Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye olarak Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini güçlü bir biçimde savunduk." dedi.
Yaklaşık 3 saat süren baş başa görüşmenin ardından Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Oturumu'na geçildi. Oturum sonrası ikili anlaşmaların imza töreni yapıldı.
Erdoğan, Zelenskiy ile ortak basın toplantısında, Türkiye-Ukrayna stratejik ortaklığının temeli olan Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey'in 9. toplantısının gerçekleştirildiğini dile getirerek, konsey toplantısı vesilesiyle yayımlanan ortak bildiride de vurgulandığı üzere stratejik ortaklığın daha da tahkim edildiğini söyledi.
Görüşmelerde ikili ilişkilerin tüm veçheleriyle etraflıca ele alındığını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Türkiye olarak Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini güçlü biçimde savunduk. Kırım'ın ilhakını tanımama yönündeki prensip kararımızı bir kez daha teyit ettik. Ukrayna'nın uluslararası toplumu Kırım konusunda bir araya getirmeyi hedefleyen girişimi Kırım Platformu'nu desteklediğimizi belirttik. Bu girişimin Kırım Tatarları dahil olmak üzere tüm Kırım halkları, Kırım ve Ukrayna'nın geneli için olumlu neticelere vesile olmasını arzu ediyoruz. Ana vatanlarını terk etmek zorunda kalan Kırım Tatarı kardeşlerimizin hayat standartlarının iyileştirilmesi bizim için tarihi ve insani bir mesuliyettir. Ukrayna'yla bu konuda da fikir birliği içinde olduğumuzu görmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Kırım Tatarı soydaşlarımız için konut ve cami inşası projelerimiz mevcuttur. Konut projesine ilişkin olarak az önce ilk somut adımı atmış olduk. Cami projesinde de yakın zamanda ilerleme kaydetmeyi ümit ediyoruz."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Karadeniz'in bir barış, huzur ve işbirliği denizi olmaya devam etmesi temel hedefimizdir. Ortak coğrafyamızda ne suretle olursa olsun gerilimin artmasını arzu etmiyoruz. Bu minvalde kıymetli dostumla Ukrayna'nın doğusundaki güncel duruma dair fikir teatisinde bulunduk. Mevcut krizin Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve uluslararası hukuk temelinde barışçı ve diplomatik yöntemlerle çözülmesi gerektiğine inanıyoruz. Son dönemde sahada gözlemlediğimiz endişe verici tırmanmanın bir an evvel son bulmasını, ateşkesin sürmesini ve ihtilafın Minsk anlaşmaları temelinde diyalog yoluyla çözüme kavuşturulmasını temenni ediyoruz. Bu hususta gereken her türlü desteği vermeye hazırız." diye konuştu.
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Ukrayna Özel Gözlem Misyonu'nun, Donbass bölgesinde zor şartlarda istikrarın tesisi ve ateşkesin devamı noktasında üstlendiği görevi sürdürdüğünü ve sürdürmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, "Misyonun herhangi bir kısıtlamaya maruz kalmadan görevini yerine getirmesini önemsiyoruz. Gerekli şartların sağlanması ve gözlemcilerin can güvenliklerinin temini meselenin barışçıl yollardan halli için zaruridir. Bu konuda herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir. Kuruluşundan bu yana Türk büyükelçiler tarafından idare edilen Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatının bu en büyük misyonunun çalışmalarına bugüne kadar sağladığımız desteği bundan sonra da devam ettireceğiz." dedi.
