Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

EDİRNE (AA) - Edirne İl Müftüsü Hasan Başoğlu, Selimiye, Eski ve Üç Şerefeli camilerinde haftada iki gün Enderun usulü teravih namazı kılınacağını belirtti.

Başoğlu, bir restoranda düzenlediği basınla tanışma toplantısında medya mensuplarıyla bir araya geldi.

Edirne'de göreve başlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Başoğlu, kentin tarihi camileriye, kültürel yapısıyla Türkiye'nin en önemli şehirlerinden biri olduğuna dikkati çekti.

Kentte, ramazan ayı hazırlıklarına da değinen Başoğlu, "Çarşambayı perşembeye bağlayan akşam inşallah ilk teravih namazımızı kılacağız. Ramazan ayı hazırlıklarımızı tamamladık, camilerimizi temizledik. Her sene olduğu gibi bu yılda bütün camilerimizde mukabele okunacak." dedi.

Başoğlu, Selimiye, Eski ve Üç Şerefeli camilerinde haftada iki gün Enderun usulü teravih namazı kılınacağını dile getirdi.

Lari ve 2. Bayezid camilerinde ise hatimle teravih namazı kılınacağını belirten Başoğlu, Hasan Sezai ve Darül Hadis camilerinin bahçesinde de vatandaşların katkılarıyla iftarlar verileceğini sözlerine ekledi.

Başoğlu, ramazan ayında vatandaşların özellikle sofralarını ihtiyaç sahibi kişilerle paylaşmalarını istedi.

5 Mart 2023 tarihinde yapılan Frankfurt Belediye Başkan seçiminde ikinci tura kalma başarısı gösteren Mike Josef Frankfurt Hamidiye Camii´ni ziyaret ederek Müslüman seçmenlerden destek istedi.

 

Ziyaret esnasında hazır bulunan Hamidiye Camii derneği başkanı Rahmi Şeker, SPD Belediye Başkan adayı Mike Josef´in seçim döneminde ikinci defa ziyaret etmesinden dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirerek kendisine 26 Mart 2023 tarihinde yapılacak final seçiminde başarılar diledi. Ana merkezi Kahramanmaraş olan 6 Mart 2023 büyük deprem felaketinden sonra kendi memleketi Kahramanmaraş‘ı ziyaret ederek Hamidiye Cemaati’nden toplanan maddi ve nakdi yardımları doğrudan ihtiyaç sahiplerine iletme fırsatı bulduğunu belirterek, deprem bölgesinde durumun medyada gösterildiğinden çok daha vahim olduğunu ve yardım çalışmalarının devam etmesi gerektiGini dile getirerek, yüzlerce ton yardım malzemesinin toplanarak TIR´larla yada hava kargo ile deprem bölgesine sevk edilmesinde önemle lojistik merkez olan Frankfurt Grisheim sanayi bölgesinde deponun kullanılmasına vesile olan M. Josef‘e teşekkür etti. 

 

Mike Josef ikinci defa Müslümanlara hitab etme fırsatı verildiği için Hamidiye Camii başkan ve yönetimine teşekkür ederek, seçimin sonucu ne olursa olsun bu birlikteliği devam ettirmek ve gelecekte de camileri ziyaret ederek Müslümanlar ve onların sorunları ile yakından ilgilenmeyi arzu ettiğini söyledi. Türkiye ve Suriye‘deki büyük deprem felaketine değinen M. Josef Frankfurt Griesheim´deki depoda bugüne kadar 25 TIR´a yakın yardım malzemesi ve büyük miktarlarda maddi yardımların deprem bölgesine ulaştırılmasında duyduğu memnuniyeti dile getirerek, sadece bu çalışmaların bile cami dernekleri gibi STK´ların toplumun sosyal yaşamındaki önemini göstermeye yeterli olduğunu ve desteklenmesi gerektiğini söyledi.

