Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, Ankara 1. OSB'yi ziyaret etti: "Yapılan işler sadece yurt içi değil, yurt dışına ihraç imkanı olan ürünler. Bu kabiliyetler sadece savunma sanayisi değil, diğer sektörlere de yetecek kabiliyetler"
 

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı (SSB) İsmail Demir, Ankara Sincan’daki 1. Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) savunma sanayisinde faaliyet gösteren firmalarda incelemelerde bulundu.

Başkanlıktan yapılan açıklamaya göre, Demir, savunma sanayisindeki yerli ve milli kabiliyetleri yerinde incelediği firma ziyaretlerine devam ediyor. Demir, Ankara 1. OSB'de Akdaş Döküm, Assan İş Makinaları, MCM Savunma ve Anova Savunma firmalarının yerli ve milli üretimlerini yerinde inceledi, faaliyetler hakkında bilgi aldı.

İsmail Demir, incelemelere ilişkin yaptığı açıklamada, bu ziyaretlerin savunma sanayisi konusunda hem farkındalığın artırılması hem de kabiliyetlerin yerinde tespiti ve ekosistemin genişletilmesi açısından faydalı olduğunu belirtti.

Buradaki üretimlerin savunma sanayisinin altyapısı açısından çok önemli bir rol oynadığını vurgulayan Demir, "Yapılan işler sadece yurt içi değil, yurt dışına ihraç imkanı olan ürünler. Bu kabiliyetler sadece savunma sanayisi değil, diğer sektörlere de yetecek kabiliyetler. Bu da çoklu üretim ve geniş tabanlı bir yapının gereği. Bu açıdan sanayicilerimizi tebrik ediyorum, bu gayreti göstermek ve ülkemize katma değer oluşturmak önemli bir faaliyet." ifadelerini kullandı.

Ziyaret edilen firmalar, güvenlik güçlerinin operasyonlarında kullandığı mühimmat ve güdüm kitlerinin yanı sıra savunma sanayisi sistemlerinin çelik dökümleri ile bu sistemlerde kullanılan paslanmaz çelik ve alaşımlı çelik ihtiyaçlarına dair faaliyet gösteriyor. Firmalar ayrıca güç aktarma sistemleri, yakıt sistemleri, iklimlendirme gibi alt sistemlerin özgün tasarım ve üretimlerini gerçekleştiriyor.

Ziyaret kapsamında, savunma sanayisi platformlarında kullanılan çevresel iklimlendirme sistemleri ve yakıt sistemlerine ait ısı eşanjörleri, fanlar, hava çevrim makinesi, yakıt ve yağ pompaları gibi bileşenler ve bu bileşenlerden oluşan alt sistemlerin test faaliyetleri de yerinde görüldü.

BERLİN (AA) – Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye ile her düzeyde temasta olmaya ihtiyaç duyduklarını söyledi.
 
Merkel, video konferans yoluyla düzenlenen Avrupa Birliği (AB) Liderler Zirvesi’nin ardından düzenlediği basın toplantısında, zirvede AB-Türkiye ilişkilerinin de ele alındığını anımsattı.
 
AB Komisyonun ve AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisinin sunduğu raporun Türkiye ile çok yönlü ilişkileri ortaya koyduğu için iyi bulunduğunu anlatan Merkel, geçen yıl Akdeniz’in doğusundaki gerilimi herkesin takip ettiğini ve bu gerginliğin giderilmesinden dolayı müteşekkir olduklarını söyledi.
 
Merkel, bir taraftan bundan memnuniyet duyduklarını, diğer taraftan Türkiye’deki iç politikadaki gelişmelere baktıklarını ve endişelerin dile getirildiğini kaydetti.
 
Ancak görüş ayrılığına rağmen sessizliğin bir cevap olmayacağını kaydeden Merkel, "Aksine Türkiye ile her düzeyde temaslara ihtiyacımız var." değerlendirmesinde bulundu.
 
Merkel, bu temasların görüş ayrılıkları kadar ortak çıkarlar üzerine konuşmak için de gerekli olduğuna işaret etti.
 
Yapılan görüşmelerde  ele alınan önemli maddenin AB-Türkiye mutabakatı olduğunu söyleyen Merkel, 5 yaşında olan bu mutabakatın kendisini kanıtladığını, yasa dışı göçü azalttığını, insan kaçakçılarının faaliyetlerini zorlaştırdığını ve özellikle çok sayıda sığınmacıya yardım ettiğini belirtti.
 
