Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

 

BERLİN (AA) - Almanya’nın başkenti Berlin’de Filistin ile dayanışma gösterisi düzenlendi.

İsrail'in Gazze’ye saldırılarını protesto etmek ve Filistin ile dayanışma göstermek amacıyla Alexander Meydanı’nda toplanan binlerce kişi, Potsdamer Platz metro istasyonuna yürüdü.

Filistin bayrakları ile üzerinde “Gazze’deki soykırımı durdurun”, “İşgalci teröre son verin”, “Ateşkes şimdi” ve "Gazze’ye özgürlük” yazan dövizler taşıyan göstericiler, “Filistin’e özgürlük”, “Soykırımı durdurun”, Biz buradayız çünkü vatanımızı gasp ediyorlar”, "İsrail bombalıyor, Almanya finanse ediyor” şeklinde sloganlar attı.

 

Polis, gösteri sırasında geniş güvenlik önlemleri aldı.

Yapılan konuşmalarda, Alman hükümetinin İsrail ve Filistin'e yönelik politikaları eleştirildi.

Gösteriye katılan Javier Mola, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Filistin’e destek göstermek için eyleme katıldığını belirterek, “Çünkü şu an yaşananlar adil değil. Çok sayıda insan öldürülüyor. Desteğimizi göstermek için Avrupalılar olarak burada durmamız gerektiğini düşünüyorum. Çünkü Avrupa’nın şu an yaptığı adil değil.” dedi.

 

Soy ismini vermek istemeyen ve daha önce 2,5 yıl Batı Şeria’da yaşayan Alman vatandaşı Karl da Gazze’deki durumun çok zor olduğunu belirterek, “Dün akşam Gazze Şeridi'nde 9 binin üzerinde insanın öldüğü haberini aldım. Bunların içinde binlerce çocuk var. Bunun bugün 10 bini aşacağını sanıyorum çünkü savaş devam ediyor. Sadece Gazze Şeridi'nde değil, şu anda arka planda kalan Batı Şeria'yı da görmemiz lazım. 7 Ekim'den bu yana İsrail güçleri tarafından öldürülen insanların sayısı, bu yıl 7 Ekim öncesinde öldürülen insan sayısından daha fazla." ifadesini kullandı.

Öte yandan Berlin polisi gösteriye 9 bin kişinin katıldığını ifade ederken, gösteriyi düzenleyenler bu sayının 40 binin üzerinde olduğunu bildirdi.

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Köln Bölge Veliler Birliği tarafından düzenlenen “Medeniyetlerin Yaşadığı Anadolu” konulu resim yarışmasında dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.

Yarışma, Köln DİTİB Bölge Veliler Birliği’nin ev sahipliğinde 50 cami derneğinde eğitim gören öğrencilerin katılımıyla gerçekleşti.

 

Yarışmaya 50 camiden öğrenci katıldı

Köln DİTİB Bölge Veliler Birliği Başkanı Kader Durmuş, yarışmanın amacını "Medeniyetlerin izlerini ve Anadolu'nun zengin mirasını çeşitliliğiyle tanıtmak" olarak belirtti. 50 farklı cami derneğinden katılan öğrenciler, kendi camilerindeki başarılarının ardından Köln finaline yükseldiler. Başkan Durmuş, yarışmaya katılan öğrencilere, dernek yöneticilerine ve din görevlilerine teşekkürlerini iletti. Aynı zamanda kültür ve sanatın bir milletin aynası olduğunu vurgulayarak, sanatın toplumları yücelten en önemli unsurlardan biri olduğunu ifade etti.

Ödül törenine katılan Köln DİTİB Dini Danışma Kurulu Başkanı Ahmet Sinan Kara da, “Medeniyetlerin yaşatıldığı Anadolu‘da, tarihin kesişme noktası olan şehirlerimizden örnekler sunan öğrencilerimiz, boya kalemi ve fırçası ile adeta birer ressam gibi resmettiler. Çocuklarımızı ayrı ayrı kutluyorum. Bu yarışma ile Anadolu’muzun renkliliği çocuklarımızın şaheserleriyle gün ışığına çıkarıldı. Bu vesileyle bu güzelliğe vesile olan veliler birliğimize, cami derneklerimize teşekkür ediyorum” dedi.

