Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
Dünyanın neresinde kültürel dokusu sağlam, ekonomik yapısı güçlü bir ülke varsa, araştırıldığında başarısının kaynağında, üniversitelerinin olduğu görülür.
Üniversiteleri bilim ve teknoloji üreten toplumların, bütün kuruluşları ürün ve hizmet üretirler. Ülkelerin kültürel, siyasal ve ekonomik gücü, zenginleştirdikleri bilgilerin, sundukları hizmetlerin ve geliştirdikleri ürünlerin hacminden ve kalitesinden kaynaklanır. Her alandaki üretkenliğin, kaynağında üniversiteler vardır. Üniversitelerin dünyayı ve hayatı bütün boyutlarıyla kavrayabilmeleri, değerlerle bilimleri, bilimlerle değerleri, bir bütünlük içinde ele almalarına bağlıdır. Değerlerle bilimleri birbirinden, aşılmaz sınırlarla ayıran toplumlar, ekonomik ve kültürel krizlerin üstesinden gelemezler. Değerlerden arındırılmış bilimler ilkelerini, bilimlerle beslenmeyen değerler güçlerini yitirirler. Değerleri hayata bilgeler kazandırırlar. O bilgelerin başında, Hasan Ali Yücel’in “Goethe” kitabında anlattığı Goethe gelir. Almanya’da Yahudi ve Hristiyan değerleri yanında, İslamın değerlerini de öğreten, J. W. Goethe Üniversitesi Protestan İlahiyat Fakültesinde, İslam Dini Bölümü açılmıştır. Milyonlarca Müslümanın yaşadığı, Avrupa ülkelerinin üniversitelerinde, İslamın değerlerinin öğretilmesi, dünya için büyük önem taşımaktadır. Bütün ülkelerin birbirleriyle komşu olduğu bir dünyada, Müslümanlar, Hristiyanlar ve Yahudiler, karşılıklı saygıya dayalı bir ortamda, barış içinde birlikte yaşamak zorundadırlar.
Almanya’nın özeti, Almanya’yı aydınlatan Goethe’nin, adını taşıyan bir üniversitede, İslami İlimler Bölümünün açılması, Avrupa’nın geleceği için, ümit ve güven vericidir. “İslam’ın hiçbir eksiği yoktur. Hiç kimse Son Peygamberden daha üstün olamaz” diyen Goethe, ömrü boyunca “Musa’nın Kur’an’da dua ettiği gibi dua etmiştir”, öğrendiği dillerle bilgeliğinin sürekli zenginleşmesine çalışmıştır. Dünyanın İslam’ın değerleriyle, yoğurulmak zorun da olduğu bir yüzyılda, bütün Avrupa üniversitelerinde, İslam temelleri ve temel değerleri öğretilmelidir.
Değerler bütün dallarıyla bilimleri, bütün boyutlarıyla hayatı kuşatırlar. Onlar insanları doğumlarından ölümlerine kadar, hayatlarının her aşamasında bir gölge gibi izlerler. Değerler tarihin her döneminde, etkili olmuşlardır. Çünkü onların rengi hiçbir zaman solmaz. Üniversiteye rengini onlar verirler. Kültürel ve ekonomik hayat, değerlerle boyanan üniversitelerin rengine boyanır. Değersizliğin değer kabul edildiği toplumlarda, iyilikle kötülük, doğrulukla yanlışlık, güzellikle çirkinlik birbirine karışır.
Almanya’da üniversite öncesindeki yüz binlerce Türk, milyonlarca Alman öğrenciye, İslami değerleri öğretecek öğretmenlerin yetiştirilmesi, öğretim programlarının ve ders kitaplarının hazırlanması, bütün Avrupa ülkeleri için, büyük önem taşımaktadır. Küresel değerler kutsal, kültürlerin can damarlarıdır. Müslümanların bilim ve teknolojiye anlam kazandıran, yol ve yön gösteren değerleri, insanlığın bilgi ve bilgelik, birikiminin ana kaynağıdır. İyilik ve içtenlik bütün değerlerin anasıdır. Son Peygamberle noktalanan, bütün peygamberleri kucaklayan, İslam’ın değerleri küreseldir. Goethe’nin “Doğu Batı Divan”ında, vurguladığı gibi, İslam Allah’a teslim olmaktır.