Bu mutabakatın Gümrük Birliği konusunu ve modernizasyonunu da içerdiğini aktaran Merkel, “Şimdi fiilen  karar verdiğimiz 2 aşamalı bir yaklaşıma ihtiyacımız var. Şimdi ilk adımı atıyoruz ve ilişkileri daha fazla geliştirmek için bir yetki veriyoruz ve haziranda başka kararlar vermek istiyoruz. Elbette Akdeniz’in doğusundaki gerilimin azaltılmasının nasıl gelişeceğine de bakacağız.”  ifadelerini kullandı.
 
Merkel ayrıca AB devlet ve hükümet başkanlarının ABD Başkanı Joe Biden ile görüşmesini Avrupa ile ABD arasındaki ilişkiyi normalleştirme yolunda önemli bir adım olarak değerlendirerek, "Bugün ilk buluşmaydı ancak çok önemli ve yeniden yakın temas halinde olduğumuz anlamına gelen bir jestti." şeklinde konuştu.

 

ANKARA (AA) - İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, ArtAnkara 7. Uluslararası Çağdaş Sanat Fuarı'nı ziyaret ederek stantları gezdi.
 
Akşener'e ATO Congresium'da düzenlenen fuarı ziyaretinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş da eşlik etti.
 
Türkiye'nin çeşitli illerinden ve farklı ülkelerden galerileri, müzeleri, sanat kurumlarını ve sanatçıları bir araya getiren fuarda resim, heykel, cam işi gibi çalışmaları inceleyen Akşener, sanatçılarla da sohbet etti.
 
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, fuarda bir sanatçının tablosunu satın aldı.
Zu den Bund-Länder-Corona-Beschlüssen vom 22./23. März 2021 erklärt Hans Peter Wollseifer, Präsident des Zentralverbandes des Deutschen Handwerks (ZDH):
„Die Lockdown-Verlängerung kommt angesichts der wieder steigenden Infektionszahlen zwar nicht überraschend, sie ist aber ein großer Schock für viele Handwerksbetriebe, die direkt oder indirekt von Schließungen betroffen sind. Für sie rückt die Aussicht auf die erhofften Öffnungen erneut in weite Ferne. Damit mag ein Kollaps des Gesundheitssystems vermieden werden. Ein breitflächiger Betriebe-Kollaps wird jedoch immer wahrscheinlicher. Angesichts eines weiterhin fehlenden Planungshorizonts, dazu auch noch stockender oder unzureichender Überbrückungshilfen, werden viele Betriebe nicht überleben können. Ihnen wird keine Chance gegeben, durch eigenes Zutun über Hygiene- und Abstandskonzepte oder testungsbegleitete Öffnungen ihren Kollaps zu verhindern. Dazu darf es aber nicht kommen. Denn diese Betriebe brauchen wir dringend, um wirtschaftliches Leben in der Nach-Corona-Zeit wieder in Schwung zu bringen und Beschäftigung und Ausbildung zu sichern. Insofern ist es richtig, dass die Bundesregierung ein ergänzendes Hilfsinstrument für besonders schwer und über eine sehr lange Zeit von Schließungen betroffene Betriebe entwickeln will. Allerdings wird dies nur wirken können, wenn die Betriebe dann anders als bei vorherigen Programmen auch wirklich unbürokratisch und sehr schnell an die Hilfen kommen.  
 
Jetzt rächen sich mit aller Wucht politische Versäumnisse vor allem beim Impfen und bei der digitalen Nachverfolgung von Infektionsketten. Wir wollen, dass alle gesund bleiben, wir testen, damit alle gesund bleiben. Aber dann muss Politik auch dafür sorgen, dass geimpft wird, was das Zeug hält, damit alle gesund bleiben. Denn Impfen ist das zentrale Instrument, mit dem wir aus dieser Pandemie herauskommen. Hier hakt es weiter erheblich mit fatalen Folgen. Zwar wird auch von der Bundesregierung die Devise impfen, impfen, impfen ausgegeben, allein es fehlt das entsprechende Handeln. Versäumnisse bei der Impfstoffbeschaffung, übermäßiger Impfbürokratismus und die zu späte Einbindung der Haus-, Fach- und Betriebsärzte dürfen das Impftempo nicht derart drosseln, dass am Ende nur ein Dauerlockdown als Antwort bleibt. Jede Impfung ist ein Schritt hin zu mehr Normalität und damit auch wieder zu einer normaleren Geschäfts- und Betriebstätigkeit. Wir können es uns nicht leisten, hier auf der Stelle zu treten und etwa in den Impfzentren nicht verimpfte Dosen zu lagern. Impfstofflagerung kommt in diesen Zeiten einer Normalitäts-Blockade gleich. 
 
