Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

KÖLN (AA) - Türkiye ile Almanya arasında imzalanan iş gücü anlaşmasının 60. yılında, Almanya'nın Baden-Württemberg eyaletindeki Sachsenheim beldesinde, buraya çalışmak için gelen birinci nesil anıldı.
 
Diyanet İşleri Türk İslam Birliğine (DİTİB) bağlı Sachsenheim Mimar Sinan Camisi'nde bu yıl 18. kez düzenlenen etkinlikte, torunlarının organizasyonu ile bir araya gelen birinci nesil büyükler, sohbet edip anılarını tazeleyerek hasret giderdi.
Kuran-ı Kerim okunarak başlanan "Ahde Vefa" programında konuşan Sachsenheim DİTİB Mimar Sinan Camisi Dernek Başkanı İsmet Harbi, 1960'lı yıllarda Almanya'ya gelen ve birinci nesil diye adlandırılan öncülerin, o günkü imkanlar dahilinde camiler inşa ederek çok büyük işler başardıklarını söyledi.
 
 
 
 
Harbi, "DİTİB teşkilatı olarak vefat eden değerlerimizi dualarımızda andığımız gibi hayatta olan büyüklerimizi de anmak, onları hatırlamak ve hatırlarını sormak görevimiz. Bir sıcak çay ve bir güzel muhabbet maksadıyla etkinliğimizi her yıl gelenek haline getirdik." ifadelerini kullandı.
"Bu güzel eserleri yaşatan ve bizlere emanet eden büyüklerimizden Allah razı olsun." diyen Harbi, "Ebediyete irtihal eden büyüklerimize Allah’tan rahmet, sizlere de sağlık dolu bereketli bir ömürler diliyorum. Biz her bir değerimize minnet ve şükran borçluyuz." şeklinde konuştu.
Günün anısına katılımcılara gül dağıtılarak, göçün 60'ıncı yılı münasebetiyle hatıra amaçlı özel hazırlanan cami logolu madalya verildi.
 
 
 
 
BERLİN (AA) - Almanya'da medya konularında Lisanslama ve Denetleme Komisyonu (ZAK) Russia Today'in Almanca yayın yapan kanalının (RT DE) yayınlarını yasakladı.
 
ZAK'tan yapılan açıklamada RT DE'nin Almanya'da gerekli yayın lisansı bulunmadığı gerekçesiyle yayınlarının yasaklandığı ifade edildi.
 
RT yasal işlem başlatacak
 
RT DE’den yapılan açıklamada ise tüm iddialara rağmen 16 Aralık 2021’den bu yana Avrupa yasalarına uygun bir şekilde yayın yapıldığı savunularak RT DE’nin Sırbistan’dan 6 Aralık 2021’den itibaren 2029’a kadar geçerli yayın lisansı aldığı ifade edildi.
RT DE Productions GmbH şirketinin bu karara karşı yasal işlem başlatacağı vurgulandı.
Sırbistan Elektronik Kitle İletişim Araçları Düzenleme Kurumu (REM) Konseyi Başkanı Olivera Zekic’in sözlerine yer verilen açıklamada, lisansın, Avrupa Sınır Ötesi Televizyon Sözleşmesi hükümlerine uygun bir şekilde başvurularak verildiği kaydedildi.
YouTube da 29 Eylül’de Russia Today'in (RT) Almanca yayın yapan iki kanalının hesabını kalıcı olarak kapatmıştı.
 
Resim: Pixabay
Dînî literatürümüzde “Üç Aylar” diye bilinen çok feyizli ve bereketli bir maneviyat mevsimine bir kez daha girmiş bulunuyoruz. 02 Şubat Çarşamba günü Recep ayının ilk gününü idrak ettik. Nasip olursa önümüzdeki Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gece de Regâib Kandili’ni hep birlikte idrak edeceğiz.  Bizleri bu günlere eriştiren Rabbimize sonsuz hamd ü senâlar olsun.
 
