Nach der pandemiebedingten Unterbrechung in den vergangenen Jahren ist im Juli 2023 wieder der Jugendaustausch des Landkreises Würzburg mit dem israelischen Partnerlandkreis Mateh Yehuda gestartet. 16 Jugendliche aus dem Landkreis besuchten die Region in Israel und verbrachten Zeit mit 16 israelischen Jugendlichen und deren Familien. Organisiert wurde die Reise von der Kommunalen Jugendarbeit des Landkreises Würzburg, Jugendpflegerin Kathrin Jungmann begleitete die Gruppe.

Die Ablehnung des Holocaust ist den Menschen sowohl auf deutscher, als auch auf israelischer Seite ein wichtiges Anliegen. Eine Führung in Yad Vashem in Jerusalem, der weltweit bedeutendsten Gedenkstätte, die an die Judenvernichtung durch die Nationalsozialisten erinnert, gab den Jugendlichen bewegende Einblicke. Foto: Kathrin Jungmann

Auf dem Programm stand unter anderem das interkulturelle Lernen: Wie leben wir in Deutschland? Wie lebt ihr in Israel? Was sind unsere Gemeinsamkeiten und worin unterscheiden wir uns? Spannende Fragen – gerade für Jugendliche – mit Blick auf die grausame deutsch-jüdische Vergangenheit. Gedenken ohne Schuldzuweisungen ist unter jungen Menschen machbar, denn die Ablehnung des Holocaust und der Unmenschlichkeit ist beiden Seiten ein gemeinsames Anliegen. Ein gemeinsamer Besuch der nationalen Gedenkstätte für die Opfer des Holocaust, Yad Vashem in Jerusalem, war deshalb ein wichtiger Programmpunkt. In einer nahen Parkanlage konnten sich die Jugendlichen anschließend über die Erfahrungen und auch über ihre Gefühle und Eindrücke austauschen.

Gemeinsame Erlebnisse festigen die Freundschaft

Natürlich ging es während der Reise auch um gemeinsame Freizeit, Interessen und Familienleben. Deshalb waren die deutschen Jugendlichen bei ihren Partnern zu Gast in den Familien. Ein Besuch des tiefsten Punktes der Welt, dem Toten Meer mit über 400 Meter unter dem Meeresspiegel, beeindruckte zudem mit einer unglaublichen Landschaft. Die Übernachtung dort erfolgte unter freiem Himmel – auch das ein sicher unvergessliches Erlebnis. Um 4.30 Uhr morgens bestieg die internationale Gruppe die Felsenfestung Masada, um dort den Sonnenaufgang über dem Toten Meer zu bewundern.

Gemeinsame Erlebnisse festigen die Freundschaft: Neben dem kulturellen Austausch amüsierten sich die Jugendlichen auch bei gemeinsamen Freizeitaktivitäten. Foto: Kathrin Jungmann

Hauptthema war aber der Besuch im Partnerlandkreis Mateh Yehuda. Die israelischen Jugendlichen zeigten ihren deutschen Gästen viele Besonderheiten ihres Landkreises, von Natur über Schule bis hin zur ehemaligen „grünen Grenze“, der palästinensischen Region Samaria. Diese ist heute leider durch einen streng bewachten Zaun abgegrenzt. Begrüßt wurde die deutsche Delegation vom stellvertretenden Landrat Beni Eliraz.

“Liderimiz Dr. Sadık Ahmet’i ebediyete intikalinin 28. yıl dönümünde rahmet, minnet ve özlemle anıyoruz!”

ABTTF Başkanı: Halit Habib Oğlu,“ABTTF olarak merhum liderimizin fikirleri doğrultusunda ve bizlere miras bıraktığı mücadele ruhuna her koşulda sahip çıkarak toplumumuzun gasp edilen haklarının iadesi için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz ve sürdüreceğiz” dedi. Ve şöyle sürdürdü,

“Batı Trakya Türk toplumunun lideri merhum Dr. Sadık Ahmet, 24 Temmuz 1995 tarihinde geçirdiği elim trafik kazası sonucu 28 yıl önce aramızdan ayrıldı. Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanlık Kurulu ve ailesi olarak Avrupa’da yaşayan Batı Trakya Türkleri adına tüm yaşamı boyunca Batı Trakya Türklerinin hak ve özgürlükleri için mücadele veren liderimiz merhum Dr. Sadık Ahmet’i vefatının 28. yıl dönümünde rahmet, minnet, saygı ve özlemle yad ediyoruz.

