Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

Birinci Dünya savaşı içerisindeki en önemli cephelerden biri olan Sarıkamış Harekatı’nda şehit olan onbinlerce Mehmetçiğin mücadelesi Almanya’daki işadamlarımız tarafından hatırlandı. Osmanlı Devleti’nin son büyük kaybı olan Kafkasya Cephesi içindeki Sarıkamış Harekatında yazlık elbiseleri ile güçlerinin çok üstündeki düşmana karşı cepheyi tutmak için gönderilen kahramanların eksi 37 derecede donarak ölmesi 100 yıldır dualar ve anma törenleri ile anılıyor.

Almanya’da yaşayan ve tarihi konulara gösterdiği ilgi ile tanınan IG Holding Ceo’su Hakan İnoğlu yaptığı açıklamada, “Tarihi iyi bilmek ve hiç unutmamak gerekir. Müttefikimiz Almanya ile birlikte kaybettiğimiz Birinci Dünya savaşı yenilgisi bizim için çok ağır oldu. Ağır kış şartlarında Allahuekber Dağına “Yürü” emri alan Mehmetlerden bir teki sağ kalmayıp hepsi donarak öldü. Ama düşman da daha ileri gelemedi ve Anadolu Coğrafyası Türklerin elinde kaldı. Bu tarihi iyi bilen Türk Gençleri’in Alman arkadaşlarına anlatması da bu ülkedeki entegrasyon için çok önemlidir” şeklinde konuştu.

Almanya’nın Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Heiligenhaus beldesinde tadilatı tamamlanan Diyanet İşleri Türk İslam Birliği‘ne (DİTİB) bağlı Ulu Camii, yeniden ibadete açıldı.

 
 
 
1905 yılında tren istasyonu olarak inşa edilmiş, daha sonra postane olarak uzun süre hizmet vermiş bina, 1990 yılında satın alınarak camiye dönüştürülmüştü. 30 yılı aşkın Heiligenhaus şehrinde hizmet vermiş olan mevcut bina ihtiyaçlara cevap vermez hale gelmişti. DİTİB Ulu Camii Derneği, yaklaşık üç buçuk yıl önce başlattığı tadilat, tezyinat ve yenileme çalışmalarını bitirerek açılış programı gerçekleştirdi.
 
 
 
 
Açılışa Düsseldorf Başkonsolosu Ayşegül Gökçen Karaaslan, Heiligenhaus Belediye Başkanı Michael Beck, DİTİB Genel Başkanı Kazım Türkmen, Düsseldorf DİTİB Dini Danışma Kurulu Başkanı Mustafa Akpınar, DİTİB Yönetim Kurulu Üyesi İrfan Saral, Düsseldorf DİTİB Eyalet Birliği Başkanı Ersin Özcan, DİTİB Ulu Camii Onursal Başkanı Mehmet Yıldırım’ın yanı sıra DİTİB dernek yöneticileri ile din görevlileri katıldı.
 
 
 
 
Heiligenhaus DİTİB Ulu Camii din görevlisi Mustafa Dönmez'in Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan açılış töreninde dernek başkanı İnci Yıldız, tadilat hakkında bilgi vererek, “Bir süredir tadilat ve onarımın ardından camiyi yeniden ibadete açmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu vesiyle bu özel günümüzde bizleri yalnız bırakmayan tüm katılımcılara, caminin ilk ibadete açıldığı günden itibaren her türlü ihtiyaçlarının giderilmesinde bizlere katkı sağlayan ve bu son aşamaya gelinceye kadar destek ve yardımda bulunan herkese teşekkür ediyorum” dedi.
 