 

Dereceye girenlere ödül ve başarı belgesi verildi

“Medeniyetlerin Yaşadığı Anadolu” konulu resim yarışmasında: 6-9 yaş grubunda Mihrimah Uzeirovski (Wesseling DİTİB Mimar Sinan Camii), 10-12 yaş grubunda Simay Karakoç (Herzogenrath DİTİB Emir Sultan Camii) ve 13-15 yaş grubunda ise Ecrin Akgün (Engelskirchen DİTİB Eyüp Sultan Camii) birinciliği elde etti.

Yarışmanın sonunda Köln DİTİB Dini Danışma Kurulu Başkanı Ahmet Sinan Kara, ilk üç dereceye giren öğrencilere ödüllerini ve başarı belgelerini takdim etti.

 

 

 

 

 

 

 

 

Belcika Türk İslam Federasyonu başkanlarımızdan, şair, yazar ilahiyatcı Çihat Zorlu başkanla, Mevlüde Genç annemizin ebedi aleme geçtiğimiz yol göçmesi üzerine, 1. Yılı münasebetiyle görüştük, rahmetler dileyip fatihalar okuduk. Çok da üzüldük. Bu bir ilâhi emir, vakti saatimiz gelince hepimiz  bu tadı alacağız.  Rabbimize kavuşacağız. Yeterki geride hoş bir seda bırakalım,  Hayırla, dua ile yad edilenlerden olalım.
 
Solingen’de ırkçı katillerin kundakladığı evde ailesinden 5 kurban veren bilge kadın Mevlüde Genç anne geçtiğimiz yıl Ekim ayında Hakk’ın rahmetine kavuşmuştu.  Mevlüde Genç belki de bir insanın hayatı boyunca yaşayabileceği en büyük acılardan birini yaşadı. İki evlatlarını, iki torununu bir de yeğenini ırkçı bir saldırıda kaybetti. Gencecik canları toprağa verdi. Fakat Mevlüde teyzemiz bu elim hadise yaşandıktan sonra vakur davranışı ve bilgeliğiyle bizlere bir şey öğretti, bir ders verdi, affetme erdemini hatırlattı. 
 
"Yaratılanı severiz yaratandan ötürü"
 
Yaratılanı severiz yaratandan ötürü düsturunu kendi hayatında yaşayarak bizlere gösterdi.
 
Cihat başkanım Mevlüde Genc annemizi nasıl bilirdin, nasıl tanırdın? diye sordum. Cihat Zorlu  başkan feva dolu bilge birisi olarak bize Avrupa Türklerinin cileli, fedakar anadolu sevgisiyle yetişmiş şefkatli yüreği ile bütün Türklerin ve Almanların gönüllerinde taht kurmuş Mevlüde anayı anlatmaya başladı, ama gözleri yaşardı, yutkunarak içini çekti duygulu hislerle anlatmaya başladı;
 
"Mevlüde Genç, her şeyden önce Müslüman bir kadın, tüm tavırlarından, konuşmalarından, hareketlerinden, yüzündeki ifadeden, bakışlarından, ne kadar iffetli ve vakarlı bir kimse olduğunu her vesile ortaya koymuştur. İffetli bir kadının doğal bir asaleti, insani bir heybeti ve güvenilir bir kişiliği vardır. Mümin kadının belirleyici bir diğer özelliği ise Allah (cc)'ın Kur'an'da emrettiği üzere giyiminde tesettür ölçülerine dikkat etmesidir. Mevlüde ana hayatı boyunca bütün bu özellikleri kendinde toplayıp sergilemiş bir anadır.
 
Almanya'da İkinci Dünya Savaşı sonrası en büyük ırkçı saldırılardan biri olarak kabul edilen Solingen faciasından sonra Osmanlı Türk kadınına yaraşır bir biçimde metanetli çok dirayetli bir tavır sergiledi. Acıların en büyüğünü yaşayan Mevlüde (Genç) annemiz yaşanan facia karşısında itidalli mesajlar verdi.
 
örnek bir tavır sergileyerek kin ve şiddet söylemleri yerine ömrünün son anına kadar hep sevgi ve saygıdan bahsetmiştir.  Bu kesinlikle bir erdemliktir bir büyüklüktür. Bunu herkes yapamaz. sürekli topluma barış ve sevgi mesajları verdi.
 