 

Mike Josef, 26 Mart tarihinde yapılacak  Frankfurt Belediye Başkanlığı ikinci tur seçiminde oy verme hakkı olan Müslmanları da sandığa çağırarak mutlaka oy vermeleri gerektiğini, aksi takdirde seçilmesini istmedikleri adayı dolaylı olarak desteklemiş olacaklarını dile getirerek, kendisinin Frankfurt´ta yaşayan Müslümanların sorunları ile ilgilenerek çözüm yolları arayacağını ve bunun için Müslümanların oylarına talip olduğunu söyledi.

 

Kısa bir değerlendirme yapan Frankfurt Türk Cami Dernekleri Çalışma Birliği Koordinatörü Dr. Hüseyin Kurt, Mike Josef´in ikinci defa cami ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, oy verme hakkı olan tüm Müslümanların sandığa gitmesi Müslümanlara yönelik en iyi hizmet edeceğine inandıkları adaya oy kullanmaları için çağrıda bulunarak seçimin Frankfurt´ta hayırlara vesile olmasını diledi.

 

 

 

 

 

 

 

 

Bayerns Innenminister Joachim Herrmann zur Kooperation von MAN und Maltesern bei Großschadenslagen und Katastrophenfällen: "Gemeinsam stark für Bayern" ist Paradebeispiel für gegenseitige Hilfe in Notsituationen - Noch schnellere und unbürokratische Hilfe

 

"Ihr gemeinsames Engagement ist ein Paradebeispiel für die gegenseitige Hilfe in Notsituationen und das Miteinander in unserer Gesellschaft." Mit diesen Worten würdigte Bayerns Innen- und Katastrophenschutzminister Joachim Herrmann die heute offiziell besiegelte Kooperation "Gemeinsam stark für Bayern" von MAN Truck & Bus und dem Malteser Hilfsdienst. "Die beiden Partner wollen hiermit künftig noch enger zusammenarbeiten, um bei Großschadenslagen und Katastrophen die Logistikketten zu verbessern und so noch schneller Hilfe zu leisten." Im Bedarfsfall können künftig schnell und unbürokratisch zusätzliche Kapazitäten wie beispielsweise Nutzfahrzeuge für den Transport von Hilfsgütern in Bayern bereitgestellt und genutzt werden", erklärte Herrmann. "Für Ihre Idee und Kooperation ein herzliches Vergelt’s Gott! Dies ist nicht selbst­verständlich und verdient unser aller Respekt und Wertschätzung."

 

Bei Großschadenslagen und Katastrophen komme es auf eine gute Zusammenarbeit an. "Jede Hilfe zählt", erklärte der Minister. "Auch das starke Netzwerk unseres „Hilfeleistungssystems Bayern“ unter gemeinsamer Mitwirkung von freiwilligen Hilfsorganisationen, Feuerwehren, des Technischen Hilfswerks, der Bayerischen Polizei, Bundespolizei, Bundeswehr und Katastrophenschutzbehörden benötigt unternehmerisches und bürgerschaftliches Engagement, gute Ideen und Kooperatio­nen so wie sie heute MAN und die Malteser Bayern vereinbart haben."

Darüber hinaus betonte der Katastrophenschutzminister, dass es der Bayerischen Staatsregierung ein echtes Herzensanliegen sei, das sicherheitsrelevante Ehrenamt zu stärken und zu unterstützen. "Wir unternehmen große Anstrengungen, um den hohen Standard bei der Ausbildung und der Ausrüstung immer weiter zu verbessern und die Rahmenbedingungen optimal auszugestalten. Über das Sonderinvestitionsprogramm Katastrophenschutz Bayern 2030 haben wir allein in den Jahren 2019 bis 2022 71 Millionen Euro für Investitionen in den Katastrophenschutz bereitgestellt", bekräftige Herrmann. "Angesichts der aktuellen Herausforderungen werden wir die Anstrengungen im Katastrophenschutz noch weiter verstärken."