"Güvenli Turizm Sertifikası ile misafirlerimizi risklerden en uzak şekilde ağırlayacak bir sistem kurduk"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ukrayna ile ilişkilerde savunma sanayinin bir diğer önemli boyutu teşkil ettiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Siyasi ve savunma konularının birbiriyle bağlantısını dikkate alarak dışişleri ve savunma bakanlarımızın katılımıyla iki artı iki formatında yeni bir platformda istişareleri başlattık. Bu şekilde ülkelerimiz arasındaki eş güdümü pekiştiriyoruz. İş birliğimiz hiçbir suretle üçüncü ülkelere karşı bir girişim değildir. Ticaret hacmimizin salgından asgari ölçüde etkilenmesi, ikili ticaretimizin oturduğu sağlam temellerin ekonomilerimizin karşılıklı olarak birbirini tamamladığını göstermektedir. Müzakerelerine devam ettiğimiz serbest ticaret anlaşmasını da en kısa zamanda imzalayarak 10 milyar dolarlık ticaret hacmi hedefimize hızlı bir şekilde ulaşacağımıza inanıyorum. Bugün değerli dostum ile ekonomik ve beşeri bağlarımızın en önemli unsuru olan turizmi de ele aldık. Türk ve Ukrayna vatandaşları karşılıklı olarak pasaportsuz, sadece kimlik kartlarıyla birbirlerinin ülkesini ziyaret edebiliyor. Malumunuz Güvenli Turizm Sertifikası ile misafirlerimizi risklerden en uzak şekilde ağırlayacak bir sistem kurduk. Geçen seneden edindiğimiz tecrübelerle geliştirdiğimiz tedbirler ve kitlesel aşılama kampanyamız sayesinde Ukraynalı dostlarımızı bu yıl da güvenli bir ortamda misafir edeceğiz."
Erdoğan, konuşmasının sonunda Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ve heyetine ziyaretleri için teşekkür etti.
Toplantıya, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye-Ukrayna Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş, Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir katılırken Ukrayna'dan Devlet Başkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak, Savunma Bakanı Andrii Taran ve Dışişleri Bakanı Dmytro Kuleba yer aldı.
Zelenskiy: Türkiye'nin verdiği destek son derece önemlidir
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy de yaptığı konuşmada, Karadeniz'de "güvenlik ve meydan okumalara ortak karşı koyma" adımlarını kapsamlı şekilde görüştüklerini kaydeden Zelenskiy, "Kiev'in ve Ankara'nın gerek tehdit gerekse onlara verilmesi gereken tepki konusundaki vizyonunun aynı olduğunu belirtmek istiyorum." ifadesini kullandı.
Zelenskiy, "Türkiye'nin, egemenliğimizin ve toprak bütünlüğümüzün yeniden tesis edilmesi konusundaki desteği Ukrayna için son derece önemlidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan söz konusu desteğin devam ettiğini ve Türkiye'nin bu yöndeki tutumunun değişmeyeceğini duyduğuma sevindim." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmelerinde ticari ve ekonomik ilişkiler üzerinde durduklarını aktaran Zelenskiy, "İkili ticaretimizin serbestleştirilmesi son derece önemlidir. Ticaret hacmimizin ciddi artışı Serbest Ticaret Anlaşmasının imzalanmasıyla mümkün olacaktır." diye konuştu.
Zelenskiy, böyle bir adımın büyük bir sorumluluk içerdiğini ve her iki ülkenin milli çıkarlarına göre atılması gerektiğini bildiklerini belirterek, iki ülke arasında ilgili kurumların, tartışmalı konularda kapsamlı denetimi yapmaları ve söz konusu anlaşmanın imzalanmasını sağlayacak uzlaşmayı bulmaları konusunda mutabık kaldıklarını dile getirdi.
Enerji alanındaki iş birliği konusunu da ele aldıklarını belirten Zelenskiy, "Savunma sanayisi alanındaki iş birliğinin perspektifleri de gayet büyük. Savunma sanayisi, stratejik ortaklığımızın itici gücüdür." dedi.
Zelenskiy, "Cumhurbaşkanı'yla uçak yapımı alanında iş birliğimizi de ele aldık. Söz konusu alan her iki ülke için de son derece önemli. Buradaki amacımız net projelerin hayata geçirilmesi, ortak işletmelerin oluşturulması, tecrübe ve teknoloji paylaşımıdır." diye konuştu.
"Donbas ve Kırım'daki durum ile ilgili bilgi verdik"
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Ukrayna heyetinin dostane ve misafirperver kabulü nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür etti.
Bu yıl Türkiye-Ukrayna arasındaki stratejik ortaklığın 10. yıl dönümünü kutladıklarını kaydeden Zelenskiy, "(Türkiye ile Ukrayna arasındaki) Konu yelpazesi ve ikili diyaloğumuzun yoğunluğu, bu ortaklığın sözde olmadığını ve gerçek işlerle ve başarılarla desteklendiğini gösteriyor. Bugün yaptığımız tüm anlaşmaların da başarılı olacağına inanıyorum." dedi.
