Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

Türk Hava Yolları( THY), Avrupa Hava Seyrüsefer Emniyeti Teşkilatı (EUROCONTROL)'nın yayımladığı verilere göre 543 uçuşla dün itibariyle Avrupa'da en çok uçuş gerçekleştiren havayolu şirketi oldu.
 
"DÜNYADA EN FAZLA ÜLKEYE HALA BİZ UÇUYORUZ"
EUROCONTROL, 13 Ocak Çarşamba  gününe ilişkin trafik verilerini açıkladı. Buna göre THY,  gerçekleştirdiği 543 uçuşla Avrupa'nın zirvesinde yer aldı. THY Genel Müdürü Bilal Ekşi de sosyal paylaşım sitesi 'twitter' hesabından konuya ilişkin açıklama yaptı. Ekşi, "Sizin için uçuyoruz. Zaman zor zaman fakat; Avrupa'da hala en fazla seferi biz yapıyoruz. Dünyada en fazla ülkeye (102) hala biz uçuyoruz. Aşı ile inşaallah 2021'de THY yine yüksekten uçmaya devam edecektir" ifadelerini kullandı.

 

Recep Yavuz 
Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı
—O—
Antalya Kent Konseyi Turizm Çalışma Grubu Başkanı Recep Yavuz, kendi blog’unda “Tarumar” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Koronavirüs pandemisinin Dünya turizmine ve turizm ülkelerine yol açtığı zararın boyutlarını ele alan Recep Yavuz; post-corona döneminde Türkiye’nin süreci doğru yönetmesi halinde Dünya turizmindeki yerinin yeniden şekilleneceğini belirtti.
—O—
TARUMAR
Bugüne kadar 100 milyon kişiye bulaşan ve yaklaşık 2 milyon kişinin hayatına mal olan koronanın tahribatları gittikçe ağırlaşıyor.
Sağlık konusunun yanında korkunç boyutlara ulaşan ekonomik kayıplar yavaş yavaş su yüzüne çıkıyor. Ekonomisi neredeyse tamamen turizme dayalı, Macau, Tayland gibi ülkelerle önemli turizm geliri sağlayan Amerika, İspanya, Fransa gibi ülkelerin kayıpları çok büyük boyutlara ulaşıyor.
“SEYAHATE ÇIKAMAYAN 1 MİLYAR TURİSTİN FATURASI”
Henüz 2020 yılının resmi verileri açıklanmamakla birlikte Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) dünya genelinde ekonomik kaybın 1 trilyon Dolar’ın üzerinde olabileceğini öngörüyor.
Bu rakam, seyahate çıkamayan 1 milyar turistin dünyaya faturası.
Resmi olmayan verilerle, Dünya Turizm Örgütü’nün verilerini birleştirerek ülkelerin yaklaşık kayıplarını gösteren şöyle bir tablo oluşturdum.
Ortalama turist kaybını %70 aldım buna bağlı gelirin de %70 daha az olduğundan yola çıktım. Birkaç aya resmi veriler açıklanınca bu tablonun da revize edilmesi gerekebilir.
EN BÜYÜK KAYIP AMERİKA’DA
Bir fikir vermesi açısından oluşturduğum bu tabloya göre;
En büyük kayıp 185 milyar Dolar ile Amerika’da.
Turizmin klasikleri İspanya 56.7 milyar Dolar, Fransa 50.4 milyar Dolar, İtalya 35 milyar Dolar kayıp yaşayacak.
Daha az turist getirmekle birlikte, turizm gelirinin yüksek olmasından kaybının da en yüksek olduğu ülkelerden biri Tayland olacak.
Ülkesindeki neredeyse bütün fuarları ve uluslararası organizasyonları iptal eden Almanya özellikle şehir turizminde elde ettiği geliri, 42 milyar Dolar kayıp olarak yaşayacak.
25.5 MİLYAR DOLAR TURİZM GELİRİNDEN MAHRUM KALDIK
 Türkiye, geçtiğimiz seneki yükselişinin ardından 2020 yılında korona etkisiyle yaklaşık 35 milyon turist kaybı ile 25.5 milyar Dolar turizm gelirinden mahrum kaldı.
Veriler tahminidir, Ocak ayı sonunda yayınlanacak TÜİK verileri sonrasında tekrar revize edilebilir.
TURİZM GELİRLERİ İLK DEFA BU KADAR ÖNEMLİ
Telafisi birkaç yıla mal olacak bu kayıplar, yine turizm yolu ile kapatılmaya çalışılacak.
Yukarıdaki 12 ülkeden hiçbiri üst üste iki kez bu kayıpla baş edemez.
Henüz yaklaşık 100 milyon turizm çalışanının işsiz kaldığı ve turizmin en az 50 sektöre yaptığı katkının boyutlarına gelemedik.
Pandemi sonrası yukarıdaki ülkelerden bazılarının yeri değişecek, belki bazıları bu tabloya hiç giremeyecek.
FRANSA ARTIK TURİZMDE DÜNYA BİRİNCİSİ OLMAYACAK
Mesela benim tahminimce Fransa artık dünya birincisi olmayacak. İngiltere’nin BREXIT & coronavirus sonrası yönü hiç belli değil. Çin, Japonya gibi uzak olan Asya ülkeleri en derin kayıplara maruz kalacaklar. Tac Mahal’e bir süre insanlar gitmeyecek.
PANDEMİ SORASINDA HANGİ ÜLKELER ÖN PLANA ÇIKACAK?
Bu süreçte yakın, güneşli, ferah, sağlık altyapısı kuvvetli ülkelerin öne çıkacağını öngörüyorum.
Özellikle Adalar, Adria Kıyıları ve tabii Akdeniz ve Doğu Akdeniz ülkelerinin daha çok şansı olduğunu düşünüyorum.
ESKİLER TARİHE KARIŞACAK VE TURİZM YENİDEN YAZILACAK
Yaşanan korona tecrübeleri ve kamuoyu ile paylaşılan haber ve resimler misafirlerin hala hafızlarında.
Gerçi turist ile korona sürecini birlikte yönetebilen Antalya dışında pek fazla destinasyon da yoktu sanırım. Dünya’da 2020 yılında 3 milyon turistin gittiği bir tatil destinasyonu olduğunu düşünmüyorum. Veriler açıklanınca daha doğru değerlendiririz.
Yani demem o ki; eskiler tarihe karışacak ve turizm yeniden yazılacak.
2021 yılında aylardır dört duvar arasına sıkışmış ve bir an önce kendisini bir yerlere atmayı düşünen 1 milyar insan olacak.
TÜRKİYE’NİN DÜNYA TURİZMİNDEKİ YERİ YENİDEN ŞEKİLLENECEK
Dünya turizm pastasındaki payı %3 olan Türkiye’nin tablolardaki yeri yeniden şekillenecek.
Tabii bu süreci doğru yönetirsek…
Ancak bu eski yöntemlerle değil, yaratıcı, farklı ve etkili yöntemlerle mümkün.
Kaynak: Turizm Günlügü Gazetesi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa ülkelerinin Ankara büyükelçileriyle Çankaya Köşkü'nde bir araya geldi.. Erdoğan açıklamasında, 'Ülke olarak uzun vadeli bakış açısıyla olumlu gündem oluşturmak ve ilişkilerimizi yeniden rayına oturtmak için hazırız. Brexit ile beraber artan belirsizlik ancak Türkiye'nin Avrupa ailesinde hak ettiği yeri almasıyla giderilebilecektir' dedi. 'Michen ve Leyen'i misafir edeceğiz. Dışişleri Bakanım da 21 Ocak'ta temaslarda bulunacak' diyen Erdoğan, 'Yeni reformların hazırlığı içindeyiz. Son aşamaya gelen çalışmaları yakında kamuoyumuzla paylaşacağız' ifadelerine yer verdi.


Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle;
Koronavirüs salgını izleri kolay silinmeyecek derin acılar bıraktı. Salgın tüm insanlığın aynı gemide olduğunu bir kez daha hatırlattı. Hiçbir ayrım yapmadan 156 ülkeye, 11 uluslararası kuruluşa tıbbi destek sağladık. 100 bin vatandaşımızı ülkemize getirirken, 38 bin yabancıyı da destek vermek suretiyle ülkelerine gönderdik. Tüm bunları insanlık ailesine karşı kendimizi mesul hissettiğimiz için yaptık. Yardım faaliyetlerimizi bundan sonra da devam ettireceğiz.

Aşı çalışmalarında elde edilen başarılar umudumuzu artırıyor. Aşıyı vatandaşlarımıza gönüllülük esasına dayalı olarak uygulamaya yakında başlıyoruz. İnsan deneyi aşamasındaki yerli aşılarımızı, gerekli onayların ardından milletimizle birlikte tüm insanlığa sunacağız.
Geçtiğimiz yıl çoğu suni olarak üretilen birçok sorunla uğraşmak zorunda kaldık. Stratejik körlük olarak nitelediğimiz tavrın en somut göstergesi Doğu Akdeniz ve Kıbrıs meselesidir. Türkiye 2 konuda da ciddi haksızlıklara maruz kaldı.