Almanya Federal Cumhuriyeti Liyakat Nişanı  verilmişti.
 
Almanya Federal Cumhuriyeti Liyakat Nişanı ve Uluslararası Cesaret Ödülü gibi ödüllere sahip olan Mevlüde Genç Ödül Töreni’nde, “Acı benim acım, ölene kadar devam edecek. Ancak iyi olalım, birbirimize sevgi, saygı gösterelim, birbirimizi incitmeyelim. Yerli yabancı demeyelim, adeta "gelin tanış olalım, işi kolay kılalım, sevelim sevilelim Dünya kimseye kalmaz" dercesine, biz bu ülkenin Almanya'nın birer parçasıyız” demişti.
 
Mevlüde genç tam bir anadolu kadını tam bir Türk anasıydı. Kendisiyle yapılan bir söyleşide, "Çocuklarım alevler arasında can verdi, Türk, Alman herkes acımı paylaştı. Hepsi sağolsun. Beş canımı verdim, kimseye kin gütmedim... Allah bana dağlar kadar sabır verdi. Herkesi evlat olarak gördüm" demişti. Bu özelliğinden dolayı Türk ve Alman toplumu tarafından, 'Bilge kadın Mevlüde Anne' olarak  benimsenip, takdir edildi. Bu vakur duruşlu Türk kadınını Gerek Avrupa Türkleri gerekse Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları örnek bir kadın örnek bir ana olarak hatırlayacaktır. Mevlüde anaya cenabı Allah'tan rahmet yakınlarına başsağlığı ve sabırlar diliyorum mekânı cennet makamı ali komşuluğu Resulullah'a olsun inşallah". Amin, amin ecmain. Aziz hocam. Yüce rabbim hiç bir kuluna bu tür açıları göstermesin.
 
Doğan Tufan
 
 

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100‘cü yıldönümü, Almanya’nın Ettlingen kentinde Karlsruhe Başkonsolosumuz Yozgatlı İlim insanı Dr. Abdülkadir Sezgin hocamızın oğlu hemşehrimiz Mahmut Niyazi Sezgin'in ev sahipliğinde Ettlingen Sarayı’nda verilen resepsiyonla büyük bir çoşkuyla kutlandı.


Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100‘cü yıldönümü, Almanya’nın Ettlingen kentinde Karlsruhe Başkosolosu Mahmut Niyazi Sezgin ev sahipliğinde Ettlingen Sarayı’nda verilen resepsiyonla büyük bir çoşkuyla kutlandı.
Kutlamaya kalabalık davetlilerin arasında uzun bir aradan sonra Karlsruhe Belediye Başkanı Frank Mentrup, Oberndorf am Neckar Belediye Başkanı Mattias Winter, Karlsruhe Zanaatkarlar Odası Başkanı Joachim Wohlfeil ve çok sayıda Türk ve Alman davetli yer aldı. Resepsiyona Saygı duruşu, İstiklal Marşı ve Alman milli marşının çalması ile başlandı. Daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mektubu Türkçe ve Almanca olarak okudu. Ardından Karlsruhe Belediye Başkanı Frank Mentrup konuşma yaptı. Konuşmasında barıştan söz etti.


Bir konuşma yapan Karlsruhe Başkonsolosu Mahmut Niyazi Sezgin, şöyle konuştu:
“Almanya’daki Türkler ve Türk kökenliler olarak sizler büyük bir çeşitliliği yansıtıyorsunuz. Bu çeşitliliği bir zenginlik olarak gördüğümüzü, bizleri birleştiren ortak paydaları asla unutmamız gerektiğini çeşitli vesilelerle ifade ediyorum. 100 yıl önce Atatürk’ün önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti, bugün her açıdan güçlü bir devlet konumundadır. Dedi. Piyanist Işık Soyluer, Soprano İlkin Alpay iki şarkı söyledi. Erdin ve Eşi Cansu Koçak Zeybek oyunu ile büyük alkış aldı. Son olarak Pforzheim Klasik Türk Musikisi Topluluğu mini bir konser verdi. Son olarak Karlsruhe Başkonsolosu Mahmut Niyazi Sezgin, Eşi ve Eğitim Ataşesi Dr. Uğur Acar davetlilerin alkış temposu eşliğinde ‚‘‘ Erik dalı gevrektir‘‘ şarkısıyla piste hünerlerini sergiledi. Resepsiyon verilen ikramlarla sona erdi.