 
 
 
İyi ilişkiler bundan sonra da artarak devam edecek
İbadethanenin özenle çalışarak bitirildiğini ve hizmete açıldığını görmekten duyduğunu memnuniyeti ifade eden Heiligenhaus Belediye Başkanı Michael Beck, “İnsanların buluşabilecekleri bir mekanın olması çok önemlidir. Bu mekanın çarşı içerisinde ulaşılabilir bir yerde olması da önemli. Bu da sizlerin şehir kenarlarında değil de toplumunda içerisinde, merkezinde olduğunuzu gösteriyor. Bu zamana kadar karşılıklı iyi ilişkiler içerisindeydik. Bu ilişkiler bundan sonra da artarak devam edecektir” dedi.
Caminin tadilatında emeği geçenlere teşekkür eden DİTİB Genel Başkanı Kazım Türkmen, “Camimizin tadilat ve yenilemesiyle çok daha güzel ve modern görünümüne kavuşmasında desteklerini esirgemeyen yerel yetkililere ve hayırseverlere teşekkür ediyorum. Allah herkesin hayrını kabul etsin” dedi.
Tarihi mekanda 30 yıldan fazla bir süre hizmet veren caminin yeniden onarılarak ibadete açıldığını ifade eden Türkmen, caminin şehrin kültürel ve sosyal mirasının bir parçası olduğunu söyledi.
 
 
 
 
DİTİB, yarım asrı aşkın bilgi ve birikime sahip kuruluştur
Camilerin toplumsal huzurun ve barışın sağlandığı mekanlar olduğuna vurgu yapan Türkmen, “Yerel idarecilere ve şehir sakinlerine öncelikle şükranlarımı sunuyorum. Destek olmasalardı bu proje gerçekleşemezdi. Karşılıklı güvene dayalı işbirliğimiz her düzeyde sürdürülecektir. DİTİB, yarım asrı aşkın süredir bu ülkede deneyim, bilgi ve birikimine sahip olan bir kuruluştur. Burada karşılıklı kabul, empati ve toplumsal barış için değerli ve vazgeçilmez hizmetler sunuyor. Almanya’nın en büyük Müslüman teşkilatı olan DİTİB, her zaman Almanya’da yaşayan Müslümanların ve tüm toplumun refahını göz önünde bulunduran bir kuruluştur. Ben bu vesileyle, Ulu Camii Derneği’nin başkanına, yönetim kuruluna, kadın ve gençlik kollarına, cami binasının alınmasından bu güne kadar her kademesinde görev yapan ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
 
 
 
Camiler sosyal hayata önemli katkılar sunan mekanlardır
Camiler birlikte yaşama kültürünün en güzel örnekleriyle yaşandığı mekanlar olduğunu söyleyen Düsseldorf Başkonsolosu Ayşegül Gökçen Karaarslan, “Almanya’daki camilerin yediden yetmişe, kadın-erkek herkesin kaynaştığı ve moral bulduğu sevginin ve hoşgörünün bütün yönleriyle yaşandığı, birlik ve beraberliğin sağlandığı, ferdi ve sosyal hayata önemli katkılar sunan mekanlardır” dedi.
 
 
 
Karaarslan şöyle devam etti: “Kuzey Ren Vestfalya eyaleti Türk nüfusunun yoğun olarak yaşadığı ve eyaletin ayrılmaz bir parçasıdır. Her geçen gün Uğur Şahin ve Özlem Türeci gibi bilimden spora, eğitimden kültüre kadar birçok alanda başarı hikayelerine Türk toplumu imzasını atıyor. Memnuniyetle çok güzel noktaya geliyoruz. Bu başarı her iki toplumu aynı anda gururlandırıyor. Hem Alman toplumunu hem Türk toplumunu gururlandırıyor. Sizler Heiligenhaus şehrinin ayrılmaz asli bir parçası haline geldiğinizi de memnuniyetle görüyoruz. Restorasyon işlemlerini tamamlanan camimize emeği geçen herkese, dernek yönetimlerine, kadın kollarına ve cami cemaatine teşekkür ediyorum. Hepimize hayırlı olsun, birlik ve beraberliğimiz daim olsun.”
DİTİB Genel Başkanı Kazım Türkmen, caminin yapımı ve hayata geçirilmesinde emeği geçenler adına dernek başkanı İnci Yıldız’a plaket takdim etti.
 