 

Almanya’nın Hessen eyaletinin Darmstadt şehrine geldiğinizde iki minareli bir Külliye esseri görürsünüz. Gördüğünüz bu eser her Türk vatandaşının göğüsünü kabartır. Avrupa Türklüğü ile gurur duyarsınız. İşte  Darmstadt şehrinde gurur duyduğumuz,sevindiğimiz,dualar ettiğimiz bu Emir Sultan külliyenin başkanlarından olan İsmail Kahraman ve dava arkadaşları isimlerini hatırladığım,Ülfü Öztürk, İlhami Ertürk,Mehmet Aksoy,Abdurrahman Şahin ve katkısı desteği olan kardeşlerimden Allah razı olsun.  Bu eser bu şehirde yaşadıkça içinde yüce kitabımız Kur’an-ı  Kerimimiz okundukça, Kur’an bülbülleri yavrularımız yetişdikçe beş vakit ezan okundukça bu Emir Sultan Külliyesi ve diğer cami eserlere madden,manen destek verenlere dualar yağıyor,sevap defterleri hep acık. Emir Sultan Külliyemizin hikayesini yine burada anlatacağım.
Bu günkü yazımın  fedakar cefakar başkanlarımızdan külliyenin hizmet ehli başkanlarımızdan İsmail Kahraman yarım asırlık Almanya hizmetinden sonra emekli olarak anavatanımız Türkiye’ye döndü. Ömrünün bu güzel günlerini baba ocağı,ata bucağı ülkemiz  de geçiriyor. Rabbim hayırlı sağlıklı ömürler versin. Türkiyemizdeki güzel hizmet ve gelişmeleri anlatığı yazısında, Avrupa Türklüğüne yönelikde hizmetleri de hatırlardı. Camilere imam hizmetleri sadece DİTİB’e bağlı camilere din görevlileri gönderilirken 2012 yılından beri isten her camiye imam gönderiliyor. Öğretmenler camilere serbestçe gelip gidiyor. Gurbet elde bölünmüş vatandaşlarımız devletin şefkatli kollarıyla kucaklandı, birlik beraberlik içinde Avrupalı Türkler bu hizmetlerden çok memnunlar.
 
 
Ülkemizdeki sağlık sistemi mükemmel, hayran kaldım”dedi. Şöyle konuştu;
 
“Eşimin parmaklarında bir sıkıntıdan dolayı ortopediye gitmemiz gerekti.
Oturdum telefonumda mobil randevu sistemine girdim. Balıkesir ilinin, Bandırma devlet hastanesinin Ortopedi  polikliniğini seçtim ve üç tane doktor ismi çıktı, birisini seçtim, bir gün sonrasının boş saatları çıktı yani günlerden Salı günü içindi. Saat 9:20 yi tercih ettik ve sabah 9:00 da hastahanede olduk.
Kaydımızı yaptırdık ve doktorun odasının önüne oturduk.
Kapı üstündeki ekranda sırası gelenler yazılıydı ve gonk çalarak içeri alınıyordu. 9:30 da bize sıra geldi ve girdik Selam verdim. Dr. Celalettin bey titiz bir muayeneden sonra tavsiyelerini söyledi elimize bir kaç rakam yazılı bir etiket bir de kemik taramasına havale kağıdı verdi, Hemen gittik bir üst kata 7-8 dakika sonra perşembe günü için kemik tarama randevusu aldık.
Hastahaneden çıktık yoldaki eczaneye uğradık elimizdeki birkaç rakam yazılı etiketi verdik. Reçete filan yok  kalkmış. Eczacı bilgisayara o rumuzu verince sistemde doktorun yazdığı ilaçlar çıkıyor. iki üç dakikada ilaçlarımızı aldık çıktık.
Eve geldiğimizde saat 10:20 ydi.
 
