Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

Almanya Ekonomi Bakanlığı Raporu'na göre, federal hükümet 2022/23 kış yarı yılında ekonomik üretimde düşüş bekliyor
 

BERLİN (AA) – Almanya'da enerji fiyatları ve enflasyon artmaya devam ederken buna bağlı olarak satın alma gücü kaybı, ülkenin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla'nın (GSYH) büyümesini de etkiliyor.

Almanya Ekonomi ve Enerji Bakanlığı, ülke ekonomisine yönelik aylık raporunu yayımladı.

 

Raporda, üçüncü çeyreğin Alman ekonomisi için beklenenden daha iyi geçtiği ve ekonominin büyüdüğü vurgulanarak, “Bununla birlikte, federal hükümet 2022/23 kış yarı yılında ekonomik üretimde bir düşüş bekliyor, bunun bir sonucu olarak 2023 için ortalama GSYH büyüme oranı biraz negatif olabilir.” ifadesine yer verildi.

 

Sanayi üretiminin üçüncü çeyreğin sonunda yeniden artış gösterdiğine vurgu yapılan raporda, gelecek aylara ilişkin görünümün de talepte gözle görülür bir düşüşle olumsuz olduğuna dikkat çekildi.

Avrupa'nın en büyük ekonomisine sahip Almanya, Moskova'nın Kuzey Akım 1 doğal gaz boru hattı üzerinden gaz akışını durdurma kararının tetiklediği sarmal bir enerji kriziyle karşı karşıya.

 

Rusya-Ukrayna savaşına ilişkin endişeler enerji kaynakları üzerinde baskı oluşturmaya devam ederken, Alman hükümeti de bu kış sanayinin çarklarının dönmesini, ışıkların açık ve evlerin sıcak kalmasını sağlamak için çabalıyor.

Ülkede enerji ve gıda maliyetlerindeki artış, enflasyonu yukarı yönlü baskılarken hane halkı ve şirketler üzerinde de ağırlığını hissettiriyor.

 

Ülkede eylülde yüzde 10 olan yıllık enflasyon, enerji ve gıda fiyatlarındaki son yükselişle ekimde yüzde 10,4'e çıkarak 1951'den bu yana görülen en yüksek seviyeye ulaşmıştı.

Hükümet, ekonomide bu yıl yüzde 1,4 büyüme, gelecek yıl ise yüzde 0,4 küçülme bekliyor.

"İran Dışişleri Bakanı'nın Almanya'yı tutum ve eylemlerimizden dolayı sonuçlarıyla tehdit ettiğini duydum. Tahran'daki yönetime sadece şunu söyleyebilirim: Siz nasıl bir hükümetsiniz ki kendi vatandaşlarınıza ateş ediyorsunuz?"
 
 

BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Olaf Scholz, İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan'ın Almanya'yı tehdit etmesine sert tepki gösterdi.

Scholz, haftalık videolu mesajında yaptığı açıklamada, "İran Dışişleri Bakanı'nın Almanya'yı tutum ve eylemlerimizden dolayı sonuçlarıyla tehdit ettiğini duydum. Tahran'daki yönetime sadece şunu söyleyebilirim: Siz nasıl bir hükümetsiniz ki kendi vatandaşlarınıza ateş ediyorsunuz? Bu şekilde hareket eden herkes bizim direnişimizi bekleyebilir." ifadelerini kullandı.

 

Göstericilere ve Almanya'daki İran kökenli vatandaşlara da seslenen Scholz, "Talep ettiğiniz her şeyin arkasındayız, insan hakları ve kadın hakları için. İran halkının yanındayız." dedi.

Alman Başbakan, İran'da Mahsa Emini'nin ölümünün ardından yaklaşık iki aydır insanların Emini ve diğerleri için sokaklara döküldüğüne dikkati çekti.

Meselenin kıyafet yönetmeliği olmadığını dile getiren Scholz, "Herkes İran'da daha fazla özgürlük ve adalet için sokaklarda mücadele ediyor." şeklinde konuştu.

Scholz, bunun ne kadar büyük bir cesaret gerektirdiğini hayal bile edemeyeceklerini kaydederek, Almanya'da yüz binlerce İran kökenlinin İran'daki aile üyeleri için endişe duyduğunu ve her gün kendisine ulaşan görüntüler karşısında şoke olduğunu belirtti.

