Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

 
Olbia LNG Terminal Üst Yöneticisi Nicotra:
"Doğada her yıl 200 milyar ton biyogaz, karbon döngüsü sonucu açığa çıkıyor. Bu, dünyanın ihtiyaç duyduğu toplam LNG'den yüzde 20 daha fazla"
 
 

HAMBURG (AA) - Olbia LNG Terminal Üst Yöneticisi (CEO) Antonio Nicotra, doğada her yıl 200 milyar ton biyogazın karbon döngüsü sonucu açığa çıktığını belirterek, bunun dünyanın ihtiyaç duyduğu toplam LNG'den yüzde 20 daha fazla olduğunu söyledi.

Almanya'nın Hamburg kentinde düzenlenen 5. Küresel LNG Forumu'nun "Enerji Dönüşümünün Kilit Etkeni: LNG" başlıklı panelinde konuşan Nicotra, biyogaz kullanımının karbon salımını önemli miktarda azaltabileceğini ve doğadaki atıl biyogazın bu sürece katkısının yüksek olabileceğini ifade etti.

Nicotra, doğada her yıl 200 milyar ton biyogazın karbon döngüsünde açığa çıktığını ve bunun dünyanın ihtiyaç duyduğu LNG'den yüzde 20 daha fazla olduğunu dile getirdi.

 

Biyogazın doğal gazdan daha maliyetli olduğu yönündeki eleştirilere değinen Nicotra, "Bu, üretim maliyetinden kaynaklanmıyor. Lojistikten kaynaklanıyor. Biyogazda lojistik çok daha karmaşık çünkü biyokütlenin doğadan toplanması gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Nicotra, bu alana Avrupa Birliği'nin (AB) daha fazla finansal destek sağlaması gerektiğini vurgulayarak, biyokütlenin toplanması için gerekli altyapı çalışmaları yapıldığında AB'nin enerji konusunda bağımsızlığı yakalayabileceğini söyledi.

Biyogazın Biyo-LNG olarak da kullanılabileceğine ve diğer yenilenebilir enerji kaynaklarından çok daha sürdürülebilir olduğunu işaret eden Nicotra, "Tüm bu nedenlerle biyogaza ihtiyaç duyarsanız, biyogazı da sıvılaştırabilirsiniz." dedi.

 

- Dizel yakıt yerine Biyo-LNG kullanımıyla karbon salımı azaltılabilir

Biyometan Uzmanı Lorenzo Maggioni de biyolojik atıklardan elde edilen biyogazın, biyometana dönüştürülmesi, biyometanın da sıvılaştırılmasıyla Biyo-LNG'nin elde edilebildiğini ifade etti.

Başta tır, kamyon gibi ağır vasıtalar olmak üzere gemilerde de Biyo-LNG kullanabileceğini aktaran Maggioni, bu şekilde taşıma kaynaklı karbon salımının da azaltılabileceğini dile getirdi.

Maggioni, Avrupa'daki Biyo-LNG'ye yönelik gelişmelere de değinerek kıtada hali hazırda 20 bin biyogaz tesisi bulunduğunu ve en büyük Biyo-LNG tesisinin ise yıllık 9 bin ton Biyo-LNG ürettiğini ifade ederek, birçok ülke ve firmanın da son yıllarda Biyo-LNG konusunda yatırımlarını artırdığını kaydetti.

 

 

 

Ifo Başkanı Clemens Fuest:
"Alman şirketleri yaza şüpheyle bakıyor"
 

BERLİN (AA) - Almanya'da geçen ay 93,4 puan olan Ifo İş Ortamı Güven Endeksi, şirket yöneticilerinin gelecek beklentilerinde keskin düşüşün etkisiyle mayısta 91,7 puana geriledi.

Merkezi Münih'te bulunan Ekonomi Araştırma Enstitüsü (Ifo), yaklaşık 9 bin firmanın katılımıyla gerçekleştirdiği mayıs ayı Almanya İş Anketi sonuçlarını yayımladı.

 

Buna göre, nisanda 93,4 puana revize edilen Almanya'da sanayi ve ticarete ilişkin İş Ortamı Güven Endeksi, şirket yöneticilerinin beklentilerde önemli ölçüde kötümser olmasının etkisi ile bu ay 91,7 puana geriledi. Piyasa beklentisi endeksin 93 puana inmesi yönündeydi.