Yaşanılacak dünyanın en üstün ve en önemli habercileri peygamberlerdir.
Die Sommerferien ohne den Ferienpass – nicht denkbar! Seit vielen Jahren veröffentlicht der Landkreis Würzburg pünktlich zum Beginn der Sommerferien den Ferienpass.
Das Begleitheft ist vollgepackt mit vielen beliebten Angeboten aus den Vorjahren, hat aber auch wieder reichlich Neues im Gepäck. Wie wäre es zum Beispiel mit einer Übernachtung im Kälberiglu oder einem Ausflug zum Maislabyrinth? Auf Wunsch der Familien im Landkreis Würzburg gibt es in diesem Jahr eine Terminübersicht. Dort können Interessierte auf einen Blick sehen, welche Aktionen im Rahmen des Ferienpasses an welchen Ferientagen stattfinden. Dabei sind auch Tipps für Familienausflüge wie Fahrradtouren, Wanderungen und Spielplätze.
Das Beste: Wie gewohnt gibt es mit dem Ferienpass bei allen Angeboten eine Vergünstigung, eine kleine Überraschung oder auch kostenlose Eintritte und Freispiele. Viele Freibäder des Landkreises Würzburg gewähren mit dem Ferienpass auch in diesem Jahr kostenfreien Eintritt.
Weitere Infos und das Angebotsheft zum Herunterladen
Neben dem Begleitheft und der Pass-Karte in Papierform können Interessierte das Begleitheft auch unter www.landkreis-wuerzburg.de/ferienpass digital herunterladen. Hier gibt es neben allen Informationen auch die interaktive Landkreiskarte zu den Angeboten.
Der Ferienpass kostet für Kinder von 0 bis einschließlich fünf Jahren fünf Euro, für Kinder und Jugendliche von sechs bis einschließlich 17 Jahren zehn Euro. Ausgabestellen sind die jeweiligen Gemeindeverwaltungen des Wohnsitzes.
Weitere Informationen gibt es bei der Kommunalen Jugendarbeit unter Tel. 0931 8003-5837 und unter www.landkreis-wuerzburg.de/ferienpass.
Bildunterschrift:
Das Angebotsheft für den Ferienpass 2024 im Landkreis Würzburg ist frisch gedruckt und hält wieder eine Vielzahl von tollen Gutscheinen und Freizeittipps bereit. Darüber freuen sich mit den vielen Kindern und Jugendlichen im Landkreis, von links: Landrat Thomas Eberth, Sabrina Schmitt von der Kommunalen Jugendarbeit, Marcel Brunner, Fachbereichsleiter Jugendamt Jugend- und Familienarbeit und der Geschäftsbereichsleiter des Amtes für Jugend und Familie Michael Schumacher. Foto: Lucas Kesselhut
Der Ferienpass 2024 der Stadt Würzburg hält auch in diesem Jahr wieder zahlreiche Aktionen, Angebote und Vergünstigungen in den Sommerferien für alle Kinder und Jugendliche von 6 bis 17 Jahren sowie Schülerinnen und Schüler auf weiterführenden Schulen bereit. Neben den Ferienpass-Klassikern, wie kostenloser Eintritt ins Schwimmbad, kostenloses Minigolfen und freier Eintritt in das Museum für Franken, finden sich zahlreiche Rabatte für Aktionen in und um Würzburg.
Neu im Ferienpass sind schweißtreibende Outdoor-Action mit Pixel Games, der Tierpark Sommerhausen, die Padel Arena sowie abenteuerliche Rallyes durch Würzburg oder für die Sportbegeisterten Angebote bei Main-Bike.
„Ich hoffe, es ist für alle Familien was dabei“, so Sozialreferentin Dr. Hülya Düber, die auf gutes Sommerwetter hofft, damit viele Schwimmbadbesuche und Ausflüge für die Ferien möglich sind. Einen besonderen Dank spricht sie allen Anbietern aus und dem Verein Stadt für Kinder, die mit einer Spende den Familieneintritt ins Dallenbergbad möglich machen.