1947 yılında Gümülcine’nin Sirkeli köyünde dünyaya gelen Dr. Sadık Ahmet, cesareti ve azmiyle Batı Trakya Türklerinin maruz kaldığı hak ihlalleri ve ayrımcılık karşında her zaman dimdik durmuş, uluslararası toplumun dikkatini Batı Trakya Türk toplumuna çekmiştir. 1989 yılında Batı Trakya Türk toplumunun ilk bağımsız milletvekili olarak Yunan meclisine seçilen ancak milletvekilliği iptal edilen merhum Dr. Sadık Ahmet, 1991’de Batı Trakya Türk toplumunun yegane siyasi partisi Dostluk Eşitlik Barış (DEB) Partisi’ni kurmuş ve ilk genel başkanlığını yapmıştır.

29 Ocak 1988’te yaşanan olayların hemen ardından 28 Şubat 1988’de Batı Trakya Türk toplumunun sorunlarını uluslararası alanda duyurmak ve sorunların çözümüne yardımcı olmak amacı ile kurulan Federasyon’umuz, merhum liderimiz Dr. Sadık Ahmet’in açtığı yolda uluslararası alandaki çalışmalarını kararlılıkla sürdürmekte, toplumumuzun sesi olmaktadır.”

Merhum Dr. Sadık Ahmet’in vefatının 28. yıl dönümü dolayısıyla ABTTF Başkanlık Kurulu adına yaptığı açıklamada Başkan Halit Habip Oğlu, “Merhum liderimiz Dr. Sadık Ahmet’i rahmet, sevgi, saygı ve hasretle anıyoruz. Merhum liderimiz hayatını toplumumuzun haklı davası için mücadeleye adamış, tüm yıldırma girişimlerine, hatta ‘Türk’ dediği için hapse atılmasına rağmen mücadelesinden asla ödün vermemiştir. ABTTF olarak merhum liderimizin fikirleri doğrultusunda ve bizlere miras bıraktığı mücadele ruhuna her koşulda sahip çıkarak toplumumuzun gasp edilen haklarının iadesi için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz ve sürdüreceğiz.” dedi.

Nach der pandemiebedingten Unterbrechung in den vergangenen Jahren ist im Juli 2023 wieder der Jugendaustausch des Landkreises Würzburg mit dem israelischen Partnerlandkreis Mateh Yehuda gestartet. 16 Jugendliche aus dem Landkreis besuchten die Region in Israel und verbrachten Zeit mit 16 israelischen Jugendlichen und deren Familien. Organisiert wurde die Reise von der Kommunalen Jugendarbeit des Landkreises Würzburg, Jugendpflegerin Kathrin Jungmann begleitete die Gruppe.

Auf dem Programm stand unter anderem das interkulturelle Lernen: Wie leben wir in Deutschland? Wie lebt ihr in Israel? Was sind unsere Gemeinsamkeiten und worin unterscheiden wir uns? Spannende Fragen – gerade für Jugendliche – mit Blick auf die grausame deutsch-jüdische Vergangenheit. Gedenken ohne Schuldzuweisungen ist unter jungen Menschen machbar, denn die Ablehnung des Holocaust und der Unmenschlichkeit ist beiden Seiten ein gemeinsames Anliegen. Ein gemeinsamer Besuch der nationalen Gedenkstätte für die Opfer des Holocaust, Yad Vashem in Jerusalem, war deshalb ein wichtiger Programmpunkt. In einer nahen Parkanlage konnten sich die Jugendlichen anschließend über die Erfahrungen und auch über ihre Gefühle und Eindrücke austauschen.