 

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’ne (DİTİB) bağlı Leverkusen Mimar Sinan Camii düzenlediği etkinlik kapsamında dünya çocuklarının yeni kahramanı “Şakrak” Leverkusenli çocuklarla buluştu.

Leverkusen DİTİB Mimar Sinan Camii gençlik kolunun organizasyonuyla gerçekleşen etkinlikte, Şakrak karakterinin mucidi ve proje geliştiricisi Ayşe Gül Kara Zorlu, çocuklar, gençler ve aileleriyle bir araya geldi.

 

Çocuklar unutamayacakları bir gün yaşadı

Çocuklara sosyal yaşamda farkındalık kazandırmak amacıyla hikayelerini Şakrak kahramanı üzerinden anlatan yazar Zorlu, eğlenceli bilgiler sunarak çocuklara okumayı sevdirmeyi, değerleri aktarmayı, kültürü tanıtmayı, farkındalık yaratmayı ve öğrenmeyi keyifli hale getirmeyi amaçlayan bir sunum gerçekleştirdi. Etkinlikte Zorlu çeşitli oyunlarla çocuklara unutamayacakları bir gün yaşattı.

 

Çocuklara doğruyu ve güzeli öğretmeye çalışıyoruz

Zorlu, çocuk yetiştirmenin büyük bir sorumluluk gerektirdiğini vurgulayarak, "Hedefimiz, bütün dünya çocuklarına yeni bir kahraman sunmakla beraber, onları iyiliğin ışığında buluşturarak doğruyu ve güzeli öğretmeye çalışmaktır" dedi.

 

Empati yeteneğine katkı veriyoruz

Yazar Zorlu, ayrıca "Ekranlara çok fazla çizgi film gelmektedir. Bu karakterleri çocuklarımız takip etmektedir. Biz de kitaptan bir çizgi film kahramanı oluşturduk. Çocuklarımızın bu sayede kitap okumasını sağlamaya çalışıyoruz. Şakrak kitaplarında her hikayede değerlerimiz işlenmiştir. Yazdığımız kitaplarla çocuklarımızın empati yeteneğine katkı veriyoruz" açıklamasında bulundu.

Leverkusenli çocuklar Şakrak karakterine büyük ilgi gösterdi. Çok keyif alarak öğrenme deneyimin yaşadığı etkinlikte, caminin gençlik kolu yöneticileri çocuklar için yüz boyama, pamuk şeker ve patlamış mısır ikramı gibi bir dizi etkinlikler düzenledi.

 

Leverkusen DİTİB Mimar Sinan Camii gençlik kolundan Muhammed Tayyip Ateş, etkinliğe katılım ve katkılarından dolayı yazar Ayşe Gül Kara Zorlu’ya teşekkür etti.

Etkinliğin sonunda çocuklara hediye ve kitap dağıtımı yapılırken Zorlu da çocukların Şakrak serisinin yer aldığı eserlerini imzaladı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Almanya’nın Pforzheim şehri Türkçe ve Türk Kültürü öğretmenleri, Pforzheim ve Çevresi Türk, öğrenciler ve veliler Cumhuriyet için pedal çevirdiler...
 
Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılı dolayısıyla Pforzheim ve çevresi Türk veliler derneği başkanı Mümin Karaca ve yönetim kurulu üyeleri ile Pforzheim Türkçe ve Türk Kültürü Dersi öğretmenleri Tacettin Keskin, Dr. Bayram Tamtürk, Abdülkadir Yavuz ve psikolojik danışman / rehber öğretmen Feyza Dinçer işbirliği ile hazırlanan “ Cumhuriyetin 100.yılı için pedal çevir” bisiklet etkinliği TTK öğrenci ve velilerinin katılımlarıyla, Pforzheim merkezde gerçekleştirilmiştir. Etkinlik öncesi bölge öğretmenleri adına bir konuşma yapan Tacettin Keskin, TOAB yönetim kurulu ve üyelerine, velilere ve geleceğimizin teminatı çocuklara katılımlarından dolayı teşekkür etti. TOAB üyeleri, öğretmenler, öğrenciler ve veliler bisikletlerinde Türk ve Alman bayrakları ile Pforzheim Enzauenpark- Kupferhammer / Davoswiese güzergahını takip ederek “Cumhuriyetimizin 100.Yılı” için pedal çevirdiler. Pforzheim polisi de eşlik etti. Varış noktasında bir kapanış konuşması yapan TOAB başkanı Mümin Karaca organizasyonda emeği öğretmenlere ve geçen herkese teşekkür etti. Etkinlik, TOAB tarafından katılımcılara ve güvenliği sağlayan Pforzheim polisine çeşitli ikramlar ile sona ermiştir.
 