Zelenskiy, Donbas ve Kırım'daki durum ile "Kırım'daki insan hakları ihlalleri ve yarımadanın askerileştirilmesi" hakkında Türk tarafına ayrıntılı bilgi verdiklerini söyledi.
Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Kırım Platformu formatına ve 23 Ağustos'ta Kiev'de yapılacak zirvenin açılış törenine katılmaya hazır olduğunu belirterek kendisine teşekkür etti.
Zelenskiy, "Bu, Ukrayna'nın ve ortaklarının Kırım'ın işgalden kurtarılması ve Ukrayna ile Kırım Tatar halklarının korunması konusunda çok kararlı olduğuna dair çok güçlü bir mesaj olacaktır." dedi.
"Bu halklarımızı daha da yakınlaştıran çok önemli insani bir projedir"
Konut inşası alanında imzalanan hükümetler arası anlaşmanın hayırlı olmasını dileyen Zelenskiy, "Kırım Tatar halkı ve ülke içinde göç ettirilen diğer kişiler için 500 konut inşa edeceğiz. Bu halklarımızı daha da yakınlaştıran çok önemli insani bir projedir." diye konuştu.
Zelenskiy, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinde Türk yatırımları açısından Ukrayna'da perspektifi olan alanları da anlattıklarını belirterek bunun deniz limanları başta olmak üzere özelleştirmenin sunduğu fırsatlar olduğuna dikkati çekti.
Öte yandan Ukrayna'nın 2023'e kadar öncelikli yatırım proje listesini onayladığını kaydeden Zelenskiy, bunların arasında altyapı, ulaşım, havalimanı ve yol inşaatı gibi alanlarda kapsamlı projelerin yer aldığını belirtti.
"Ukrayna-Türkiye ilişkilerindeki özel ruhun bin örneğinden sadece bir tanesidir"
Zelenskiy, iki ülke halkları arasındaki karşılıklı dayanışmanın bir başka örneğine dikkati çekerek şunları kaydetti:
"17 Ocak 2021 tarihinde Türkiye'nin kıyılarında ARVIN yük gemisi kazaya uğradı. Türk sahil güvenliği, mürettebat üyesi 5 Ukraynalıyı kurtardı. Türk kurtarıcılar Ukrayna'nın devlet nişanıyla ödüllendirildi. Bu, ortak tarihimizin, dostluğumuzun ve Ukrayna-Türkiye ilişkilerindeki özel ruhun bin örneğinden sadece bir tanesidir."
İki ülkenin ortak mutlu geleceği için ortaklaşa hareket etme konusunda aynı vizyonu taşıdıklarını kaydeden Zelenskiy, bugünkü görüşmenin de bunu yeniden doğruladığını dile getirdi.
Zelenskiy, ramazan ayının başlaması vesilesiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Türkiye yönetimine ve tüm Müslümanlara sağlık ve bereket dileğinde bulundu.
Erdoğan-Zelenskiy görüşmesine ilişkin ortak bildiri yayımlandı
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy arasında gerçekleştirilen görüşmenin ardından ortak bildiri yayımlandı.
Yayımlanan bildiride, Türkiye Cumhuriyeti ve Ukrayna'nın, dostluk, iyi komşuluk ve karşılıklı saygı ilkelerine dayanarak, mücavir bölgelerinde ve ötesinde barış ve istikrarı geliştirmeyi amaçlayarak, ülkeler arasındaki stratejik ortaklığın güçlendirilmesi ve ortak çıkar temelinde ilgili tüm alanlarda iş birliğini artırma iradesini, uluslararası hukukun ilke ve kurallarına bağlılıklarını teyit ederek, İstanbul'da iki devletin Cumhurbaşkanlarının Eşbaşkanlığında düzenlenen Türkiye Cumhuriyeti ile Ukrayna arasında Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey 9'uncu toplantısı sonucunda bazı kararların alındığı aktarıldı.