 
Erdek'ten evden 8:30 da çıktık saat 10:20 de eve döndük.
Hastanede aşırı yoğun bir kalabalık vardı ama herşey sanki arı gibi çalışıyordu. Ben ülkemle sağlık sistemimizle gurur duydum. Çok sevindim.
Almanya gibi bir yerde bir ihtisas doktoruna iki üç ayda ancak belki randevu alınan bir zamanda, bir röntgen için haftalar sonra ancak sıra alabildiğiniz bir zamanda, bizim ülkemizde yarım saat uzakta olan bir ilçe hastanesinde işleriniz bu kadar güzel ve süratli işlerken,
Felaket senaryoları yazıp anlatanlara ve ülkemizi dışarıda kötüleyenlere, hakir görenlere,
Aşağılık duygusuyla büyüyüp kompleksten kurtulamayanlara ve onlara inananlara sesleniyorum. Okusunlar ve okuyanlar da anlatsın.
Türkiye'nin 15 yıl önceki halini hastanelerini, doktorlarını, eczanelerini düşünsünler ve öyle konuşsunlar.
Ülkemizde buna benzer binlerce kalem iyileşme, ilerleme ve güzelleşme var.
Daha konuşulacak, yazılacak çok şey var ama, uzun yazıları okuma tembelliği olduğu için kısa anlatıyorum.
Bunları görmeyip haala felaket senaryosu çizip ülkemizi kötüleyenlere; gözünüze dizinize dursun diyorum. Bu güzel hastahaneleri 
Cumhurbaşkanımız ve kadrosu yapmıştır. Allah onlardan razı olsun ve yardımcıları olsun.
 
Öyle düşünenlere diyorum;
İster kızın, ister köpürün, hoşunuza gitse de, gitmese de  tercihim 14 Mayıs 2023 seçiminde Cumhuritifaki ve cumhurbaşkanım reis Recep Tayyip Erdoğan olacak” dedi.

Bayerns Innenminister Joachim Herrmann zur Kooperation von MAN und Maltesern bei Großschadenslagen und Katastrophenfällen: "Gemeinsam stark für Bayern" ist Paradebeispiel für gegenseitige Hilfe in Notsituationen - Noch schnellere und unbürokratische Hilfe

 

"Ihr gemeinsames Engagement ist ein Paradebeispiel für die gegenseitige Hilfe in Notsituationen und das Miteinander in unserer Gesellschaft." Mit diesen Worten würdigte Bayerns Innen- und Katastrophenschutzminister Joachim Herrmann die heute offiziell besiegelte Kooperation "Gemeinsam stark für Bayern" von MAN Truck & Bus und dem Malteser Hilfsdienst. "Die beiden Partner wollen hiermit künftig noch enger zusammenarbeiten, um bei Großschadenslagen und Katastrophen die Logistikketten zu verbessern und so noch schneller Hilfe zu leisten." Im Bedarfsfall können künftig schnell und unbürokratisch zusätzliche Kapazitäten wie beispielsweise Nutzfahrzeuge für den Transport von Hilfsgütern in Bayern bereitgestellt und genutzt werden", erklärte Herrmann. "Für Ihre Idee und Kooperation ein herzliches Vergelt’s Gott! Dies ist nicht selbst­verständlich und verdient unser aller Respekt und Wertschätzung."

 

Bei Großschadenslagen und Katastrophen komme es auf eine gute Zusammenarbeit an. "Jede Hilfe zählt", erklärte der Minister. "Auch das starke Netzwerk unseres „Hilfeleistungssystems Bayern“ unter gemeinsamer Mitwirkung von freiwilligen Hilfsorganisationen, Feuerwehren, des Technischen Hilfswerks, der Bayerischen Polizei, Bundespolizei, Bundeswehr und Katastrophenschutzbehörden benötigt unternehmerisches und bürgerschaftliches Engagement, gute Ideen und Kooperatio­nen so wie sie heute MAN und die Malteser Bayern vereinbart haben."

 

Darüber hinaus betonte der Katastrophenschutzminister, dass es der Bayerischen Staatsregierung ein echtes Herzensanliegen sei, das sicherheitsrelevante Ehrenamt zu stärken und zu unterstützen. "Wir unternehmen große Anstrengungen, um den hohen Standard bei der Ausbildung und der Ausrüstung immer weiter zu verbessern und die Rahmenbedingungen optimal auszugestalten. Über das Sonderinvestitionsprogramm Katastrophenschutz Bayern 2030 haben wir allein in den Jahren 2019 bis 2022 71 Millionen Euro für Investitionen in den Katastrophenschutz bereitgestellt", bekräftige Herrmann. "Angesichts der aktuellen Herausforderungen werden wir die Anstrengungen im Katastrophenschutz noch weiter verstärken."