Verkauft wird der Ferienpass ab Dienstag, 16. Juli 2024 in der Innenstadt in der Bücherei im Falkenhaus und im Sozialreferat für 5 Euro. In verschiedenen Stadtteilen ist der Ferienpass in sozialen Einrichtungen erhältlich, eine genaue Übersicht mit Öffnungszeiten und weitere wichtige Informationen finden sich auf der Homepage des Fachbereichs Jugend und Familie: www.wuerzburg.de/ferienpass
BU: Freuen sich auf reges Interesse am Ferienpass und seinen vielfältigen Angeboten v.li. Heike Hergenröther (Leiterin Sachgebiet Familien), Katharina Hupp (stv. Fachbereichsleiterin Jugend und Familie), Sozialreferentin Dr. Hülya Düber, Torben Jensen (SG Familien, Koordination Ferienmaßnahmen). Foto: Claudia Lother
Die Freizeitbussaison im Landkreis Kelheim läuft auf Hochtouren! Auf den Linien 6010 zwischen Regensburg und Dollnstein sowie auf der Linie 6030 zwischen Kelheim und Freising können Fahrgäste die atemberaubenden Naturschönheiten der Region auf vier täglichen Fahrtenpaaren genießen.
Am kommenden Sonntag, den 21.07.2024, gibt es eine besondere Aktion: Alle Fahrgäste auf der ersten Fahrt zwischen Regensburg - Riedenburg und Riedenburg - Regensburg erhalten im Rahmen der Aktion „Erfrischt im Freizeitbus“ eine exklusive Trinkflasche und ein erfrischendes Kaltgetränk.
Dieses Angebot wird gefördert durch das Regionalmanagement Bayern - ein Förderprogramm des Bayerischen Staatsministeriums für Wirtschaft, Landesentwicklung und Energie.
Informationen zu den Freizeitbussen in der Region sowie Reservierungen für Fahrradstellplätze gibt es unter www.freizeitbusse.de.
Steigen Sie ein und erleben Sie erfrischende Momente im Freizeitbus!
Türkiye’de Çanakkale iline bağlı Gökçeada’da 2013 yılında Özel Gökçeada Rum İlkokulu ve 2015 yılında Özel Gökçeada Rum Ortaokulu ve Lisesi’nin açılmasıyla adada iyi düzeyde eğitim-öğretim verilmesi sayesinde adaya yerleşen Rumların sayısı artıyor.
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, yayınladığı basın bildirisiyle dikkat çekti, Türkiye’de Gökçeada’da ilkokul ile ortaokul ve lisenin açılmasıyla birlikte adada azalan nüfusun bugün artışa geçmesi karşısında adadaki Rum nüfus adına mutlu olduk, zira Türkiye’nin izni yalnızca 3 öğrenci ile ilkokul açılmıştı. Bugün gelinen nokta ise çok sevindirici.
In Newspaper’a konuşan Zeytinliköy İlkokul Müdürü Stelyo Berber, ilkokulda 18 öğrenciden 6’sının mezun olduğunu, ortaokul ve lisede ise 30 öğrenciden 3’ünün mezun olduğunu belirterek 2012 yılında Türkiye’nin adada özel ilkokul açılmasına izin vermesiyle bir hayalin gerçek olduğunu söyledi. Berber, adada çocukların iyi düzeyde eğitim veren okulları olması dolayısıyla genç çiftlerin Gökçeada’ya yerleşme kararı aldıklarını, 2000 yılında 200’e kadar düşen Yunanlı nüfusun günümüzde 700 rakamına kadar ulaştığını söyledi.