Gemeinsame Erlebnisse festigen die Freundschaft

Natürlich ging es während der Reise auch um gemeinsame Freizeit, Interessen und Familienleben. Deshalb waren die deutschen Jugendlichen bei ihren Partnern zu Gast in den Familien. Ein Besuch des tiefsten Punktes der Welt, dem Toten Meer mit über 400 Meter unter dem Meeresspiegel, beeindruckte zudem mit einer unglaublichen Landschaft. Die Übernachtung dort erfolgte unter freiem Himmel – auch das ein sicher unvergessliches Erlebnis. Um 4.30 Uhr morgens bestieg die internationale Gruppe die Felsenfestung Masada, um dort den Sonnenaufgang über dem Toten Meer zu bewundern.

Hauptthema war aber der Besuch im Partnerlandkreis Mateh Yehuda. Die israelischen Jugendlichen zeigten ihren deutschen Gästen viele Besonderheiten ihres Landkreises, von Natur über Schule bis hin zur ehemaligen „grünen Grenze“, der palästinensischen Region Samaria. Diese ist heute leider durch einen streng bewachten Zaun abgegrenzt. Begrüßt wurde die deutsche Delegation vom stellvertretenden Landrat Beni Eliraz.

Im Juli 2023 besuchten Jugendliche aus dem Landkreis Würzburg den Partnerlandkreis Mateh Yehuda in Israel. Auf dem Programm stand unter anderem eine Wanderung bei Sonnenaufgang am Toten Meer.

Foto: Eli Tzemach

Die Ablehnung des Holocaust ist den Menschen sowohl auf deutscher, als auch auf israelischer Seite ein wichtiges Anliegen. Eine Führung in Yad Vashem in Jerusalem, der weltweit bedeutendsten Gedenkstätte, die an die Judenvernichtung durch die Nationalsozialisten erinnert, gab den Jugendlichen bewegende Einblicke.

Foto: Kathrin Jungmann

Almanya'nın T.C. Karlsruhe Başkonsolosu’ndan Karlsruhe'ye duygusal veda.

Görev süresi sona eren Almanya'nın T.C. Karlsruhe Başkonsolosu Banu Terzioğlu, “Sizleri tanıdığım için mutluyum, burada çok güzel anılar biriktirdim ” dedi.

Almanya’nın Pforzheim kentinde faaliyet gösteren Pforzheim ve Çevresi Türk Veliler Derneği pazar günü düzenlediği veda programıyla, görev süresi gelecek ay sona erecek olan Karlsruhe Başkonsolosluğu Banu Terzioğlu ve Türkçe ve Türk Kültürü Dersi öğretmenimiz Gülizar Körbulak'ın görev süresi sona erecek ve emekliye ayrılmasından dolayı plaket taktim etti.

Pforzheim kentinde gerçekleştirilen İki güzide insana veda programına, Başkonsolos Banu Terzioğlu, Eğitim Ataşesi Dr. Uğur Acar, Türkçe dersi öğretmenleri Gülizar Körbulak, Feyza Dinçer, Tacettin Keskin, Dr. Bayram Tamtürk, Abdulkadir Yavuz, Pforzheim ve Çevresi Türk Veliler Derneği Başkanı Mümin Karaca yönetim kurulu üyeleri katıldı.

‘İYİ İŞ BİRLİĞİ SERGİLEDİK’
Programın açış konuşmasını Pforzheim ve Çevresi Türk Veliler Derneği üyesi Nigar Yıldırım, “Bu bir veda değil, vefadır” diye başlayan Yıldırım, şunları konuştu: “T.C. Karlsruhe Başkonsolosluğu ve Eğitim Ataşeliği ve Pforzheim ve Çevresi Türk Veliler Derneği olarak biz devlet-millet iş birliğinin güzel bir örneğini gerçekleştirdik. Banu Hanım, devleti ve bizler de milleti temsilen iyi bir iş birliği sergiledik diyebilirim. Buluşma noktamız ise; genelde Almanya’da özelde ise Pforzheim ve çevresindeki eğitim, çocuklarımız, gençlerimiz ve velilerimiz oldu. Çocuklarımızı ve gençlerimizi içinde yaşadığımız ülkeye katma değer sunabilecek kapasitede yetiştirmemiz gerekir diye düşünüyorum. Bunun yolu ise; çocuklarımızın eğitimli ve bilgili olmaları, önemli mevkilerde yer almalarından geçer. Yaptığı görev boyunca Karlsruhe Başkonsolosu Banu Terzioğlu'nun güzel yüzü tatlı diliyle iyi bir performans sergilediğine şahitlik ettik. Pforzheim ve Çevresi Türk Veliler Derneği ve yönetimdeki arkadaşlarımız adına, burada toplanmamıza vesile olan Banu Hanım’a özellikle Türkçe ve Türk kültürüne gayretli katkılarından dolayı şükranlarımı iletiyor, yeni görevinde başarılar diliyorum.