Für uns Handwerkerinnen und Handwerker ist es unverständlich, dass die Pandemieeindämmung im perspektivlosen Lockdown-Modus verharrt, obwohl doch mit Impfungen, Testungen und umfassenden Hygienekonzepten weit mehr Instrumente als vor einem Jahr zur Verfügung stehen. Die müssen aber auch entsprechend zum Einsatz kommen. Die Wirtschaft will und kann dazu einen wichtigen Anteil beitragen. Eine Testverpflichtung braucht es nicht. Schon jetzt testen viele Handwerksbetriebe umfänglich ihre Beschäftigten und andere werden das in den nächsten Tagen umsetzen. Das ist umso bemerkenswerter, als das Handwerk kleinbetrieblich strukturiert ist und viele Gewerke nicht im HomeOffice arbeiten können. Eine aktuelle Umfrage belegt, dass rund die Hälfte der Handwerksbetriebe ihren Beschäftigten bereits Tests anbietet oder dies zeitnah plant. Bei den anderen scheitert es häufig nicht am Willen, sondern fehlenden Test-Kits. Das zeigt, dass der gemeinsame Appell der vier Spitzenverbände der Wirtschaft innerhalb kürzester Zeit auf breite Resonanz stößt.
 
Mit schnellem Impfen und mit Testen können wir losgelöst von einer Inzidenzfixierung wieder mehr öffnen. Ein solcher Strategiewechsel ist dringend notwendig, um ein massives Betriebesterben in den betroffenen Gewerken zu verhindern.“
 
Foto: ZDH/Boris Trenkel
https://www.zdh.de//presse/pressemitteilungen/mit-der-perspektivlosen-lockdown-verlaengerung-droht-vielen-betrieben-der-kollaps/
Zum Kabinettsbeschluss am 24. März 2021 über das Körperschaftsteuer-Modernisierungsgesetz (KöMoG) erklärt ZDH-Generalsekretär Holger Schwannecke:
 
„Das vom Bundeskabinett beschlossene Körperschaftsteuer-Modernisierungsgesetz geht an den Erfordernissen und Erwartungen des Handwerks vorbei. Besonders enttäuschend für viele Handwerksbetriebe ist, dass die vermeintliche Gesetzesmodernisierung nicht genutzt worden ist, um die Anwendbarkeit der Thesaurierungsrücklage zu vereinfachen. Gerade vor dem Hintergrund der Corona-Krise zeigt sich, wie wichtig eine gute Eigenkapitalbasis der Unternehmen ist, um Krisen besser abfedern und weiterhin Investitionen vornehmen zu können. Es ist die Chance vertan worden, durch eine verbesserte Thesaurierungsbegünstigung Betrieben einen größeren Anreiz zu geben, Gewinne im Unternehmen zu belassen und diese zu reinvestieren.
 
Es ist nicht zielführend, lediglich eine Option zur Besteuerung als Kapitalgesellschaft einzuführen.  Zum einen ist es für viele kleine und mittlere Unternehmen wenig praktikabel, die komplexen Regelungen des Körperschaftssteuergesetzes anzuwenden. Zum anderen kann die Option nur einheitlich für die Gesellschaft ausgeübt werden. Die Thesaurierungsrücklage kann der Gesellschafter hingegen individuell ausüben.
 
Irritierend und bedauerlich ist zudem, dass eine solch weitreichende Reform bisher ohne ausreichende Einbindung von Wirtschaft und Wissenschaft ausschließlich auf ministerieller Ebene diskutiert wurde.“
 
Quelle Pressemitteilung: 
Foto: ZDH/Boris Trenkel
Zur Verabschiedung der Deutschen Nachhaltigkeitsstrategie 2021 durch das Bundeskabinett erklärt Hans Peter Wollseifer, Präsident des Zentralverbandes des Deutschen Handwerks (ZDH):
 
„Es ist gut, dass die Deutsche Nachhaltigkeitsstrategie mit nunmehr einem halben Jahr Verzögerung endlich vorliegt. Wichtig ist jetzt, bei der Umsetzung wirklich alle Wirtschaftsteilnehmer mit einzubeziehen, insbesondere auch das Handwerk. Leider schöpft die nun vorliegende fortentwickelte Version der Deutschen Nachhaltigkeitsstrategie das umfangreiche Erfahrungs- und Handlungspotenzial des Handwerks bislang nicht aus.
 