Mayısta Almanya'da Ifo Beklentiler Endeksi'nin 91,7’den 88,6 puana inmesi dikkati çekerken, Mevcut Durum Endeksi de 95,1'den 94,8 puana geriledi.

Ifo anketinde, imalat ve hizmet sektörlerinin geleceğine yönelik beklentilerde daha fazla kötüleşme görüldüğü belirtildi.

 

- "Alman şirketleri yaza şüpheyle bakıyor"

Ifo Başkanı Clemens Fuest, konuya ilişkin değerlendirmesinde, Ifo İş Ortamı Güven Endeksi’nin art arda altı aylık yükselişin ardından mayısta ilk kez düştüğünü belirterek, “Yöneticiler mevcut durumlarından biraz daha az memnundu. Alman şirketleri yaklaşan yaza şüpheyle bakıyor" dedi.

ING Almanya Başekonomisti Carsten Brzeski, konuya ilişkin değerlendirmesinde, söz konusu verinin Alman ekonomisinde büyüme endişelerini ivmelediğini belirterek, “6 aylık yükselişin ardından Ifo endeksindeki ilk düşüş, azalan iyimserliği ve yeni büyüme endişelerini bir kez daha teyit etti. Alman ekonomisinin önümüzdeki birkaç yıl boyunca resesyon içinde kalacağını söylemiyoruz ancak birkaç kısa ve uzun vadeli zorlukla birlikte, büyüme en iyi ihtimalle baskı altında kalacak.” ifadesini kullandı.

 

- Alman hükümeti bu yıl yüzde 0,4 büyüme bekliyor.

Almanya Federal İstatistik Ofisi’nin (Destatis) öncü verilerine göre, Alman ekonomisi, bu yılın ilk çeyreğinde, alışılmışın dışındaki yüksek enflasyon ve artan faiz oranlarının tüketici harcamalarını baskılaması nedeniyle büyüme kaydetmedi. Böylece ilk çeyrekteki sıfır büyümenin ardından Alman ekonomisi, "üst üste iki çeyrek GSYH'de küçülme yaşanması" olarak ifade edilen teknik resesyona "kıl payı" girmemiş oldu.

Ekonomi geçen yılın son çeyreğinde yüzde 0,5 küçülmüştü.

Ülke ekonomisi, Kovid-19 salgını sürecinde ortaya çıkan dar boğazlar hafiflese de faizlerin yükselmesi, ekonomiye güvenin azalması ve alışılmışın dışındaki yüksek enflasyon ortamında tüketicilerin satın alma gücünün düşmesi sonucu talepte yaşanan durgunluktan olumsuz etkileniyor.

 

Alman hükümeti, ekonomide bu yıl yüzde 0,4 büyüme bekliyor. Önde gelen Alman ekonomi enstitüleri ise ülke ekonomisinin bu yıl yüzde 0,3 büyümesini öngörüyor.

Destatis, ilk çeyreğe ilişkin GSYH nihai verilerini yarın açıklayacak.

 
"Yıllarca çok düşük kaldıktan sonra enflasyon, artık çok yüksek ve çok uzun süre böyle kalmaya devam edecek. Bu, paranın değerini, satın alma gücünü azaltıyor. Avro Bölgesi'ndeki insanları ve şirketleri etkiliyor"
 

BERLİN (AA) - Avrupa Merkez Başkanı (ECB) Başkanı Christine Lagarde, Banka'nın, yüksek enflasyonla mücadelede kararlı olduğunu vurguladı.

Lagarde, ECB'nin kuruluşunun 25. yılına ilişkin bir blog yazısı kaleme aldı.

 

Yazıda, ECB'nin, Kovid-19 salgınında önlemler açıklayarak salgına hızlı bir şekilde yanıt verdiğini ifade eden Lagarde, bugün de alışılmışın dışında yüksek enflasyonu aşağı çekmek için Banka'nın aynı kararlılıkla hareket ettiğini vurguladı.