 
 
Tadilat, tezyinat ve yenileme çalışmaları tamamlandı
İç ve dış bölümleri geniş kapsamlı tadilattan geçen Heiligenhaus DİTİB Ulu Camii’ne kadınlar mahfili eklendi, yan duvarları, kubbe kısmı ve tabana serili turkuaz halı Selçuklu motifleriyle süslendi. Mihrabı, minberi ve kürsüsü işlemeli mermer malzemesiyle yenilenen cami, özel tasarlanan iki küçük bir büyük avize ile aydınlatıldı. Üç kattan oluşan ve yaklaşık 1200 metrekare kullanım alanına sahip camide pandemi koşullarına uygun aynı anda 230 kişi ibadet edebileceği mescit, derslikler, kütüphane, gasilhane, gençlere ve yetişkinlere özel lokal de yer alıyor.
Üç buçuk yıla yakın süren tadilat çalışmalarının ardından yenilenen DİTİB Ulu Camii’nin açılış kurdelesi dualar eşliğinde kesildi. Açılış, pandemi sebebiyle yapılan sade törenin ardından caminin davetlilere gezdirilmesiyle sona erdi.
 
 
 
 
 
 
Samsunlu Müteahhit ve Sanayici Selim Us, İstanbul İkitelli Organize Sanayi Bölgesi (İOSB) yönetim kuruluna seçildi.
 
Bünyesinde 38 adet Sanayi Sitesi Kooperatifi ve 27 bin 301 iş yeri bulunduran Türkiye’nin en önemli Organize Sanayi Bölgelerinden, İstanbul İkitelli Organize Sanayi Bölgesi (İOSB) geçtiğimiz ay Genel Kurul Toplantısı gerçekleştirildi. Genel Kurulda Samsunlu Müteahhit ve Sanayici Selim Us, 11 kişilik yönetim kuruluna seçildi.
 
Kaynak: Bafra Ajans 
Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’ne (DİTİB) bağlı Berlin Türk Şehitlik Camii gönüllüleri, kadın ve çocuk sığınma evi sakinleri ile sokaklarda yaşayan evsizlerin gönüllerine dokunuyor.
 
 
Berlin DİTİB Türk Şehitlik Camii ve VITA Rixdorf yardım kuruluşu işbirliğinde 4 haftadır her Cumartesi günü düzenli olarak yürütülen yardım kampanyasında, sıcak yemek, çorba ve tatlı ikramlar ediliyor.
 
 
 
Berlin DİTİB Eyalet Birliği aynı zamanda Türk Şehitlik Camii Başkanı Yakup Ayar, her Cumartesi günü kadın ve çocuk sığınma evine ve sokakta yaşayan evsizlere ikramda bulunduklarını söyledi. Ayar, “Sokakta yaşayan insanlara ve ihtiyaç sahiplerine yardım etmek isteyenler “çorbada benim de tuzum olsun" diyenler, çorba dağıtımına katılabilir, çorba dağıtımını üstlenebilir ve destek verebilirler. Bizler karınca kararınca Berlin’de sokakta yaşayan evsizlere ve yardıma muhtaçlara yardım etmek istedik. Cemaatimizin ve üyelerimizin desteğiyle gerçekleştirdiğimiz bu projedeki ana gayemiz başta dinimizin gereği insanlığa ve yaşadığımız topluma faydalı olmakla beraber, sosyal topluma farkındalık kazandırmak ve ihsan şuurunu yaymaktır. Gönüllülerimize bu duyarlıklarından dolayı teşekkür ederim. Günüllü ekiplerimizle eş zamanlı olarak mobil aş evimiz Berlin'in muhtelif sokak ve parklarında yaşayan evsizlere, diğer ekibimiz de kadın ve çocuk sığınma evi sakinlerine sıcak yemek, çorba ve tatlı ulaştırıyoruz” ifadelerini kullandı.
 
