Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
Korona, diğer problem ve sıkıntılar herkesi olduğu gibi bizi de ruhsal ve fiziksel olarak çok ama çok etkilemektedir. Amaç bu ruhsal sıkıntılarla başa çıkabilmek, onları azaltmak veya kurtulmak her kişinin öncelikli hedefidir. Bu hedefe ulaşmada AOK Hessen´in Moodgym kendi kendine yardım programından istifade edebilirsiniz.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi Yunanistan’ı AİHM kararlarını ivedilikle uygulamaya çağırdı
ABTTF Başkanı: “Ülkemizin Bekir Usta ve Diğerleri Dava Grubu ile ilgili
AİHM kararlarını 13 yıldır ısrarla uygulamaması ve AİHM içtihat hukukunu
görmezden gelmesi nedeniyle **Bakanlar Komitesi’nden yapacağı bir sonraki
incelemede AİHS’nin 46. maddesi uyarınca ülkemize karşı ihlal prosedürünü
başlatmasını talep ediyoruz.” dedi.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, 14-16 Eylül 2021 tarihlerinde *Strazburg’da
yaptığı son toplantıda Batı Trakya Türk toplumunun dernekleriyle ilgili
Bekir Usta ve Diğerleri Dava Grubu’nu yeniden inceledi. Bakanlar Komitesi,
16 Eylül 2021 tarihinde aldığı kararda, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin
(AİHM) söz konusu davalardaki nihai kararlarının üzerinden 13 yıl geçmesine
rağmen İskeçe Türk Birliği**’nin resmi statüsünün iadesi için yaptığı
temyiz başvurusunun Yunanistan Yargıtayı (Arios Pagos) tarafından
reddedilmesi ile Rodop İli Türk Kadınları Kültür Derneği ve Meriç İli
Azınlık Gençleri Derneği’nin davalarının ulusal mahkemeler tarafından hala
esastan görülmemsini eleştirdi.*
Bakanlar Komitesi, Yargıtay’ın 29 Haziran 2021 tarihinde aldığı İskeçe Türk
Birliği’nin temyiz başvurusunu reddeden ve derneğin feshinin yasal olduğunu
belirten 840/2021 sayılı kararının AİHM’nin 27 Eylül 2008 tarihindeki nihai
kararında açıkça reddettiği aynı gerekçelere dayanmasını bilhassa endişeyle
not ettiğini belirterek, Yargıtay’ın aldığı kararda, AİHM tarafından dile
getirilen dernek başkanının veya üyelerinin hiçbir zaman şiddeti,
ayaklanmayı veya demokratik ilkelerin inkarını savunmadığını belirten
“temel unsuru” dikkate almamış olmasından ve bunun tersini gösteren hiçbir
kanıt sunulmamasından duyduğu üzüntüyü ifade etti.
Ayrıca Yargıtay’ın öne sürdüğü İskeçe Türk Birliği’nin tüzüğündeki
derneğin amaçlarına dair ilave gerekçelerin AİHM tarafından açıkça ima
edilmediğini belirten Bakanlar Komitesi, Yargıtay’ın bu gerekçelere
dayanarak derneğin feshini onaylayan kararının Yunanistan’ın uygulamakla
yükümlü olduğu AİHM kararının sonuçlarına ve ruhuna uygun olmadığının
altını çizdi. Bakanlar Komitesi, 2017 yılında Medeni Usul Kanunu’nda
yapılan **ve davaların yeniden açılmasına izin veren yasa değişikliğinin
İskeçe Türk Birliği ile ilgili AİHM kararının hızlı, tam ve etkili bir
şekilde uygulanmasına yol açmadığının görüldüğünü vurguladı.*
Yargıtay’ın son kararından sonra Yunan makamlarının İskeçe Türk Birliği’nin
kendisini Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) ihlalinin kurbanı
olarak görmesi durumunda yeniden AİHM’ye başvuruda bulunmaktan başka bir
çıkar yol sunmadığını endişeyle not eden Bakanlar Komitesi, Yunan
makamlarını İskeçe Türk Birliği davasında tespit edilen ihlalin AİHS’nin
toplanma ve örgütlenme özgürlüğüne dair 11. maddesi ve ilgili AİHM
kararıyla tam ve etkili bir şekilde uyumlu olarak düzeltilmesine yönelik
alternatif yolları araştırmak için Sekretarya ile diyaloğunu güçlendirmeye
çağırdı. Bakanlar Komitesi ayrıca, Yunan makamlarından 1 Ekim 2021’de
yapılması öngörülen duruşmada Yargıtay tarafından Rodop İli Türk Kadınları
Kültür Derneği ve Meriç İli Azınlık Gençleri Derneği’nin temyiz başvuruları
hakkında kararın derhal ve AİHS’nin 11. maddesi ve AİHM’nin içtihadı ile
tam ve etkili bir şekilde uyumlu olarak alınması için harekete geçmesini
istedi.