Bildiride, taraflar arasında ekonomi, ticaret, turizm, güvenlik, savunma sanayisi, bilim, eğitim ve gençlik alanlarında iş birliğini ve eşgüdümü derinleştirmek için ortak çabaları artırmanın kararlaştırıldığı vurgulanarak, şunlar kaydedildi:
"Bakanlar ve koordinatörler düzeyinde 'Quadriga' (2+2) formatında iş birliğinin sürdürülmesi, Ukrayna'nın uluslararası tanınmış sınırları içinde, toprak bütünlüğü ve egemenliğine kayıtsız ve şartsız desteğin yeniden teyit edilmesi, Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Sivastopol şehri ile Donetsk ve Luhansk bölgelerinin işgalden kurtarılması başta olmak üzere, Ukrayna'nın uluslararası kabul görmüş sınırları içinde toprak bütünlüğünü yeniden sağlamayı amaçlayan adımlar konusunda koordinasyonun sürdürülmesi kararlaştırıldı. Bu bağlamda, BM, Avrupa Konseyi ve AGİT başta olmak üzere uluslararası kuruluşlar nezdindeki çok taraflı çabaları desteklemeyi sürdürmeyi, Kırım'ın Rusya Federasyonu tarafından hukuka aykırı ve gayrimeşru ilhakını ele almak amacıyla yeni bir format olarak 'Kırım Platformu'nun kurulmasını desteklemeyi, Ukrayna vatandaşlarının, özellikle geçici işgalin ardından anavatanları Kırım'ı terk etmeye zorlanan Kırım Tatarlarının yaşam koşullarını iyileştirmek için ortak çabaların artırılmasını, geçici işgal altındaki Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Sivastopol şehrinde insan haklarının korunması ve hukuka aykırı şekilde gözaltına alınan Kırım Tatarları dahil tüm Ukrayna vatandaşlarının serbest bırakılması amacıyla uluslararası hukuk çerçevesindeki çabalarını eşgüdüm içinde yürütmeyi, Ukrayna'nın Donetsk ve Luhansk bölgelerindeki bazı alanlarda durumun Minsk anlaşmaları temelinde diyalog yoluyla barışçıl şekilde çözümünü desteklemeyi ve AGİT Özel İzleme Misyonunun çalışmalarını takdir ederek Misyonun faaliyetlerine en üst düzeyde destek vermeye devam etmeyi kararlaştırmıştır."
"Ukrayna'da Türk Maarif Vakfı'nın eğitim faaliyetleri desteklenecek"
Türkiye ve Ukrayna'nın ortak bildirisinde, terörizm, ayrılıkçılık ve aşırıcılığın her tür ve tezahürüne karşı mücadelede iş birliği ve dayanışmanın güçlendirilmesi vurgulandı.
Bildiride, sınıraşan organize suç, siber suçlar, düzensiz göç, narkotik, uyuşturucu, silah ve insan kaçakçılığının önlenmesi ve bastırılmasına yönelik ortak önlemlerin alınması, suçluların iadesi taleplerinin hızlıca işleme konulmasının sağlanması kararlaştırıldı.
Mevcut projelerin tamamlanması yoluyla savunma sanayi alanında iş birliğinin daha da geliştirilmesine ve yeni ortak projelerin planlanmasına yönelik bağlılıkların teyit edildiği bildiride, "Ukrayna'nın NATO üyelik perspektifine, özellikle Üyelik Eylem Planı'nı yakın zamanda alma niyetine ve Ukrayna Silahlı Kuvvetleri'nin Müttefikler ile birlikte çalışabilirliğine katkıda bulunulmasına destek beyan edilmesi, NATO dahil olmak üzere, ikili ve çok taraflı mekanizmalar aracılığıyla Karadeniz Bölgesi'nde güvenlik ve istikrarın desteklenmesine matuf iş birliğinin artırılması kararlaştırıldı." ifadeleri kullanıldı.