 
 
 
Ayar, "Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed 'Komşusu açken, tok yatan bizden değildir' sözleriyle, İslam'ın sosyal yönünü ortaya koymuştur. Yüce dinimiz İslam yoksula, yetime, yaşlılarımıza kısacası yardıma muhtaç her insana yardım etmeyi emreder. Bizler de din, dil ve ırk ayrımı gözetmeden insani duygularımızı ön plana çıkararak insanlık görevimizi yerine getirdik. İkramımızla onların yüzünde oluşan sıcacık bir gülümsemenin tarifsiz olduğunu görmek bizleri de mutlu etti." diye konuştu.
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
BERLİN (AA) - Alman teknoloji şirketi Siemens, karayolu trafik kontrol teknolojisi sağlayan yan kuruluşu Yunex Traffic'i İtalyan altyapı holding şirketi Atlantia’ya 950 milyon avroya satmak için anlaşma imzaladı.
 
Siemens’ten yapılan açıklamada, Siemens Mobility bünyesinde oluşturulan karayolu trafiği yönetimi şirketi Yunex Traffic’in Atlantia’ya satılması konusunda anlaşma imzalandığı belirtildi.
Satış fiyatının 950 milyon avro olduğu aktarılan açıklamada, satın almanın gerekli izinler alındıktan sonra Eylül 2022’ye kadar tamamlanmasının beklendiği ifade edildi.
 
Öte yandan, Atlantia, ücretli otoyol, havalimanı ve gıda sektörlerinde faaliyet gösteriyor.
Şirket, İtalya'nın kuzeybatısındaki Cenova kentinde 2018’de çöken Morandi Köprüsü'nde 43 kişinin hayatını kaybetmesiyle gündeme gelmişti. Atlantia’nın yan kuruluşu Autostrade per l'Italia (ASPI), söz konusu köprünün işletmesi ve bakımından sorumluydu.
 
Faciaya ilişkin Eylül 2019'da açıklanan ilk uzman raporunda, asma köprünün taşıyıcı çelik halatlarında, kesitlerinde ve bağlantı noktalarında yüksek oranda aşınma olduğu ve önemli bakımlarının eksik kaldığı tespitleri yapılmıştı.

Uzak coğrafyaların mazlum insanlarına yaptığı insanı yardım ile tanınan Islamic Relief Deutland yardımseverlerin bağışlarını soğuk kış günlerinde hızlı bir şekilde ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Islamic Relief Almanya Genel Başkan Yardımcısı ve Basın Sözcüsü Nuri Köseli Ayhaber’e yaptığı açıklamada, “Binlerce ihtiyaç sahibininin kışı atlatabilmesi için yardımseverlerin bağışlarına acil ihtiyaçları var” şeklinde konuştu. 

 

Mevsim şartlarının en çok fakir, muhtaç ve mazlumları etkilediğini belirten Nuri Köseli, “Bir insanı kurtarmak insanlığı kurtarmaktır. Özellikle bu aylarda yapacağımız yardımların  muhtaçlar için çok daha önemli olduğunu bilen yardımseverlerden aldığımız geri dönüşümler insanımızın ne kadar duyarlı olduklarını gösteriyor. Kışın sert geçtigi coğrafyalardaki küçük çocuklar ve çaresiz anneler sizlerin yardımını bekliyor” dedi.

 

 

Mevsimlerin en sertini yaşıyoruz

Bu kış da, geçen yıl ve ondan önceki yıllarda olduğu gibi, yine zor bir kış olacak. Özellikle çadırlarda veya buz gibi kamplarda, ilkel şartlarda yaşayan göçmenler için kış mevsimi daha fazla zorluk demek ve bu zorlu sezonda yardımımıza muhtaçlar.

