Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
Kılıç, Türkiye'nin Düsseldorf Başkonsolosluğunda Türk sivil toplum kuruluşu ve dernek temsilcileriyle bir araya geldi.
Başdanışman Kılıç, buradaki konuşmasında, "Almanya'da yürürlüğe giren ve çifte vatandaşlığa hak tanıyan yasayla beraber önemli bir döneme girdik. Ümit ediyoruz ki Almanya'da artık 60 yılı aşkın süredir bulunan Alman toplumunun ve Almanya'nın bugünkü duruma gelmesinde temel unsurlardan olan ve Türkiye'den buraya göç eden, emeğini bu ülkeye vermiş olan Türk toplumunun daha rahat yaşayacağı bir sosyal ortam gelecekte ortaya çıksın." ifadesini kullandı.
İnsanların yaşadığı yerde kendi dini inancını istediği şekilde yaşaması ve korumasının önemine dikkati çeken Kılıç, "Bizim bu noktada ortaya koyduğumuz çalışmalar da tabii ki kültürümüzün, dilimizin, inancımızın en rahat şekilde yaşanmasıyla alakalı olan hürriyetin korunması, en önemli konuların başında geliyor." dedi.
Avrupa'da ve dünyanın çeşitli yerlerinde İslamofobik yaklaşımlarda bir yükseliş görüldüğünü kaydeden Kılıç, şöyle konuştu:
"Bu hepimizi üzmekle beraber buna karşı olan mücadelemizi de kararlı bir şekilde ortaya koymamız gerekiyor. Çünkü insanların inancı gereği herhangi bir şekilde ayrıma uğramaları, yabancı düşmanlığına uğramaları bizim insani değerlerimizi de İslami değerlerimizi de aykırıdır. Herkesin kendi temel hak ve hürriyetleri çerçevesinde inancını yaşama hakkı vardır diye düşünüyoruz ve bu noktada da tüm muhataplarımızda bunun istişaresi içerisindeyiz."
Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Genel Sekreter Yardımcısı Merey Mukazhan, iki kurum arasındaki ekonomik işbirliğini geliştirme yollarını araştırmak üzere İzmir Ticaret Borsası (İTB) temsilcileriyle verimli bir toplantı gerçekleştirdi. TDT Sekretaryasında yapılan toplantı, Türk bölgesinde ticaret, yatırım ve tarımsal işbirliğinin geliştirilmesine yönelik ortak kararlılığın altını çizdi.
Görüşmeler sırasında Mukazhan, TDT üye ülkelerinin ekonomilerinde tarım ve emtia sektörlerinin stratejik öneminin altını çizdi. İTB gibi borsaların ticaretin kolaylaştırılması, piyasa şeffaflığının sağlanması ve sürdürülebilir ekonomik büyümenin teşvik edilmesindeki rolünü vurguladı. Genel Sekreter Yardımcısı ayrıca tarımsal inovasyon, ticaret platformlarının dijitalleştirilmesi ve en iyi uygulamaların paylaşımı gibi alanlarda işbirliğinin arttırılması potansiyeline dikkat çekti.
İzmir Ticaret Borsası Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Dilek Akdenizli, İTB'nin Türkiye'nin en eski ve önde gelen ticaret borsalarından biri olduğunu belirterek, ticaret sistemlerini modernize etmek ve tarım sektörünü desteklemek için devam eden girişimleri hakkında bilgi sundu. İTB temsilcileri, ticaret hacimlerini artırmayı ve ihracat pazarlarını çeşitlendirmeyi amaçlayan ortak projeler geliştirmek ve uzmanlıklarını paylaşmak üzere TDT üye ülkeleriyle işbirliği yapmaya hazır olduklarını ifade ettiler.
Taraflar ekonomik bağları güçlendirmek ve kamu ve özel sektör paydaşları arasındaki diyaloğu kolaylaştırmak için Türk Devletleri Teşkilatı'ndan bir platform olarak yararlanmanın önemi konusunda mutabık kaldılar. Taraflar ayrıca, tarım alanındaki işbirliğini daha da geliştirmek için ticaret fuarları, iş forumları ve eğitim programları gibi ortak etkinlikler düzenleme imkanlarını da ele aldılar.
BERLİN (AA) - Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki Grand Kartal Otel'de çıkan yangında hayatını kaybedenler için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a başsağlığı dileğinde bulundu.