 

- "Şiddete derhal son verilmesini talep ediyoruz"

Birleşmiş Milletlerde (BM) İran'daki gelişmeler hakkında yaptığı konuşmaya atıfta bulunan Scholz, şunları söyledi:

"İran, Birleşmiş Milletler üyesidir. İran insan haklarını destekleme ve koruma taahhüdünde bulunmuştur. İnsan hakları ihlal edildiğinde bunu görmeli ve harekete geçmeliyiz. Biz de bunu yapıyoruz. Tahran, Senendec, İsfahan ve Şiraz'da sokaklarda ve mahkeme salonlarında neler olduğunu görüyoruz. Özgürlük ve adalet için verilen mücadeleyi görüyoruz. Şiddete derhal son verilmesini talep ediyoruz. Siyasi tutukluların, hapisteki gazetecilerin serbest bırakılmasını talep ediyoruz."

 

- "Gelecek hafta bu yaptırımlara yenileri eklenecek"

Avrupa Birliğinin (AB) İran'a karşı halihazırda çeşitli yaptırım paketlerini kabul ettiğini hatırlatan Scholz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu yaptırımlarda özellikle de kendi halklarına karşı uygulanan şiddetten sorumlu olanlara odaklanılmaktadır. Gelecek hafta bu yaptırımlara yenileri eklenecek. Devrim Muhafızları ve siyasi liderlik üzerindeki baskıyı daha da arttırmak istiyoruz. Faillerin sorumlu tutulabilmesi için delillerin toplanmasını destekliyoruz. BM İnsan Hakları Konseyinde özel bir oturum düzenlenmesini istiyoruz."

 

- İran'ın Almanya'yı tehdit etmesi

İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, AB'nin Tahran'a yeni yaptırım paketi hazırlığında olduğunu açıklayan Almanya'ya "orantılı ve kesin" cevap vereceklerini belirtmişti.

Abdullahiyan, Twitter hesabından, "Eski bağları baltalamak uzun vadeli sonuçlar doğurur. Almanya ortak zorlukları çözmeyi veya (İran ile) karşı karşıya gelmeyi seçebilir. Cevabımız orantılı ve kesin olacaktır." ifadelerini kullanmıştı.

 
BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Olaf Scholz, İstanbul Beyoğlu'ndaki terör saldırısıyla ilgili Türk halkına taziyelerini iletti.
 

Olaf Scholz, Twitter paylaşımında, "İstanbul'un kalbinden bize ulaşan görüntüler korkunç. Bu zor saatlerde düşüncelerimiz terör kurbanları ve aileleriyle birlikte. Türk halkına en derin taziyelerimizi sunuyoruz." ifadelerini kullandı.

Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier de dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, terör saldırısı nedeniyle hayatını kaybedenler için taziye mesajı göndermişti.

 

Steinmeier, mesajında, işlek olan İstanbul'un ortasında meydana gelen patlama haberinden dolayı sarsıldığını belirterek, "Düşüncelerim kurbanlarla ve onların yakınlarıyla. Tüm yaralılara geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Bu şok anında Almanlar olarak İstanbulluların ve Türk halkının yanındayız." ifadelerine yer vermişti.

BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, Beyoğlu'ndaki terör saldırısında hayatını kaybedenler için taziye mesajı gönderdi.
 

Başbakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Olaf Scholz, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a İstanbul'daki patlama nedeniyle taziyelerini iletti.

 

Scholz mesajında, "Sayın Başkan, İstanbul'un merkezinde meydana gelen ve masum insanları aniden hayatlarından koparan ve çok daha fazlasını yaralayan patlama haberini dehşetle duydum. Federal hükümet adına başsağlığı dileklerimi ifade etmek isterim. Düşüncelerimiz kurbanların yakınlarıyla birlikte. Yaralılara acil şifalar diliyorum." ifadelerini kullandı.

 

Satın almanın, gerekli izinlerin alınmasının ardından 2023’de tamamlanması bekleniyor.
 