Lagarde, "Yıllarca çok düşük kaldıktan sonra enflasyon, artık çok yüksek ve çok uzun süre böyle kalmaya devam edecek. Bu, paranın değerini, satın alma gücünü azaltıyor. Avro Bölgesi'ndeki insanları ve şirketleri etkiliyor. Özellikle de toplumumuzun en savunmasız kesimlerini olumsuz etkiliyor." ifadelerini kullandı.

ECB'nin enflasyonu orta vadeli yüzde 2 hedefine geri getireceğini vurgulayan Lagarde, "Bu nedenle faiz oranlarını rekor bir hızla artırdık ve enflasyonu hedefimize geri çekmek için faizleri yeterince sınırlayıcı seviyelere getireceğiz. Gerektiği kadar para politikasını bu seviyelerde tutacağız." değerlendirmesinde bulundu.

 

- "Her zaman kolay olmadı"

ECB'nin son 25 yıldaki çalışmalarını değerlendiren Lagarde, şunları kaydetti:

"Her zaman kolay olmadı. Ancak benden önceki ECB Başkanları Wim Duisenberg, Jean-Claude Trichet ve Mario Draghi'nin liderliğinde, kötü olduğu kadar iyi ekonomik zamanlarda da, ECB görevini yerine getirmeye ve böylece Avrupa'nın geleceğinin temellerini güçlendirmeye her zaman dikkat etmiştir."

Temmuz 2022'den beri ECB, ana faiz oranlarını art arda 7 kez toplamda 375 baz puan artırdı. Analistler, 15 Haziran'da yapılacak ECB faiz toplantısında 25 baz puanlık bir artış bekliyor.

Öte yandan, Avro Bölgesi'ndeki para politikasından sorumlu organ olan ECB,1 Haziran 1998'de çalışmalarına başladı. Merkezi Almanya'nın Frankfurt kentinde olan ECB'nin temel amacı, Avro Bölgesi'nde fiyat istikrarını sağlayarak avronun değerini korumak.

 

Avroyu, Almanya, Avusturya, Belçika, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İrlanda, İspanya, İtalya, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Malta, Portekiz, Slovakya, Slovenya ve Yunanistan kullanıyor. Hırvatistan da bu yılın başında avro kullanmaya başladı.

Jahresversammlung der Bundesarbeitsgemeinschaft der katholischen Polizeiseelsorge in Augsburg - Bayerns Innenminister Joachim Herrmann dankt: Seelsorgerischer Beistand ist eine unverzichtbare Unterstützung für die Bayerische Polizei

 

 Bayerns Innenminister Joachim Herrmann hat beim heutigen Gottesdienst im Rahmen der Jahresversammlung der Bundesarbeitsgemeinschaft der Katholischen Polizeiseelsorge (BAG) in der Basilika Sankt Ulrich und Afra in Augsburg den Mitarbeiterinnen und Mitarbeitern der Polizeiseelsorge für ihre wichtige Arbeit gedankt: "Sie stehen rund um die Uhr für persönliche Gespräche zur Verfügung, vermitteln Halt in scheinbar ausweglosen Situation und leisten somit einen unschätzbaren Dienst zum Wohle unserer Polizistinnen und Polizisten. Ihr seelsorgerischer Beistand ist wichtig und segensreich." Der Innenminister dankte auch der BAG: "Die Bundesarbeitsgemeinschaft der Katholischen Polizeiseelsorge ist eine hervorragende Plattform für unsere Polizeiseelsorgerinnen und Polizeiseelsorger, sich bundesweit über ihre schwierige Arbeit auszutauschen." 

 

In ihrer täglichen Arbeit sind Polizistinnen und Polizisten regelmäßig mit schwierigen Themen und kriminellen Milieus befasst. Laut dem Innenminister nehmen zudem schwerwiegende Angriffe auf Polizeibeamte immer weiter zu: "Mit 2.967 verletzten Polizisten, darunter 22 Schwerverletzte, wurde im vergangenen Jahr in Bayern ein neuer besorgniserregender Rekordwert seit Erstellung entsprechender Lagebilder erreicht." Besonders vor dem Hintergrund der vielen Herausforderungen und hohen Belastungen im Polizeiberuf sei es nicht nur eine gesetzliche, sondern auch eine moralische Verpflichtung der Staatsregierung, für Unterstützung der Polizistinnen und Polizisten zu sorgen. "In unserem starken Netzwerk psychosozialer Fachkräfte sind unsere Polizeiseelsorger unverzichtbar", so Herrmann.