Yargıtay’ın İskeçe Tük Birliği’nin temyiz başvurusun reddeden 840/2021 sayı
ve tarihli kararıyla AİHM kararını görmezden gelmesini ve bugüne kadar
Yargıtay’ın içtihat hukukunu AİHM’ninkiyle tam ve etkili bir şekilde uyumlu
hale getirmemesini derin bir endişeyle not eden Bakanlar Komitesi, Bekir
Usta ve Diğerleri Dava Grubu’nu incelemeye en geç Haziran 2022’deki
toplantısında devam etme kararı aldı.
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu,
“Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi ülkemiz Yunanistan’ın Bekir Usta ve
Diğerleri Dava Grubu ile ilgili AİHM kararlarını ve AİHM içtihat hukukun
görmezden geldiğini çok açık bir dille ifade etmiş, toplumumuzun örgütlenme
özgürlüğünün ihlaline derhal son verilmesini istemiştir. Bakanlar Komitesi,
Yargıtay’ın son ret kararında öne sürdüğü gerekçelerin AİHM’nin 2008
yılındaki nihai kararında zaten açıkça kabul görmediğini bir kez daha teyit
etmiş, ülkemizi İskeçe Türk Birliği’nin 38 yıldır uğradığı haksızlığa son
vermeye çağırmıştır. Öte yandan Yargıtay’ın 29 Haziran 2021 tarihli kararı
ülkemizin toplumumuzun Türk kimliğini inkar eden politikasının bir
yansıması olup alenen hukuki değil siyasi bir karardır. Ülkemizin Bekir
Usta ve Diğerleri Dava Grubu ile ilgili AİHM kararlarını 13 yıldır ısrarla
uygulamaması ve AİHM içtihat hukukunu görmezden gelmesi nedeniyle Bakanlar
Komitesi’nden yapacağı bir sonraki incelemede AİHS’nin 46. maddesi uyarınca
ülkemize karşı ihlal prosedürünü başlatmasını talep ediyoruz.” dedi.
Dogan Tufan / Strazburg
İSTANBUL (AA) - Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) Genel Müdürü Temel Kotil, 18 Mart 2023'te HÜRJET ve ATAK-2'nin uçacağını, Milli Muharip Uçağın ise hangardan çıkacağını bildirdi.
Kotil, 15'inci Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı (IDEF 2021) kapsamında basın mensuplarıyla bir araya geldi.
Milli Muharip Uçak projesinin dolu dizgin devam ettiğinin altını çizen Kotil, "18 Mart 2023'te HÜRJET ve ATAK-2 uçuyor, Milli Muharip Uçağımız ise hangardan çıkıyor." dedi.
Kotil, Göksungur gibi projelerin de devam ettiğini anlatarak, şu an HÜRJET, Milli Muharip Uçak ve ATAK-2 üzerinde yoğunlaştıklarını vurguladı.
HÜRJET'in Türkiye için çok özel ve önemli bir proje olduğuna dikkati çeken Kotil, "Bu proje bize çok sayıda insan yetiştirdi. Bir uçak gemisinden kalkıp inebilmesi için bazı çalışmalar yaptık." ifadelerini kullandı.
- "Orman yangınlarında görev düşerse yapacağız"
TUSAŞ Genel Müdürü Kotil, orman yangınlarında İHA'ların da çok fonksiyonlu olduğunu gördüklerinin altını çizerek, "İHA'ların gece görüş kameraları da var, her bir yangını nokta atışı olarak verdi. Orman yangınlarında erken uyarıda son derece başarılı oldu. Orman yangın konusunda bize hangi görev düşerse biz onları yapacağız." diye konuştu.