Altını çizerek belirtmek isterim ki; Türkiye, Akdeniz'de gerilimden değil barıştan, iş birliğinden, hakkaniyetten yanadır. Yunanistan'ı gerginliği artıracak faaliyetlerden vazgeçmeye davet ediyoruz. 25 Ocak'ta başlayacak istikşafi görüşmeler inşallah yeni bir dönem olacak.
Kıbrıs'ta başarısız olan modelleri tekrar tekrar konuşmak erine yeni modelleri tartışmamız gerekiyor. Millet olarak geleceğimizi Avrupa ile birlikte tasavvur ediyoruz.


Fransa ile ilişkileri yeniden ele alarak gerilim hattından kurtarmak istiyoruz. İki taraf tarafından atılan adımları memnuniyetle takip ediyoruz. 1000 yıldır ortak coğrafyayı paylaşıyoruz. Türk tarihini Avrupa'sız okumak nasıl mümkün değilse, Avrupa tarihini de Türkiye'siz anlamak mümkün değildir.
Yaklaşık 60 yıldır birliğe tam üyelik mücadelesi veriyoruz. Onca çifte standart ve haksızlığa rağmen, tam üyelikten hiçbir zaman vazgeçmedik. 2002 yılında göreve ilk geldiğimizde Kopenhag kriterlerine gerekirse Ankara kriterleri der yolumuza devam ederiz demiştim. Tarihi nitelikte adımlar attık. Anayasamızın 3'te 2'sini değiştirerek, darbe döneminin izlerini büyük ölçüde ortadan kaldırdık.
15 Temmuz gecesi kimi Avrupa liderleri darbeye çanak tutan bir tavır sergilemiştir. Türkiye 15 Temmuz'da Avrupa'dan beklediği desteği göremedi.
Brexit ile artan belirsizlik ancak Türkiye'nin birliğe alınmasıyla giderilecektir.
Türkiye, AB ailesinde hak ettiği yeri almalı.
Türkiye yük olan değil, yük alan bir ülke. Bunu göreceksiniz.
Sadece Suriye kökenli 4 milyon kişiyi misafir ediyoruz. Sınırlarımız dışındaki 5 milyon kişiye düzenli yardım yapıyoruz.
DEAŞ ile mücadele deniyor. Soruyorum Türkiye'den başka onurlu şahsiyetli bir mücadele veren var mı Avrupa ülkelerinde? Gözlerinin yaşına bakmayız. Bu onurlu mücadeleyi veren Türkiye'dir, biz. Açık konuşuyorum. Dost acı söyler gerçeği söyler.
Dağlık Karabağ'da 30 yılda Minsk üçlüsünün başaramadığı verdiğimiz destekle 44 günde başarıldı.
Michen ve Leyen'i misafir edeceğiz. Dışişleri Bakanım da 21 Ocak'ta temaslarda bulunacak. Yeni reformların hazırlığı içindeyiz. Son aşamaya gelen çalışmaları yakında kamuoyumuzla paylaşacağız. Reform-eylem grubunu da toplayarak kapsamlı bir değerlendirme yapacağız. temennim o'dur ki 6 ay gibi bir aralıkla sizlerle de bir araya gelmeyi, önemli görüyorum. Bu toplantıları yapmak suretiyle, çok daha bu münasebetleri güçlendirelim, bu adımları atalım. Sizler de ülkelerinizi enforme edin.

2021-2023 arası AB Ulusal Eylem Planı'nı güncelledik. Bu süreçte sizden gerek Brüksel'e gerek başkentlerinize yapacağınız yönlendirmelerle Türkiye-AB ilişkilerinde yeni bir sayfanın açılmasına destek vermenizi bekliyoruz.