Die Bayerische Polizeiseelsorge wurde 1920 von der Landtagsabgeordneten und Frauenrechtlerin Ellen Ammann ins Leben gerufen. Sie ist ein Angebot der katholischen und der evangelischen Kirche für alle Mitarbeiterinnen und Mitarbeiter der Bayerischen Polizei und deren Familienangehörige. Derzeit kann die Bayerische Polizei auf rund 20 haupt- und nebenamtliche Polizeiseelsorgerinnen und Polizeiseelsorger zurückgreifen.

 

BERLİN (AA) - Bir dönem Beşiktaş ve Fenerbahçe'de görev yapan Alman teknik direktör Christoph Daum’un Köln Üniversite Kliniği’nde ikinci kez kemoterapi görmeye başladığı bildirildi.

Alman Bild gazetesinde açıklamasına yer verilen Daum, kansere yakalandıktan sonra ikinci kemoterapi tedavisine bugün başlayacağını belirterek, gelecek haftalarda 4 ünite infüzyon alacağını ifade etti.

 

Durumun iyi olduğunu anlatan Daum, hafta sonu tekrar spor yapacağını belirterek, “Bir gün kötü gittiğinde tekrar tekrar ayağa kalkmanız, kendinizi savunmanız ve geleceğe olumlu bakmanız önemlidir.” dedi.

Oğlunun mezuniyet töreni için gittiği ABD’de zatürreye yakalanan ve New York’ta 4 gün hastanede kalan Daum, burada nefes darlığından dolayı ilaç tedavisi gördüğünü anlattı. Haberde, Daum’un 19 Mayıs’ta hastaneden taburcu edildiği ve Köln’deki doktorunun isteğiyle Almanya’ya döndüğü kaydedildi.

 

Daum, 2022 Ekim'de yaptığı açıklamada, kansere yakalandığını ve tedavi olduğunu duyurmuştu.

 

 
BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Avrupalı bir Ukrayna'nın geleceği için mücadele etme çağrısında bulunarak Ukrayna'ya Avrupa Birliği üyeliği konusunda destek verdi.

Scholz, Sosyal Demokrat Partinin (SPD) kuruluşunun 160. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikte yaptığı konuşmada, "Kıtamızın tarihinde (Rusya Devlet Başkanı) Vladimir Putin'in emperyalist hayalleriyle yarattığı bu acı dolu dönem, özgür Ukrayna'nın Avrupa Birliği'ne tam üye olarak katılmasıyla sona erecektir." dedi.

 

Ukrayna ulusunu ve onların özgürlüklerini savunma mücadelesini desteklemeye devam edeceklerini belirten Scholz, 

"Rusya, bu savaşı kazanmamalı ve kazanamayacak da." diye konuştu.

Scholz, Rusya'nın Ukrayna'ya açtığı savaştan önceki yıllarda partisi SPD'nin çok eleştirilen Rusya politikasına ise değinmedi.

 

Eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'in Rusya'ya yakınlığı nedeniyle SPD'nin kuruluş yıl dönümü etkinliğine davet edilmediği öğrenildi.

Türkiye’de 551 plaj, 23 marina, 14 turizm teknesi ve 10 bireysel yat Mavi Bayrak almaya hak kazandı.


Uluslararası Mavi Bayrak jürisi, 2023 yılı Mavi Bayrak ödüllerini açıkladı. Bu yıl Türkiye’de 551 plaj, 23 marina, 14 turizm teknesi ve 10 bireysel yatta Mavi Bayrak dalgalanacak.

Merkezi Danimarka Kopenhag’ta bulunan Uluslararası Çevre Eğitim Vakfı-FEE tarafından açıklanan Mavi Bayrak sıralamasında Türkiye, plaj sayısı ile yine dünya üçüncüsü oldu.

Sıralamanın ilk sırasında İspanya, ikinci sırasında Yunanistan yer aldı. Üçüncü sırada yer alan Türkiye’yi İtalya ve Fransa takip etti.