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Genel Başkanı Dr. Muharrem Kuzey, 11 ayın sultanı Ramazan ayı dolayısıyla bir mesaj yayınladı.

DİTİB Genel Başkanı Dr. Muharrem Kuzey, Ramazan Ayı vesilesiyle yayınladığı mesajda; “Rabbimizden ülkemizde yaşanan elim deprem faciasında hayatını kaybeden kardeşlerimize rahmet, yaralılara acil şifalar ihsan etmesini niyaz ediyorum ve tüm İslam Aleminin Ramazan-ı Şerifini tebrik ediyor, bin aydan daha hayırlı olan bu kadri yüce ayın tüm insanlığın kardeşlik ve barışına, esenlik ve hidayetine vesile olmasını temenni ediyorum” dedi.

Ramazan ayında manevi duyguların yoğun olarak yaşandığını ifade eden Kuzey, mesajında şu ifadelere yer verdi:

 

İnşirah Ayı Ramazan

Yüreklerimiz bir yandan üç ayların başında yapmış olduğumuz (وَ بَلِّغْنَا رَمَضَان) “(Rabbimiz) [...] Bizi Ramazan’a ulaştır.” (Taberani, el Mu’cemu’l evsat, IV) duasının kabulünün esenlik ve huzurunu yaşarken, diğer yandan Şanlıurfa’daki sel felaketi ile elim deprem faciasında Türkiye ve Suriye’de hayatını kaybettiği için Ramazan-ı Şerif’e kavuşamayan on binlerce kardeşimizin tarifsiz acısıyla burkulmaktadır.     

Türkiye ile Suriye’yi ve dünyayı derinden sarsan felaketin yaşandığı günlerde vicdanlarımız enkazın altındaki kardeşlerimizle sızladı, nefeslerimiz yığınların altında daraldı, o gecenin ayazı bizim de içimizi titretti, yastığımız yorganımız adeta taş kesildi.

Bizim tesellimiz, takdirine sonsuz teslim olduğumuz, Rabbimizin buyruklarındadır. İnanırız ki “Elbette her zorluğun yanında bir kolaylık vardır. Gerçekten zorlukla beraber bir kolaylık vardır.” (İnşirah, 5-6). Hayat nasıl fani ise, bu hayat içinde yaşanan sevinçler de kalıcı değil elbet, acılar da geçici felaketler de geçici.

 

İmtihan sırayladır

Kadim tarihimizden bugüne değin, Allah Resulünün: “Merhamet etmeyene merhamet olunmaz.” (Buhârî, Edeb 18;) çağrısını şiar edinerek dünya coğrafyasında yaşanan hiçbir drama sessiz ve duyarsız kalamayan, “Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim.” (Safahat, M. Akif Ersoy) diyerek yakın komşu, uzak komşu ayırt etmeksizin; nerede bir muhtaç, nerede bir mazlum var ise oraya yardım eli uzatmak için yarışan hamiyetperver cemaatimiz, bu yıl özellikle kendi coğrafyasında yaşanan acıları dindirmek, yaraları sarmak, yıkılanları onarmak için seferber olacaktır. Dün iyi dileklerine talip olarak yardımına koştuğumuz nice toplulukların bugün acımıza ortak olduğunu görmek ise ayrı bir şükür sebebimizdir.

 

Ramazan ayı, dayanışma ayıdır.

Diyanet İşleri Başkanlığı ile beraber her yıl farklı bir değerimizi gündemimize taşıyan kurumumuz DİTİB, bu yıl ise “Ramazan-ı Şerif Ayı Dayanışma Ayı’dır” diyerek Ramazan temasını güncellemiş ve bugün en çok ihtiyaç duyduğumuz konuya atıfta bulunmuştur. Rabbimiz Kerim Kur’an’ın’da Bakara Suresi 183. ayetinde: “Ey iman edenler! Sizden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi takva sahibi olasınız diye sizin üzerinize de oruç yazıldı (farz kılındı).” buyurmuş, oruç ibadeti ve takva duygusu arasındaki bağlantının önemine dikkat çekmiş “...İyilik ve takva hususunda yardımlaşın, günah ve haksızlık yolunda yardımlaşmayın...” (Maide, 2) buyurarak da iyilik ve takva hususunda dahi dayanışmanın ve yardımlaşmanın önemini vurgulamıştır. Zira bu ay, sadece nefsimize gem vurulan günler değil; yoksulların, düşkünlerin, yuvasızların, kimsesizlerin hatırlandığı ve korunduğu yoğun bir seferberlik ayıdır.