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Kuzey Bavyera Bölgesi Eyalet Birliği, irtibat ve danışma bürosundan oluşan yeni çalışma ofisini açtı.
Açılışa; Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz, DİTİB Genel Başkan Vekili Ahmet Dilek ve Yönetim Kurulu Üyesi İrfan Saral, Eğitim Ataşesi Dr. Mune Savaş, Nürnberg Dini Danışma Kurulu Başkanı Fuat Gökçebay ve Kuzey Bavyera DİTİB Başkanı Hasan Aslan’ın yanı sıra sivil toplum kuruluşların başkan ve yöneticileri ve din görevlileri katıldı.
Kuzey Bavyera DİTİB Eyalet Birliği’nin çalışmaları hakkında bilgi veren Başkan Hasan Aslan, “Önemli olan topluma yapacağımız hayırlı hizmetlerdir. Bu manada yeni ofisimiz hayırlı olsun, hayırlı hizmetler yapmayı Rabbimiz nasip eylesin” dedi.
Nürnberg DİTİB Dini Danışma Kurulu Başkanı Fuat Gökçebay da, “Hizmetlerin devamlılığı din görevlisi, dernek yönetimi ve cemaatten müteşekkildir. Ayaklarını sağlam basan, doğru yoldan giden, ne yapacağını bilen güçlü bir teşkilatın eyalet çalışma ofisi de bu çalışmanın bir parçasıdır. Allah rızasına uygun işlerde bizleri muvaffak kılsın” dedi.
Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’nin (DİTİB) çalışmaları hakkında bilgi veren Genel Başkan Vekili Ahmet Dilek, “Almanya’daki birinci ve ikinci nesle sahabe nesli olarak bakıyorum. Onların duaları, onların birlik ve beraberlikleri, samimiyetleri, emekleri ve muazzam gayretleriyle DİTİB teşkilatı büyüdü. Bu samimiyetle ve bu hizmet kervanına katkı vermiş herkesi minnetle anıyoruz. Ahirete irtihal etmiş büyüklerimize gani gani rahmet eylesin. Hayatta olanlar başımızın tacıdır onlara da sağlık, sıhhat ve afiyet versin. Bizlere de onların bu emaneti büyüterek sonraki nesillere taşıma gücü ve iradesi bahşetsin inşallah. Burada atılan tohumun büyüyerek, yeşererek çok güzel hayırlı hizmetlere dönüşmesini rabbimden niyaz ediyorum” diye konuştu.
Kuzey Bavyera DİTİB Eyalet Birliği yeni çalışma ofisinin hayırlı olması dileğinde bulunan Nürnberg Başkonsolosu Serdar Deniz de “DİTİB misyonu gereği anlamlı işler yürüten büyük bir teşkilattır. Kuzey Bavyera’da 60 dernekle temsil edilen eyalet birliğinin ne kadar hayati bir fonksiyonu olduğunu içinde geçmekte olduğumuz şu zor günde herkesin daha iyi idrak etmiş olduğunu düşünüyorum" dedi.
Deniz konuşmasında şu ifadelere yer verdi: DİTİB sadece dini vecibelerin yerine getirmesine katkı sağlamakla kalmıyor aynı zamanda buradaki toplumun, gençlerin ve çocukların toplumsal değerlerini öğrenmelerine de katkı sağlıyor. Korona sürecinde DİTİB’in organizeli ve profesyonel yönetim anlayışına sahip olduğunu göstermiş oldu. Bu süreçte özellikle DİTİB Cenaze Fonu olmak üzere Kuzey Bavyera DİTİB Eyalet Birliği ve bağlı derneklerinin cansiperane nasıl bir çaba sarf ettiklerine bizzat şahit oldum. Kuzey Bavyera DİTİB Eyalet Birliği çalışmaları her türü takdirin üzerindedir.“ 
Konuşmaların ardından Nürnberg DİTİB Dini Danışma Kurulu Başkanı Fuat Gökçebay’ın yaptığı dua eşliğinde caminin açılış kurdelesi kesildi.
Ercüment Aydın / Nürnberg
BionTech ile Pfizer, geliştirdikleri koronavirüs aşısının 2021 üretim hedefini 1,3 milyar dozdan 2 milyar doza çıkardı.
BioNTech Üst Yöneticisi Prof. Dr. Uğur Şahin tarafından yatırımcılara yapılan "Gelecek Nesil İmmünoterapi" adlı sunum, şirketin internet sitesinde yayımlandı.
 
Buna göre, daha önce 2021 için 1,3 milyar olarak açıklanan COVID-19 aşıüretim hedefi, yeni tesis ve üretim süreçlerinin iyileştirilmesiyle 2 milyar doza çıkarıldı.
Aşılar, şirketlerin 6 üretim tesisinde üretiliyor.
 
2 milyar dozluk üretim kapasitesinden 1 milyar dozu taahhüt edilmiş durumda.
YILDA 750 MİLYON DOZ
Almanya'nın Marburg kentinde şubat sonunda faaliyete geçecek yeni üretim tesisi ise yılda 750 milyon doz aşı üretebilecek.
Sunumdaki "COVID-19 salgını muhtemelen endemik hastalık olacak." ifadesi de ayrıca dikkat çekti.
Dünya genelinde yeni tip koronavirüs salgınında toplam vaka sayısı 91 milyon 322 bini aştı, 1 milyon 952 bin 979 kişi hayatını kaybetti.