Für das Handwerk ist Nachhaltigkeit ein gewachsener Teil seiner Werte, seines Selbstverständnisses und seines Handelns. Bei der Umsetzung der Energiewende ist das Handwerk ein zentraler Akteur. Nachhaltiges Denken und Handeln im Handwerk gehen aber weit über Umwelt- und Klimaschutz hinaus: Das Handwerk lebt Nachhaltigkeit etwa auch in den Bereichen Fachkräfteausbildung, Beschäftigung und Existenzgründung, Generationengerechtigkeit oder bei der Ausrichtung von Produktionsbereichen. Die Politik sollte diese Erfahrungskompetenz deutlich stärker nutzen und durch entsprechende Rahmenbedingungen flankieren.
 
Der hohe Stellenwert, den das Handwerk dem Thema Nachhaltigkeit beimisst, wird auch deutlich in dem an diesem Donnerstag stattfindenden ZDH-Forum Nachhaltigkeit „Wir denken in Generationen“: Gemeinsam mit Svenja Schulze, Bundesministerin für Umwelt, Naturschutz und nukleare Sicherheit, mit Armin Laschet, Ministerpräsident des Landes Nordrhein-Westfalen und Vorsitzender der CDU Deutschlands, und mit Annalena Baerbock, Bundesvorsitzende von Bündnis 90/Die Grünen, wird diskutiert, wohin die Reise für Deutschland und das Handwerk in Sachen Nachhaltigkeit geht. Im Anschluss blicken wir in einer fachlichen Diskussionsrunde mit einer gesellschaftlichen und wissenschaftlichen Perspektive in die Praxis. Die Veranstaltung ist Ausdruck unseres Anspruches, beim Thema Nachhaltigkeit zu „wissen, was zu tun ist“.“
 
Foto: ZDH/Boris Trenkel
Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir: "Bu sene ilk defa tarihi alana kırmızı ve beyaz lalelerimizi ektik. Bu laleler, Çanakkale ve tarihi alanı daha güzel ve anlamlı hale getirecek"
 
Çanakkale Deniz Zaferi'nin 106. yıl dönümü ve Şehitleri Anma Günü dolayısıyla, Tarihi Gelibolu Yarımadası'nda 18 Mart'ta tören düzenlenecek alan ve çevresinde son hazırlıklar yapılıyor.
Şehitler Abidesi'ndeki tören öncesi, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığınca alana 20 bin kırmızı, 20 bin beyaz lale soğanı ile temsili şehitliklere 6 bin kırmızı, 4 bin beyaz şakayık dikildi.

Abide bölgesi ve Morto Koyu’nda bulunan helikopter pistleri etrafında, abideye ulaşımın sağlandığı yolların kenarlarında diri örtü temizliği tamamlandı. Uzman ekipler, abidenin tavanının iç kısmındaki Türk bayrağı motifini temizleyip yenileyerek daha canlı bir görünüm kazandırdı. Abidenin karşısındaki rölyef temizlenip restore edildi.

Tören için karşılıklı 2 platform kurulacak, 2 dev led ekran yerleştirilecek. Ayrıca bu yıl "İstiklal’den İstikbale" teması kapsamında Çanakkale ve ülkenin dört bir yanı görsellerle süslendi.
"Türkiye’nin kalbi 18 Mart’ta inşallah Çanakkale’de atacak"

Gazetecilere açıklamalarda bulunan Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirlerine uyularak etkinliklerin yapılacağını bildirdi. Büyük zaferi kazanan şehit ile gazileri rahmet ve minnetle anacaklarını belirten Kaşdemir, "Türkiye’nin kalbi 18 Mart’ta inşallah Çanakkale’de atacak. Çünkü Çanakkale ülkemizin kalbidir ve Çanakkale’de büyük bir destan yazılmıştır. Bu destanı yazan kahramanlar da bu milletin kalbinde, en müstesna bölgede yerini almıştır. O kahramanlar hiçbir zaman unutulmamıştır ve unutulmayacaktır." dedi.

