Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Saarland Eyalet Birliği ve Veliler Kolu iş birliğinde camiler arası satranç turnuvası düzenlendi.
Saarland DİTİB Veliler Kolu Başkanı Bünyamin Sağ’ın organizesinde ve Sulzbach DİTİB Merkez Camii ev sahipliğinde düzenlenen satranç turnuvasının finalinde dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.
Eyalet geneli camiler arasında kız ve erkek öğrenciler kategorisinde ilki düzenlenen satranç turnuvanın finalinde, 16 öğrenci büyük bir mücadele örneği sergiledi.
Sulzbach DİTİB Merkez Cami din görevlisi Nurullah Parlak ve veliler kolu başkanı Nazmi Göktaş, turnuvaya ev sahipliği yapmaktan duydukları mutluluğu ifade ederek, farklı şehirlerden gelen öğrencilerin birbirleriyle tanışmasına ve kaynaşmasına vesile olduklarını ifade etti.
Saarland DİTİB Eyalet Veliler Kolu Başkanı Bünyamin Sağ, turnuvaya katılan başta öğrenciler olmak üzere velilere ve din görevlilerine teşekkür ederek, daha güzel projelerle gençlere yol göstermeye devam edeceklerini söyledi.
Gençlerin cami dersleri dışında sosyal etkinliklere katılmalarının önemine vurgu yapan Saarland eyaleti din görevlileri koordinatörü Arif Şimşek, “Gençlere bu ortamları sağlamak çok önemli. İnşallah bu tür faaliyetleri çeşitlendirerek evlatlarımızın ilgisini çekmeye ve onların cami endeksli faaliyetlerde yer almaları için çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.
DİTİB’in 40’ıncı kuruluş yıl dönümünde teşkilatın kurucularına ve bugüne taşıyan herkese minnettarlığını ifade eden Saarland DİTİB Eyalet Birliği Başkanı Erkan Kahveci ise, DİTİB cami dernekleri arasında Almanya genelinde bir ilki gerçekleştirdiklerinini söyledi. Kahveci, “Geleceğimizin gözbebeği çocuklarımıza daha fazla hizmet sunarak onlara ulaşmalıyız, çünkü onlar bizim yarınlarımızı şekillendirecek olan nesillerdir” diye konuştu.
Turnuvanın finalinde dereceye giren öğrencilere belge ve çeşitli hediyeler verildi.
BERLİN (AA) - Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius, ABD Başkanı Joe Biden'ın "İsrail'in Refah'a geniş çaplı saldırıyla girmesi durumunda bu ülkeye silah göndermeyi durduracağını" açıklamasının ardından, Alman hükümetinin de bu konuyu istişare ettiğini söyledi.
Bir ziyaret kapsamında ABD'de bulunan Pistorius, Alman kamu yayıncısı ZDF'de katıldığı bir programda, "ABD Başkanı Joe Biden, Refah'ın işgal edilmesini yanlış bulduğu için İsrail'e mühimmat sağlamak istemiyor. Almanya'dan da benzer adımlar olacak mı?" şeklindeki soruyu yanıtladı.
"Bu, şu anda istişare ediliyor. Buna henüz cevap veremem." ifadesini kullanan Pistorius, bu konudaki sorumluluğun öncelikle Almanya'nın başbakanlığı ve dışişleri bakanlığında olduğunu belirtti.
Pistorius, "Kapalı kapılar ardında elbette görüş alışverişinde bulunduk. Ancak kararları duyurmak benim rolüm değil." şeklinde konuştu.
"Amerikalıların adımını anlıyor musunuz?" sorusuna da Pistorius, "Evet, anlayabiliyorum." cevabını verdi.
ABD Başkanı Biden, CNN'e verdiği röportajda, İsrail'in Refah'a geniş çaplı saldırıyla girmesi durumunda bu ülkeye silah göndermeyi durduracağını söylemişti.
Biden, "Eğer Refah'a girerlerse, henüz (kapsamlı bir saldırıyla) girmediler, eğer girerlerse o zaman Refah'ta ve diğer şehirlerde kullanılan silahları göndermeyeceğimi açıkça belirttim." diye konuşmuştu.
İsrail'in Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Gilad Erdan, İsrail haber kanalı Channel 12'ye yaptığı açıklamada, Biden'ın açıklamasının "sinir bozucu olduğunu ve hayal kırıklığı yarattığını" ifade etmişti.
Ekimde 16 yaşına girecek altızların babası Hikmet Temiz: "Aynı okula gidiyorlar ancak ayrı sınıflardalar. Çocuklarımız, sosyal medyada konuşulmaya devam ediyor"
BERLİN (AA) - Almanya'nın başkenti Berlin'de yaşayan ve "Berlinli Altızlar" (Berliner Sechslinge) olarak 16 yıl önce tüm dünyada haber yapılan Türk altız kardeşler, Başkonsolos İlker Okan Şanlı'ya ziyarette bulundu.