Karlsruhe Başkonsolosu Banu Terzioğlu, programı düzenleyen Pforzheim ve Çevresi Türk Veliler Derneği yöneticilerine, programa katılan öğretmenlere teşekkür etti. Terzioğlu ‘Pforzheim ve Çevresi Türk Veliler Derneği Başkanı Sayın Mümin Karaca’ya ve siz değerli yönetim kurulu üyelerine nazik davetiniz ve düzenlediğiniz veda programı için teşekkür ediyorum. 1 Eylül 2019 tarihinde Karlsruhe Başkonsolosu olarak başladığım görevimi tamamlamama kısa bir süre kaldı. Karlsruhe’de çok güzel anılar, mesleki ve özel bakımdan önemli tecrübeler edindim. Devletimize ve çok değer verdiğimiz vatandaşlarımıza hizmet etmekten büyük bir onur duydum.
Görev sürem boyunca Pforzheim ve Çevresi Türk Veliler Derneği’nin Eğitim Ataşeliğimiz ve Öğretmenlerimizle işbirliği içinde çocuklarımızın eğitimi, Türkçe ve Türk Kültürü derslerine katılımları, kültürel ve sportif faaliyetlerin düzenlenmesi ile ilgili bir çok konuda faydalı ve başarılı çalışmalar yaptığını görmekten memnuniyet duydum.
Eğitim hepimiz için öncelikli bir meseledir, çünkü eğitim hem bugünümüzü hem de yarınlarımızı, özellikle çocuklarımızın geleceğini doğrudan etkilemektedir. Çocuklarımızı ve gençlerimizi büyükleri olarak başarı yolunda daha iyi eğitim almaları için teşvik etmeye devam etmeliyiz. Çocuklarımızın hem Türkçe’yi hem de Almanca’yı çok iyi bilerek çift dilli yetişmeleri için onlara her türlü imkanı sunmalıyız.
Ailelerimize de gençlerimizin eğitiminde büyük sorumluluklar düşüyor elbette. Çocuklarını doğru okullara ve doğru bir eğitime yönlendirmek için velilerimizin bilgilendirilmesini ve bilinçlendirilmesini sürdürmeliyiz. Velileri çocuklarını Türkçe ve Türk Kültürü derslerine göndermeleri konusunda teşvik etmeye de devam etmeliyiz. Bu süreçte ve çalışmalarınızda Başkonsolosluğumuzun ve Eğitim Ataşeliğimizin her zaman yanınızda olduğunu bir kez daha hatırlatmak isterim.

Görev sürem boyunca çalışmalarımıza verdiğiniz destek, şahsıma gösterdiğiniz yakın ilgi ve teveccüh için şükranlarımı sunuyorum.

Bu vesileyle değerli öğretmenlerimize de Türk Dilinin ve Kültürünün Almanya’da öğretilmesi, tanıtılması ve yaşatılması için gösterdikleri üstün çaba için bir kez daha teşekkür ediyorum. Gülizar Öğretmenimize bundan sonraki hayatında sağlık ve mutluluklar diliyorum.’ ddedi.

Pforzheim ve Çevresi Türk Veliler Derneği yönetim kurulu üyeleri, Başkonsolos Banu Terzioğlu ve Türkçe ve Türk Kültürü öğretmeni Gülizar Körbulak'ın emekliye ayrılacağında göreviniz süresince, Türkçe ve Türk Kültürü için yaptığınız çalışmalardan dolayı teşekkür eder, emeklilik hayatında sağlık ve mutluluklar dileriz diyerek buket çicek, çeşitli hediyeler ve plaket taktim ettiler.

