Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
21 yaşındaki kızını kaybeden baba Mehmet Albayrak:"Hastanede ilk gün kızımın elinden telefonu alınınca bazı problemler çıkıyor, mahkeme kararıyla kızımın ellerini ayaklarını bağlayarak yatağa mahkum ediyorlar"
"Ölüm sebebi olarak son 3 günde verdikleri ilacın önce tansiyonu, sonra kalbi durdurduğunu ifade ettiler. Ölüm kağıdında ölüm sebebi 'kalp durması' olarak geçiyor. Kızım birinci haftanın sonunda komaya girip altıncı haftanın sonunda vefat etti"
STUTTGART (AA) - Almanya'nın Stuttgart kentinde, 21 yaşındaki kızı Melda Arife Albayrak'ı yürüyerek gittiği hastanede kaybeden Mehmet Albayrak, kızının ihmal sonucu öldüğü gerekçesiyle hastane hakkında hukuki süreç başlatmaya hazırlanıyor.
Almanya'ya 1991'de gelen ve metroda çalışan Yozgatlı Mehmet Albayrak, AA muhabirine, kızının 6 Aralık'ta hastaneye gidip kan tahlilleri yaptırdığını anlattı.
Sonuçların iyi çıkmadığını ancak daha önce dayısı ve arkadaşının annesini bu hastanede kaybettiği için kızının burada kalmak istemediğini belirten Albayrak, süreci şöyle aktardı:
"Sonra kendini kötü hissettiği için arkadaşlarının yönlendirmesiyle yaya bir şekilde kontrol için hastaneye götürdüklerini öğrendim. Hastanede ilk gün kızımın elinden telefonu alınınca bazı problemler çıkıyor, mahkeme kararıyla kızımın ellerini ayaklarını bağlayarak yatağa mahkum ediyorlar. Bizi 4 gün görüştürmediler ve ancak dördüncü gün kızımı görebildim ama konuşma imkanım yoktu çünkü bayıltmışlardı. Gerekçe olarak elinden telefonunu alınınca kendilerine karşı koyduğunu söylüyorlar, kızımla hiç konuşma şansımız olmadığından orada tam olarak ne oldu hiçbir zaman öğrenemedik.
Kızım bir hafta, hastanede ilk gittiği klinikte kaldı. Daha sonra hastanenin diğer kliniğine sevk ettiler, tam olarak nerede nasıl öldüğünü dahi bize bildirmediler. 'Vücudunda herhangi bir şey yok, beyninde ödem var.' dediler. Ölüm sebebi olarak son 3 günde verdikleri ilacın önce tansiyonu, sonra kalbi durdurduğunu ifade ettiler. Ölüm kağıdında ölüm sebebi 'kalp durması' olarak geçiyor. Kızım birinci haftanın sonunda komaya girip altıncı haftanın sonunda vefat etti."
- "Çok büyük ihmal var"
Albayrak, kızının ölümünün hastanede ilk gittiği kliniğin ihmalinden kaynaklandığını düşündüklerini anlatarak, "İkinci gittiği klinikte, ölmeden önce son 3 gün ne yaşandığını öğrenmek istiyoruz. O verdikleri ilaç sonucu kalp durması nasıl oldu? Biz o ilacın bilinçli olarak niçin verildiğini öğrenmek istiyoruz." dedi.
Bu süreçte hastanenin büyük ihmali olduğunu öne süren Albayrak, şöyle devam etti:
"İlk gittiğimiz klinikte çocuğumun alkol ya da uyuşturucu kullanmış olabileceğini söylediler ama yapılan testler sonucu bunların hiçbiri gerçek çıkmadı fakat beyinsel bir problemi olduğu ve filmini çekmek akıllarına gelmedi. Her şeyi düşünen hastane bunu düşünemedi, çok büyük ihmal var. Tek yaptıkları şey mahkeme kararına güvenerek, ellerini ve ayaklarını bağlayarak yatağa mahkum etmek oldu. Öldüğünü öğrendiğimizde ve hastaneye teşhise gittiğimizde verdikleri ilacın ağır geldiğini, önce tansiyonu yükselttiğini, sonra kalp durmasına neden olduğunu, müdahale ettiklerini fakat kurtarmayı başaramadıklarını ifade ettiler."
- "Kızımın hiçbir bağımlılığı yoktu, temiz çıktı"
İlk başta tespit edilmesi gereken sorunun, iş işten geçtikten sonra anlaşıldığını aktaran acılı baba, "Kızımın hiçbir bağımlılığı yoktu, temiz çıktı." dedi.
Albayrak, avukatının, raporları inceleyip bilirkişiye gönderdikten sonra hastane aleyhinde hukuki süreci başlatacağını söyledi.
- Olaylara komşuları şahit oldu
Bu süreçte aileye destek olan komşuları Recep Yön de Almanca tercüme konusunda aileye yardımcı olmak amacıyla zaman zaman yanlarında bulunduğunu ifade etti.
