Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
Erasmus+, das Programm für Bildung, Jugend und Sport der Europäischen Union, ermöglicht Schulen die Durchführung vielfältiger Fortbildungsmaßnahmen für Lehrpersonal und projektorientierter Schülerfahrten innerhalb der Europäischen Union.
In diesem Jahr endet die Programmgeneration 2014-20 und Schulen können sich ab sofort um eine Aufnahme in der neuen Programmgeneration bewerben. Eine erfolgreiche Akkreditierung für das neue Programm Erasmus+ kann als Eintrittskarte für eine Mitgliedschaft in der Programmgeneration 2021-27 verstanden werden. Diese ermöglicht es Einrichtungen, jährlich in einem vereinfachten Verfahren Mittel für europäische Mobilitätsmaßnahmen zu beantragen.
Die erste Antragsrunde endet am 29. Oktober 2020. Allgemeinbildende Schulen stellen ihren Antrag auf Akkreditierung über die Nationale Agentur beim Pädagogischen Austauschdienst, berufliche Schulen über die Nationale Agentur beim BIBB.
Am ISB beraten Sie hierzu die Referenten für Erasmus+, Frau IRin Kathin Schwendner(allgemeinbildende Schulen) und Herr StD Stephan Plichta (berufliche Schulen).
Erasmus+ unterstützt die Ziele der EU-Strategie „Europa 2020“ für Wachstum, Arbeitsplätze, soziale Gerechtigkeit und Integration
İSTANBUL (AA) - Toyota, tamamen yeni ve şehir tarzı SUV'u Yaris Cross'un üretimine Fransa'da, Valenciennes'deki fabrikasında başladı.
Şirketten yapılan açıklamaya göre, Yeni Yaris Cross B- SUV'un üretimi için Toyota, 400 milyon avro yatırım gerçekleştirerek 4'üncü nesil Yaris ve tamamen yeni Yaris Cross'un fabrikada aynı hatta üretilmesini sağladı.
Güncellemelerle birlikte Toyota'nın Fransa'daki TMMF fabrikasının yıllık üretim kapasitesi 300 bin araca çıktı. Yaris Cross üretimiyle birlikte Fransa'daki Toyota fabrikasında toplam çalışan sayısı ise yaklaşık 5 bine ulaştı.
B-SUV segmentinde bulunan Yaris Cross, kullanıcıların tüm beklentilerini karşılayacak şekilde tasarlandı ve geliştirildi. Toyota'nın 2025'te toplam satışlarda yüzde 90 seviyesinde elektrik motorlu araç satış planı kapsamında yeni Yaris Cross'un düşük CO2 emisyonlu hibrit versiyonunun da yoğun olarak tercih edilmesi bekleniyor.
Toyota'nın GA-B platformu üzerine yapılan Yaris Cross, Avrupa’da TNGA mimarisiyle üretilen 8'inci model oldu. Üretimin başlaması, aynı zamanda Toyota'nın yerelleştirme stratejisinin ilerlemesinin ve üretim kapasitesini artırmasının da altını çiziyor. Yaris Cross modeli, Toyota'nın 2025'te Avrupa'da 1,5 milyon satış adedi planıyla büyüme hedefinin önemli bir parçası olacak.
- Elektrikli motorlar Polonya'da üretilecek
Toyota'nın Avrupa'da yerelleştirme vizyonu bu yıl daha da genişlerken Polonya fabrikası da hibrit şanzıman ve elektrikli motorların üretimine başladı. Toyota Yaris ve Yaris Cross için 1,5 litre TNGA benzinli ve tam hibrit güç üniteleri buradan karşılanacak.
Toyota aynı zamanda, 2021 Yılın Otomobili seçilen Yaris'in artan talebini karşılamak adına da Çekya'daki fabrikasında kapasiteyi artırmak ve tesisi modernleştirmek üzere de yatırımlar gerçekleştirdi.
BERLİN (AA) - Almanya'nın Lübeck kentinde bir Türk aileye ırkçı saldırı yapıldığı bildirildi.
Lübeck Emiyet Müdürlüğünden yapılan açıklamaya göre, 3 Temmuz’da kent merkezi yakınlarında Mühlentor Meydanı’nda yaşanan olayda, 4 kişilik Türk ailesi ile bir Alman çift arasında tartışma çıktı.