TUSAŞ tarafından kurulan kompozit tesisi ile dünya markası olmayı hedeflediklerine dikkati çeken Kotil, tesisin ismi anılan bir tesise dönüştüğünü anlattı.
Kotil, TUSAŞ'ın Türkiye'nin teknoloji ve mühendislik merkezlerinden birisi olduğunu belirterek, Türkiye'de çok fazla mühendise ihtiyaç olduğunu ve TUSAŞ bünyesinde 10 bin mühendis çalıştırmayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.
ANKARA (AA) - Kurban Bayramı dolayısıyla Karayolları Genel Müdürlüğü sorumluluğundaki otoyollar ve köprülerden geçişler ücretsiz olacak. Ayrıca, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü'nde Başkentray ve Marmaray seferlerinden ücretsiz yararlanılabilecek.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, Kurban Bayramı tatili nedeniyle 17 Temmuz Cumartesi saat 00.00'dan (cuma gününü cumartesi gününe bağlayan gece) başlayıp, 26 Temmuz Pazartesi saat 07.00'ye kadar yap-işlet-devret projeleri hariç Karayolları Genel Müdürlüğü sorumluluğunda bulunan otoyollar ile 15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nden geçişlerde ücret alınmayacak.
Aynı karar kapsamında 20 Temmuz Salı saat 00.00'dan (pazartesi gününü salı gününe bağlayan gece) itibaren 23 Temmuz Cuma saat 24.00'e kadar Başkentray ve Marmaray seferleri ile belediyeler ve bunların kurdukları birlik, müessese ve işletmelerce yürütülen toplu taşıma hizmetleri ücretsiz olacak.
Öte yandan, 15 Temmuz 2016'da gerçekleştirilen FETÖ'nün hain darbe girişiminin bertaraf edilmesinin 5'inci yılı nedeniyle düzenlenecek anma etkinlikleri kapsamında, bu gece saat 00.00'dan başlayarak 24.00'e kadar Başkentray ve Marmaray seferlerinden ücretsiz yararlanılabilecek.
İSTANBUL (AA) - Lexus Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Ali Haydar Bozkurt, "LC 500 Convertible modelimizin marka imajımıza güçlü bir katkı yapacağına inanıyorum. Şu anda sadece 1 tane olan bu modelin çok kısa sürede satılacağını tahmin ediyoruz. Hem mevsimsel olarak zamanı hem de otomobili görenler, bu tasarıma baktıklarında ve aracın sesini duyduklarında bu özel otomobili satın almak isteyeceklerdir." dedi.
Toyota bünyesindeki premium otomobil üreticisi Lexus, markanın tasarımının, işçiliğinin ve mühendisliğinin zirvesi olan LC 500 Convertible modelini Türkiye’de satışa sunmasına ilişkin, Dolmabahçe Showroom'unda basın tanıtımı toplantısı gerçekleştirdi.
Aynı zamanda Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış AŞ CEO'su da olan Bozkurt, toplantıda yaptığı konuşmada, 5 yıl önce premium segmentin önemli oyuncusu Lexus markasını “Lüksün Yeni Tanımı” mottosuyla Türkiye’ye kazandırdıklarını anımsattı.
Bozkurt, "İlk 5 yıllık süreçte rekabete hayli açık bir segmette bilinirlik açısından önemli bir yol kat ettik. Türkiye’nin potansiyeline olan inancımızla, yatırımlarımıza devam ettik. Şimdi Lexus tasarımının, işçiliğinin ve mühendisliğinin zirvesi olan LC 500 Convertible modeli ile birlikte ikinci 5 yıllık sürece başlıyoruz. LC 500 Convertible modelimizin marka imajımıza güçlü bir katkı yapacağına inanıyorum. Şu anda sadece 1 tane olan bu modelin çok kısa sürede satılacağını tahmin ediyoruz. Hem mevsimsel olarak zamanı hem de otomobili görenler, bu tasarıma baktıklarında ve aracın sesini duyduklarında bu özel otomobili satın almak isteyeceklerdir." ifadelerini kullandı.