Yön, "Beraber hastaneye gittik, kızın doktoruyla görüşeceğiz dedik. Bize 'Şu an doktor kızla konuşuyor, sizi içeri alamayız.' dediler ve bir saat beklettiler. Doktor bir saat sonra geldi. Mehmet bey, kızının yanına girdi ama kız baygın bir haldeydi. Sonra çıkıp 'Kızım baygın, doktor bu halde ne konuşabilir?' diye sordu. Bize orada hiçbir cevap veremediler." diye konuştu.
Kızın uyuşturucu ya da alkol sorunu olabileceğinin söylendiğini ancak raporların temiz çıktığını aktaran Yön, olayın araştırıldığını, er ya da geç her şeyin ortaya çıkacağına inandığını söyledi.
AA muhabirinin iddialar hakkında yazılı olarak yanıt talep ettiği hastane yönetimi ise veri koruma kanunu çerçevesinde hastalar hakkında bilgi vermeyeceklerini belirterek, konuyla ilgili yorum yapmaktan kaçındı.
Türk Hava Yolları (THY) İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Abdulkerim Çay, THY'nin 1000 kabin memuru istihdamı için başvuruları 3 gün daha uzattıklarını belirterek, "Süreçleri ve eğitimi tamamlayan arkadaşlarımız kısa zamanda uçuşa başlayacaklar. İşe başladıklarında aylık 10 bin TL'nin üzerinde ücret almış olacaklar. Bu kapsamda kadın arkadaşlarımızın başvurularını bekliyoruz." dedi.
THY'nin 1000 kabin memuru istihdamına ilişkin THY Uçuş Eğitim Başkanlığı ve İnsan Kaynakları Değerlendirme Merkezi'nde basın toplantısı düzenlendi.
Abdulkerim Çay, burada yaptığı açıklamada, salgın dönemini en verimli şekilde geçiren hava yollarından birinin Türk Hava Yolları olduğunu ve salgın sonrasında da büyümeye tam gaz ve hızlı bir şekilde devam ettiklerini dile getirdi.
"BAŞVURULARI BEKLİYORUZ"
Bu kapsamda önümüzdeki dönemde 1000 kadın kabin memurunun işe alınacağını belirten Çay, "Bu işe alacağımız arkadaşlarımızla alakalı standartlara 'kariyer.thy.com' internet adresinden ulaşabiliyor. Lise mezunu ve üstü arkadaşlarımız başvurabilir. Tabii ki belli standartlarda İngilizce bilgisi arıyoruz. O bakımdan İngilizce sınavlarından da geçmeleri gerekiyor. Süreçleri ve eğitimi tamamlayan arkadaşlarımız kısa zamanda uçuşa başlayacaklar. İşe başladıklarında aylık 10 bin TL'nin üzerinde ücret almış olacaklar. Bu kapsamda kadın arkadaşlarımızın başvurularını bekliyoruz." diye konuştu.
Çay, başvuru süresini 3 gün daha uzattıklarını ifade ederek, "Normalde başvurularımız bu cuma bitiyordu ancak pazartesiye kadar uzatıyoruz. Daha fazla arkadaşımız başvursun, daha fazla arkadaşımız şans bulsun diye önümüzdeki pazartesiye kadar başvurularımız uzatılmıştır." dedi.
Başvurudan sonra katılımcıları belli sınavlara tabi tutacaklarını aktaran Çay, genel yetenek ve İngilizce alanlarında mülakatlar yapılacağını, daha sonra bu süreçleri geçen katılımcıların yaklaşık 2-3 aylık bir eğitime tabi tutulacağını ve gelecek yaz döneminde de uçuşa başlayacaklarını bildirdi.
THY'deki ücret artışına da değinen Abdulkerim Çay, sözlerini şöyle tamamladı:
BAŞVURU ŞARTLARI
"Salgın döneminde, Türk Hava Yolları ilgili sendikayla da bir anlaşma yaparak hiçbir personel çıkarmayacağını beyan etmişti. Ancak tabii bu dönemde bütün çalışanlarımız büyük fedakarlıklar verdi. Özellikle uçucu arkadaşlarımız diğerlerine göre hem operasyon anlamında hem de maddi anlamda daha fazla fedakarlıklar verdi ama malumunuz olduğu üzere aralık ayında sendikayla bir anlaşmaya vardık ve ocak ayı itibarıyla ücretlerimizde gayet güzel artışlar oldu. Bu bakımdan eski dönemin biraz daha üstüne çıktık diyebiliriz."
THY'nin resmi insan kaynakları sitesi "kariyer.thy.com" üzerinden açılan ilana, 1 Ocak 1992-31 Aralık 2002'de doğan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı kadın adaylar başvurabilecek.
Halihazırda 12 binin üzerinde kabin memuruyla operasyonlarını icra eden THY, ekibine yeni katılacak adaylara dünyanın dört bir yanındaki eşsiz güzellikleri keşfetme, özel sağlık sigortası, kendilerine ve aile üyelerine indirimli seyahat imkanı gibi ek ayrıcalıklar sunuyor.
Açıklama sonrasında, THY'de iş başı yapacak kabin ekibinin acil durumda yolcu tahliyesi ve yangınla mücadele senaryosu uygulamalı eğitim olarak gerçekleştirildi.