Almanya Cumhurbaşkanı Ofisinden yapılan açıklamaya göre Steinmeier, Kartalkaya'daki otel yangınının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a taziye mesajı gönderdi.
Steinmeier, Kartalkaya'da çok sayıda kişinin hayatını kaybettiği otel yangınının kendisini çok üzdüğünü belirterek, "Sayın Cumhurbaşkanı, size ve vatandaşlarınıza, vatandaşlarım adına da en derin taziyelerimi ifade etmek istiyorum. Düşüncelerim kayak tatili sırasında başlarına gelen bu felaketin kurbanlarıyla birlikte. Bu, onların aileleri ve arkadaşları için ani bir kayıp ve anlaşılmaz bir acıdır." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Steinmeier, yangında hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı, yaralılara da acil şifalar diledi.
BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki Grand Kartal Otel'de çıkan yangının kendisini derinden üzdüğünü bildirdi.
Scholz, sosyal medya platformu X'ten yaptığı paylaşımında, "Türkiye'de Kartalkaya'da bir otelde meydana gelen ciddi yangın haberi beni derinden üzdü. Düşüncelerimle yaşamlarını yitirenlerin ailelerinin ve yakınlarının yanındayım. Yaralılara acil şifalar diliyorum." ifadelerine yer verdi.
Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock da yaptığı paylaşımda, Kartalkaya Kayak Merkezi'nde yaşanan feci yangının görüntülerinin kendisini derinden sarstığını belirtmiş ve "Çok sayıda aile orada keyifli bir kış tatili geçirmek istiyordu. Düşüncelerimle yaşamlarını yitirenlerin ailelerinin ve yakınlarının yanındayım. Yaralılara acil şifalar dilerim." ifadelerini kullanmıştı.
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier de çıkan yangında hayatını kaybedenler için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a taziye mesajı göndermişti.
KÖLN (AA) - Almanya Hristiyan Demokrat Birliği (CDU) Genel Başkanı Friedrich Merz, Avrupalıları öz güven ve birlik içinde olmaya ve ABD Başkanı Donald Trump'a karşı hareket etmeye çağırdı.
Almanya'da ana muhalefet konumunda bulunan Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partilerinin başbakan adayı Merz, ülkesinde 23 Şubat'ta yapılacak genel seçimler öncesi Flensburg'daki seçim etkinliğinde konuştu.
Trump'ın büyük olasılıkla şu sıralar Almanya ve Avrupa Birliği'nin (AB) hoşnut olmayacağı kararları imzalamakla meşgul olduğunu dile getiren Merz, Avrupalıları öz güven ve birlik içinde olmaya ve ABD Başkanı Trump'a karşı koymaya çağırdı.
Merz, "Trump seçildi, artık Amerika'ya liderlik edecek. Avrupa Birliği'nde 450 milyon insan var, bu rakam Kanada ve Amerika'nın toplamından daha fazla." dedi.
Güvenlik ve savunma politikasında nerede hata yaptıklarını bildiklerini ifade eden Merz, "Kendinizi cüce gibi gösterirseniz, cüce muamelesi görürsünüz. Amerikalılar bu konuda oldukça acımasızdır. Birlikte hareket etmeli, ortak bir teklif yapmalı ve yalvaran taraf olmamalısınız. Bu bize saygı kazandırır." değerlendirmesinde bulundu.
BERLİN (AA) - Almanya'da yatırımcıların ekonomik beklentileri, Alman ekonomisinin geçen yıl art arda ikinci kez daralmasının ardından yılın ilk ayında beklentilerin üstünde düşüş gösterdi.
Avrupa Ekonomik Araştırmalar Merkezi (ZEW), kurumsal yatırımcı ve analistlerin gelecek 6 aya ilişkin beklentilerini ölçen ZEW Ekonomik Güven Endeksi'nin ocak ayı sonuçlarını açıkladı. Buna göre, endeks, ocakta önceki aya göre 5,4 puan düştü.
Aralık 2024’te 15,7 puan olan endeks bu ay 10,3 puan seviyesine indi. Piyasa beklentisi, endeksin ocakta 15,3 puana inmesi yönündeydi. Endeksteki düşüşün Alman ekonomisinin geçen yıl art arda ikinci kez daralmasının ardından gelmesi dikkati çekti.