Kovid-19 verilerinin derlendiği "Worldometers" internet sitesine göre, dünya genelinde 1 milyon 952 bin 979 kişi hayatını kaybetti.

Vaka sayısı 91 milyon 322 bin 850'ye çıkarken, virüs saptanan 65 milyon 317 bin 636 kişi sağlığına kavuştu.

En fazla vaka ve ölümün görüldüğü ABD'de 23 milyon 143 bin 197 kişide Kovid-19 tespit edildi, 385 bin 249 kişi ise öldü.

ABD'nin yanı sıra vaka sayıları 1 milyonu geçen ülkeler şöyle:

"Hindistan (10 milyon 479 bin 913), Brezilya (8 milyon 133 bin 833), Rusya (3 milyon 425 bin 269), İngiltere (3 milyon 118 bin 518), Fransa (2 milyon 786 bin 838), Türkiye (2 milyon 336 bin 476), İtalya (2 milyon 289 bin 21), İspanya (2 milyon 111 bin 782), Almanya (1 milyon 941 bin 119), Kolombiya (1 milyon 801 bin 903), Arjantin (1 milyon 730 bin 921), Meksika (1 milyon 541 bin 633), Polonya (1 milyon 390 bin 385), İran (1 milyon 292 bin 614), Güney Afrika (1 milyon 246 bin 643), Ukrayna (1 milyon 119 bin 314) ve Peru (1 milyon 37 bin 350)."

ABD'nin yanı sıra ölü sayısının 10 bini aştığı ülkeler şu şekilde:

 

"Brezilya (203 bin 614), Hindistan (151 bin 364), Meksika (134 bin 368), İngiltere (81 bin 960), İtalya (79 bin 203), Fransa (68 bin 60), Rusya (62 bin 273), İran (56 bin 262), İspanya (52 bin 275), Kolombiya (46 bin 451), Arjantin (44 bin 654), Almanya (42 bin 97), Peru (38 bin 335), Güney Afrika (33 bin 579), Polonya (31 bin 264), Endonezya (24 bin 343), Türkiye (22 bin 981), Belçika (20 bin 122), Ukrayna (19 bin 835), Şili (17 bin 162), Kanada (17 bin 86), Romanya (16 bin 725), Ekvador (14 bin 184), Çekya (13 bin 272), Irak (12 bin 906), Hollanda (12 bin 411), Macaristan (10 bin 725) ve Pakistan (10 bin 717)."

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, önde gelen 32 müze ve ören yerinin sanal ortamda da gezilebildiğini belirterek, sanalmuze.gov.tr internet sayfası üzerinden sunduğumuz bu hizmet yaklaşık 11,5 milyon ziyaretçi rakamına ulaşmıştır." dedi.
 
Bakan Ersoy, beraberinde İçel Valisi Ali İhsan Su ve diğer ilgililerle önce Tarsus Kaymakamlığını ardından ilçe esnafını ziyaret etti.
Daha sonra ilçedeki Antik Yol'a geçen Bakan Ersoy, burada inceleme yaptıktan sonra Tarsus Müzesi açılış törenine katıldı.
Bakan Ersoy, burada yaptığı konuşmada, hizmete giren müzelerde bütün modern altyapıyı inşa etmeye özen gösterdiklerini söyledi.
Çağdaş müzecilik anlayışıyla, teşriften teknoloji kullanımına, günün gereklerini tüm müzeler için bir standart haline getirmek için yenileme çalışmaları yaptıklarını anlatan Bakan Ersoy, şöyle devam etti:
"Yeni açtığımız müzelerde de bütün bu modern altyapıyı inşa etmeye özen gösteriyoruz. Dünyanın en büyük havaalanı müzesi olan 1000 metrekarelik İstanbul Havalimanı Müzesi gibi projelerle müzecilikte öncü yaklaşımları hayata geçirirken, çok lisanlı elektronik sesli rehberlik sistemi ile müze ve ören yerlerimizi ziyaretçilerin ilgi ve merakına en üst düzeyde cevap verecek şekilde donatmayı sürdürüyoruz. Teknoloji kullanımı noktasında şunu da özellikle belirtmek isterim ki, önde gelen 32 müze ve ören yerimiz, sanal ortamda da gezilebilmektedir, sanalmuze.gov.tr web sayfası üzerinden sunduğumuz bu hizmet yaklaşık 11,5 milyon ziyaretçi rakamına ulaşmıştır."
 