Bu aylar, imandan gelen bir heyecanla ibadet hayatımızı daha canlı tutmaya çalıştığımız feyizli, bereketli zamanlardır. Üç Aylar; Regâib. Mi’râc, Berat kandilleri ile Kadir Gecesi gibi dört ayrı mübarek geceyi içerisinde barındırır. Bu geceler, üç ayların manevî atmosferinin bereketli ve hikmetli yıldızları gibidir. Bu aylar, yapılan dilek ve temennilerin Allah’a ulaştığı, tövbelerin kabul edildiği, günahsız bir şekilde Ramazan ayına kavuşma umudumuzu kuşandığımız aylarıdır. Nitekim Üç Aylar’ın hayır ve bereketini Peygamber Efendimiz (s.a.s) şöyle açıklıyor: “Beş gece vardır ki, o gecelerde yapılan dualar geri çevrilmez. (Bu geceler şunlardır): Cuma geceleri, Kurban ve Ramazan bayramları gecesi, Recep ayının ilk Cuma gecesi (Regâib Kandili), Şaban ayının on beşinci gecesi (Berat Kandili).” Ayrıca Peygamberimiz (s.a.s) Recep ayına ulaşınca şöyle dua ederdi: “Allah’ım! Recep ve Şaban aylarını bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a kavuştur.” 
 
Üç Aylar’ın ilk cuma gecesi, yani önümüzdeki Perşembe’yi Cuma’ya bağlayan gece Regâib Kandili’dir. Bu gece, insanların Yüce Allah’tan af ve mağfiret istediği, umut, huzur ve ilahî müjdelerle dolu, duaların kabul edildiği gecelerden biridir.
 
Ömür sermayemiz her geçen gün azalıyor. Yaşadığımız şu fâni dünya hayatında Allah’ın rızasını kazanmalı, böyle mübarek gecelerde özümüze dönmeli, hatalarımıza dur demeli, tövbe ve istiğfar etmeliyiz.
 
Böyle mübarek gecelerde nefis muhasebesi yapmalı, ana sermayemiz olan ömrümüzü nerede tükettiğimizi gözden geçirmeli, amel defterimize neler yazdırdığımızı, mahşer günü kurulacak Büyük Mahkeme’nin tek hâkimi Yüce Allah’ın hakkımızda nasıl bir hüküm vereceğini düşünmeliyiz.
 
İdrak edeceğimiz üç aylar ve mübarek geceler, öncelikle Rabbimize, ailemize, komşularımıza, akrabalarımıza ve çevremize karşı görev ve sorumluluklarımızı hatırlatmalı, hatalarımızdan ve günahlarımızdan tövbe etmemize vesile olmalıdır.
 
Öyleyse Üç Aylar’ı ve mübarek geceleri fırsat bilip Cenab-ı Allah’a koşalım. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in izinden ayrılmayalım. Kandil gecelerinde tövbe istiğfar edelim, nefis muhasebesi yapalım, kaza ve nafile namazı kılalım. Kur’an-ı Kerîm okuyalım. Peygamber (s.a.s)’e salât ve selâm getirelim. Akrabalarımızı ziyaret edelim. Kimsesizlerin, yoksulların gönüllerini hoş edelim. Çocuklarımıza bu mübarek gün ve gecelerin faziletini öğretelim.
 
Yapacağımız duaların kabul edilmesini, Regaip Kandili ve Üç Ay’ların âlem-i İslâm için hayırlara vesile olmasını yüce Allah’tan niyaz ederim.
 
 
Kazım TÜRKMEN
DİTİB Genel Başkanı
BERLİN (AA) - Almanya'da Bavyera eyaletinin Adalet Bakanı Gerog Eisenreich, Münih ve Freising Başpiskoposluğunda geçmişte gerçekleşen cinsel taciz ve istismar olaylarının yasal olarak tamamen aydınlatılacağı yönünde güvence verdi.
 
Eisenreich, Bavyera Eyalet Meclisinde, Münih ve Freising Başpiskoposluğunda yaşanan cinsel taciz ve istismara ilişkin 20 Ocak'ta yayımlanan rapora ilişkin değerlendirmede bulundu.
Savcılığın, kişilerin unvanına ve kurumların konumuna bakılmaksızın soruşturma yaptığını belirten Eisenreich, her eylemin uygun şekilde cezalandırılması gerektiğini söyledi.
Eisenreich, "Bavyera'da kimse kanunların üstünde değil, kimse." ifadesini kullandı.
 
Münih Savcılığının şu an kilise yetkililerinin suçlandığı 42 olayı incelediği bilgisini paylaşan Eisenreich, olası başka mağdurların suç duyurusunda bulunmalarını, suç işlendiği yönünde bilgisi olanların da ilgili mercilere bilgi vermesini istedi.
Katolik Kilisesindeki taciz skandalının toplumu sarstığını belirten Eisenreich, din adamlarının konumlarını istismar ederek mazur görülemeyecek suçlar işlediğini kaydetti.
Eisenreich, kurum olarak kilisenin de ağır hatalar yaptığını, olayların aydınlatılmasında başarısız kaldığını ifade ederek kilisenin şeffaf olmasını talep etti.
 