 
 
 
 
 

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Federal Kadın Birliği eğitim çalışmaları kapsamında, dernek kadın kollarına yönelik uygulamalı “Cenaze Hizmetleri” seminerleri yoğun ilgiliyle devam ediyor.

Aldenhoven DİTİB Süleymaniye Camii ev sahipliğinde gerçekleşen seminerde, cenaze yıkama ve kefenleme konuları uygulamalı olarak anlatıldı.

 

İslam, temizlik konusuna büyük önem verir

Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan seminerde; Köln DİTİB Dini Danışma Kurulu Başkanı Ahmet Sinan Kara, “İslam’ın hayata ve ölüme bakışı, cenazenin yıkanması bağlamında İslam’ın temizlik anlayışı ve cenaze yıkamanın hükmü” başlıkları çerçevesinde konuşma yaptı. Kara, “İslam, yaşamın bir armağan olduğuna inanır ve insanların bu dünyada iyi işler yaparak ahiretlerini hazırlamaları gerektiğini öğretir. Ölüm, İslam'a göre kaçınılmaz bir gerçek olup, insanların bu dünyada iyi davranışlarla Allah'a yaklaşmaları için bir fırsattır” dedi.

 

Cenaze yıkamak önemli bir ibadettir

İslam'da cenaze yıkamanın önemli bir ibadet olduğuna dikkat çeken Kara, “Temizlik, İslam'ın temel bir değeridir. İslam, beden ve ruh temizliğini teşvik eder. Temizlik, ibadetlerin ve günlük yaşamın bir parçasıdır. Cenazenin yıkanması, bu temizlik anlayışının bir yansımasıdır. Cenazenin temizlenmesi cenaze merasiminin bir parçasıdır ve özenle yapılmalıdır.  Ayrıca cenaze yıkamanın İslam'daki hükmü büyük bir öneme sahiptir. İslam hukukuna göre, cenazenin yıkanması ve diğer cenaze merasiminin düzenlenmesi konusunda belirli kurallar bütünü vardır” ifadelerini kullandı.

Kara, İslam'ın insanlara yaşamlarını anlamlı bir şekilde sürdürmelerini ve ölümle karşılaştıklarında huzurlu bir geçiş yapmalarını teşvik ettiğini söyledi ve cenaze yıkamanın bu öğretilerin önemli bir parçası olduğunu ve İslam toplumlarında saygı ve duyarlılıkla uygulanması gerektiğini vurguladı.

 

Seminerde; Aldenhoven DİTİB Süleymaniye din görevlisi Sadullah Çakar ‘Ölmek üzere olan kişiye karşı, sorumluluklarımız’, bayan din görevlisi Safiye Zeynep Eroğlu ‘Cenazenin yıkanması ve kefenlenmesi uygulama ile cenaze namazı ve duaları, uygulamalı’, ‘Tıbbi açıdan ölüm’ ve DİTİB Cenaze Fonu birim sorumlusu Salim Dikici’de ‘Fon üyeliği, hizmetleri ve bilinmesi gereken hususlar’ konularında katılımcılara bilgi verdi.

Cenazenin yıkanması, kefenlenmesi ve cenaze namazının nasıl kılınacağı uygulamalı olarak gösterildi.

 

Seminerde, konuşmacıları dikkatle takip eden ve aktif olarak katılan bayanlar, bu tür eğitimlere duydukları ihtiyacı ve aldıkları eğitimin kendilerine önemli bir katkı sunduğunu ifade ettiler.

Aldenhoven DİTİB Süleymaniye Camii kadınlar kolu ev sahipliğinde düzenlenen cenaze hizmetleri seminerinin sonunda başkan Dilek Ceran, katılımcılara teşekkür ederek memnuniyetini dile getirdi.

