Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

 

BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Rusya’nın nükleer silah kullanma konusunda tehdidi bıraktığını bildirdi.

 

Scholz, Funke Medya Grubu ve Fransız Quest-France gazetesine verdiği röportajda, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı telefon görüşmesine ilişkin değerlendirmede bulundu.

Ukrayna savaşı ve bunun sebepleri konusunda Putin ile farklı perspektiflerden baktığını belirten Scholz, "Ancak bu korkunç duruma rağmen birbirimizle konuşmamız gerektiğine inanıyorum." dedi.

Scholz, son görüşmede Ukrayna’daki şehirlerin ve buradaki altyapının bombalanmasını kınadığını anlatarak, bununla açık şekilde uluslararası hukukun ihlal edildiğini yineledi.

 

Kremlin'in (savaşa ilişkin) uzlaşma isteğinin arttığı konusunda bir hareket görüp görmediğine ilişkin soru üzerine Scholz, savaşın acımasız şekilde devam ettiğini belirterek, şunları söyledi:

“Şimdilik bir şey değişti. Uluslararası toplumun kırmızı çizgi belirlemesine yanıt olarak Rusya, nükleer silah kullanmakla tehdit etmeyi bıraktı. Pekin’e yaptığım ziyaret sırasında Çin Devlet Başkanı Şi (Cinping) ile nükleer silahların kullanılmaması gerektiğini birlikte ifade ettik. Kısa bir süre sonra G20 ülkeleri bu tutumu teyit etti."

 

Başbakan Scholz, “Nükleer tırmanma tehlikesi önlendi mi?” şeklinde soruya “Şimdilik, buna bir takoz koyduk.” şeklinde cevap verdi.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Rusya’nın güvenlik garantilerine ihtiyaç duyduğuna ilişkin düşüncesini destekleyip desteklemediğine ilişkin soruya Scholz, “Şimdiki öncelik, Rusya'nın savaşı hemen bitirmesi ve askerlerini geri çekmesidir. Daha sonra Avrupa’nın güvenliğini nasıl sağlayabileceğimize ilişkin konunun ele alınması doğrudur. Elbette Rusya ile, örneğin Avrupa’da silah kontrolü yapılması üzerine görüşmeye hazırız. Bunu zaten savaştan önce de teklif ettik ve bu tutumda değişiklik olmadı.” yanıtını verdi.

 

Scholz, Almanya’nın gelecek 5 yıl içinde bir füze savunma sistemine sahip olmasını ümit ettiğini belirterek, bu konuda hükümetin somut karar vermesi için üreticilerle çeşitli sistemler hakkında görüştüğü bilgisini paylaştı.

Ukrayna’yı desteklemeyi sürdüreceklerini vurgulayan Scholz, bu desteğin Avrupa’daki barış düzenini kurtarmakla ilgili de olduğunu belirtti.

 

Scholz, “Bunun için ekonomik dezavantajları göze alıyoruz ve savunma için daha fazla para harcıyoruz çünkü Rusya'nın başka ülkelere saldırmayacağının garantisi yok. Aynı zamanda şunu söylüyorum ki bu benim için çok önemli; Rusya ile NATO arasında doğrudan bir savaşı önlemek için elimizden geleni yapıyoruz. Böyle bir çatışmanın sadece kaybedenleri olur.” ifadelerini kullandı.

 

BERLİN (AA) – Avrupa’nın en büyük ekonomisine sahip Almanya’da resmi verilere göre evsizlerin sayısının 263 bin olduğu bildirildi.

 

Federal Çalışma ve Sosyal İşler Bakanlığı’nın ülkedeki evsizlerin durumu hakkında yayınladığı ilk rapora göre, 31 Ocak 2022 itibarıyla ülkede 263 bin kişinin kalıcı bir evi bulunmuyor.

Acil konaklama yerlerinde barındırılanlar, arkadaşlarıyla veya tanıdıklarıyla kalan gizli evsizler ve sokaktaki yaşayanlar olmak üzere evsizlerin üç gruba ayrıldığı raporda, yaklaşık 178 bin kişi birinci grupta, yaklaşık 49 bin kişi ikinci grupta ve yaklaşık 37 bin kişi de üçüncü grupta yer aldı.

 

Evsizlerin yüzde 63’sini erkeklerin, yüzde 35’ini kadınların oluşturduğu ortaya koyulan raporda, ortalama yaş ise 44 olarak belirlendi.

Evsizlerin üçte ikisinin Alman vatandaşlığına sahip olması dikkati çekerken, ankete katılanların yarısından fazlası uzun süreli bir hastalıktan veya sakatlıktan muzdarip olduğunu, dörtte biri ise bir bağımlılığı (alkol, madde vb.) bulunduğunu belirtti.