- "Geri Alım Garantisi sunuyoruz"
Lüks segmentte müşteri beklentilerinin fazla olduğunu ve farklılık gösterdiğini de dile getiren Bozkurt, "Amacımız satış adetlerini hep bir önceki yılın üzerine çıkarmak ve pazar payımızı artırmak. Bu hedeflerimizi de segmente örnek olan hizmetlerle destekliyoruz. Bunların en başında Lexus sahipleri için sunulan Geri Alım Garantisi geliyor. Lexus’un tüm dünyada elde ettiği yüksek ikinci el değerine güvendiğimizin göstergesi olan Geri Alım Garantisi, marka konusunda müşterilerin aklındaki tüm soru işaretlerini ortadan kaldırıyor. Bireysel müşteri danışman ve müşterilerimizin gittikleri şehre Lexus’larının TIR ile gönderilmesi gibi birçok yenilikçi hizmeti de pazara ilk sunan marka konumundayız. Aynı zamanda tüm ürün gamında, hibrit motor seçeneğine sahip olan tek premium marka olarak da avantajlı durumdayız." dedi.
Ali Haydar Bozkurt, bu sene şirket mottosunun "Hayatı Kolaylaştırmak" üzerine olduğunu belirterek, Lexus müşterilerine satış aşamasından araçlarını keyifle kullandıkları yıllar boyunca tüm satış sonrası ihtiyaçlarına kadar ve hatta araçlarını satmak istediklerinde dahi her zaman yanlarında olduklarını hissettirdiklerini söyledi.
- "Lexus premium pazarın üstünde büyüdü"
2021 yılının ilk 6 ayında premium pazarın üzerinde bir büyüme gerçekleştirdiklerini aktaran Bozkurt, şunları kaydetti;
“Premium pazar ilk 6 ayda bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 56 büyürken, Lexus olarak biz yüzde 105 büyüme gösterdik. Büyüme hedefi olan bir marka olduğumuz için pandemi sürecinde de stok konusunda hiçbir sorun yaşamadık. Adeta pandeminin yükselen markası olduk. Bu süreçte her zaman sahip olduğumuz bir refleksle her bir Lexus kullanıcısının tek tek hatırını sorduk, varsa ihtiyaçlarını karşılamak için adımlar attık. Bu hizmetlerimiz daha çok kişi tarafından fark edildi ve Lexus’un pandemi döneminde daha fazla öne çıkmasını sağladı. Bunun yanında referans satışlarımızın arttığını da görüyoruz. Lexus kullananların yüksek memnuniyeti kullanıcılar tarafından çevrelerine de aktarıldı ve onlar da Lexus ayrıcalığını yaşamaya başladılar."
- "Yolda kalırsanız helikopter dahi yollarız demiştik, 5 senedir hiç helikopter kaldırmadık"
Lexus marka araçların yüksek dayanıklılığını ve sağlamlığını gösteren bir araştırmaya da değinen Bozkurt, "Segmentinde en geniş servis ağına sahip marka olarak Nisan 2021’de Türkiye’deki Lexus kullanıcıları arasında yaptığımız araştırmanın sonuçlarına göre, hiçbir Lexus kullanıcısının arıza sebebiyle Lexus servislerine gitme ihtiyacı duymadığı da ortaya çıktı. Bu kolay yaşanan bir durum değildir. Lexus’u Türkiye pazarına sunarken 'Yolda kalırsanız ve ulaşılamayacak bir yerdeyseniz helikopter dahi yollarız' demiştik. 5 senedir hiç helikopter kaldırmadık. Çünkü kimse yolda kalmadı. Bu memnuniyet ve markamıza olan güvenle ülkemizin yollarında Lexus logolu araçları giderek çok daha fazla göreceğiz. Saydığımız hizmetlerimizin hepsi, ilk yola çıktığımızdan bu yana aksamadan devam ediyor." açıklamasında bulundu.
- "ÖTV'de değişiklik olacağına ihtimal vermiyoruz"
Ali Haydar Bozkurt, konuşması sonrasında basın mensuplarının sorularını da yanıtladı.