Ülke genelinde ilgiyle izlenen "Berlinli Altızlar" Zeynep, Zehra, Esma, Rana, Ahmed ve Adem ile kardeşleri Meryem ve Malik Musa’nın ebeveynleri Roksana ve Hikmet Temiz, Berlin Başkonsolosu Şanlı'ya daveti için teşekkür etti.
Aslen Rizeli olan Hikmet Temiz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ekim ayında 16 yaşına girecek altızları büyütürken yaşadıkları zorluklara dikkati çekerek, "Zor tabii ki halen maraton gibi devam ediyor." dedi.
Toplam 10 kişi olduklarını belirten Hikmet Temiz, bu nedenle iki araç kullanmak zorunda kaldıklarını söyledi.
Çocukların her döneminin farklı olduğunu ve aynı okula gittiklerini anlatan Hikmet Temiz, "Aynı okula gidiyorlar ancak ayrı sınıflardalar. Çocuklarımız tabii ki sosyal medyada konuşulmaya devam ediyor." diye konuştu.
Polonya kökenli anne Roksana Temiz de Alman medyasının ilgisinin sürdüğüne dikkati çekerek, çocukları büyütürken yaşadıklarını Başkonsolos Şanlı ile paylaştı.
- "Evde 8 çocuk nasıl oluyor?"
Başkonsolos Şanlı da altızların doğdukları zaman çok fazla habere konu olduklarını hatırlatarak, "Halihazırda sosyal medyada çok takip edilen bir aile altızlar. Bir de iki kardeşleri daha var, dolayısıyla 8 kardeşler. Ben de gerçekten merak ediyorum. Evde 8 çocuk nasıl oluyor? Belki biz de bu konuda tecrübelerinizden faydalanırız bizim evdeki durum bağlamında." diye konuştu.
Ailenin "Berlinli Altızlar" diye anılmasının Türk toplumunun aslında Berlin'le ne kadar fazla iç içe bulunduğunun önemli bir göstergesi olduğunu vurgulayan Şanlı, "Dolayısıyla beni ziyaret ediyorlar bugün, sağ olsunlar. Ben de onları misafir etmekten büyük mutluluk duyuyorum." dedi.
BERLİN (AA) - Almanya, fanatik Yahudilerin, işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Birleşmiş Milletler (BM) Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) Genel Merkezi'ne saldırısını kınadı.
Almanya Dışişleri Bakanlığının sosyal medya platformu X'teki İngilizce hesabından, UNRWA Genel Merkezi'ne düzenlenen saldırıya ilişkin açıklama yapıldı.
Bakanlık açıklamasında, "Doğu Kudüs'te UNRWA'ya karşı şiddet içeren protestoların artmasını kınıyoruz. İsrail, işgal altında bulunan Filistin topraklarındaki BM tesislerinin ve kurumun personelinin korunmasını sağlamalıdır." ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, BM'nin Gazze, Batı Şeria ve Doğu Kudüs'te önemli görevlerini yerine getirebilmesi gerektiği belirtildi.
- UNRWA Genel Merkezi'ne saldırı
İsrailli fanatik Yahudiler, 7 Mayıs'ta İsrail'e bağlı Kudüs Belediye Başkan Yardımcısı Aryeh Yitzhak King'in çağrısıyla Doğu Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi'ndeki UNRWA Genel Merkezi önünde protestoda bulunmuştu.
UNRWA Genel Komiseri Philippe Lazzarini de dün X platformundan yaptığı açıklamada, gösteriye tepki göstermişti.
Lazzarini'nin gösteriye ilişkin yayımladığı görüntüde, İsrailli protestocuların, UNRWA Genel Merkezi'nin kapısına vurması, döviz asmaya çalışması yer alıyor.
Philippe Lazzarini, "(İsrail'e bağlı) Kudüs Belediyesinin seçilmiş bir üyesinin çağrısıyla yapılan bu protesto, taciz, gözdağı, Vandallık ve BM mülküne zarar vermekten başka bir şey değildir." ifadesini kullanmıştı.
Die Kandidatin auf Listenplatz Nummer 1 wartet auf die Unterstützung der Wähler/innen mit Migrationshintergrund
Werdegang von Christine Singer
Schwerpunkte
Die Versorgung mit Lebensmittel ist ein hohes Gut. Krisenzeiten zeigen uns, wie wichtig die Selbstversorgung mit den Lebensgrundlagen Ernährung und Energie für uns ist.
Mittelstand entlasten:
Die überbordende Bürokratie lähmt und zerstört den Mittelstand. Sie behindert regionale Unternehmen, die es für einen lebendigen ländlichen Raum braucht.
Angepasste Standards für Importe in die EU:
Handelsabkommen mit Drittländern müssen aus ökologischen, sozialen und ökonomischen Gründen den Qualitäts- und Prozessstandards der EU entsprechen.
Sicherheit stärken:
Die gemeinsame Verteidigungs- und Sicherheitspolitik muss stark sein. Unsere Cybersicherheit muss für deutlich mehr Resilienz gegen Cyberbedrohungen sorgen. Wir müssen dafür sorgen, dass „Made in Germany“ ein Qualitätsversprechen bleibt.
