtiyaç duyulan, işler durumda olan yüksek modern sistemler nakledilebilir şekilde envanterimizde çok sayıda bulunmuyor." ifadesini kullandı.

Aynı zamanda Almanya'nın, Baltık ülkeleri gibi ortaklara NATO topraklarının her köşesinin savunulacağı sözünü verdiğini anımsatan Baerbock, bu durum için de Alman ordusunun hareket kabiliyetinde olması gerektiğini belirtti.

Kırım'ın da Ukrayna'ya ait olduğunu vurgulayan Baerbock, dünyanın 2014'te Kırım’ın yasa dışı ilhakını hiçbir zaman tanımadığını kaydetti.