Mavi Bayrak Dünyada 50 Ülkede Uygulanıyor

Türkiye’de Mavi Bayrak Programı, Avrupa Birliğinin 1987 yılını çevre yılı ilan etmesi ile başlatıldı. Halk sağlığını korumayı, çevre eğitimi ve bilinçlendirme faaliyetleri ile bunu devam ettirmeyi hedef alarak başlatılan program Türkiye’de 1993 yılında uygulanmaya konuldu.

Program kapsamında, Mavi Bayraklı plajlar 33, marinalar 38, turizm tekneleri 51 ve bireysel yatlar 4 kriter ile 16 davranış kuralı içeriyor. Plajlarda sezon içerisinde 15 gün ara ile yüzme suyu analizlerinin yapılması, atık su arıtma tesislerinin uygunluğu, hassas doğal alanların korunması, cankurtaran ve ilkyardım malzemeleri bulundurulması, acil durum planı, engelli olanakları, atıkların ayrıştırılması, çevre eğitimi ve bilgilendirme zorunlu kriterlerden bazılarından.  Marinalar ve turizm tekneleri için kurumsal sosyal sorumluluk ve halkın katılımı ve eğitimi de ayrıca beklenen kriterler arasında.

Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) koordinasyonunda yürütülen Mavi Bayrak Programı, uluslararası alanda Uluslararası Çevre Eğitim Vakfı-FEE koordinasyonunda dünyada 50 ülkede uygulanıyor.



2023 İLLERE GÖRE MAVİ BAYRAK SAYILARI



 PLAJLAR     MARİNALAR TURİZM TEKNELERİ   BİREYSEL    YATLAR


1 Antalya                  231         5                                     14                    -
2 Muğla                     110        7                                        -                    4
3 İzmir                         63        4                                        -                    -
4 Balıkesir                   46        1                                        -                    6
5 Aydın                         35       2                                        -                    -
6 Samsun                     13       -                                         -                    -
7 Çanakkale                  12       -                                         -                    -
8 Mersin                         11      1                                         -                    -
9 Kocaeli                         9       -                                          -                    -
10 Tekirdağ                     6        -                                         -                    -
11 Bartın                         3         -                                         -                    -
12 Kırklareli                    1         -                                          -                   -
13 Ordu                          2         -                                          -                    -
14 Bursa                        2          -                                          -                    -
15 Zonguldak                 2         -                                          -                     -
16 İstanbul                     1         2                                          -                    -
17 Sakarya                     1         -                                           -                    -
18 Düzce                        1         -                                            -                    -
19 Van                            1         -                                             -                    -
20 Edirne                        1         -                                             -                    -
21 Yalova                        -         1                                             -                    -


TOPLAM                       551      23                                          14                  10

 

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) bünyesinde Federal Gençlik Birliği, eyalet gençlik kolları delegelerinin katıldığı 5. Olağan Genel Kurulu’nda yeni yönetimini belirledi.

Almanya'da en çok üyeye sahip Müslüman gençlik örgütü olan DİTİB Federal Gençlik Birliği (BDMJ), 9 yıldır gençlik çalışmalarını aktif yürütmektedir. Federal Gençlik Birliği Almanya'nın yaklaşık 900 cami cemaati ve 100 derneğini temsil eden gençlerin sesidir. “Müslüman gençliğin günlük yaşamını değiştirmek” vizyonu ile faaliyetlerini sürdüren BDMJ, özellikle eğitim ve öğretim alanlarında çocukların, ergenlerin ve genç yetişkinlerin ortak kararlarını ve ortak sorumluluklarını savunur. BDMJ gençleri çoğulcu toplumda yer alabilmeleri için destekler ve teşvik eder.

 

DİTİB gençliği önemli mesafeler kat edecek

Genel kurulda konuşan Federal Gençlik Birliği 4. Dönem Başkanı Mustafa Salih Durdubaş, gençlik temsilcilerine gayretleri için teşekkür ederek geleceğe umutla baktıklarını ifade etti. Durdubaş, “Son iki yılda kendimizi görünür kılmaya ve tabanımıza ulaşmaya çalıştık. Gençlik çalışmaları şu an rayına oturmuş durumda, bu vesileyle DİTİB gençliğinin gelecekte önemli mesafeler kat edeceğinden eminim. Eyalet, bölge ve federal gençlik derneklerinin tüm yönetim kurulu üyelerine minnettarım. DİTİB gençliğinin yapacak daha çok işi var. DİTİB gençliğinin gelişimini takip etmekten mutluluk duyuyorum. Yeni başkan Taha Taşkıran ve ekibine Allah'tan başarı ve kolaylıklar diliyorum” ifadelerini kullandı.