BERLİN (AA) – Alman silah üreticisi Rheinmetall, çok sayıda ülkeden gelen mühimmat talebini karşılamak için patlayıcı ve mühimmat üreticisi Expal Systems'i 1,2 milyar avroya satın almak üzere anlaşmaya vardığını duyurdu.

Rheinmetall’dan yapılan açıklamaya göre, İspanya merkezli patlayıcı ve mühimmat üreticisi Expal Systems, Rheinmetall’in satın alma teklifini kabul etti.

 

1,2 milyar avroluk satın almanın, gerekli izinlerin alınmasının ardından 2023’te tamamlanması bekleniyor.

Satın almayla Rheinmetall, patlayıcı ve mühimmat ürünlerini genişletmeyi hedefliyor.

Bu arada, haberin ardından Rheinmetall hisseleri yüzde 5’ten fazla değer kazanarak 174,60 avro seviyesine yükseldi.

 

60'tan fazla ülkede ihracat yapan Expal Systems'ın satışlarının 2023'te yaklaşık 400 milyon avro olması beklenirken, şirketin 11 üretim tesisinde 1.000'den fazla çalışanı bulunuyor.

Öte yandan, Ukrayna-Rusya arasındaki savaş, Avrupa’daki hükümetlerin savunma harcamalarını artırmaya teşvik ederken, bu da Alman silah üreticisi Rheinmetall’in satışlarının artmasına sebep oluyor.

Rheinmetall’ın yalnızca silah ve mühimmat alanında bu yılın ocak-eylül döneminde aldığı siparişleri geçen yılın aynı dönemine göre üç kat artarak 2 milyar avroya yükseldi.

 

Almanya'da 5 fabrikaya sahip Rheinmetall, yaklaşık 24 bin kişiye istihdam sağlıyor. Alman şirket ayrıca Kanada, ABD, İngiltere, Avusturya, İsviçre, İtalya, Macaristan, Güney Afrika ve Avustralya'da üretim yapıyor.

Rheinmetall, mühimmatın yanı sıra tank, zırhlı nakliye araçları, silahlar ve uçaksavar sistemleri de üretiyor.

 

Rusya'nın Ukrayna-Rusya arasındaki savaşı nedeniyle birçok AB ülkesi savunma bütçelerini artıracağını açıklarken, Alman hükümeti de Alman Silahlı Kuvvetleri'ni (Bundeswehr) güçlendirmek için 100 milyar avro değerinde özel bir fon oluşturacağını duyurmuştu.

 

BERLİN (AA) - ABD merkezli e-ticaret şirketi Amazon’un bu hafta büyük çaplı işten çıkarma planladığı bildirildi.

New York Times’ın (NYT) konuyla ilgili isimsiz kaynaklara dayandırdığı haberinde, küresel ekonomide belirsizliğin artmasıyla Amazon'un küresel iş gücünün yüzde 3'üne denk gelen 10 bin kişiyi işten çıkarmaya hazırlandığı aktarıldı.

 

Haberde, işten çıkarmaların insan kaynakları, perakende ve yapay zeka destekli sanal asistan Alexa gibi ürünleri içeren cihazlar departmanından olacağı ve bu hafta başlamasının beklendiği kaydedildi.

Amazon tarafından konuya ilişkin henüz resmi bir açıklama yapılmazken, gerçekleşirse ABD’li şirketin 1994'teki kuruluşundan bu yana en büyük işten çıkarması olacak.

Öte yandan, 9 Kasım’da Facebook, Instagram ve WhatsApp'ın sahibi Meta, 11 binden fazla çalışanını işten çıkaracağını duyurmuştu.

 

Elon Musk'ın 44 milyar dolara satın alması sonrası sosyal medya şirketi Twitter'da işten çıkarmalar başlamış ve şirket çalışanlarının yüzde 50'sinin işine son verildiği bildirilmişti.

Küresel ekonomik belirsizliklerle karşı karşıya olan şirketler, maliyetlerini düşürmeye yönelik adımlar atmak ve işe alımları durdurmak zorunda kalıyor.