Karşılıklı anlayış ve yapıcı bir tutum çerçevesinde Serbest Ticaret Anlaşması müzakerelerinin sonuçlandırılmasının çabuklaştırılması kararlaştırılan bildiride, şunlar kaydedildi:
"Her iki tarafın yatırımcı ve firmalarının sorunlarının giderilmesi için gerekli adımların atılması ve yeni yatırımların teşvik edilmesi, giriş prosedürlerinin kolaylaştırılması, taraf devletlerin vatandaşları için seyahat fırsatlarının olanaklı kılınması ve karşılıklı turizmin teşvik edilmesi için sınır kontrol uygulamalarının daha da iyileştirilmesi kararlaştırıldı. Ukrayna'da Türk Maarif Vakfı'nın eğitim faaliyetlerinin desteklenmesi, Kovid-19 salgınının kontrolü ve sosyal ve ekonomik faaliyetlere yönelik etkilerinin idaresine yönelik çabalarda iş birliği ve eşgüdüme bağlılığın teyit edilmesi kararlaştırıldı."
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, Huber Köşkünde baş başa ve heyetler arası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Haber: Andaç Hongur, Hatice Şenses Kurukız, Berk Özkan, Elif Küçük, Muhammet Tarhan / AA
Fotoğraf: Murat Çetinmühürdar / AA
İSTANBUL (AA) - Türk Kızılay Genel Başkanı Kerem Kınık, bu yıl 8 milyon ihtiyaç sahibine yardım ulaştırmayı hedeflediklerini, ramazan boyunca 60 bin gönüllünün sahada çalışacağını bildirdi.
Kınık, Türk Kızılay Sütlüce Yerleşkesinde düzenlenen basın toplantısında ramazan ayında yapılacak yardımlara ilişkin bilgi verdi.
Ramazanın insani yardım kuruluşları açısından bir seferberlik ayı olduğunu belirten Kınık, büyük bir iyilik ordusu olarak iyilik ve dayanışma seferberliğine çıktıklarını söyledi.
Kınık, bu yıl ramazanın geçen yılki gibi, özellikle Kovid-19 salgınının tüm dünyayı esir aldığı, ekonomik anlamda da çok ciddi hasarlar bıraktığı ve etkisinin hala devam ettiği bir atmosferde idrak edileceğini anlatarak, özellikle yoksulluğun, ihtiyacın görece daha fazla arttığı bu dönemde dayanışmanın, kardeşliğin ve yardımlaşmanın önemine bir kez daha vurgu yaptıklarını ifade etti.
Kızılay olarak 153 yıldır millete hizmet, devlete destek vermek için kesintisiz yardımları, hem ülkede hem de dünya coğrafyasında ihtiyaç sahiplerine ulaştırdıklarını dile getiren Kınık, şunları kaydetti:
"Bu sene de aynı değerlerle heyecanla ümitle yola çıkıyoruz, milletimizin güvenine, hamiyetperverliğine, yardımlaşma ve dayanışma duygusuna güvenerek yola çıkıyoruz. Ümit ediyoruz ki amaçlarımızı, koyduğumuz çıtaların üzerinde gerçekleştirme imkanımız olur. Ümit ediyoruz ki daha fazla gönüle dokunuruz, daha fazla yarayı sararız, daha fazla mahzun mekanı, gönlü, haneyi şenlendiririz."
Bu yıl da ramazan kampanyasını "Hilal Olsun Türkiye" sloganıyla sürdüreceklerini vurgulayan Kınık, şöyle devam etti:
"Özet olarak 2021 yılında 8 milyon ihtiyaç sahibine ulaşmayı hedefliyoruz. Bunun için yaklaşık 225 milyon liralık bir bütçe halihazırda bir kısmını ayırdık, bir kısmını da ramazan süresi içerisinde toplayarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırmayı hedefliyoruz. Ramazan ayı boyunca uyumayacak, çalışacak 60 bin gönüllümüz sahada olacak. Üzerinde güneş batmayan iyilik hareketi olan Hilal-i Ahmer dünyanın en doğusundan en batısına kadar delegasyonlarıyla beraber, yurdumuzun 81 vilayetinde, 1000'e yakın ilçe ve beldesinde 60 bin gönüllüsüyle Allah'ın izniyle ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarını gidermeye, onların hatırlarını sormaya, onlarla acıları, sıkıntıları, mutlulukları paylaşmaya çalışacak."