Teorik ve uygulamalı olarak iki gün süren seminerin sonunda 35 katılımcıya “Cenaze Hizmetleri” katılım belgesi verildi.

 

7 yılda toplam 6 bin katılımcıya belge aldı

DİTİB Federal Kadın Birliği faaliyetleri kapsamında, dini danışma kurulu başkanlıkları ile eyalet ve bölge kadın birlikleri işbirliğinde kadın kollarına yönelik uygulanmaya başlatılan ve Almanya genelinde bölgelerde düzenlenen “Cenaze Hizmetleri“ seminerlerine 2016-2023 tarihleri arasında toplam 6 bin kişi katılarak belge aldığı bilgisi verildi.

 

 

 

 

 

 

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "AB'nin Genişlemesi" konulu Bakanlar Konferansı'na katılmak üzere geldiği Almanya'nın başkenti Berlin’de, Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ile görüştü.

Mit ihrem für den Deutschen Buchpreis 2023 nominierten Roman „Drifter“
eröffnet die Berliner Autorin am Donnerstag, 09. November 2023 das neue
Programm von Literatur Live der Stadtbücherei im Falkenhaus. Mit einer
ungebremsten Fabulierlust und einer Lawine an Einfällen sorgte Ulrike
Sterblich bereits in den Feuilletons der deutschen Tageszeitungen für
Aufsehen.

Seit ihrer Kindheit bilden Wenzel Zahn und Marco Killmann ein
unschlagbares Duo.
Einst Vorstadtkids aus der Hochhaussiedlung, sind sie nun im
Erwachsenenalter angelangt. Der eine ist Erzähler des Romans und
arbeitet anfangs noch im Social- Media-Team einer Fernsehredaktion, der
andere, ist jüngst zum PR-Chef eines Lebensmittelgiganten aufgestiegen.
Doch als Vica, eine Frau in goldenem Kleid, meist begleitet von zwei
treuen Adjutanten und einem riesigen Zottelhund, in das Leben der beiden
Freunde tritt, beginnen sich die Realitäten zu verschieben. Mit jeder
Begegnung ploppen neue Fragen auf: Woher weiß sie so viel über Wenzel
und Killer? Wieso besitzt sie ein Exemplar des neuen Buches von Drifter,
einer ominösen Schriftstellerfigur, obwohl es überhaupt noch nicht auf
dem Markt ist?

„Drifter“ ist ein Roman, der sich nur schwer fassen lässt, aber
leichthändig verzaubert und zum Nachdenken anregt. Das klingt
zunächst an manchen Stellen wirr, im Leseprozess hingegen erscheint
es logisch. Wer sich auf diese wilde „Tour de Farce“ einlässt, wird mit
einem bunten Feuerwerk an erzählerischen Einfällen belohnt.

Ulrike Sterblich hat Politikwissenschaft und Kulturmanagement studiert,
sie schreibt für Radio und Print und moderiert die Bühnenshow „Berlin
Bunny Lectures“.

Die Lesung beginnt um 19.30 Uhr im Lesecafé der Stadtbücherei, der
Eintritt beträgt 12 €, ermäßigt 8 €. Der Kartenvorverkauf (ggf.
Abendkasse) findet in der Stadtbücherei im Falkenhaus statt, bezahlt
werden können die Karten auch online per ePayment.

Weitere Informationen unter www.stadtbuecherei-wuerzburg.de.

 

İSTANBUL (AA) - Amerikan Basketbol Ligi'nde (NBA) Houston Rockets forması giyen milli oyuncu Alperen Şengün, NBA kariyerinde 500 asiste ulaşan en genç pivot oldu.

NBA Türkiye'nin sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, "Alperen Şengün, NBA kariyerinde 500 asiste ulaştı ve Nikola Jokic'i geride bırakarak 500 asiste ulaşan en genç oyuncu oldu. Alperen Şengün 21 yaş, 99 gün; Nikola Jokic 22 yaş, 40 gün. Evet, en genç." ifadeleri kullanıldı.

Houston Rockets, dün gece oynanan maçta Alperen Şengün'ün 19 sayı, 7 ribaunt, 4 asist ve 1 top çalmalık performansıyla Charlotte Hornets'ı 128-119 mağlup etmişti.