Adı Kur’an-ı Kerim’de zikredilen yegâne ay Ramazan

O, açlığı ve susuzluğu ibadete dönüştüren, paylaşmanın iftar şenliğine, kardeşlik ve beraberliğin bayram coşkusuna dönüştüğü, halisane bağlılığın ve kulluğun nice müjdeleri deruhte ettiği, sahuruyla, teravih namazıyla, mukabeleleriyle, kadir gecesiyle birlikte her bir öğesi ayrı bir rahmet vesilesi ve sonsuz mutluluğun habercisi olan ibadetler manzumesi ve rıza-ı ilahiyi kazanma kuşağıdır.

 

Ramazan ayı merhamet ayıdır

Bu Ramazan infaklarımızla gönül köprüleri kurmaya, yeniden sıcak yuvalar inşa etmeye devam edeceğiz. Bu yıl acımız namelerimizde yankılanacak, dualarımızda yer alacak, gözümüzün gönlümüzden döktüğü ortak derdimiz olacaktır. İftar sofralarımız Kahramanmaraş’a, Gaziantep’e, Hatay’a, Diyarbakır’a, Malatya’ya, Adıyaman’a, Adana’ya, Osmaniye’ye, Şanlıurfa’ya, Kilis’e ve Suriye’ye kadar uzanan kardeşlik sofraları olacaktır. Beraber sevinecek, birlikte bayram edeceğiz inşaallah.

Bu vesileyle Rabbimizden ülkemizde yaşanan elim deprem faciasında hayatını kaybeden kardeşlerimize rahmet, yaralılara acil şifalar ihsan etmesini niyaz ediyorum ve tüm İslam Aleminin Ramazan-ı Şerifini tebrik ediyor, bin aydan daha hayırlı olan bu kadri yüce ayın tüm insanlığın kardeşlik ve barışına, esenlik ve hidayetine vesile olmasını temenni ediyorum. 

 

Die Integrationsbeauftragte der Bayerischen Staatsregierung Gudrun Brendel-Fischer, MdL, startet pünktlich zum Beginn derInternationalen Wochen gegen Rassismus am 20. März mehrere Maßnahmen für Jugendliche unter dem Motto „Vereint in Vielfalt – geschlossen gegen Rassismus!“. Die Beauftragte mahnt: „Aktuelle Statistiken weisen leider auf einen Anstieg antisemitischer, antimuslimischer und antiziganistischer Straftaten hin. Dazu kommen Anfeindungen aufgrund der Hautfarbe oder sexuellen Identität. Wir müssen uns diesen beunruhigenden Entwicklungen entgegenstemmen! In unserer Gesellschaft ist kein Platz für Rassismus und Diskriminierung.“

 

Herzstück der geplanten Maßnahmen ist - neben einem Podcast für junge Menschen - die Möglichkeit für Schulen und Jugendgruppen, von der Koordinierungsstelle „Schule ohne Rassismus – Schule mit Courage“ empfohlene Referentinnen und Referenten über die Homepage der Integrationsbeauftragten zu buchen. Hierbei geht es beispielsweise um die Bekämpfung von Vorurteilen sowie die Aufklärung über Verschwörungstheorien. 

 

Die in Zusammenarbeit mit dem Sankt Michaelsbund und der Europäischen Janusz Korczak Akademie erstellten Podcasts bzw. Videoclips sollen Lehrkräfte und Referenten bei ihrer Arbeit unterstützen, können aber auch frei verwendet werden.