- 40 bin aileye 250 TL'lik mobil alışveriş koduyla destek
Kerem Kınık, ramazanda 26 sabit, 44 seyyar aşevinde 2 milyon 256 bin kişiye sıcak iftar menüsü çıkarmayı planladıklarını dile getirerek, kurban paylarının da dağıtılmasına devam ettiklerini, ramazan ayında da ellerinde kalan 570 bin adet yaklaşık 800'er gramlık kavurma konservelerini 2 milyon 280 bin insana ulaştıracaklarını anlattı.
Yardımları artık ağırlıklı olarak nakit alışveriş çeki ya da cep telefonlarına gönderilen mobil alışveriş kodlarıyla yaptıklarını ifade eden Kınık, kişilerin ihtiyaçlarını kendilerinin planlaması açısından bu yöntemin daha uygun bir araç olduğunu, geleneksel ayni yardımların, ramazan ve gıda kolilerinin yine ihtiyaç sahipleriyle buluşacağını aktardı.
Kınık, nakdi yardımlara ilişkin de şu bilgileri verdi:
"Yaklaşık 206 bin aileye ramazanda 500'er liralık nakit yardım yapacağız. 103 milyon lira nakit yardım bu ailelerimize hızlı bir şekilde ulaştırılacak. Burada özellikle altını çizmek istediğimiz bazı illerimiz var ki bu illerimiz geçtiğimiz yıllarda afeti yaşadı. İzmir başta olmak üzere, Elazığ, Malatya, Adıyaman, Diyarbakır, Tunceli ve Giresun'a 23 milyon liralık, afetten etkilenen vatandaşlarımıza ramazan ayında nakit yardım ulaştıracağız. Şubelerimiz aracılığıyla ihtiyaç sahibi ailelere bu yardımları ulaştırmış olacağız. Bunların bir kısmını doğrudan TC kimlik numaralarıyla banka hesaplarına, bir kısmını da cep telefonlarına alışveriş çeki olarak gönderiyoruz."
Mobil alışveriş kodu sayesinde de indirim marketlerinden vatandaşların kendilerine gönderilecek kodlarla alışveriş yapabileceklerini dile getiren Kınık, ramazan ayı boyunca 40 bin aileye 250 TL'lik mobil alışveriş kodu ile toplamda 10 milyon TL değerinde destek verileceğini ifade etti.
Geleneksel yardım yöntemlerinden biri olan Kızılay gıda kolilerinin bu yıl da binlerce ailenin ramazan sofrasına ulaşacağını belirten Kınık, temel gıda maddelerinin bulunduğu paketin 120 TL değerinde olduğunu, toplam 175 bin adet gıda kolisinin 700 bin kişiye ulaştırılacağını anlattı. Kınık, ayrıca 300 bin kişilik giyim yardımının yanı sıra, Türkiye genelinde yaklaşık 400 bin çocuk için de çocuk ramazan kolisinin hazırlandığını söyledi.
- "1 milyon haneden Kızılay olarak fitre ve fidye bekliyoruz"
Kerem Kınık, gerek Kovid-19 salgını gerek savaşlar ve afetlerin de dünyadaki sıkıntıları arttırdığına dikkati çekerek, "Kızılay'ımız hem Kovid-19 süresince hem de sair nedenlerle etkilenmiş olan özellikle de çatışmaların, savaşların batağına batmış olan ve yardıma muhtaç olan aç ve açıktaki mazlumlara da el uzatıyor. Dolayısıyla yurt dışında 18 farklı ülkede bulunan Kızılay delegasyonumuz aracılığıyla 102 bin gıda kolisini inşallah dağıtacağız." şeklinde konuştu.