"Ziyaretçi memnuniyeti iki kat artmıştır"

Bakan Ersoy, teknoloji kullanımı konusunda yapılan çalışmalarla ilgili bilgi vererek, "Yine olası eksiklerin giderilmesi ve sürekli denetimin sağlanabilmesi adına, müze ziyaretçilerinin deneyim, öneri ve şikâyetlerini paylaşmalarını sağlayan sistemi hizmete aldık. Paylaşım konusuna dair yapılan işlemleri sürekli takip ettiğimiz ve ilgili vatandaşımızı da bilgilendirdiğimiz bu sistem sayesindedir ki şikâyetlerin hızla çözümlenmesi sağlanmış, ziyaretçi memnuniyeti iki kat artmıştır." dedi.

“Kültür ve Tarih, Turizmin En Önemli Unsurlarındandır”

Türkiye'nin her bölgesini sahip olduğu değerler ve zenginlikler içinde yeniden inşa ve ihya etme çalışmalarını aralıksız sürdürdüklerini söyleyen Bakan Ersoy, ülkemizin rakipsiz potansiyelini sözde bırakmayıp, aziz milletin ekonomik ve sosyal refahına doğrudan katkı sağlayacak projeler üreterek hayata geçirdiklerini dile getirdi.

Bakan Ersoy, şöyle devam etti:

"Kültür ve tarih, turizmin en önemli unsurlarındandır. Bunun bir sonucu olarak da bu iki olguya ev sahipliği yapan, onları koruyarak insanlarla buluşturan müze ve ören yerleri, önde gelen bütün turizm ülkelerinde ciddi bir yatırım konusudur. Zira hem milli varlığı ve coğrafi kültürü yansıtmalarıyla, ülkelerin ve milletlerin tanıtılmasında büyük fayda sağlarlar hem de ziyaretçilerinden sağladıkları gelir ile yerelden genele, ülke ekonomisine azımsanmayacak derecede katkı sunarlar. Biz de Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak adımlarımızı bu farkındalıkla atıyoruz."

"Tarsus Müzesinde Kültür ve Tarih Yolculuğu Ziyaretçilerimizi Bekliyor"

Bakan Ersoy, açılışı gerçekleştirilen yapının 70 yıllık tarihi ve mimari özellikleriyle bir kültür mirası olduğunu belirterek, yapının 1954 - 2013'te Tarsus Adliye Binası olarak hizmet verdiğini anımsattı.

Müzenin yenilenmesi çalışmalarında detaylı restorasyon gerçekleştirdiklerini vurgulayan Bakan Ersoy, şöyle devam etti:

"Zemin iyileştirmesi ve yalıtım uygulamaları yanında mevcut yapı ve döşemelerde güçlendirme yaptık. Yapının çatısını, harçlı imalatları ve ahşap doğramaları aslına uygun olarak yeniledik. Orta avlunun üstünü modern konstrüksiyon ile kapladık. Nihayetinde müze fonksiyonuna yönelik elektrik ve mekanik imalatları tamamladık. Teşhir ve tanzim çalışmalarımızda da çağdaş müzecilik anlayışına yakışacak özen ve hassasiyeti gösterdik. Yapı içerisinde Prehistorik Dönem'den Helenistik Dönem'e, Tunç Evi Canlandırma Odası'ndan Ashab-ı Kehf Canlandırması'na, Roma ve Doğu Roma Karma Salonu'ndan İslami Dönem Anlatımı'na, Tarsus Mutfak Kültürü'nden, Yörük ve Giyim Kültürü'ne kadar uzanan, dönemsel özellikleri, yaşamları, tarihi ve kültürleri yansıtan bölümler ve canlandırmalar var. Görsel ve işitsel sistemler ile desteklenen, görerek, hissederek, öğrenerek gerçekleşecek bir kültür ve tarih yolculuğu ziyaretçilerimizi bekliyor. 2 bin 23 eserin sergileneceği ve mescidinden hediyelik eşya dükkânı, kafesi, bebek bakım odası, engelli vatandaşlarımız için asansörüne kadar gerekli tüm sosyal donatıları tamamlanmış olan Tarsus Müzesi ile Mersin'e 32 milyon 250 bin liralık yatırım yapmış olduk."