 

Federal Çalışma ve Sosyal İşler Bakanlığı’nın raporu, üç evsiz insan grubunun sosyo-yapısal özelliklerini analiz ederek, evsizlikle mücadele etmek ve 2030 yılına kadar ortadan kaldırmak için yaklaşımlar sunuyor.

Öte yandan, Evsizlere Yardım Derneği, (BAG W) ise Almanya'da 2017 yılında yaklaşık 650 bin kişinin evsiz olduğunu bildirmişti. ​​​​​​​

KÖLN (AA) - Almanya'nın, tedarikçi Fransız nükleer santrallerindeki kesintiler nedeniyle elektrik temininde sorun yaşadığı bildirildi.

 

Bild gazetesinin Baden-Württemberg Eyaleti Çevre Bakanlığına dayandırdığı habere göre, Almanya Federal Ekonomi Bakanlığı, ülkedeki elektrik arzının gelecek günlerde daha da kötüleşebileceğini kaydetti.

Almanya'ya elektrik sağlayan Fransız nükleer santralleri son dönemde daha az elektrik üretiyor. Fransa'daki nükleer santrallerinde yaşanan kesintiler, Almanya'nın enerji tedarikinde büyük sorun teşkil ediyor. 

 

Öte yandan Baden-Württemberg bölgesinde bulunan Neckarwestheim Nükleer Santrali'nin bakımda olması, elektrik kesintilerinin bir diğer nedeni olarak gösterildi.

Santral, Baden-Württemberg'in geçen yılki elektrik arzının yüzde 22,5'ini karşılamıştı.

BERLİN (AA) - Almanya’nın başkenti Berlin’de görev yapan itfaiyeciler, çalışma şartlarının düzeltilmesi talebiyle gösteri yaptı.

 

Berlin Belediye Binası (Rotes Rathaus) önünde “Berlin Yanıyor” (Berlin Brennt) derneğinin çağrısıyla toplanan çok sayıda itfaiye eri, olumsuz çalışma şartlarına dikkati çekmek için bir bidonun içine odun parçalarını koyup ateş yaktı.

2005’ten beri itfaiyeci olarak çalışan ve gösteriye katılan Andreas Hain, AA muhabirine, burada “uyarı bidonu” içinde ateş yakarak yetkililere bir mesaj vermek istediklerini belirterek, “4,5 yıldan beri bu bidon yanmıyordu. 4,5 yıldan beri hiçbir şey yapılmadı, aksine durum kötüleşti. Göreve çıkma sayıları arttı.” dedi.

 

Berlin İtfaiyesinin kamuyla paylaştığı sayılar göz önünde bulundurulduğunda itfaiyecilerin göreve çıkma sayıların her yıl arttığının görüldüğüne işaret eden Hain, “Bu böyle devam edemez.” ifadesini kullandı.

"Berlin Yanıyor" Derneği Başkanı Erik Herbote de, itfaiyecilerin her gün yapmaları gerekenleri yerine getiremediklerini aktararak, “Görevlerimizi yerine getiremiyoruz. Günde 1400 ila 1800 arasında göreve çıkıyoruz. 10 yıl öncesine kadar bunun hemen hemen yarısıydı. Bunu artık bu personel sayısıyla yapamıyoruz.” diye konuştu.

 

Kurum içinde her gün olağanüstü durum ilan ettikleri bilgisini paylaşan Herbote, “Yani olağanüstü durum günün büyük bir bölümünü kapsıyor. Olağanüstü durumda bulunduğumuzda görev sürelerimize uyamıyoruz. Bu vatandaşları da etkiliyor. (Olay yerine) geç ulaşıyoruz”. ifadelerini kullandı.

Herbote, itfaiyecilerin 15 yıl önce Berlin’de günde ortalama 800 kez göreve çıktığını belirterek, "Standartlaştırılmış acil çağrı protokolü getirildi. O dönemden sonra bu uygulanmaya başlandı. Bunun uygulanmasıyla sayılar arttı. İki gün önce yaklaşık 1800 kez göreve çıktık. Bunu, 600 ila 800 arasında göreve çıktığımız 1997'deki personel seviyesiyle yapıyoruz. Bunun yapılamayacağı da açıktır.” dedi.

 

İtfaiyecilerin talepleri arasında asılsız ihbarların sayısının azaltılması, itfaiyecilerin ödeneğinin artırılması, terfi uygulanmasının iyileştirilmesi ve çalışma planlarının esnekleştirilmesi yer alıyor.

 

 

 

 

BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Olaf Scholz, farklı düşüncede olduğu Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile telefon görüşmelerini sürdüreceğini söyledi.

Scholz, seçim bölgesi olan Potsdam kentinde vatandaşlarla bir araya gelerek değerlendirmelerde bulundu.

Putin ile yaptığı telefon görüşmelerine değinen Scholz, Ukrayna savaşından sonra Rusya Devlet Başkanı ile birçok kez uzun telefon görüşmeleri yaptığını anımsattı.