Raporlarının okunması ve yönetimin ibrasının ardından seçime geçildi. 10 eyalet gençlik birliği delegesinin katıldığı genel kurulda yeni yönetim kurulu seçildi.

 

Aynı azimle çalışmalara devam edeceğiz

DİTİB Federal Gençlik Birliği 5. dönem yönetim kurulu başkanlığına seçilen Taha Taşkıran, yaptığı teşekkür konuşmasında, önceki yönetim kurulu üyelerine çalışmalarından dolayı teşekkür ederek, önümüzdeki dönemde aynı azimle çalışmalara devam edeceklerini söyledi.

 

Genel Kurul sonrası BDMJ Yönetim Kurulu şu şekilde oluştu:

Taha Taşkıran – Mimarlık Öğrencisi (Başkan)  

Tuğba Çakır – Eğitimci, Pedagojik Uzman, Çocuk Eğitimi Öğrencisi (Başkan Yardımcısı)

Furkan Bağlama – Hukuk Öğrencisi (Başkan Yardımcısı)

Cemil Kaya – İş İnsanı (Sekreter)

Mustafa Zorlu – Ofis Yöneticisi (Muhasip)

Meltem Çatmak – Hemşire, Uluslararası İşletme Öğrencisi (Yönetim Kurulu Üyesi)

Sezen Ayar – Mimarlık Öğrencisi (Yönetim Kurulu Üyesi)

 

 

 

In Bayern haben Radieschen von Mai bis September Hochsaison. Sie peppen beim Picknick und im Biergarten jede Brotzeit farblich und geschmacklich auf. Zudem liefern sie trotz ihres Wassergehalts von 94 Prozent nennenswert Mineralstoffe und Vitamine. „Je frischer Radieschen sind, umso besser schmecken sie und umso mehr wichtige Inhaltsstoffe stecken drin“, sagt Ulrike Jaques, Ernährungsexpertin von der AOK in Würzburg. Beim Einkauf kann man die Frische an den knackigen und saftig grünen Blättern erkennen und daran, dass die Knollen selbst fest und ohne Risse sind. „Eine Portion von 100 Gramm Radieschen deckt sechs Prozent des täglichen Kalium- und sogar 12 Prozent des Eisenbedarfs“, erläutert Ulrike Jaques. Bei den Vitaminen sieht es sogar noch besser aus: Mit dieser Portionsgröße erreicht man fast ein Drittel des Vitamins C sowie mehr als zwei Drittel des Vitamins K, das der Körper pro Tag benötigt.

 

Reichlich gesunde Inhaltsstoffe

Die enthaltenen Senföle machen nicht nur den Geschmack von Radieschen oder Rettich aus – diese sekundären Pflanzenstoffe unterstützen den Körper bei der Abwehr von Viren, Bakterien und Pilzen. Zusammen mit den ebenfalls enthaltenen Ballaststoffen regen sie zudem die Verdauung an. Aktuelle Studien deuten darauf hin, dass Senföle auch den Zuckerstoffwechsel günstig beeinflussen und als Schutzstoff gegen Krebs wirken. Die kleinen roten Knollen enthalten außerdem Anthocyane, die entzündliche Prozesse im Körper abschwächen können. „Am besten wirken die positiven Inhaltsstoffe, wenn Radieschen roh verzehrt werden“, sagt Ulrike Jaques. Sie passen – gehobelt oder dünn geschnitten – besonders gut in bunte Salate oder aufs Brot. Ulrike Jaques empfiehlt zudem, ganzjährig Radieschen-Sprossen zu ziehen: „Das geht mit einem Keimgefäß ganz einfach zuhause auf dem Fensterbrett. Die Sprossen lassen sich wie Radieschen verwenden und schmecken auch genauso". Die Ernährungsexpertin findet es außerdem wichtig, die Blätter der Radieschen im Sinne der Nachhaltigkeit in der Küche immer mit zu verzehren: „Sie lassen sich kleingeschnitten oder als Pesto, am besten zusammen mit frischen Kräutern, ebenfalls vielseitig verwenden.“