- Taciz skandalı
 
Münih ve Freising Başpiskoposluğunun kilisedeki cinsel istismarı araştırmak için görevlendirdiği Westpfahl Spilker Wastl adlı avukatlık şirketinin hazırladığı ve 20 Ocak'ta yayımladığı raporda, 1945-2019 yıllarında Münih ve Freising Başpiskoposluğuna bağlı kiliselerde en az 497 taciz vakası gerçekleştiği, taciz iddialarına rağmen rahip ve diyakozların kilisede görev yapmasına izin verildiği belirtildi.
Rapora göre mağdurların 247'sini erkek, 182'sini kız çocukları oluştururken 68 çocuğun ise kimliği bilinmezken, olaylardan etkilenenlerin çoğunu 8-14 yaşlarındaki çocuklar oluşturdu.
Uzmanlara göre suçlamalarla bağlantılı 173'ü rahip ve 9'u diyakoz olmak üzere 235 kişi olduğu belirtildi.
 
Raporda Katolik dünyasının önceki ruhani lideri ve Emerit Papa 16. Benediktus, Münih Başpiskoposu olduğu dönemde 4 olaya ilişkin harekete geçmeyerek istismarın üstünü örtmek ve doğruları söylememekle suçlandı.
Ayrıca raporda Münih ve Freising Başpiskoposu Kardinal Reinhard Marx’a yönelik 2, eski Başpiskopos Kardinal Friedrich Wetter'e yönelik de 21 olayla ilgili suçlamalar bulundu.

Die Termine für den Familienflohmarkt Grombühl auf dem Wagnerplatz für
2022 stehen fest: Diese sind an den Samstagen, 02.04.2022 und
15.10.2022, jeweils von 10 bis 13 Uhr.

Wer darf verkaufen
Nur Privatpersonen (Einzelpersonen, Familien und Kinder) dürfen
verkaufen. Es dürfen nur gebrauchte Waren verkauft werden.
Professionelle Händler sind unerwünscht.

Kosten
Die Standbetreiber werden um eine Spende für die Kinder- und
Jugendarbeit im Stadtteil Grombühl gebeten.

Verkaufsstände
1 Biertisch mit Platz davor. 15 Biertische werden vom Veranstalter
bereitgestellt. Insgesamt sind 45 Verkaufsstände möglich, d.h. bei 30
Plätzen müssen die Tische (Biertisch, Campingtisch, Tapeziertisch,
o.ä.) selbst mitgebracht werden.

Aufbau
Der Aufbau der Verkaufsstände beginnt um 9 Uhr. Da wir Rücksicht auf
die Anwohner nehmen wollen und die Belästigung durch Lärm so gering wie
möglich halten wollen, bitten wir alle Verkäufer, sich daran zu halten.

Die Verkäufer werden von Einweisern beim Aufbau unterstützt. Den
Anweisungen der Einweiser ist Folge zu leisten.

Müll
Müll bitte wieder mitnehmen! Wir bitten alle Verkäufer, ihren Müll und
nicht verkaufte bzw. kaputte Waren wieder mitzunehmen und wenn nötig im
Hausmüll zu entsorgen.

Anmeldung und weitere Infos
Für den Familienflohmarkt Grombühl ist eine Anmeldung notwendig.
Anmeldung online unter www.kiju-grombuehl.de oder direkt in der
Spatzentruhe Grombühl: Reiserstr. 5-7, 97080 Würzburg, Tel.:
0931/20781780. Die Standplatzvergabe erfolgt in der zeitlichen
Reihenfolge der Anmeldungen. Bei weiteren Fragen stehen wir Ihnen gerne
zur Verfügung.

Ausfall der Veranstaltung
Bei starkem Regen fällt die Veranstaltung aus.

Es gelten die aktuellen Corona-Regelungen


Foto im Anhang: Jörg Kieser

 

 

BERLİN (AA) - Nazi Almanyası'nın İkinci Dünya Savaşı'nda kurduğu en büyük toplama kampı Auschwitz'de tutulanların kurtarılmasının 77. yılında Naziler tarafından katledilenler, Federal Almanya Meclisinde (Bundestag) düzenlenen törenle anıldı.
 