Eine der letzten großen Baulücken am Hubland in Quartier III wird in absehbarer Zeit geschlossen. Bis Mitte 2026 soll auf einem 5.000 Quadratmeter großen Grundstück ein Baukomplex entstehen, der die Infrastruktur im neuen Stadtteil ergänzt. Nach erfolgter Beurkundung des Verkaufs des städtischen Grundstücks fand nun ein offizieller Übergabetermin an die Sparkasse Mainfranken statt.

Geplant ist ein mehrstöckiges Gebäude mit Fokus auf die medizinische Versorgung vor Ort mit Praxen, Einrichtungen für medizinischen Bedarf und einer Apotheke. Etwa 50 bis 60 % Gebäudefläche wird der Wohnnutzung zugeführt werden können. Im Erdgeschoss werden Ärzte und eine Apotheke einziehen, aber auch Raum für gastronomische Betriebe entstehen. Auswertungen und Analysen einer städtischen AnwohnerInnenbefragung aus dem Jahr 2022 hatten gezeigt, dass die allgemeinmedizinische Versorgung wie auch das gastronomische Angebot am Hubland noch verbesserungswürdig sind. „Das Projekt wird passgenau dieses Angebot komplettieren. Auf kurzen Wegen werden die Bewohnerinnen und Bewohner des Stadtteils medizinische Versorgung und ein gastronomisches Angebot finden“, freut sich Oberbürgermeister Christian Schuchardt. „Damit findet eine weitere Aufwertung des Stadtteils statt, der nicht nur lebendig und vielfältig ist, sondern auch ein attraktives städtebauliches Gesamtbild bietet.“

Das Grundstück liegt am zentralen Quartiersplatz an der Alten Fernstraße in direkter Nachbarschaft zur Universität, den weiträumigen Grünflächen der ehemaligen Landebahn, einem Nahversorgungszentrum, dem Treffpunkt Tower und dem Cube. Das Bauvorhaben ergänzt mit den geplanten medizinischen Einrichtungen den neuen Stadtteil, weist eine gute fußläufige Erreichbarkeit auf und leistet somit einen wesentlichen Beitrag in der Stadtentwicklung. Sparkasse Mainfranken Würzburg und Riedel Bau AG werden das Bauvorhaben umsetzen.

MÜSİAD Nürnberg Şubesi, Münih Ticaret Ataşeleri Ali Bayraktar ve Recep Aslan’ı üyeleri ile buluşturdu. Samimi bir ortamda gerçekleşen tanışma ve fikir alışverişi programına MÜSİAD Başkanı Haluk Dokur ile birlikte yönetim kurulu üyeleri ve çok sayıda üye işadamı katıldı. Toplantıda katılımcılar kendi faaliyetleri ve yönettikleri firmalar hakkında bilgi verdiler.

Daha sonra her iki Ticaret Ataşesi Bayraktar ve Aslan Türkiye’deki Ticari Teşvik programlarını anlattılar. Türkiye’de ticaret teşviklerini artırma yönünde çok önemli teşviklerin bulunduğunu belirten ataşe heyeti, aynı zamanda Almanya’da yaşayan işadamlarımızın yatırımları hakkında sağlanan kolaylıklar ile ilgili de bilgi verdiler.

Bayraktar ve Aslan Türkiye ile ticaret yapmak isteyen vatandaşlarımıza her türlü kolaylığın gösterildiğini açıkladılar.

Müsiad Nürnberg Başkanı Haluk Dokur ise Ayhaber’e yaptığı açıklamalarda, “Elbette ticaretimizin önemli bir bölümünü kendi ülkemizden yaptığımızda ülkemizin kazancının artmasına Almanya’da yasayan işadamlarımız olarak önemli desteklerimiz olacaktır. Bu durumu üyelerimize her zaman vurguluyoruz” şeklinde konuştu.