 

Scholz, görüşmelerinin nezaket çerçevesinde geçtiğini vurgulayarak, şunları söyledi:

"Telefonun diğer tarafında bağıran kimse yok ve ben, Rusça konuşamıyorum. Bir defasında halk eğitim merkezinde yaklaşık 8 saat bunu (Rusçayı) öğrenmeye çalıştım ama alfabe dışında hiçbir şey kalmadı. Ancak Putin, çok iyi Almanca biliyor ve bundan dolayı bazen Almancaya geçiyor, açıklamalarımı tercüme ettirmiyor."

Putin ile tamamen farklı düşündüğüne işaret eden Scholz, “Buna rağmen onunla konuşmaya devam edeceğim. Çünkü bu durumdan çıkmanın nerede mümkün olabileceği o anı görmek istiyorum. Bu, birbirimizle konuşmadan olmaz.” ifadesini kullandı.

 

- "Tam olarak kaç Rus askerinin öldüğünü bilmiyoruz ancak 100 bin olabilir"

Başbakan Scholz, savaşın başından bu yana Putin’in söylediği ve başarmak istediği konularda bazı şeylerin değiştiğini belirterek, ancak Putin’in "Ukrayna topraklarının bir bölümünü şiddet kullanarak fethetmek istemesi" konusunda hiçbir şeyin değişmediğini kaydetti.

Rus tarafında çok sayıda kayıp olmasına rağmen bu konuda hiçbir şeyin değişmemesini üzücü bulduğunu söyleyen Scholz, “Tam olarak kaç Rus askerinin öldüğünü bilmiyoruz. Ancak 100 bin olabilir. Başka savaşlarla karşılaştırıldığında bu oldukça fazla." değerlendirmesinde bulundu.

Scholz, Ukrayna savaşı başladıktan sonra Putin ile çeşitli aralıklarla telefon görüşmeleri gerçekleştirmişti. Putin ile Scholz arasındaki son görüşme, 2 Aralık'ta yapılmıştı.

 

BERLİN (AA) - Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, Almanya Federal Cumhuriyeti'ni tanımayan ve kendilerini “İmparatorluk Vatandaşları” (Reichsbürger) olarak tanımlanan kişilerin sayısının 23 bine yükseldiğini bildirdi.

 

Faeser, Bild am Sonntag gazetesine yaptığı açıklamada, “İmparatorluk Vatandaşları”nın sayısının hızla arttığını belirtti.

“İmparatorluk Vatandaşları” sayısının 2022'de, bir önceki yıla göre 2 bin artarak 23 bine çıktığı bilgisini paylaşan Faeser, bunların yüzde 10’unun şiddet yanlısı olduğunu aktardı.

Bu oluşumun taraftarlarının kararlılıkla silahsızlandırılması gerektiğini vurgulayan Faeser, yakın zamanda silah yasasının sertleştirileceğini kaydetti.

 

- Vergi ödemeyi reddediyorlar

Alman Polisi, 7 Aralık’ta bir grup imparatorluk vatandaşın operasyon düzenlemiş, aralarında eski asker, polis ve yargıcın bulunduğu 25 kişi, terör örgütü üyesi olmak ve silahlı darbe planlamak suçlamasıyla gözaltına alınmıştı.

İmparatorluk vatandaşları, Almanya Federal Cumhuriyeti'ni ve onun demokratik yapılarını tanımıyor.

 

Alman İmparatorluğu’nun varlığının devam ettiğini savunan bu kişiler, Almanya'nın “hala askeri işgal altında olduğuna” inanıyor.

Homojen olmayan ve içinde aşırı sağcıların da yer aldığı bu ideolojinin taraftarlarının bazıları Alman kurumlarını tanımadığı için vergi ödemeyi de reddediyor.

 

KİEV (AA) - Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Rus ordusunun Ukrayna'da kritik enerji altyapılarına yönelik düzenlediği saldırıların sonucu meydana gelen hasarlardan dolayı devam eden elektrik kesintilerine ilişkin durumun "ciddi olduğunu" belirtti.

 

Zelenskiy, Telegram hesabından paylaştığı günlük görüntülü mesajıyla halka seslenerek, Ukrayna genelinde elektrik kesintilerinin sürdüğünü kaydetti.

Rus güçlerinin son dönemlerde özelikle elektrik altyapılarını hedef alması sonucu Kiev, Odessa, Lviv ve diğer bölgelerde elektrik kesintilerinin devam ettiğini anlatan Zelenskiy, Ukrayna'da yaşanan enerji sorunları hakkında, "durumun ciddi olduğu" değerlendirmesini yaptı.