ÖTV indirimi ve baremlerde yeniden düzenleme konusunda çok sık soru aldıklarını belirten Bozkurt, şunları kaydetti:
"Görünen o ki öyle bir şey yok. Çünkü BDDK ile ilgili alınan önlem de onu aslında teyit ediyor. Yani biraz daha herhalde daha satışlar soğusun beklentisi varken ÖTV barem düzenlemesi olmaz. ‘ÖTV indirimi olacak mı?’ gibi bir soru soruluyor. Ona artık gerçekten gülümsüyoruz. Böyle bir şey gerçekten gelecekte görünmüyor. ÖTV indirimi beklemiyorum diye çıkıyor ağzımızdan gibi algılanıyor. Ama öyle değil, biz istiyoruz. İstiyoruz da olacağına ihtimal vermiyoruz. Yakın gelecekte sanıyorum matrahlarla ilgili de bir değişiklik olmayacak gibi görünüyor."
-“Şu andaki süreçte yaklaşık olarak satabileceğimiz aracın yarısı kadar araç geliyor”
Hem Toyota hem de Lexus anlamında araç bulunurluğu ve çip sorununa da değinen Bozkurt, sözlerini şöyle tamamladı:
"Çip krizi konusu başladığındaki duyduğumuz endişeye göre bugün iyi durumdayız. Çünkü çok daha büyük bir etkisi olma ihtimali vardı farklı farklı markaların yaşayacağı. Şu anda farklı markalarda büyük sıkıntılar var. Biz bu anlamda nispeten şanslı markalardanız ama Toyota’yı söyleyecek olursam, şu andaki süreçte yaklaşık olarak satabileceğimiz aracın yarısı kadar araç geliyor. Yani biz de etkilendik. İdare ediyoruz durumu ama yaklaşık yüzde 50-60’ı kadar araç gelebiliyor. Önümüzdeki yakın aylarda da böyle devam edecek gibi görünüyor. Ama 'ne zaman normale seyrine gelir bu iş?' derseniz. Şu anda net şu tarihte diye bir bilgi yok elimizde. Yılın sonuna doğru bir iyi niyetli beklenti var ama tarih yok elimizde. Bu bizim açımızdan böyle ama farklı markaların gerçek durumlarını biz bilemediğimiz için onların beyanlarından ancak öğrenebildiğimiz için sanıyorum araç bulmakta bizden daha zorlanan markalar da var. Bize göre daha rahat olan markalar da var. Biz, korktuğumuz kadar kötü geçirmiyoruz. Ama bir potansiyel satış durumu var onu kaçırıyor muyuz? Evet kaçırıyoruz."
- 3 milyon 990 bin TL'den satışa sunuldu
Öte yandan, turuncu (Karnelyan) özel rengine sahip LC 500 Convertible, lansmana özel coupe versiyonu ile aynı fiyat olan 3 milyon 990 bin TL ile showroomdaki yerini aldı.
Lexus'un kendine has sürüş dinamiklerini yansıtan ve markanın ilk yumuşak tavanlı modeli olan LC 500 Convertible, üstü açıkken bu deneyimin daha yoğun yaşanmasını sağlıyor. Üst düzey konforu, lüksü ve performansı kusursuz bir şekilde harmanlayan LC 500 Convertible, "dünyanın en güzel üstü açılan otomobili" hedefiyle tasarlandı.
LC 500 Convertible, sürücü talep ettiğinde çok yüksek performanslar verecek şekilde tasarlandı. 477 HP güç ve 520 Nm tork üreten atmosferik 5.0 litre V8 motora ve 10 ileri Direct Shift otomatik şanzımana sahip olan araç, 0-100 km/s hızlanmasını 5 saniyede tamamlıyor ve maksimum 270 km/s hıza ulaşabiliyor (elektronik olarak sınırlandırılmış).
"Lexus Safety System+" ile donatılan araçta Ön Çarpışma Önleyici Sistem, Dinamik Radarlı Hız Sabitleyici, Şerit Takip Asistanı, Otomatik Uzun Farlar gibi özellikler yer alıyor. Bununla birlikte Convertible modeline özel otomatik açılan takla barları ile ön sütunlarda ve ön camın üst çerçevesinde ekstra darbe emen materyaller kullanıldı. LC Convertible’ın gövdesi de daha fazla güvenlik ve daha konforlu sürüş için güçlendirildi.