ABTTF Başkanı Habip Oğlu; “Türkiye’nin izni yalnızca 3 öğrenci ile ilkokul açılmıştı, Batı Trakya’mızda ise durum tam tersi. Öğrenci sayısı 9’dan az olan ilkokulların kapatılması kararıyla 2011’de 188 olan ilkokul sayımız bugün 90’a düştü. Devlet yıllardır dile getirdiğimiz haklı taleplerimizi duyup eğitim özerkliğimizi iade etmiş olsaydı Gökçeada’daki gibi eğitim kalitesi yüksek okullarda çocuklarımız eğitim alma imkanına sahip olurdu, okullarımızda öğrenci sayısı azalmaz, okullarımız kapanmazdı”
Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu(ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, “Türkiye’de Gökçeada’da ilkokul ile ortaokul ve lisenin açılmasıyla birlikte adada azalan nüfusun bugün artışa geçmesi karşısında adadaki Rum nüfus adına mutlu olduk, zira Türkiye’nin izni yalnızca 3 öğrenci ile ilkokul açılmıştı. Bugün gelinen nokta ise çok sevindirici. Batı Trakya’mızda ise durum tam tersi. Öğrenci sayısı 9’dan az olan ilkokulların kapatılması kararının Türk ilkokullarımıza uygulanmasıyla 2011’de 188 olan ilkokul sayımız bugün 90’a düştü. İlkokullarımızda öğrenci sayısının az olmasının nedeni buralardaki nüfusun azalması değil özerk olan okullarımızın devletin kontrolüne geçmesi ile okullarımızdaki eğitim kalitesinin düşmesi oldu. Anaokulumuz yok, ortaokul-lisemizde de sorunlar devam ediyor. Devlet makamları ile yaptığımız görüşmeler, gönderdiğimiz mektuplar sonuç vermiyor, taleplerimiz karşılık bulmuyor. Devlet yıllardır dile getirdiğimiz haklı taleplerimizi duyup eğitim özerkliğimizi iade etmiş olsaydı Gökçeada’daki gibi eğitim kalitesi yüksek okullarda çocuklarımız eğitim alma imkanına sahip olurdu, okullarımızda öğrenci sayısı azalmaz, okullarımız kapanmazdı”.
Nürnberg Başkonsolosluğu tarafından ‘15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ anma programı düzenlendi. Almanya'nın ilk tarihi Türk sineması Rio Palast'da düzenlen şehitlerimiz anısına saygı duruşu ve istiklal marşımızın okunmasının ardından Hoca Veli Boyun’un Kuran Tilavetiyle, öğretmen Ahmet Şirin’in sunumuyla başlayan anma törenine, Nürnberg Başkonsolosu Fatma Taşan Cebeci, Başkonsolos Yardımcısı Ülker Erçetin, Din Hizmetleri Ataşesi Necmettin Saydan, Eğitim Ataşesi Mustafa İkbal, UID Bölge Teşkilatlanma Başkanı Salim Elcivan, DİTİB Kuzey Bavyera Eyalet Birliği Başkan Yardımcısı Cemil Kimyacıoğlu, IGMG Kuzey Bavyera Bölge Başkanı İsmail Satır, MÜSİAD Kuzey Bavyera Bölge Başkanı Haluk Dokur, THY Müdürü Abdullah Ömer Çelik, DİTİB Nürnberg Başkanı Hasan Aslan, TİN Sözcüsü İsmail Akpınar, Nürnberg ve çevresindeki sivil toplum kuruluşların temsilcileriyle birlikte 15 Temmuz'da Ankara’da şehit olan Nürnbergli Serhat Önder’in kardeşleri Harun ve Gökhan Önder eşleriyle birlikte, konsolosluk çalışanları katıldı.
15 Temmuz’da hain darbe girişimi sırasında eşi ve çocuğuyla Ankara Genel Kurmay Başkanlığı önüne gittikten sonra, telefonla canlı yayın yaparken ‘Korkma Oğlum’ sözünü kullandıktan sonra darbecilerin açtığı ateş sonucu şehit düşen Nürnbergli 41 yaşındaki Serhat Önder’in hayatının anlatıldığı ‘Korkma Oğlum’ belgesel gösterimi yapıldığı anma programında Nürnberg Başkonsolosu Fatma Taşan Cebeci şunları söyledi: Türk milletinin ve kahraman güvenlik güçlerinin 15 Temmuz 2016’ da hain darbe girişimi karşısında gösterdiği onurlu duruşun, hainlerin yenilgiye uğratılmasının ve demokrasi zaferinin 8’inci yıl dönüm vesilesiyle, şehitlerimizi yad etmek, gazilerimize minnet ve şükranlarımızı sunmak aynı zamanda 15 Temmuz’da hain darbe girişiminde Ankara’da şehit düşen Nürnbergli Serhat Önder’in hayatının anlatıldığı “Korkma Oğlum” belgeseli gösterimini izlemek için bir araya geldik.