 

In den für junge Menschen konzipierten Podcasts  „Date statt Hate“ werden unter Einbezug  der Fragen von Jugendlichen Experten zu unterschiedlichsten Themen interviewt. Sie sprechen über sensible Inhalte wie Frauenrechte, Racial Profiling oder über das Spannungsverhältnis zwischen sexueller Identität und Religion.

 

Das Videoprojekt „Mut tut gut! – Videoclips, über die wir reden müssen“ zum Thema Alltagsrassismus beruht auf wahren Geschichten. Diese wurden von Alumni der ersten Staffeln von YouthBridge in kurze Szenen umgesetzt und eingespielt.

 

Flankiert werden diese Maßnahmen durch eine bayernweite Kinotour der Beauftragten mit der Autorin und Filmemacherin Mo Asumang, die ihre Doku „Die Arier“ zeigt und im Anschluss mit den Schülern diskutiert. Die Doku wird in 12 Kinos vor Schulklassen gezeigt und startet ebenfalls am kommenden Montag

 

 

MOSKOVA (AA) - Rusya'nın başkenti Moskova'da İstiklal Marşı'nın TBMM tarafından kabulünün 102. yıl dönümü ile 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 108. yıl dönümü dolayısıyla tören düzenlendi.

Türkiye'nin Moskova Büyükelçiliği'ndeki törene Büyükelçi Mehmet Samsar'ın yanı sıra büyükelçilik çalışanları, basın mensupları, çok sayıda Türk ve Rus vatandaşı katıldı.

İstiklal Marşı ve Rus Marşı’nın okunmasıyla başlayan etkinlikte konuşan Samsar, her milletin bir bağımsızlık sembolünün olduğunu belirterek, "Bu sembollerden birincisi bayrak, ikincisi ise milli marştır. Bizim de ay yıldızlı bayrağımız ve İstiklal Marşımız milletimizin ebedi vazgeçilmezleri arasındadır." dedi.

İstiklal Marşı'nın Türk milletinin canı pahasına koruduğu vatanın yeniden doğuş öyküsü ve bağımsızlık destanı olduğunu söyleyen Samsar, "Tarihin her döneminde bağımsızlığına ve vatanına yönelik tehditlere birlik ve beraberliğinden ödün vermeden karşı koyan aziz milletimiz, inanıyorum ki Akif'in (Ersoy) İstiklal Marşı ile ortaya koyduğu değerlerimize her zaman sahip çıkacak, ortak sesimiz, ortak vicdanımız olan İstiklal Marşımızı ebedi muhafaza edecektir." şeklinde konuştu.

- "Çanakkale, Türk'ün imkansızı dünyaya haykırdığı yer"

Büyükelçi Samsar, Çanakkale Deniz Zaferi'nin 108. yılını gurur ve heyecanla idrak ettiklerini dile getirerek, "Tarihte askerlerine 'Size taarruz etmeyi değil, ölmeyi emrediyorum!' diyebilen Atatürk'ten başka bir komutan, bu ölme emrini tereddütsüz yerine getiren Mehmetçikten başka asker ve Türk milletinden başka bir millet bulunamaz." ifadelerini kullandı.

Çanakkale Savaşı'nın bir seferberlik savaşı olduğunun altını çizen Samsar, ülkede eli silah tutan herkesin bu savaşa koştuğuna dikkati çekti.

Samsar, "Çanakkale'yi Çanakkale yapan boğazı geçmek için tüm dünyadan gelenleri karşılayan o asil ruhtur. O öyle bir ruhtur ki çelik ve barut, inancın, imanın ve azmin karşısında yenik düşmüştür. İşte bu yüzden Çanakkale inançtır, Çanakkale cesarettir, Çanakkale Türk'ün imkansızı dünyaya haykırdığı yerdir. İşte bu yüzden Çanakkale geçilmemiş, geçilememiştir." dedi.

Çanakkale'de birlik, kardeşlik ve dayanışmanın sergilendiğini vurgulayan Samsar, bunun Türk halkına zaferi getirdiğini ve Kurtuluş Savaşı için gerekli cesaretle mücadele ruhunu verdiğini belirtti.