Federal Meclis Başkanı Baerbel Bas, ülkede hala mevcut olan antisemitizme karşı dikkatli olunması gerektiğini belirterek "Antisemitizm aramızda. Antisemitizm sadece aşırı siyasi uçlarda yok. Bu sorun tüm toplumun sorunudur." dedi.
Bas, sadece hatırlamanın ve anmanın antisemitizme karşı yeterli gelmeyeceğine dikkati çekerek "Kim Müslümanlara ve inançlarına karşı nefret besliyorsa onun Yahudi dostu olduğu inandırıcı değildir." değerlendirmesinde bulundu.
 
Soykırımdan kurtulan Inge Auerbacher, törende yaptığı konuşmada, Alman halkını antisemitizme karşı çıkmaya çağırarak "Ne yazık ki bu kanser yeniden uyandı ve Yahudilere karşı nefret, Almanya da dahil olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde yeniden olağan hale geldi. Bu hastalık bir an önce tedavi edilmelidir." diye konuştu.
Kendisinin, anne ve babasının Theresienstadt toplama kampından mucizevi bir şekilde nasıl kurtulduklarını ve savaşın bitiminden sonra New York'a göç ettiklerini anlatan Auerbacher, "İnsan nefreti korkunç bir şeydir. Hepimiz kardeş olarak doğduk. En büyük dileğim, tüm insanların uzlaşmasıdır." dedi.
 
İsrail Meclis Başkanı Mickey Levy
Törene katılan İsrail Meclis Başkanı Mickey Levy de demokrasiye yönelik mevcut tehlikeler konusunda uyarıda bulunarak şunları söyledi:
"Burası insanlığın kötülüğün sınırlarını zorladığı, değerlerin kaybının demokratik bir çerçeveyi ırkçı ve ayrımcı bir tiranlığa dönüştürdüğü bir yer. Şimdi burada, bu evin duvarları arasında demokrasinin kırılganlığını bir kez daha yaşıyoruz ve onu koruma görevimiz bir kez daha hatırlatılıyor."
Holokost'un anısını korumanın her neslin yeniden üstlenmesi gereken zor bir görev olduğunu belirten Levy, "80 yıl yaraların iyileşmesi için yeterli bir süre olmayabilir. Ancak İsrailliler ve Almanların hafızasını birleştirin. Her iki ülke de tarihi travmayı atlatmayı başardı. Ve her ikisi de demokrasinin önemi ve onu koruma taahhüdü konusunda hemfikir." diye konuştu.
 
Levy, konuşmasının sonunda Nazilerin zulmüne uğrayan bir Yahudi çocuğun dua kitabından okuduğu dua esnasında gözleri yaşardı ve konuşmasını sonlandırdı.
Anma törenine Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Başbakan Olaf Scholz ile çok sayıda milletvekili katıldı.
1,1 milyon kişi öldürüldü
Auschwitz toplama kampında tutulanlar, 27 Ocak 1945'te Kızıl Ordu askerlerince kurtarılmıştı.
Auschwitz, yaklaşık 6 milyon kişinin toplama kamplarında öldürüldüğü Yahudi soykırımı için simge niteliği taşıyor.
Sadece Auschwitz kampında yaklaşık 1,1 milyon kişinin öldürüldüğü tahmin ediliyor.
BERLİN (AA) - Almanya'da Yeşiller Partisinin yeni eş genel başkanları Omid Nouripour ve Ricarda Lang oldu.
 
Başkent Berlin’de çevrim içi düzenlenen Yeşiller Partisi Olağan Genel Kurulu'nda yapılan oylamada, İran kökenli Nouripour oyların yüzde 82,58’ini, Lang da 75,93’ünü alarak eş genel başkanlığa seçildi.
 
Yüzde 88,35 oy alan Emily Büning de Genel Sekreter oldu.
Oylama dijital ortamda yapıldığı için bu seçimlerin mektupla gönderilecek oylarla da onaylanması gerekiyor.
46 yaşındaki dış politika uzmanı Nouripour, 18 yıldan beri Federal Meclis Milletvekilliği yapıyor.
 
Nouripour, konuşmasında, adaylığıyla göçmen kökenlileri siyasete girmeye cesaretlendirmek istediğini söyledi.
Partinin sol kanadında olan 28 yaşındaki Lang da Yeşiller Partisinin hükümette yer almasının talepleri gerçekleştirmek için bir fırsat olduğunu belirtti.
Partinin yaklaşık 40 yıllık tarihinde "en genç eş genel başkan" olan Lang, 26 Eylül’de yapılan genel seçimde milletvekili seçilmişti.
 