Bu yıl özellikle Afganistan, Ürdün, Pakistan, Filistin (Gazze), Suriye ve Yemen’de yoksulluk, göç veya sürgün yüzünden zorluklar yaşayan insanların hayatlarını kış yardımlarıyla kolaylaştıracağız.

Merhamet ve şefkat içinde bir kış geçirebilmek için onların farkına var ve bağış yap!

 

 

Yardımlar ihtiyaç sahiplarine çok hızlı ulaşıyor. 

 

Islamic Relief, sadık ve merhametli hayırseverler sayesinde tam 25 yıldır Suriyeli mülteci Khalid gibi, binlerce ihtiyaç sahibine kışı atlatmaları için yardım ediyor.

Khalid beş yıl önce çocuklarını ve psikolojik rahatsızlığı olan eşini yanına alarak Suriye’yi terk etti. Khalid bugün 11 kişilik ailesiyle birlikte, Ürdün’ün Al-Mafraq kentinde toplumdan uzak, zor şartlar altında yaşamaya çalışıyor. Ailenin oturduğu tek odalı ev tamamen boş, soğuk, nemli ve kış şartlarına karşı korunmasız. Islamic Relief 2020/2021 kış yardımları çerçevesinde Ürdün’ün kuzey bölgelerinde yaşayan 220 aileye destek verdi. Khalid’in ailesi ile birlikte her aileye; tüp, tüplü ısıtıcı, battaniye, hijyen malzemeleri, yedek tüp ve kışlık kıyafetler için kuponlar verildi. Khalid duygularını şu sözlerle dile getiriyor; ”Kış yardımları beni çok mutlu etti. Bunlara çok ihtiyacımız vardı, özellikle de ısıtıcıya. Artık ailem üşür mü endişesi taşımadan dışarı çıkabilirim. Sizler bizi ısıttınız, bu sıcaklığa çok ihtiyacımız vardı.”

Bu yıl da yoksulluk, göç veya sürgün yüzünden zorluklar yaşayan insanların hayatlarını kış yardımlarıyla kolaylaştıracağız. Khalid ve ailesi gibi insanlara, içinden geçtiğimiz bu zor günlerde yardım eli uzatarak unutulmadıklarını göstereceğiz.

Merhamet ve şefkat içinde bir kış geçirebilmek için onların farkına var ve bağış yap!

 

Das Nürnberger Max-Morlock-Stadion ist ein ganz besonderer Ort unserer Sportlandschaft. Die aktuelle Bausubstanz des Stadions ist allerdings mittlerweile 30 Jahre alt. Das spüren Besucherinnen und Besucher, der 1. FCN und auch die Stadt. Ein Stadion in diesem Alter entspricht nicht mehr in allen Belangen den Wünschen und Erwartungen der Nutzerinnen und Nutzer. Die Stadt Nürnberg als Eigentümerin des Sportgeländes investiert daher Jahr für Jahr viel Geld, um das Stadion gemäß sicherheitsrelevanter Notwendigkeiten zu ertüchtigen und zu erhalten. In den kommenden 10 bis 15 Jahren sind Investitionen von bis zu 30 Millionen Euro zu erwarten. Die leider erfolglose Bewerbung als EM-Austragungsort hat gezeigt, dass das Nürnberger Stadion trotz dieser Investitionen von immer mehr anderen Stadien als modernes und leistungsfähiges Stadion abgehängt wird. Es ist deshalb erforderlich, die Zukunft des Stadionkomplexes jetzt zu planen.


Vollständige Pressemitteilung im Anhang


Hierzu versenden wir ein Bild mit folgendem Bildtext:
Stellen das weitere Vorgehen zur Stadionentwicklung in Nürnberg vor (v.l.n.r): Cornelia Trinkl, Referentin für Schule und Sport, Detlef Stenger, Zweiter Werkleiter des städtischen Eigenbetriebs Frankenstadion Nürnberg (FSN), und Bürgermeister Christian Vogel, Erster Werkleiter des FSN.