Samsar, Çanakkale Savaşı'nın Mustafa Kemal Atatürk'ü milletin geleceğe ait vazgeçilmez önderi yaptığını dile getirerek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Bugün Çanakkale'nin yanı sıra Sarıkamış'ta, Yemen'de, Kurtuluş Savaşı'nda, Kıbrıs'ta, terör örgütü PKK ile mücadelede, 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında, Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekatları da dahil olmak üzere vatanları için şehit olan tüm kahramanları da minnetle anıyoruz. Yine bugün 1973'ten bu yana dünyanın 19 ayrı ülkesinde hain terör örgütlerinin saldırılarında şehit verdiğimiz, çoğu Dışişleri Bakanlığı mensubu 40'a yakın kamu görevlisi ve aile fertlerini de saygıyla anıyoruz."

Törene katılanlara Çanakkale Savaşı'nda Türk askerinin menüsündeki buğday çorbası ve üzüm hoşafı ikram edildi. 
 
 
KÖLN (AA) - Almanya’da Köln, Düsseldorf, Stuttgart ve Karlsruhe havalimanlarındaki çalışanların uyarı grevi sebebiyle yüzlerce uçuş iptal oldu.
 

Havalimanlarında çalışan personel, maaşlarında artış yapılması talebiyle Ver.di Sendikasının çağrısıyla bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi.

Alman Havalimanları Birliği (ADV), iş bırakma eylemi nedeniyle havalimanlarındaki 583 uçuşun iptal edildiğini, iptallerin 76 binden fazla yolcuyu etkilediğini duyurdu.

 

Uçuştan etkilenen yolcuların önceden bilgilendirildikleri belirtilerek, söz konusu havalimanlarından uçuşu olanlardan seferlerin güncelliğini kontrol etmeleri istendi.

Almanya'nın en büyük havalimanlarından Köln Bonn ve Düsseldorf'taki uyarı grevinin gece yarısına kadar, bazı uçuşlarda ise yarın sabah 07.00'ye kadar süreceği bildirildi.

 

Düsseldorf Havalimanı'nda planlanan 391 kalkış ve inişten 264'ünün, Köln Bonn Havalimanı'nda da 100 uçuşun iptal edildiği bilgisi paylaşıldı.

 

BERLİN (AA) – Almanya’da Genelkurmay Başkanlığı görevine Korgeneral Carsten Breuer atandı.

Almanya Savunma Bakanlığında Breuer (58) için askeri tören düzenlendi. Törene Almanya Savunma Bakanı Boris Pistorius da katıldı.

 

Törenin ardından görevine başlayan Breuer, Twitter'dan yaptığı açıklamada, Genelkurmay Başbakanlığı görevini üstlenmenin kendisi için büyük onur, sorumluluk ve sevinç olduğunu belirterek bu görevi tevazu içinde ve kararlıkla yerine getireceğini ifade etti.

Breuer, halefi Ebehard Zorn'a da Alman ordusunda verdiği hizmet için teşekkür etti.

 

1984'te Alman Ordusu'nda hava savunma alayında hizmete başlayan ve Rendsburg'daki Ordu Hava Savunma Okulunda subay eğitimini tamamlayan Breuer, daha sonra Hamburg Üniversitesinde pedagoji eğitimi aldı.

Alman Ordusunda çeşitli görevlerde bulunan Breuer 2015-2016 yıllarında Almanya'nın savunma ve güvenlik politikasının ana hatlarının çizildiği “Beyaz Kitap"ın hazırlanmasında Alman Silahlı Kuvvetlerin proje sorumlusu görevini üstlenirken, 2021-2022 yıllarında Alman hükümetinin Kovid-19 ile mücadele için kurduğu kriz masasının ve son olarak da acil durumlarla ilgili ülke içi operasyonlar biriminin başkanlığını yaptı.

 

Alman medyasında yer alan haberlerde, Breuer'in Almanya'nın Ukrayna'ya verdiği Gepard uçaksavar tankı kullanımı konusunda uzman olduğu kaydedildi.