Partinin 2018’den bu yana eş genel başkanlık görevini yürüten Annalena Baerbock ve Robert Habeck, Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller Partisi ve Hür Demokrat Parti (FDP) arasında kasımda kurulan "trafik lambası" koalisyonunda bakanlık görevini üstlendikleri için partideki görevlerinden ayrılmıştı.
Parti tüzüğüne göre, bakanlık üstelenenler eş başkanlık yapamıyor. Yeni hükümette Baerbock Dışişleri Bakanı, Habeck de Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı olmuştu.
 
Resim: bpb
BERLİN (AA) - Almanya'nın Rusya'nın Münih Başkonsolosluğunda çalışan bir diplomatı, geçen yıl sınır dışı ettiği ortaya çıktı.
 
Spiegel'deki haberde, Rusya'ya casusluk yaptığı suçlamasıyla yargılanmaya başlayan İlnur N. adlı Rus vatandaşı ile irtibat kuran ve bilgiler alan diplomatın "istenmeyen kişi" ilan edilerek, ülkesine gönderildiği ifade edildi.
Söz konusu diplomatın, Rus gizli servisi SWR mensubu olduğu İlnur N'nin haziran 2021'de tutuklanmasından hemen sonra Almanya'yı terk ettiği belirtildi.
 
Savcılığın hazırladığı iddianamede, Almanya'da tutuklu yargılanan İlnur N'nin Rus istihbaratına Ariane uzay fırlatma aracının Avrupa projesiyle ilgili verdiği bilgiler karşılığında yaklaşık 2 bin 500 avro ödeme aldığı vurgulanmıştı.
Alman hükümeti, Gürcü bir vatandaşın öldürülmesiyle bağlantılı olarak Rusya'nın Berlin Büyükelçiliğinde istihbaratçı olarak görev yapan iki diplomatı, Aralık 2021'de sınır dışı etmişti.
 
Berlin'deki İngiliz Büyükelçiliğinde çalışan bir görevli de Ağustos 2021'de Rusya'ya casusluk yaptığı suçlamasıyla tutuklanmıştı.
 

Der Albrecht Dürer Airport Nürnberg setzt den Ausbau des Streckennetzes nach Osteuropa konsequent fort: Mit Air Serbia kehrt ein weiterer Kunde nach der pandemiebedingten Unterbrechung an den Flughafen der Metropolregion zurück und fliegt die serbische Hauptstadt Belgrad ab dem 6. Juni regelmäßig von Nürnberg aus an.

Für Reisende aus Franken ergibt sich dadurch erstmals die Möglichkeit für Direktflüge in die serbische Metropole. Neben viel Kultur wie der Festung Beogradska Tvrđava am Zusammenfluss von Donau und Save oder der größten orthodoxen Kirche auf dem Balkan bietet Belgrad auch ein trendiges Nachleben, etwa auf einem der Partyboote oder in der Altstadt.

Mit Belgrad ergänzt der Airport Nürnberg sein umfangreiches Osteuropa-Angebot, das vom Baltikum über Polen, die Ukraine, Ungarn, Bulgarien, Rumänien, Nordmazedonien, Bosnien und Herzegowina bis nach Serbien reicht. Dazu Dr. Michael Hupe, Geschäftsführer des Flughafens: „Ein Fokus unserer Streckenentwicklung liegt auf der Verbindung der Metropolregion Nürnberg mit einer breiten Palette an wichtigen europäischen Zielen. Mit Belgrad verfügen wir im Sommerflugplan über Verbindungen zu 14 europäischen Hauptstädten und darüber hinaus zu vielen wichtigen Wirtschaftsmetropolen.“

Die starke serbische Community in der Metropolregion wird die Strecke für gegenseitige Besuche von Freunden und Verwandten nutzen, außerdem gibt es wirtschaftliche Verflechtungen zwischen beiden Regionen. „Für uns als weltweit aufgestellter Kfz-Zulieferer mit Headquarter in Nürnberg ist ein Flughafen mit attraktiven Verbindungen ein wichtiger Standortfaktor. In Serbien beispielsweise ist LEONI heute der größte private industrielle Arbeitgeber. Wir gratulieren dem Flughafen Nürnberg und Air Serbia ganz herzlich zum neuen Nonstop-Angebot von Nürnberg nach Belgrad“, so Gregor le Claire, Pressesprecher LEONI AG.