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile telefon görüşmesi gerçekleştirdiğini ifade eden Zelenskiy, görüşmede Karadeniz Tahıl Koridoru'nun genişletilmesi ile Türkiye ve Ukrayna için büyük önem taşıyan küresel gelişmeleri ele aldıklarını kaydetti.

Öte yandan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile de bir telefon görüşmesi yaptığını dile getiren Zelenskiy, ilerleyen saatlerde ABD Başkanı Joe Biden ile de telefonda görüşeceğini aktardı.

 

BAKÜ (AA) - Azerbaycan'ın, Ermeni nüfusun yaşadığı ve geçici olarak Rus güçlerin konuşlandığı bölgelerde çevre denetimine başlayacağı bildirildi.

 

Azerbaycan Ekonomi Bakanlığı ile Çevre ve Doğal Kaynaklar Bakanlığından yapılan ortak açıklamada, Rus güçlerin komutanlığı ile yapılan müzakereler sonucu Azerbaycanlı uzmanların Ermeni nüfusun yaşadığı Azerbaycan topraklarında madenlerin yasa dışı işletilmesi ve bundan kaynaklanan çevresel ve diğer zararlarla ilgili denetime başlayacağı belirtildi.

 

Açıklamada, özellikle bölgedeki Kızılbulak altın madeni ile Demirli bakır madeninin denetleneceği ve bu madenlerin çevreye, yeraltı ve yer üstü su kaynaklarına olası zarar ile risklerinin değerlendirileceği kaydedildi.

 
KUDÜS (AA) - İsrail ordusu, kuzey sınırında "hazırlığı artırmak" için yaklaşık 13 bin askerin katılımıyla sürpriz bir askeri tatbikat başlattı.
 

Ordu, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, "Sıcak Kış" isimli tatbikatın 13 Aralık Salı gününe kadar devam edeceğini bildirdi.

Teknoloji ve Lojistik Biriminin başkanlık edeceği belirtilen ve sürpriz şekilde başlayan tatbikatta 8 bini düzenli, 5 bini yedek 13 bin askerin yer aldığı aktarıldı.

 

Açıklamada, söz konusu tatbikatla, "İsrail ordusundaki savaş birimlerinin ve lojistik sisteminin kuzey bölgesindeki ani olaylar ve muhtelif senaryolar karşısında hazırlığının artırılmasının amaçlandığı" belirtildi.

İsrail'in Maariv gazetesinin haberine göre ise söz konusu tatbikat, "İran'ın sivil uçuşlar sırasında Beyrut Havalimanı'na silah kaçırmaya çalıştığına ilişkin bazı haberlerin ardından kuzey sınırında son dönemde gerilimin yükselmesinin gölgesinde" gerçekleştiriliyor.

 

- Lübnan'dan yalanlama

Lübnan, 8 Aralık'ta yaptığı açıklamada, ABD'nin yaptırımı altındaki İran'a ait Meraj Hava Yolları'nın Hizbullah'a silah taşıdığı yönündeki iddiaların asılsız olduğunu bildirmişti.

Körfez ülkeleri ve İsrail medyasında daha önce çıkan haberlerde, İran'ın Meraj Hava Yolları üzerinden Lübnan'daki Hizbullah'a silah taşıdığı iddia edilmişti.

 

ABD Hazine Bakanlığı, 24 Mayıs 2018'de, İran Devrim Muhafızları Ordusu, Hizbullah ve Suriye'deki Esed rejimi için silah, milis ve para taşımacılığı yaptığı gerekçesiyle Meraj Hava Yolları ile diğer birkaç hava yolu şirketini yaptırım listesine almıştı.

 

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ve NAMA Vakfı arasında imzalanan protokol ile ortak burs programı oluşturuldu. Protokol kapsamında 6 ülkeden 200 uluslararası öğrencinin yükseköğrenim eğitimleri desteklenecek.

 

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) uluslararası alanda bir iş birliğine daha imza attı. YTB, Malezya Kuala Lumpur’da faaliyet gösteren NAMA Vakfı ile protokol imzalayarak ortak bir burs programı oluşturdu. Protokolü YTB Başkanı Abdullah Eren ve NAMA Vakfı CEO’su Dr. Saleh Mubarak Bazead imzaladı.

Çalışma kapsamında; Endonezya, Tanzanya, Kenya, Kırgızistan, Yemen, Malezya ve tarafların kabul ettiği diğer ülkelerden, lisans seviyesinde 50, yüksek lisans seviyesinde 100 ve doktora seviyesinde 50 öğrencinin burslandırılması öngörülüyor.

Ortak burs programı; öğrencilerin aylık burs miktarı, bir defaya mahsus olmak üzere gidiş dönüş uçak bileti, öğrencilerin konaklama ücretleri, Türkçe öğrenim ücretleri, genel sağlık sigortası ve üniversite harç ücretleri gibi geniş alanları kapsayacak şekilde düzenlendi.