Yurt dışında Afganistan, Azerbaycan, Bangladeş, Bosna Hersek, Bulgaristan, Endonezya, Filistin, Güney Sudan, Irak, KKTC, Kosova, Makedonya, Pakistan, Senegal, Somali, Sudan, Suriye ve Yemen olmak üzere 18 delegasyonda toplam 963 bin insana ramazan süresince yardımları ulaştırmaya devam edeceklerini aktaran Kınık, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yurt dışında da insanlara bayramlık temin edip o insanların bayramı huzur ve onurla geçirmesini sağlamayı hedeflediğimiz için 110 bin kişiye de bayramlık giysi desteği sağlayacağız. Kızılay'ımız bir köprüdür, bir güven köprüsüdür, bir merhamet, yardımlaşma ve dayanışma köprüsüdür. Milletimizin gücüyle inşa edilmiştir. 153 yıldır kesintisiz akış sağlanmaktadır. Bu seyrüseferinde milletimizin destekleri Kızılay gönüllüleri, çalışanlar, Kızılay'ın şubeleri aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine sessiz ve sedasız ama güçlü şekilde buluşmaktadır. Bu sene yine fitrelerinize, oruç tutamayan ama tutamadığı gün kadar fidye verecek olan vatandaşlarımıza çağrı yapıyoruz, 1 milyon haneden Kızılay olarak fitre ve fidye bekliyoruz."
Türk Kızılay Genel Başkanı Kınık, vatandaşların cep telefonları aracılığıyla fitre ya da fidye yazarak "1877'ye" gönderecekleri bir mesajla 28 liralık fitre ya da fidye bedelini ödemiş olacaklarını dile getirerek, "2868"e atılacak mesajla da 10 TL'lik bağış yapılabildiğini söyledi.
Ayrıca Kınık, "www.kizilay.org.tr"den kredi kartıyla online, bankalarda bulunan Türk Kızılay bağış hesaplarından, tüm PTT İşlem Merkezlerinin 2868 no'lu Türk Kızılay Posta Çeki hesabından, 168 Türk Kızılay ücretsiz danışma ve bağış hattından, mobil uygulamadan ve ülke genelindeki tüm Kızılay şubelerinden bağışlarla zekatların ulaştırılabileceğini sözlerine ekledi.
ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı (SSB) İsmail Demir, Ankara Sincan’daki 1. Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) savunma sanayisinde faaliyet gösteren firmalarda incelemelerde bulundu.
Başkanlıktan yapılan açıklamaya göre, Demir, savunma sanayisindeki yerli ve milli kabiliyetleri yerinde incelediği firma ziyaretlerine devam ediyor. Demir, Ankara 1. OSB'de Akdaş Döküm, Assan İş Makinaları, MCM Savunma ve Anova Savunma firmalarının yerli ve milli üretimlerini yerinde inceledi, faaliyetler hakkında bilgi aldı.
İsmail Demir, incelemelere ilişkin yaptığı açıklamada, bu ziyaretlerin savunma sanayisi konusunda hem farkındalığın artırılması hem de kabiliyetlerin yerinde tespiti ve ekosistemin genişletilmesi açısından faydalı olduğunu belirtti.
Buradaki üretimlerin savunma sanayisinin altyapısı açısından çok önemli bir rol oynadığını vurgulayan Demir, "Yapılan işler sadece yurt içi değil, yurt dışına ihraç imkanı olan ürünler. Bu kabiliyetler sadece savunma sanayisi değil, diğer sektörlere de yetecek kabiliyetler. Bu da çoklu üretim ve geniş tabanlı bir yapının gereği. Bu açıdan sanayicilerimizi tebrik ediyorum, bu gayreti göstermek ve ülkemize katma değer oluşturmak önemli bir faaliyet." ifadelerini kullandı.
Ziyaret edilen firmalar, güvenlik güçlerinin operasyonlarında kullandığı mühimmat ve güdüm kitlerinin yanı sıra savunma sanayisi sistemlerinin çelik dökümleri ile bu sistemlerde kullanılan paslanmaz çelik ve alaşımlı çelik ihtiyaçlarına dair faaliyet gösteriyor. Firmalar ayrıca güç aktarma sistemleri, yakıt sistemleri, iklimlendirme gibi alt sistemlerin özgün tasarım ve üretimlerini gerçekleştiriyor.
Ziyaret kapsamında, savunma sanayisi platformlarında kullanılan çevresel iklimlendirme sistemleri ve yakıt sistemlerine ait ısı eşanjörleri, fanlar, hava çevrim makinesi, yakıt ve yağ pompaları gibi bileşenler ve bu bileşenlerden oluşan alt sistemlerin test faaliyetleri de yerinde görüldü.