Bildnachweis: Paul Kaltenegger

Bei einem Besuch in Schweinfurt bedankte sich der SPD-Bundestagsabgeordnete beim THW Ortsbeauftragten des Ortsverbandes Schweinfurt Harald Lotter, des Ortsverbandes Gerolzhofen Thomas Stengel sowie dem Bamberger Regionalstellenleiter Andreas Herold für den beeindruckenden Einsatz des THWs im vergangenen Jahr. Einerseits spielte das THW angesichts der Corona-Lage eine unverzichtbare Rolle beispielsweise bei den Maßnahmen zur Bewältigung der Pandemie, wie beim Aufbau des Testzentrums und den Teststellen in Schweinfurt sowie für die Logistik in der Region. Andererseits bleibt auch der Einsatz in Nordrhein-Westfalen und Rheinland-Pfalz, bei welchem viele tausend Einsatzkräfte des THW aus ganz Deutschland und auch aus unserer Region Hilfe leisteten, in Erinnerung.

Allein in Schweinfurt und Gerolzhofen wurden 2021 von den  THW-Angehörigen rund 40.000 Dienststunden geleistet. „Den Einsatz und das Engagement des THW können wir gar nicht genug würdigen“, so Hümpfer. „Da alle THW-Angehörigen ehrenamtlich agieren, benötigen wir eine gute Kooperation mit den jeweiligen Arbeitgebern. Diese müssen Ihre Mitarbeiter für die jeweiligen Einsätze freistellen oder die Helferinnen und Helfer nehmen teilweise selbständig Urlaub.“, erklärte der Regionalstellenleiter Herold.

MdB Markus Hümpfer sicherte den Verantwortlichen auch seine volle Unterstützung für die anstehenden Aufgaben zu. So steht das THW jederzeit bereit, dass in Katastrophenfällen oder beispielsweise bei längeren Stromausfällen die wichtigsten Einrichtungen der Infrastruktur wie Krankenhäuser, Energie- und Wasserversorgung oder Tankstellen arbeiten können. Dazu hält das THW unter anderem ständig Notstromaggregate vor. Durch ein einmaliges Fahrzeugbeschaffungsprogramm des Deutschen Bundestages, das die SPD-Bundestagsfraktion in der vergangenen Legislaturperiode auf den Weg gebracht hatte, konnte der Fahrzeugbestand des THW bereits teilweise modernisiert werden. So haben die Ortsverbände Schweinfurt und Gerolzhofen einen neuen Mehrzweckgerätewagen im Wert von 160.000 Euro erhalten.

Um den Anforderungen angesichts zunehmender und vor allem auch neuartiger Katastrophenfälle beispielsweise durch Cyberattacken angemessen gerecht zu werden, benötigt das THW eine bessere finanzielle Ausstattung. „Von den veranschlagten 220 Millionen Euro im Bundeshaushalt kommen bei uns in Schweinfurt nur rund ca. 15.000 € pro Jahr an. Das ist viel zu gering, um einen zeitgemäßen Status zu gewährleisten und die Modernisierung der Ausstattung angemessen vorantreiben zu können“, so Ortsbeauftragter Lotter.

Markus Hümpfer sicherte einen regelmäßigen Austausch und weitere Unterstützung für die Ortsverbände sowie den Ehrenamtlichen zu.

Bildunterschrift v.l.n.r.: Regionalstellenleiter Andreas Herold, Ortsbeauftragter THW Gerolzhofen Thomas Stengel, MdB Markus Hümpfer, Ortsbeauftragter Schweinfurt Harald Lotter
Bildrechte: Büro Markus Hümpfer

BERLİN (AA) – Almanya İçişleri Bakanı Nancy Faeser, ülkede demokrasi ve çoğulcu toplum için en büyük tehdidin aşırı sağcılık olduğunu söyledi.
 