Mersin'in tarihi, arkeolojisi ve doğasıyla, çok büyük bir potansiyeli barındırdığını dile getiren Bakan Ersoy, şunları kaydetti:

"Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, ülkemizin hak ettiği, aziz milletimizin layık olduğu hizmet ve eserleri hayata geçirmeye devam edeceğiz. 2023 hedeflerini gerçekleştirmek ve onun ötesinde tam bağımsız, lider ve güçlü Türkiye'nin yarınlarını güvence altına almak için var gücümüzle, azim ve kararlılıkla çalışmayı sürdüreceğiz. Kimsenin şüphesi olmasın ki ülkemizin ve milletimizin huzur ve refah içinde yaşadığı geleceği gerçek kılacağız."

Konuşmaların ardından Bakan Ersoy, beraberindeki diğer katılımcılarla açılışını gerçekleştirdiği müzeyi gezdi.

(22.12.2020)

Haber ve Resimnler: Kültür Bakanlığı

YTB’nin Türkiye Bursları ile Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun olan Abdulkadir Muhammed Nur, geçtiğimiz Ekim ayında Somali Adalet Bakanı olarak atandı. Bakanlığı sonrası ilk ziyaretini de Türkiye’ye yaptı.
 
Abdulkadir Muhammed Nur, yükseköğrenimini Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın (YTB) sağladığı Türkiye Bursları ile Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde tamamladı. Geçtiğimiz ekim ayında açıklanan Somali kabinesinde de Adalet Bakanı olarak yer aldı. Somali Adalet Bakanı Nur, bakan olarak ilk resmi ziyaretini Türkiye’ye yaptı.
 
YTB’ye Teşekkür
Türkiye’ye gerçekleştirdiği ziyaret kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından da kabul edilen ve Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile de bir araya gelen Abdulkadir Muhammed Nur, YTB’ye de bir ziyaret gerçekleştirdi. Burada YTB Başkanı Abdullah Eren ile bir araya gelen Nur, burs programından dolayı YTB’ye teşekkür ederken; duygu ve düşüncelerini şu ifadelerle aktardı: "YTB ile gurur duydum. Bugün burada yabancılık çekmiyoruz. Çünkü evimizdeyiz. Mutluyuz. Gerçekten sizin yaptığınız güzel işleri takip ediyorum. Somali'de binlerce öğrenci YTB'den faydalandılar." dedi.
 
 
‘‘Bir mezunumuzun Somali'de Adalet Bakanı olması bizi çok mutlu etti’’
Yurt Dışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Abdullah Eren de konuk bakanın ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Eren ayrıca; Bakan Muhammed Nur'u tebrik ederek, "Yükseköğrenimini Türkiye'de tamamlamış bir mezunumuzun Somali'de Adalet Bakanı olması bizi çok mutlu etti. Dolayısıyla Türkiye'de çok iyi karşılandığınızı tahmin ediyorum. Sizi tekrardan tebrik ederim." dedi.
YTB Başkanı Eren, Bakan Muhammed Nur’un Türkiye Bursları’na başvuru yaparken doldurduğu formu kendisine hediye etti.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) tarafından ülkemizde yükseköğrenim gören uluslararası öğrencilerin akademik, sosyal ve kültürel donanımlarının güçlendirilmesi için hayata geçirilen "Uluslararası Öğrenci Akademisi"ne başvurular başladı. Uluslararası öğrencilerin mesleki kariyerlerine de katkı sağlayacak çalışmaların yer aldığı akademiye başvurular 07 Aralık 2020 tarihine kadar Türkiye Bursları Bilgi Sistemi (https://tbbs.turkiyeburslari.gov.tr) üzerinden alınacak. 
 
Proje üretme, uygulama ve organizasyon kabiliyeti becerilerinin geliştirilmesi ile sosyal sorumluluk bilincinin oluşturulmasını hedefleyen akademiye Türkiye'de eğitim alan tüm uluslararası öğrenciler başvurabilecek. Akademi aynı zamanda uluslararası öğrencilerin eğitim aldıkları, alanında uzman akademisyen, yazar ve sanatçılarla yakın ilişkiler kurabilmelerine olanak sağlayacak.  
 
Uluslararası Öğrenci Akademisi; seminer programları, ihtisas programları ile kültür ve sanat programları olmak üzere 3 kategoriden oluşuyor. 
 
Programlara kayıt yaptıran öğrenciler derslere yalnızca dinleyici olarak değil, kendi alanları ve ülkeleri ile ilgili sunumlar yaparak da katılma imkânı bulacak. Programları başarıyla tamamlayan ve sertifika almaya hak kazanan öğrenciler, kültürel gezilere katılarak, yaz ve kış kamplarından yararlanacak. 
 