Almanya'da Mevcut Durum Endeksi ise ocakta önceki aya göre 2,7 puan artarak eksi 90,4 oldu. Beklenti, Aralık 2024'teki eksi 93,1 puanlık değerin değişmemesi yönündeydi.
- Avro Bölgesinde endeks yükseldi
Finansal piyasa uzmanlarının Avro Bölgesi'nin ekonomik gelişimi hakkındaki değerlendirmeleri ise ocakta biraz daha iyileşti.
Söz konusu gösterge, ocakta önceki aya göre 1 puan artarak 18 puana yükseldi.
Avro Bölgesi'ndeki mevcut ekonomik durum değerlendirmesi de ocakta iyileşti. Mevcut Durum Endeksi, 1,2 puan yükselerek eksi 53,8 puana çıktı.
- "Almanya için beklenti göstergesinde gözle görülür bir düşüş gözlemledik"
ZEW Başkanı Prof. Dr. Achim Wambach, konuya ilişkin değerlendirmesinde, “Art arda ikinci resesyon yılı ekonomik beklentilerin düşmesine neden oluyor. Yılın başında Almanya için beklenti göstergesinde gözle görülür düşüş gözlemledik. Bu durum, yakın zamanda açıklanan zayıf GSYH büyüme rakamları ve artan enflasyonist baskıdan kaynaklanıyor olabilir.” ifadesini kullandı.
Hane halkı harcamalarının yetersizliği ve inşaat sektöründeki durgun talebin Alman ekonomisi üzerinde baskı oluşturmaya devam ettiğini belirten Wambach, "Bu eğilimlerin bu yıl da devam etmesi halinde Almanya diğer Avro ülkelerinin daha da gerisine düşecektir.“ değerlendirmesinde bulundu.
Wambach, bunlara ek olarak, siyasi belirsizliğin de arttığını da aktararak, bu durumun Almanya'da koalisyon kurmanın olası zorluğundan ve ABD’de Donald Trump yönetiminin ekonomi politikasına ilişkin belirsizlikten kaynaklandığını ifade etti.
Almanya’da koalisyon hükümetinin Kasım 2024'te dağılmasından sonra 23 Şubat'ta erken seçim yapılacak. Avrupa’nın en büyük ekonomisinde büyümenin nasıl sağlanacağı seçim kampanyasının ana konularından biri olurken, ABD yönetiminin izleyeceği politikaların öngörülemez olması da ülkede belirsizliklere neden oluyor.
- Almanya ekonomisi art arda ikinci yıl küçüldü
Almanya ekonomisi, geçen yıl Çin ile artan rekabet ve yapısal sorunların ekonomiyi frenlemesiyle art arda ikinci yıl küçüldü.
Almanya'da mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH), geçen yılın son çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,1 daralırken, 2024 yılının tamamında ise bir önceki yıla göre yüzde 0,2 geriledi. Böylece dünyanın 3. ekonomisi olan Almanya ekonomisinde 2023’teki yüzde 0,3'lük düşüşün ardından 2024’te de daralma görüldü.
Alman ekonomisi, en son 2002-2003 döneminde iki yıl art arda küçülmüştü.
- Ülke, 2025'in ilk çeyreğinde de daralırsa teknik resesyona girecek
Geçen yılın son çeyreğinde yüzde 0,1 küçülen Almanya ekonomisi, 2025'in ilk çeyreğinde de daralması halinde, iki çeyrek art arda daralma olarak tanımlanan teknik resesyona girecek.
2023'te alışılmışın dışında yüksek düzeydeki enflasyonun satın alma gücünü etkilemesi, yüksek enerji fiyatları, düşen yatırımlar, zayıf dış talep ve faiz oranlarının yüksekliği gibi nedenlerle bir önceki yıla göre ekonomisi yüzde 0,3 daralan Almanya, G7 ülkeleri içinde küçülen tek ülke olmuştu.
Avrupa'nın en büyük ekonomisi olan Almanya'nın bel kemiğini oluşturan şirketler, artan enerji fiyatları ve ihracata bağımlı Almanya ekonomisinde özel bir sorun olan dış talepteki düşüşe bağlı sert makroekonomik rüzgarlarla mücadele etmekte zorlanırken, Çinli şirketlerin oluşturduğu ağır rekabet ile de karşı karşıya bulunuyor.