Über das Drehkreuz Belgrad bestehen zudem gute Umsteigeverbindungen, zum Beispiel nach Athen, Thessaloniki, Istanbul und Skopje.

Air Serbia ist seit 1961 Mitglied der Internationalen Luftverkehrsvereinigung IATA (International Air Transport Association) und Teil des Etihad-Konzerns. Die Flotte besteht aus 20 modernen Kurz- und Mittelstreckenflugzeugen sowie einem Großraumjet. Die Airline hatte den Airport Nürnberg in den Vorjahren bereits mit Niš (deutsch: Nisch) verbunden.

Bayerns Innenminister Joachim Herrmann präsentiert neue Kampagne 'Schau hin! - gegen Radikalisierung und Extremismus' - Eindringlicher Appell: "Wir sind alle gefordert!" - Prävention ist der beste Schutz vor Extremismus.
 
Bayerns Innenminister Joachim Herrmann hat heute die neue Präventionskampagne 'Schau hin! – gegen Radikalisierung und Extremismus' gestartet. Die dafür erstellten Kurzfilme zu den Themenkreisen Antisemitismus, Salafismus, Rechtsextremismus und Linksextremismus richten sich insbesondere an das Umfeld von Jugendlichen. Sie sollen wachrütteln, aufklären und zum Handeln aufrufen. "Jugendliche und junge Erwachsene sind oft auf der Suche nach ihrer gesellschaftlichen Rolle sowie nach Orientierung. Diese Lebenssituation nutzen Extremisten gezielt aus, um sie für ihre Ideologien und Organisationen zu gewinnen." Daher gelte es, das Umfeld der Jugendlichen dafür zu sensibilisieren. "Im Alltag aufmerksam sein, Anzeichen erkennen, ernst nehmen und richtig handeln: Da sind wir alle gefordert", mahnt der bayerische Innenminister. 
 
Die etwa eineinhalb-minütigen Clips zeigen junge Menschen in unterschied­li­chen Situationen und Lebensphasen, die anfällig für eine Radikalisierung sind, und wie Freun­de, Trainer, Sportkameraden oder Fach­leute darauf richtig reagieren. "Dieses Engagement ist außerordentlich wichtig, denn niemand wird als Extremist geboren oder über Nacht zum Extremisten. Wir müssen daher ein Umfeld schaffen, in dem Radikalisierung gar nicht erst entsteht. Prävention ist der beste Schutz vor Extremismus", erklärte Herrmann.
Gerade wenn Jugendliche auffällig radikale Meinungen vertreten, bestimmte Bevölkerungsgruppen beleidigen oder sich von ihrem gewohnten Umfeld zurückziehen, gelte es genau hinzuschauen, auf die Jugendlichen zuzugehen und das persönliche Gespräch zu suchen. Beratungsstellen wie die Bayerische Informationsstelle gegen Extremismus (BIGE) und das Kompetenzzentrum für Deradikalisierung im Bayerischen Landeskriminalamt leisten hier großartige Arbeit und können den Betroffenen wertvolle Tipps geben. Hierfür müsse das Umfeld aber zunächst die Warnzeichen erkennen und aktiv werden.
 
"Damit extremistische Einstellungen und Radikalisierungsverläufe nicht in Gewaltakte und Terror münden, müssen wir den Extremismus im Keim ersticken", so Herrmann. Es sei wichtig, gerade auch bei jungen Menschen anzusetzen, um Hass und Gewalt gar nicht erst aufkommen zu lassen.
Die Kampagne 'Schau hin!“ – gegen Radikalisierung und Extremismus' ist auf insgesamt sieben Filme angelegt und wird in den nächsten Wochen unter anderem im TV, auf Anzeigetafeln im ÖPNV oder als Kinowerbung ausgestrahlt. Die ersten Filme, weitere Informationen sowie ein Podcast zum Thema können ab sofort unter www.schau-hin.bayern.de abgerufen werden.
 
Eine Aufzeichnung der heutigen Pressekonferenz ist auf den Social Media-Kanälen des Innenministeriums abrufbar:
Fotos und frei verwendbare Video- und Audiostatements können ab ca. 15.00 Uhr unter https://medien.innenministerium.bayern.de abgerufen werden.