 

Dünya genelinde yükselen enflasyon ve bozulan makroekonomik görünüm, şirketleri yeni duruma uyum sağlamaya zorluyor.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank (solda), Brüksel’de AB Komisyonunun Yenilik, Araştırma, Kültür, Eğitim ve Gençlikten Sorumlu Üyesi Mariya Gabriel (sağda) ile bir araya geldi.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
Roma Yunus Emre Enstitüsü'nün de üyesi olduǧu Avrupa Birliği Ulusal Kültür Enstitüleri (EUNIC) Roma organizasyonuyla gerçekleştirilen "Özgürlüǧün İzinde" karma sanat sergisine Türkiye adına Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi öǧrencisi Lena Demirhan (solda) katıldı.
 
Roma'daki eski bir çocuk ve kadın ıslah evi olan, şimdilerde ise restorasyon enstitüsü olarak hizmet veren San Michele Enstitüsündeki serginin açılışında, Türkiye'nin Vatikan Büyükelçisi Lütfullah Göktaş (ortada) ve Yunus Emre Enstitüsü Roma Türk Kültür Merkezi Müdürü Sevim Aktaş (sağda) hazır bulundu. Göktaş ve Aktaş, Demirhan'ı tebrik etti.
 
 
 
 
 
 
FAO: "Komisyon, Türkiye'nin yerli olmayan türler gözlemevine ev sahipliği yapma teklifini onayladı"
 

ROMA (AA) - Türkiye'de, sürdürülebilir balıkçılık çalışmaları amacıyla Akdeniz çapında gözlemevi oluşturulmasına karar verildi.

BM Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) Akdeniz Genel Balıkçılık Komisyonu'ndan (GFCM) bugün yapılan yazılı açıklamaya göre, 20'den fazla ülke ile Avrupa Birliği, geçen hafta Arnavutluk'un başkenti Tiran'da gerçekleştirdiği 45. yıllık oturumunda, Akdeniz ve Karadeniz'de deniz canlılarının korunmasını ve sürdürülebilir kullanımını sağlamak için 21 önlem kabul etti.

 

FAO'nun Akdeniz Genel Balıkçılık Komisyonu üyelerinin bölgesel öncelikleri ele alan bir dizi bağlayıcı tavsiye ve kararı kabul ettiği belirtilen açıklamada, "Komisyon kararları arasında, yerli olmayan türlerin yönetimi için en iyi uygulamalar konusunda bölgesel görüşmeleri teşvik etmek amacıyla Türkiye'nin yerli olmayan türler gözlemevine ev sahipliği yapma teklifini onayladı." ifadeleri yer aldı.

Balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliğinin söz konusu bölgede binlerce yıldır kilit sosyal ve ekonomik itici güç olduğu ifade edilen açıklamada, balık stoklarının yüzde 75'inin aşırı avlanmaya maruz kalması neticesinde, bu on yılda gıda güvenliğini ve yüz binlerce insanın geçimini sağlamanın, ülkeler için öncelik olduğuna dikkat çekildi.

 

Komisyonun aldığı kararlar arasında rapa salyangozu üzerine bir araştırma programının güçlendirilmesi de olmak üzere, Avrupa yılan balığı, kırmızı mercan, kara nokta çipura, dev kırmızı karides, mavi ve kırmızı karides ve kalkan balığının yanı sıra avlanma limitleri, zamansal veya coğrafi sınırlamalara yönelik önlemlerin yanı sıra amatör balıkçılığa yönelik yasaklar yer aldığı kaydedildi.

 

Akdeniz'de ve Karadeniz'de binden fazla yerli olmayan türün tespit edildiği belirtilen açıklamada, şu ifadeler yer aldı:

"Bu balıkların, denizanalarının, karideslerin ve diğer deniz türlerinin yarısından fazlası kalıcı popülasyonlar oluşturmuş ve yayılarak deniz ekosistemleri ve yerel balıkçı topluluklara yönelik tehdit oluşturarak endişelere yol açmaktadır. Komisyon, yerli olmayan türler için bir sıcak nokta olarak kabul edilen Doğu Akdeniz'de bölgenin geri kalanına taşınacak bir model geliştirmeye yönelik bir pilot çalışma başlatmayı kabul etti. Bu çalışmalar yaygınlaştıkça, yerli olmayan türler hakkında giderek artan bir bilgi ve deneyim birikiminin derlenmesi ihtiyacı göz önünde bulundurularak Türkiye'de Akdeniz çapında bir gözlemevi oluşturulmasına karar verildi."