 
 
SEMİNER PROGRAMLARI 
 
Akademi kapsamındaki seminer programları, giriş mahiyetinde olup ilgili alanın temel kavramları, temel yaklaşımları, sorunları ve tartışmaları hakkında öğrencilere bilgiler sunacak. Bu kapsamda; beşerî bilimler, bilim ve teknoloji, dil ve edebiyat, ekonomi, ilahiyat, medya ve iletişim, sağlık bilimleri ve uluslararası ilişkiler alanlarında 37 program gerçekleştirilecek. Seminer programları çevrim içi (online) olarak yapılacak olup bir katılımcı en fazla 2 programa başvurabilecek.
 
 
İHTİSAS PROGRAMLARI
 
İhtisas programları ise uluslararası öğrencilerin kendi alanlarında veya seminer programlarında katılım gösterdikleri alanda daha nitelikli çalışmalar yapabilecekleri dersleri içeriyor. İhtisas programları kapsamında toplam 48 çalışma gerçekleştirilecek. Her program sonunda katılımcı öğrenciler tarafından bir çıktı (görsel materyal/kısa film/makale/rapor/proje vb.) sunulması beklenecek. Katılımcı öğrenciler tarafından üretilen akademik niteliğe sahip çıktılar ise, YTB tarafından ödüllendirilecek. İhtisas programları da çevrim içi (online) olarak gerçekleştirilecek.
 
 
 
 
KÜLTÜR VE SANAT PROGRAMLARI
 
Kültür ve Sanat Programları ile de ülkemizin kültürel birikimini yansıtan alanlara ilgi duyan ve bu alanlarda becerilerini geliştirmek isteyen uluslararası öğrencilerin buluşturulması hedefleniyor. Bu kategoride klasik Türk müziği, yazı ve süsleme sanatları, kültürel faaliyetler, medya ve iletişim ile geleneksel Türk sporları alanlarında toplam 57 program yer alacak. Programlar, salgına karşı gerekli önlemler alınarak az sayıda katılımcıyla yüz yüze yapılacak.
 
Kültür ve sanat programlarına; İstanbul, Ankara, Konya, Eskişehir, Trabzon, Kocaeli ve Sakarya illerinde ikamet eden öğrencilerin başvurusu alınacak. Her öğrenci ise ikamet ettiği şehirdeki ilgili programa kabul edilecek. Bir katılımcı en fazla 2 programa başvurabilecektir.
 
Uluslararası Öğrenci Akademisi'ne ilişkin detaylı bilgiler www.turkiyeburslari.gov.tr adresinde yer alırken, öğrenciler soru ve önerilerini Diese E-Mail-Adresse ist vor Spambots geschützt! Zur Anzeige muss JavaScript eingeschaltet sein! adresi üzerinden YTB'ye iletebilecek.
Misafirlerinin ve uçuş ekiplerinin sağlıklı ve emniyetli seyahati için gerekli tüm tedbirleri alan SunExpress,  yolcularının daha rahat seyahat edebilmelerini sağlamak amacı ile ek ücret karşılığında orta koltuğu da rezerve etme imkanı sunuyor.
 
SunExpress misafirleri, artık mevcut rezervasyonlarına ilave olarak iç hatlarda 59,99 TL, dış hatlarda ise 39,99 Euro’dan başlayan fiyatlarla yanlarındaki orta koltuğun boş kalmasını sağlayabilecek.
 
SunExpress’in Ticaret Direktörü Peter Glade, “Bizimle seyahat eden yolcularımızın kendilerini güvende hissetmeleri daima önceliğimizdir. Son dönemlerde misafirlerimizin yanlarındaki orta koltuğu da rezerve etme yönündeki yoğun taleplerini dikkate aldık. Onların bu süreçte daha rahat ve kaygısız seyahat edebilmelerini sağlayacak bu hizmeti hayata geçirmiş olmaktan dolayı mutluyuz. Yolcularımıza ve uçuş ekiplerimize sağlıklı ve emniyetli bir seyahat deneyimi sunabilmek için gerekli tüm önlemleri almaya devam ediyoruz” dedi. SunExpress’in ilave koltuk hizmetinden yararlanmak isteyen misafirler,  444 0 797 numaralı SunExpress Müşteri Hizmetleri Merkezi’ni arayarak işlemlerini gerçekleştirebilirler. Hali hazırda rezervasyonu olan misafirler ise uçuşlarından üç gün öncesine kadar yine Müşteri Hizmetleri Merkezi’ni arayarak ilave orta koltuk için rezervasyon yapabilirler.