15 TEMMUZ MİLLET İRADESİNE YAPILMIŞ BİR SUİKASTIR
Cebeci, “15 Temmuz, ülkemizin maruz kaldığı hükümeti ele geçirmeye yönelik kanlı hayin Fetö terör saldırısı olarak tarihe geçmiştir. Bu hain Fetö terör saldırısında, uzun seneler Nürnberg’de yaşadıktan sonra ülkemize dönüş yapmış Serhat Önder kardeşimizle birlikte toplam 251 vatandaşımız şehit oldu ve 200’den fazla vatandaşımız yaralandı. Saldırı, milletimizin çelik iradesi vatandaşlarımızın birlik, beraberlik ve dayanışma içerisinde bulunması haklımızın birbiriyle kenetlenmesi sonucu önlenmiştir. Terör örgütlerini besleyen ülkeler şunu bilsinler ki, bir gün besledikleri terör örgütleri kendi silahlarını kendi besleyenlerine doğrultacaktır. Hiçbir güç Türkiye'nin üzerinden geçirilmeyecektir. FETÖ’nün yurtdışındaki yapılanmasına yönelik çabalarımız uzun soluklu bir mücadele olup, bu çevredeki çalışmalarımız önümüzdeki dönemde de kararlıkla sürdürecektir. Bizler Türkiye’de olduğu gibi Almanya’da da birlik ve beraberliğimizin daim olması hepimizin önceliği olmalıdır.”
Program Din Hizmetleri Ataşesi Necmettin Saydan duaları ile son buldu.
Ilhan Baba/NÜRNBERG
1980 öncesi Ülkü Ocakları genel başkanı 1980 sonrası Almanya Türk Federasyonu genel başkanlarımızdan olan gönül ve düşünce insanı Dr. Ali Batman başkan uzun yıllar gazetecilik ve yayıncılık yapan Fatih Altaylı’nın Avrupa Türklerine “Lan” diye hitap ederek hakaret etmesi üzerine tepkisini gazeteci Doğan Tufan’a yaptı.
Dr. Ali Batman şöyle konuştu;”Uzun yıllar gazetecilik yapan Fatih Altaylı enson Gurbetçilerle ilgili talihsiz bir video paylaştı.Kendisi aslında onyıllardır yüzbinlerce insanımızın faydalandıgı ilim adamları, tarihçi, siyasetçi...v.s ile yaptığı tartışma ve sohbet programları yaptı.Her konuşmacinin tüm fikirlerine katılmasak bile çok faydalı olduğunu söyleyebilirim.Bunlardan dolayı gıyabinda yine de tşk.ederim.
Fakat gurbetçilerle ilgili yaptığı enson açıklamaları % 100 isabetsiz olmuştur.Tâbiri caizse TAM ÇUVALLAMIŞTIR.Cünkü değerlendirmeleri gurbetcilerin yaşadığı hayat ve düşünceleriyle hiç örtülmesi ve bağdaşmamıştır.
Gurbetçilerin oy vermesine takılıp kalmış.Ya oy vermemelidir, ya da vergi alınmalı gibi komik, mantıksız, ülke menfaatlerine hiç bağdaşmayan, gurbetçileri inciten ve rencide eden görüşleri var.Böyle bir gazetecinin gurbetcilerin hayatı ve Türkiye için faydalı taraflarını 2024 e kadar hiç düsünmemesi bende hayret uyandırdı.
Gurbetçilerin enaz 60 yıldır ülkeye gönderdiği veya getirdiği döviz miktarı bile tek başına ÇOK ÖNEMLI.Geçmişte olduğu gibi bugün de, 2024 te bile hükümetlerimizin en yüksek faiz vererek dünyada kredi aradığı halde BULAMADIKLARINI hatırlayalım.Böyle bir ortamda ve her zaman gurbetçilerin HER YIL Türkiye ekonomisine kazandırdığı
MİLYARLARCA EURO, FAİZSİZDİR.Ve yuzbinlerce esnaf, emlakçı ...gurbetçilerin yolunu gözler.Yani ekonomimize kazandırdıkları TARTIŞILMAZ bir şekilde ortadadır.