İnşaat sektörü gibi otomotiv, makine mühendisliği ve kimya endüstrileri gibi önemli sektörler de düşük taleple mücadele ederken, Almanya’nın ihracatı 2024’te bir önceki yıla kıyasla yüzde 0,8 geriledi. Özel tüketim harcamaları sadece yüzde 0,3 arttı.
Diğer ülkelere göre pahalı enerji ve aşırı bürokrasi Almanya'yı bir sanayi ülkesi olarak zorlarken, Almanlar da belirsizlik nedeniyle paralarını harcamıyor. Ülkede eski olan altyapının da yenilenmesi gerekiyor.
Rusya-Ukrayna Savaşı, Almanya ekonomi gündemine bütçe anlaşmazlıklarına kadar uzanan siyasi belirsizlikler de eklerken, 23 Şubat’ta yapılacak erken seçim ve gelecekteki ekonomi politikası çerçevesinin belirsiz olması birçok şirketin yatırım yapmaktan çekinmesine neden oluyor.
Almanya'da Kasım 2024'te yüzde 2,2 olan yıllık enflasyon, Aralık 2024'te yüzde 2,6'ya yükseldi.
BERLİN (AA) - Almanya Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck, Almanya'nın ABD'deki yeni siyasi yönetime karşı "özgüvenli ve kendi kaderini tayin eden" bir yaklaşım sergilemesinden yana olduğunu belirterek, "ABD Almanya'dan ithalata cezalandırıcı gümrük vergileri getirirse karşı önlemimiz hazır." dedi.
Habeck, Alman ekonomi gazetesi Handelsblatt'ın düzenlediği "Enerji Zirvesi 2025" konulu konferansta konuştu.
Robert Habeck, ABD’nin yeni başkanı Donald Trump'ın Paris İklim Anlaşması'ndan çekilmesini dünya için "ölümcül bir sinyal" olarak nitelendirerek, Trump'a verilecek en iyi yanıtın yeşil enerjiye yönelik büyüme planlarına bağlı kalmak olduğunu söyledi.
Almanya'nın Trump yönetimine karşı özgüvenli ve kendi kaderini tayin eden bir yaklaşım sergilemesinden yana olduğunu vurgulayan Habeck, "itilip kakılmalarına izin vermek zorunda olmadıklarını" ifade etti.
Habeck, "ABD'nin ülkesinden ithalata cezalandırıcı gümrük vergileri getirmesi halinde karşı önlemin hazır olduğunu" açıkladı.
Robert Habeck, "Biz de hangi tarifeleri uygulamak zorunda kalacağımızı biliyoruz. Bunu istemiyoruz. Bu insanlar için kötü. İlişkilerimiz için kötü, bir bütün olarak bizim için kötü." ifadesini kullandı.
Aynı zamanda 23 Şubat'ta Almanya'da yapılacak erken seçimde Yeşiller Partisinin başbakan adayı olan Habeck, Rusya-Ukrayna savaşı sonrası enerji krizinin ardından ülkesinde enerji ithalatına bağımlılığa ve yüksek maliyetlere karşı en iyi yanıtın yerli yeşil enerji yoluyla kendi kendine yeterlilik olduğunu savunmuştu.
Habeck ayrıca, "Bir sonraki hükümet, trafik ışığı koalisyonunun yaptığı gibi tartışmamalı." demişti.
ABD Başkanı Donald Trump, Amerikan ekonomisine zarar verdiği gerekçesiyle Almanya'nın ticaret fazlası elde etmesini eleştirerek, "Alman otomobillerine ek gümrük vergisi uygulama" tehdidinde bulunmuştu.
- Trump etkisi
Yerli üretimi desteklemek için gümrük vergilerini önemli ölçüde artıracağını açıklayan Trump, AB'den yapılan tüm ithalata yüzde 10 ya da 20 gümrük vergisi uygulamak istiyor.
Analistler, Trump'ın Avrupa Birliği ithalatına gümrük vergileri yoluyla daha fazla korumacı bir politika uygulamasının ihracata dayalı Alman ekonomisi için iyiye işaret olmadığını belirtiyor.
Trump'ın, Alman sanayisi için ABD'nin önemli bir satış pazarı olarak işlev görmeye devam etmesine izin vermeyeceğini vurgulayan analistler, ABD Başkanı'nın Almanya'nın sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) gibi Amerikan mallarını daha fazla ithal etmesini talep edeceğini öngörüyor.