Aksaray Üniversitesi (ASÜ), Kültür, Tarih ve Entegrasyon Araştırmaları (IKG) Enstitüsü iş birliğiyle "Kültür, Tarih, Ekonomi ve Siyaset Bağlamında Türkiye-Almanya İlişkileri" konulu bir konferans düzenledi.
Bir selamlama konuşması yapan ASÜ Rektörü Prof. Dr. Alpay Arıbaş, Türkiye-Almanya ilişkilerinin Osmanlı’ya uzanan derin köklere sahip olduğunu söyledi. İkili ilişkilerin Birinci Dünya Savaşı’nda müttefikliğe dönüştüğünü ifade eden Rektör Arıbaş, “İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ise Türkiye, yerle bir olan ve kalkınma hamlesi için iş gücüne ihtiyaç duyan Almanya’ya destek vermiştir. 30 Ekim 1961 tarihinde yapılan bir anlaşmanın ardından Türk insanı, iş gücü olarak Almanya’ya gitmeye başlamıştır. Bu süreç her iki ülkenin daha da yakınlaşmasına vesile olmuştur” dedi. Rektör Arıbaş, “Şu anda Avrupa’da önemli bir Türk nüfusu var. Bu nüfusun büyük kısmı Almanya’da yaşıyor. Almanya’da yaşayan Türkler arasında Aksaray, Konya gibi Orta Anadolu coğrafyasının insanlarının da ağırlıkta olduğunu biliyoruz” dedi. Rektör Arıbaş, konuşmasının son kısmında, Avrupa’da yaşayan Türklerin Türkiye ile Avrupa ülkeleri arasındaki ilişkilerde köprü olduklarını da belirtti ve bu hususta farklı çalışmalar yapılması gerektiğini kaydetti.
Almanya IKG Enstitüsü Başkanı Dr. Latif Çelik, geniş bir perspektif üzerinden Türkiye-Almanya ilişkilerini anlattı. Türkiye’nin Avrupa’da en yoğun şekilde Almanya ile temas halinde olduğunu söyleyen Latif Çelik, sürecin tarihsel ve güncel boyutları hakkında bilgiler verdi.
Dr. Latif Çelik devamla, “Türkiye ile Almanya çok boyutlu ilişkilere sahiptir. Her iki ülke arasında kökleri tarihin derinliklerinde olan ciddi ve bir o kadar da karmaşık bir ilişkiler yumağı görüntüsündeki derin stratejik ilişkiler var. Her iki taraf da bunun bilincinde olarak ilişkileri germemeye özellikle dikkat etmektedir. Ancak Almanya ve Türkiye’nin birbirinden uzaklaşıp gerginleşmeden bu ilişkilerin anlamlandırılması çok önemlidir” şeklinde konuştu.
Türk-Alman ilişkilerinin Almanya ve Türkiye coğrafyalarındaki izlerini bir araya getirmek için ciddi çalışmalar yaptıklarını belirten Dr. Latif Çelik konuşmasının devamında, “Almanya’da Türk özleri ve Türkiye’de Alman özleri adlı kitaplar en çok satan eserlerin başında gelmektedir. İki dilde yazılan bu eserlerin okuyucularının daha çok Almanlar olduğunun ortaya çıkması ise çok önemli. Kültür tarihi alanındaki çalışmalar arttıkça Türk-Alman ilişkilerinin sağlıklı bir düzlemde devam edeceğine olan inancımız tamdır” şeklinde konuştu.
Dr. Latif Çelik Türk-Alman ilişkilerinin devasa boyutlarında geniş bir ufuk turu gerçekleştirerek 8 asır öncesinden günümüze kadar gelen dönemi konferans salonundaki dinleyicilere aktardı. Düzenlenen etkinlik ve konferans sonunda soruların yanıtlanması ve plaket takdiminin ardından sona erdi.
Öğrenciler, üniversitenin iç bahçesi "Theaterhof"ta çadırlar kurarak dayanışma kampı oluşturdu.
Yaklaşık 150 öğrencinin katıldığı gösteride, "Biz binleriz, milyonlarız, hepimiz Filistinliyiz", "Filistin'e özgürlük", "Tüm gözler Refah’ta", "İsrail, terör devletidir", "Almanya utan" şeklinde sloganlar atıldı.
Öğrenciler, Gazze’de soykırımın durdurulmasını, Almanya’nın İsrail’e silah yardımı yapmamasını, Almanya’da Filistin destekçilerine baskı yapılmamasını talep etti.
Öğrencilerin kurduğu Filistin'e destek kamp alanının çevresinde çok sayıda polis bulunuyor.
Toplantı sırasında taraflar kültür, gençlik ve spor alanlarında işbirliği konularını ele aldılar. Bakan Yardımcısı, Kırgız tarafının yukarıda belirtilen alanlarda yürüttüğü çeşitli faaliyetler hakkında kısa bilgi verdi.
Taraflar ayrıca, merkezi Kırgız Cumhuriyeti'nde olmak üzere TDT Spor Ajansı'nın kurulması konusunda görüş alışverişinde bulundular.