Dünyada HER MEDENI ÜLKE ONYILLARDIR yurtdısında yaşayan vatandaşlarına oy hakkı vermiştir ve seçim zamanı dünyanın neresinde olursa olsunlar oylarını kullanabilirler.Bu doğal ve anayasal bir haktır.Gurbetteki şartları çok iyi bilen biri olarak diyorum ki; TÜRKIYE BU KONUDA ÇOK ÇOK GECIKMİŞTİR.Belki 40- 50 yıl önce oy kullanma hakkı verilseydi.Nedenlerden biri; oy üzerinden insanlarımızın devlet ve ülkemize bağlılı devam eder.Oy hakkı vermezseniz, bu bahsettiğim bağ da her geçen gün zayıflar.Bunun ne sonuclar doğuracagını bir düşunebiliyor musunuz?
BUNU ISTEYEN VARSA PARMAK KALDIRSIN!
Türkiye' nin Almanya' ya( ve diğer Avrupa ülkelerine) yaptığı yıllık ihracaatin ne kadarı gurbetçilerden dolayıdır, Fatih bey bir araştırsın.
Bana göre tam ideal anlamda TÜRK DIASPORASI oluşturacağız henüz.Ama yine de gurbetçilerin varlığı o ülkelerin Türkiye ve müslümalara yönelik politikaların belirlenmesinde bir denge unsurudur.Bunun doğuracağı sonuçları isteyen bir düşünsün.
Neyse! Söylenecek daha cok sey var.Ama sözü daha fazla uzatmayim.Tekrarlıyorum: Fatih Altaylı bu konuda ÇUVALLAMIŞTIR. Gazeteci geçmişine de yakışmamıştır.
Gurbetçilere gümrük kapılarında PARA VERILSIN demeyeceğim, ama ONURLANDIRILSINLAR! Belki devlet sembolik bir MADALYA YAPTIRSIN ve sınırlarda ülkesine gelen her gurbetciye bir madalya verilsin derim.Benim gönlümden geçen budur.
Olmazsa biri Fatih beyin aklına düşürsün de, tanınmış bir gazeteci olarak bu teklifi o yapsın.”
*Doğan Tufan*
Nürnberg ve Fürth'de yaşlılara yönelik hizmet veren 'Hayat Gündüz Bakım Evi', düzenlediği yaz eğlencesinde birinci nesil göçmenleri ağırladı. Almanya'ya misafir işçi olarak gelip bugün yaşlanarak bakıma muhtaç hale gelen büyüklerimiz etkinlikte doyasıya eğlendi.
Etkinlikte konuşan Hayat Gündüz Bakm Evi'nin sahibi Mühibe Gürrdoğan, şunları söyledi: “24 yıl boyunca hemşire olarak devlette çalışırken, yaşlı Türk vatandaşlarımızın hastanelerde ve huzurevlerinde karşılaştıkları zorluklara tanık oldum. Almancaları yeterli olmayan ve sağlık konusunda sosyal haklarını tam bilmeyen bu değerli insanlarımıza, ana dillerinde hizmet vermenin önemini fark ettim ve 11 yıl önce Hayat Bakım Evi'ni kurdum. Şimdi, 365 gün boyunca 40 personelimizle, gündüzleri evlerinden alıp akşam geri götürdüğümüz yaşlılarımıza hizmet veriyoruz.”
'AYAKLARIMIZIN ÜZERİNDE DURDUK'
Etkinliğe katılan Kültür, Tarih ve Entegrasyon Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Latif Çelik ise şöyle konuştu: “60-63 yılda, kendi gazetelerimiz, iş insanlarımız, öğretmenlerimiz, doktorlarımız, politikacılarımız, akademisyenlerimiz, din görevlilerimiz ve kendi bakım evlerimizle, Almanya'da bir topluluk oluşturduk. Alman dostlarımızla kültürel tarihimizin derinliklerinden getirdiğimiz tarihsel birliktelikle, Almanya'da kendi ayaklarımızın üzerinde durduğumuzu gösterdik. UEFA futbol maçlarında Alman ve Türk bayraklarının yan yana dalgalanması da bu ülkenin bir parçası olduğumuzu gösterdi. Toplumun morali bozulmadan iki toplumun bir arada yaşayabileceği bilinmelidir. Yaz eğlencesine katılan tüm vatandaşlarımıza sağlıklı, güzel günler diliyorum.”
Programın sonunda, mahalli sanatçı solist Hakkı ve oğlu İbo, çaldıkları müziklerle yaşlılarımız ve davetlileri geç saatlere kadar eğlendirdi.
Haber ve Resimler: İlhan BABA - NÜRNBERG