Kaşdemir, Tarihi Alan Başkanlığı olarak bölgeyi Çanakkale kahramanlarına yakışır şekilde gelecek kuşaklara aktarmak için var güçleriyle çalıştıklarını dile getirdi.
Her yeri çiçeklerle donattıklarını ifade eden Kaşdemir, şöyle konuştu:
"Güller yine her yerde görünmeye devam edecek. Bu sene ilk defa tarihi alana kırmızı ve beyaz lalelerimizi ektik. Bu laleler, Çanakkale ve tarihi alanı daha güzel ve anlamlı hale getirecek. Dolayısıyla bu seneki salgın sürecini inşallah daha iyi atlatarak gelecek yıllarda burada daha büyük kalabalıklarla buluşmak istiyoruz. Ama bu seneki 18 Mart törenlerinde salgın koşullarında azami hassasiyet göstererek törenlerimizi yapacağız. Yine her yıl olduğu gibi devlet büyüklerimizin törene katılmalarını bekliyoruz. Burada dualarla, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’mızı gür bir sedayla söyleyerek o büyük kahramanları, şehitlerimizi anmış olacağız."
HATAY (AA) - Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, Hatay'daki atık su arıtma tesislerinde inceleme yaptı.
 
Meyer-Landrut ve beraberindeki heyet, Avrupa Birliği (AB) tarafından finanse edilen Kırıkhan ile Hassa ilçesindeki atık su arıtma tesislerini ziyaret etti. 
 
Tesisleri inceleyen Meyer-Landrut, yetkililerden bilgi aldı. 
 
(AA)
Eskişehir'de kurulu TUSAŞ Motor Sanayii AŞ (TEI), dünyanın önde gelen insan kaynakları ve yönetim danışmanlığı şirketi Kincentric tarafından 20 yılı aşkın süredir yapılan ve Türkiye'de 2006'dan bu yana gerçekleştirilen "Best Employers" (En İyi İşverenler) araştırmasında "En İyi İş Yeri" ödülünü aldı. Aynı değerlendirmede 3 yıl üst üste "Çalışan Bağlılığı Özel Başarı Ödülü"nü kazanan şirketin, devamında bu sene tüm kategorilerde en üst klasman olan ödüle layık görülmesiyle ilgili fabrika üretim sahasında basın toplantısı düzenlendi. TEI Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mahmut Faruk Akşit 8sağ 2), burada açıklamalarda bulundu.
 
(AA)
Firmanın yöneticisi Alp Öğücü: "İhracat pazarımız özellikle ABD, İngiltere, Kanada, İsrail ve Avrupa Birliği'nin çeşitli ülkelerinden oluşuyor. Bu yıl ihracat hedefimiz 80 milyon dolar seviyeleri"
 
Tekirdağ'ın Ergene ilçesinde bir firma, ürettiği temizlik kağıtlarını 80 ülkeye ihraç ediyor. 

Lila Grup Ceo'su Alp Öğücü, AA muhabirine, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinde de fabrikalarında maske, mesafe ve hijyen tedbirlerine uyarak üretimlerine devam ettiklerini söyledi. 

Ürünlerini Türkiye'nin 81 ilinde tüketiciyle buluşturduklarını belirten Öğücü, bunun yanı sıra dünyada da önemli bir pazara sahip olduklarını ifade etti. 

Dünya genelinde yılda 45 milyon ton temizlik kağıdı tüketimi olduğunu ve bu rakamın salgın sürecinde artış gösterdiğine işaret eden Öğücü, "Biz de 80 ülkeye ihracat yapıyoruz. Ürünlerimiz genelde refah seviyesi, geliri ve kişi başına geliri daha yüksek ülkelerde tüketiliyor. İhracat pazarımız özellikle ABD, İngiltere, Kanada, İsrail ve Avrupa Birliği'nin çeşitli ülkelerinden oluşuyor. Bu yıl ihracat hedefimiz 80 milyon dolar seviyeleri." dedi. 

Öğücü, Türkiye'ye komşu ülkelere de ihracat gerçekleştirdiklerini anlatarak, "Çok uzak coğrafyalara, Avusturalya'ya, ada ülkelerine kadar satış yapıyoruz. Yeni yatırımlarımızla beraber günde 200 araçlık, yılda 40 bin konteynerlik bir tedarik zincirinin çalıştığı duruma gelmeyi hedefliyoruz. Avrupa'dan Orta Asya'ya uzanan tesislerden biri olacağız." diye konuştu. 

Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) her yıl yayınladığı listede ilk 200 ihracatçı arasında yer aldıklarını belirten Öğücü, ilk yüze girmek için yatırımları olduğunu kaydetti. 

Öğücü, sosyal sorumluluk projelerine ve salgın sürecinde başlatılan yardım kampanyalarına da destek verdiklerini sözlerine ekledi.

(AA)