Faeser, Alman Memurlar Birliğinin (DBB) düzenlediği toplantıda, içişleri bakanı olarak görevinin her türlü aşırılığa karşı çıkmak olduğunu belirtti.
"Ancak şu anda demokrasimiz ile açık ve çoğulcu toplumumuz için en büyük tehdit aşırı sağcılıktır." ifadesini kullanan Faeser, bu tehdidi kimsenin hafife almaması istedi.
 
Faeser, "anayasa düşmanlarını" daha hızlı bir şekilde kamu görevinden uzaklaştıracaklarını aktararak, anayasaya sağlam bir şekilde bağlı olmayanların devlet dairelerinde yeri olmadığını vurguladı.
 
Bu kişilerin görevden uzaklaştırılmalarının çoğu zaman uzun sürdüğü izlenimini taşıdığını belirten Faeser, bu konuda daha hızlı ve kararlı harekete geçilmesi için ülkede çerçeve koşulların belirlenmesi gerektiğini kaydetti.
Destatis, ülkede reel perakende satışların 2021'de ortalama yüzde 0,9 yükseleceği tahmininde bulundu
 
BERLİN (AA) - Almanya Federal İstatistik Ofisi (Destatis), yeni tip koronavirüs (Kovid-19) kısıtlamaları ve tedarik darboğazlarına rağmen Almanya'da reel perakende satışların geçen yıl ortalama yüzde 0,9 yükseleceği tahmininde bulundu.
Destatis, perakende satışlara ilişkin kasım ayı ve 2021 geçici verilerini açıkladı.
 
Buna göre, takvim ve mevsimsel etkilerden arındırılmış reel perakende satışlar, kasımda bir önceki aya kıyasla yüzde 0,6 artış gösterdi. Satışlar, 2020'nin kasım ayına göre yüzde 2,9 düşüş kaydetti.
Noel alışverişi öncesi kasımda gıda, içecek ve tütün ürünlerine talep yüksek olurken, bu ürünlerde perakende satışlar Kasım 2020'ye göre reel olarak yüzde 0,9 arttı. Süpermarketlerin reel satışları ise yüzde 0,8 yükseldi.
"Efsane Cuma" ve "Siber Pazartesi" gibi satış kampanyalarına rağmen kasımda İnternet ve posta yolu ile siparişlerde yüzde 3,1 düşüş görüldü. Mobilya, beyaz eşya ve inşaat malzemelerinde yüzde 1,2 ve tekstil, giyim, ayakkabı ve deri ürünleri satışlarında ise yüzde 3,8 düşüş görüldü.
 
Art arda 12 yıllık yükseliş
Destatis, Kovid-19 kısıtlamaları ve tedarik darboğazlarına rağmen 2021’de reel perakende satışların bir önceki yıla göre yüzde 0,6 ile yüzde 1,2 arasında (ortalama yüzde 0,9) yükseleceği tahmininde bulundu. Bunun gerçekleşmesi halinde ülkede perakende satışlarda art arda 12 yıllık yükseliş yaşanmış olacak.
Destatis açıklamasında, söz konusu yükseliş tahmininin ocak-kasım dönemindeki perakende cirosunun hesaba katılarak yapıldığı belirtildi.
 
Bu arada, tekstil, giyim, ayakkabı ve deri perakende satışları koronavirüs kısıtlamalarından en olumsuz etkilenenler oldu.
Almanya’da Noel'den önceki yüksek cirolu dönemde, perakendecilerin neredeyse yüzde 82'si başta elektronik ürünler olmak üzere tedarik darboğazları nedeniyle ürün kıtlığı yaşadı.
Ülkede perakendeciler geçen yılın son iki ayında daha katı Kovid-19 kurallarını uygulamak zorunda kaldı. Süpermarketler ve eczaneler gibi günlük ihtiyaçlara yönelik perakendeci mağazalar dışında, Kovid-19’da 4.dalga nedeniyle sadece aşılanmış veya iyileşmiş (2G kuralı) olanların mağazalara girmesine izin verildi.