Tartışma sırasında 51 yaşındaki kişinin kullandığı göz yaşartıcı gazdan 45 yaşındaki Türk baba ile 4 ve 8 yaşındaki çocukları etkilendi.
Baba ve çocukları daha sonra ambulansla hastaneye kaldırıldı.
- Tutuklama için sebep bulunmadığı gerekçesiyle serbest bırakıldılar
Ayrıca, saldırgan ve eşinin, göz yaşartıcı gazın yanı sıra yasak olan bazı silahlar taşıdığı belirlendi.
Silahlara el koyan polis, 51 yaşındaki saldırgan hakkında yaralama ve silah yasasını ihlalden soruşturma başlattı.
Çift karakola götürüldü ancak tutuklamak için sebep bulunmadığı gerekçesiyle serbest bırakıldı.
Polis, olayın yabancı düşmanlığı olduğuna ilişkin emarelerin bulunduğunu açıkladı.
ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii (SSB) Başkanı İsmail Demir, Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) envanterindeki Leopard 2A4 tankları için üretilen zırh paketinin seri üretimine geçildiğini ve tanklara entegrasyonunun başladığını bildirdi.
Demir, Twitter hesabından, Leopard 2A4 tankları için üretilen zırh paketine ilişkin paylaşım yaptı.
KKK envanterindeki Leopard 2A4 tanklarının modern muharebe ortamına uygun olarak yeteneklerini artırma çalışmaları kapsamında Roketsan'daki Balistik Koruma Merkezi'nde tasarlanıp üretilen zırh paketinin seri üretimine geçildiğini belirten Demir, zırh paketinin tanklara entegrasyonun da başladığını vurguladı.
Demir, paylaşımında şu bilgilere yer verdi:
"Kule ve gövde bölmeleri için tehdit analizine göre farklı konfigürasyonlarda geliştirilen zırh paketi, halen dünya ordularındaki Leopard 2A4 tanklarında kullanılan en etkin balistik korumaya sahip. Yerli ve milli sistemlerle modernize edilen tanklar 'Mehmetçik'in hizmetinde."
Türkiye’nin demokrasi tarihinin en keskin virajlarından biri olarak bilinen ve bir başkan ile iki bakanın asılması ile sonuçlanan kanlı ‘27 Mayıs İhtilali’ hiç bir zaman unutulmayacak. KONAD Sosyal ve Siyasal Araştırmalar Merkezi Başkanı Sait Özcan, “Seçilmişlerin millet tarafından sandık ile gönderilmesine alışamayan milletler demokrasiyi özümseyememiş topluluklardır” dedi.
Cumhuriyet tarihinin en kanlı darbelerinden biri olan ve saçma iddialar ile Türk siyasetine prangalar vurulmasının üzerinden 60 yıl geçmesine rağmen, o dönemin gençlerinin torunlarından KONAD Başkanı Sait Özcan, “Babamdan ve dedemden çok acı hikayeler dinledim. Ancak hepsini unutmak istiyorum. Bu bize yapılan darbeleri ve darbe teşebbüslerini kabulleneceğimiz anlamına gelmemelidir. Demokrasilerde sandık ile gelenleri sandıkta yenemeyeceklerini farkedenlerin en iğrenç bir tarifidir darbecilik. Darbe beklentileri ile siyasete ara vermek öncelikle milyonların hürriyetini kısıtlayarak onlara baskı yapmaktır. Her darbeci dış güçler ile baglantılı, yalancı ve iftirayı kolayca yapabilendir. Bu bağlamda 27 Mayıs darbecileri başbakan ve iki bakanını idama gönderirken ortaya koydukları belge veya delil değil, sadece dedikodudur. İdam edilenler aklanıp milletin gönlüne yerleştiler ama, idam eden darbeci aşağılıkların her birinin ömür boyu bir köşede saklandığını görüyoruz. Allah Türk Milletini ve Devletini bir daha böyle bir aşağılık ve kanli bir darbe ile karşılaştırmasın. ‘27 Mayıs İhtilali’nin mağdur ettiklerinin acısını paylaşıyor, Türkiye Demokrasisine geçmiş olsun diliyorum” şeklinde konuştu.
Bilindiği gibi Sait Özcan ve entellektüel birikimi olan arkadaşları tarafından 2000’li yılların başında kurulan ve demokrasi yanlısı güçleri destekleyen KONAD, Türk-Alman ilişkilerine yaptığı sosyo-ekonomik ve sosyo-kültürel çalışmalar ile tanınıyor.