Avrupa Birliği (AB) Komisyonu ve Uluslararası Para Fonu (IMF) ise Almanya'nın, ABD'ye karşı yüksek ticaret fazlasının dengesizliklere yol açarak, küresel ekonomi için bir tehdit oluşturabileceğini düşünüyor.
Yerel basında yer alan haberlerde, Musk'ın portresinin yer aldığı cam panelin müzeden kaldırıldığı belirtildi.
Haberlerde ismi açıklanmayan müze yetkilisi, "hayatta olan birilerinin müzenin önemli bir noktasında yer almasının sorunlara yol açabildiğini" söyledi.
Elon Musk, son dönemlerde, özellikle sahibi olduğu X platformu üzerinden, Almanya'daki sağcı partilere açıkça destek verdiği için geniş kesimler tarafından eleştiriliyo
BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Olaf Scholz, ABD'in Donald Trump'ın başkanlığında da Almanya'nın en yakın müttefiklerinden biri olmaya devam edeceğini söyledi.
İsviçre'nin Davos kasabasında düzenlenen 55. Dünya Ekonomik Forumu'na (WEF) katılan Scholz, WEF'in kurucusu Klaus Schwab ile birlikte gerçekleştirilen özel oturumda konuştu.
Scholz, Trump yönetiminde ülkesi ile ABD ilişkilerinin potansiyeli konusunda iyimser olduğunu dile getirerek, "ABD bizim Avrupa dışındaki en yakın müttefikimiz. Ve bunun böyle kalmasını sağlamak için elimden gelen her şeyi yapacağım.” ifadesini kullandı.
"Sosyal medyanın ışığında sürekli bir sinir krizinin eşiğinde olan bir dünyada, soğukkanlı kafalara ihtiyaç olduğunu" vurgulayan Scholz, "Washington'daki her basın toplantısı, her tweet bizi hararetli, varoluşsal tartışmalara sürüklememeli. Bu, dün Washington'da gerçekleşen hükümet değişikliğinden sonra da geçerlidir.” dedi.
- "Biz Avrupalılar kendi içimizde güçlü olmalıyız"
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Avrupa ve ABD arasındaki işbirliğinin dünya çapında barış ve güvenliğin yanı sıra ekonomik refah için de önemli olduğunu ifade ederek, Avrupa'nın kendine daha fazla güvenmesi gerektiğini vurguladı.
Scholz, "Biz Avrupalılar kendi içimizde güçlü olmalıyız. Kendi aramızda ve dünya çapındaki ortaklarımızla birlikte hareket etmeliyiz. Daha rekabetçi ve daha dirençli olmalıyız ve bunu yapmak için gereken her şeye sahibiz." dedi.
Scholz, Trump yönetiminin gelecek yıllarda enerji ve iklim politikası, ticaret politikası, dış politika ve güvenlik politikası ve diğer pek çok alanda dünyayı "diken üstünde" tutacağını belirterek, "Başkan Trump tüm bunları dün açıkladı ve biz tüm bunlarla başa çıkabiliriz ve çıkacağız." ifadesini kullandı.
Dünyada "barış ve güvenlik" konularında saydamlığa ve kararlılığa ihtiyaç olduğunu belirten Scholz, "Uluslararası düzenin en temel ilkelerini korumak için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız ve en temel ilke de sınırların dokunulmazlığıdır. Bu her zaman ve her yerde geçerlidir. Bu ilkeyi sorgulayan herkes bir bütün olarak uluslararası düzeni sorgular." dedi.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, bir soru üzerine Amerikalı milyarder Elon Musk'ın, Donald Trump'ın dün gerçekleşen yemin töreninde Trump destekçilerine hitabında Nazi selamına benzetilen el hareketine ilişkin de "aşırı sağcı görüşler için kullanıldığında ifade özgürlüğünü" desteklemediğini söyledi.
Scholz, “Avrupa'da ve Almanya'da ifade özgürlüğümüz var. Herkes istediğini söyleyebilir, milyarder bile olsa. Kabul etmediğimiz şey ise bunun aşırı sağcı pozisyonları desteklemek anlamına gelmesidir." ifadesini kullandı.
Musk'ın Trump'ın göreve başlama töreninde yaptığı el hareketi internette Nazi selamına benzetilmişti.