ABTTF Başkanı: “Daha öncekiler gibi Eğitim Bakanlığı’nın bu son kapatma kararı da Lozan Antlaşması’na tümüyle aykırıdır! Ülkemizi eğitim özerkliğimizin açık ihlali olan tümüyle bizlere ait ilkokullarımızın kapatılması uygulamasına derhal son vermeye, okullarımızla ilgili alacağı kararlarda öncesinde bizlerle doğrudan diyalog kurmaya çağırıyoruz.”

2023-2024 eğitim ve öğretim yılında öğrenci sayısının yetersizliği gerekçesiyle Batı Trakya Türk toplumuna ait 9 ilkokulu daha kapatılacak.

Ülkemiz Yunanistan Eğitim ve Din İşleri Bakanlığı’nın aldığı karara göre Rodop ilinde yedi, İskeçe ilinde iki köydeki Türk ilkokulları kapatılıyor. İlgili karar uyarınca Rodop ilinde Yahyabeyli, Değirmendere, Hacımustafaköy, Gerdeme, Ortakışla, Sasallı ve Baraklı; İskeçe ilinde de Salıncak ve Mizanlı’daki Türk ilkokulları kapatılacak.

Yunanistan’ın ekonomik tasarruf önlemleri kapsamında ülke çapında öğrenci sayısı dokuzdan az olan ilkokulların kapatılması kararı çerçevesinde 2011 yılından bugüne Batı Trakya Türk toplumuna ait özerk statüdeki ilkokulların sayısında çok hızlı bir düşüş yaşandı. 2021 yılında 12, 2022 yılında 4 ve 2023 yılında da 9 Türk ilkokulu kapatıldı. 1995 yılında Batı Trakya’daki Türk ilkokulu sayısı 231 iken bu son karar ile son 28 yıl içerisinde Türk ilkokullarının sayısı 90’a düştü.

Konuyla ilgili olarak Avrupa Batı Trakya Türk Federasyonu (ABTTF) Başkanı Halit Habip Oğlu, “Ülkemiz, Lozan Antlaşması ile teminat altına alınan eğitim özerkliğimizi hiçe sayarak özerk statüdeki ilkokullarımızı kapatmaya devam ediyor. Daha öncekiler gibi Eğitim Bakanlığı’nın bu son kapatma kararı da Lozan Antlaşması’na tümüyle aykırıdır! Her fırsatta anavatanımızı Lozan Antlaşması’nın hükümlerine uymaya ve anavatanımızdaki Rum Ortodoks azınlığın eğitim hakkına saygı duymaya çağıran ülkemiz, söz konusu Batı Trakya Türk toplumu olunca Lozan’ı ihlal etmekte hiçbir beis görmüyor! Ülkemiz, kendi okullarımızı kurma, yönetme ve denetleme hakkına sahip olmamıza karşın yıllar içerisinde çeşitli yasa ve uygulamalarla eğitim özerkliğimize sürekli müdahalede bulunmuştur. Burada amaç aşikardır: Ülkemiz, özerk statüdeki okullarımızı tümünü zaman içerisinde kapatarak eğitim özerkliğimizi tamamen ortadan kaldırmayı istemektedir. Öte yandan aynı kaderi paylaştığımız Rum Ortodoks azınlığın talebi doğrultusunda Gökçeada’da anavatanımızın desteğiyle 2013’te yalnızca 5 çocukla açılan anaokulu ve ilkokulda imkan tanınması sayesinde bugün 60 çocuk okurken tam aksine son yıllarda Batı Trakya’da komşu veya birbirine yakın mesafede yer alan köylerdeki ilkokullarımız birer birer kapatılıyor. Son on yılda ilkokullarımızın sayısı 226’dan 90’a düştü. Ülkemizi eğitim özerkliğimizin açık ihlali olan tümüyle bizlere ait ilkokullarımızın kapatılması uygulamasına derhal son vermeye, okullarımızla ilgili alacağı kararlarda öncesinde bizlerle doğrudan diyalog kurmaya çağırıyoruz.” dedi.

Haber ve Resim: Doğan Tufan