 

Zum Ausprobieren hat Ulrike Jaques zwei schnelle Rezepte ausgewählt:

 

Gemüse-Sprossen-Schnitte

 

Zutaten pro Person:

 

Kräuterquark aus:

50 g Quark (Halbfettstufe)

1 TL Joghurt

Frische kleingeschnittene Kräuter nach Belieben (Petersilie, Schnittlauch, Thymian)

Salz

 

1 Vollkornsemmel oder 2 Schnitten Vollkornbrot

4 Radieschen, in Scheiben geschnitten

Einige dünne Scheiben anderes Gemüse, z.B. Gurke, Tomate, Paprika, gelbe Rübe

1 EL Radieschen-Sprossen

 

Zubereitung:

Die Zutaten zum Kräuterquark verrühren und abschmecken. Semmelhälften / Brotscheiben großzügig damit bestreichen. Mit Gemüse und Sprossen belegen / dekorieren.

 

Pesto aus Radieschenblättern

 

Zutaten:

50 g Radieschengrün

40 g geröstete und abgekühlte Kürbiskerne

1 Knoblauchzehe

30 ml Kürbiskernöl*

Kräutersalz, Pfeffer

 

Zubereitung:

Die Radieschenblätter grob vorzerkleinern, mit Kürbiskernen und Knoblauch pürieren (im Mörser oder Mixer). Mit dem Öl glattrühren, würzen und in ein passendes Schraubdeckelglas abfüllen. *Das Pesto hält länger, wenn es zur Konservierung nach dem Abfüllen komplett mit Öl bedeckt wird.

 

Tipps:

  • Das Pesto passt zu Salaten, Suppen, Gemüsegerichten aus der Pfanne oder Ofengemüse.
  • Verschlossen und mit Öl versiegelt ist das Pesto etwa ein bis zwei Wochen im Kühlschrank haltbar.

 

Bild:

 

 

 

Bildunterschrift

 

Bildunterschrift

Brotzeit mit Radieschen einmal anders: leicht und farbenfroh.

 

 

 

Urhebervermerk

Urhebervermerk

© PantherMedia / sarsmis

 

 

Almanya’nın Aachen kentinde Alemannia Aachen ile Tek Yürek Europa futbol takımları Hatay’da bir okul inşası için dostluk maçı yaptı.

Aachen Tivoli Stadyumu’nda oynan maçta bilet ve satış reyonlarından gelen tüm gelir ve bağışlar Hatay’da inşa edilecek okul inşasına bağışlandı.

 

Türkiye’nin Köln Başkonsolos Yardımcısı Ahmet Atilla, Orta Ren Futbol Federasyonu (FVM) başkanı Dr. Christos Katzidis, Aachen DİTİB Yunus Emre Camii Başkan Yardımcısı Sema Akın ve DİTİB Spor Klübü Başkanı Erol Uzkız’ın yanı sıra karşılaşmayı 5 bin futbolsever takip etti.

Sarı-siyahlı Alemannia Aachen ile kırmızı-siyahlı Tek Yürek Europa ilk yarıyı 2-2 tamamladı. Dostluk maçının ikinci yarısında Alemannia Aachen, 5-4 galip geldi.

Aachen DİTİB Yunus Emre Camii Başkan Yardımcısı Dr. Sema Akın, yaşanan acı dolu günleri bir nebze de olsa unutturabilmek ve Hatay’da inşa edilecek okula katkı sağlamak amacıyla karşılaşmayı organize ettiklerini söyledi.

 

Akın, Aachen şehrinin futbol takımı Alemannia Aachen ile karma takımdan oluşan Tek Yürek Europa arasında dostane bir maç yapıldı. Aachen’de faaliyet gösteren DİTİB ve sivil toplum örgütleri, futbolcular bir araya gelip sosyal sorumluluğu yerine getirdik“ diye konuştu.

Müsabaka öncesi organizasyon komitesi tarafından Alemannia Aachen’a teşekkür ve iyi dilekleri ifade eden sarı-siyah bolanlar havaya bırakıldı.

 

Yardım amaçlı düzenlenen dostluk maçından elde edilen tüm gelir, depremden zarar gören Hatay'da inşa edilecek okul için bağışlandı.