Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
Hür Demokrat Parti (FDP) Meclis Grup Başkanı Christian Dürr, Alman Wirtschaftswoche dergisine verdiği röportajda, Alman ekonomisindeki nitelikli çalışan eksikliğini gidermek için federal hükümetin göçmenlik politikasını hızla gözden geçirmek istediğini söyledi.
Dürr, “Nitelikli işçi sıkıntısı o kadar ciddi hale geldi ki ekonomimizi önemli ölçüde yavaşlatıyor.” dedi.
Almanya’nın yaşlanan “iş gücü sorununu” ancak modern bir göç politikasıyla kontrol altına alabileceğine işaret eden Dürr, "Yurt dışından 400 bin nitelikli işçi sayısına mümkün olan en kısa sürede ulaşmamız gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Almanya'da Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti (FDP) arasında koalisyon hükümeti, Avrupa Birliği dışındaki ülkelerden Almanya’da çalışmak isteyen nitelikli çalışanlar için bir puan sistemi ve ülkeyi daha çekici kılmak için ulusal asgari ücretin saatini 12 avroya yükseltmek konusunda anlaşmıştı.
Nüfus yaşlanıyor, ekonomik büyüme olumsuz etkileniyor
Almanya Federal İstatistik Ofisi (Destatis) verilerine göre, 83,2 milyon nüfusuyla AB'nin en kalabalık üyesi olan Almanya'nın nüfusu uzun yıllardır “düşük doğum oranları ve dengesiz göçün” ardından giderek yaşlanıyor.
Almanya'da yaşlı nüfusun artması, çalışan genç nüfusun karşılaması gereken emeklilik sistemi ile sağlık sistemi için yükün artması anlamına gelirken, yaşlanan nüfus nedeniyle Alman ekonomisi her yıl yüz binlerce nitelikli göçmene ihtiyaç duyuyor.
Destatis projeksiyonunda, ülkede emeklilerin sayısının 2035 yılına kadar yüzde 22 artarak 20 milyona yükseleceği öngörülüyor. Almanya, nüfusun yaşlanmasıyla küçülen bir iş gücü ile karşı karşıya kalırken, Merkel hükümeti Alman iş dünyasından kamu emeklilik sisteminde reform yapmak ve göç yasasını daha esnek hale getirmek için daha fazla adım atma çağrılarını büyük ölçüde görmezden geldiği aktarılıyor.
Azalan iş gücü aynı zamanda Almanya'nın kamu emeklilik sistemini de zorluyor. Ülkede emekli olma yaşı 2031 yılına kadar kademeli olarak 65'ten 67'ye yükseltilirken, yaş sınırının 2042’ye kadar 68’e çıkarılması da tartışılıyor.
Emeklilik sistemin de daha az sayıda çalışan, daha uzun bir yaşam süren ve giderek artan bir emeklilerin maaşlarını finanse etmek zorunda kalıyor.
Yaşlanan nüfusun ekonomik büyümeye etkisi konusunda Almanya düşünce kuruluşlarından uyarılar gelmeye devam ediyor. Almanya’nın önde gelen ekonomi enstitülerinden Kiel Dünya Ekonomisi Enstitüsü (IfW), 24 Eylül’deki değerlendirmesinde Avrupa’nın en büyük ekonomisine sahip Almanya’da demografik değişimin ekonomik büyümeyi yavaşlattığına dikkati çekti.
Enstitü tarafından yapılan analizde, “Almanya yaşlanıyor, iş gücü piyasasını etkiliyor ve ekonomik güce mal oluyor” değerlendirmesi yer alırken, yaşlanan nüfusun büyüme hızını 2026’da yüzde 0,9'un altına düşüreceği öngörülüyor. Analizde, “Bu, potansiyel büyümenin uzun vadeli ortalaması olan yüzde 1,4’ün 0,5 puan altında olacağı ve ülkenin büyüme potansiyelin üçte birinden fazlasını kaybedeceği anlamına geliyor.” ifadeleri yer alıyor.
Ülkede istihdamın 2023’de 46 milyonun biraz altında zirve yapmasının beklendiğine yer verilen analizde, 2023’ten sonra emekli olacak insanların işe yeni başlayanlardan daha fazla olması bekleniyor. Daha fazla göç ve iş gücü piyasasına daha yüksek katılım oranının demografik değişimin etkisini azalttığı fakat durduramadığı vurgulanan analizde, "2026'dan itibaren Almanya, her yıl tahmini olarak 130 bin çalışma çağındaki kişiyi kaybedecek." değerlendirmesi dikkati çekiyor.
Uzmanlar, yurt dışından daha fazla göç, ebeveynlerin iş piyasasına katılımını artırmak için daha iyi çocuk bakım hizmetleri ve yaşlıları mümkün olduğunca uzun süre çalışır durumda tutmak için daha esnek çalışma süresi modelleri ile bu sorunun hafifletilebileceğini belirtiyor.
Almanya'nın önemli ekonomi ve düşünce kuruluşlarından Ekonomi Araştırma Enstitüsü de iş gücü piyasasına giren gençlerden daha fazla yaşlı işçi emekli olduğundan, 2022'de iş gücünün 300 bin fazla kişi daralacağını tahmin ediyor.
Almanya'da toplam istihdam, 2021’de ise yeni tip koronavirüs (Kovid-19) krizi nedeniyle 2020’ye göre sadece 7 bin artarak 44,9 milyon kişiye yükselmişti.
Cosmo Türkçe Sorumlu Editörü Tuncay Özdamar, WDR'in iki yıl önce bir dijitalleşme süreci başlattığını ve tüm ana dil yayınlarının podcast formatında yayınlanması kararı alındığını belirterek, Köln Radyosu'nun da bu karar çerçevesinde Cosmo Türkçe'ye dönüştürüldüğünü belirtti.
Özdamar, yeni podcast yayınlarının Köln Radyosu konularından çok farklı olmayacağını ifade ederek, şunları söyledi:
"Avrupa'da yada Türkiye'de yaşayan ve Türkçe konuşan insanları doğrudan ilgilendiren konuları doğrudan ve derinlemesine ele alacağız. Köln Radyosu'nda her gün 3-4 konumuz olurdu ama artık şimdi tek bir konumuz olacak. Bu konuyu biz derinlemesine ve farklı perspektiflerden, farklı boyutlarıyla ele alacağız. Yeni Alman hükümetinin göçmen politikası, 20 yaşına giren 'avro', Almanya'daki konut problemi, yeni hükümetin iklim politikası, yabancılar konusundaki ayrımcılık, yabancı düşmanlığı gibi konuların arka planlarını vererek, bu tür konuları ele alacağız."
Podcast dinlenebilen tüm ortamlarda "Cosmo Türkçe" ismiyle yer alacaklarını dile getiren Özdamar, "Köln Radyosu deyince buradaki insanların tüyleri ürperiyor çünkü burada artık kimliğimizin bir parçası. 1964 yılından beri Almanya'daki göç sürecine eşlik etti, insanlara ışık tuttu, insanlara yoldaş oldu, yerine göre vatan oldu, Türkiye oldu, sıla hasretini giderdi. Türkçe Cosmo'ya geçişle birlikte bir gözümüz ağlıyor, bir gözümüz gülüyor. Verilen kararlara uymak ve dijital çağa ayak uydurmak zorundayız. Cosmo Türkçe ile daha geniş ve daha genç kitlelere ulaşmak istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Özdamar, internetin yanı sıra Köln Radyosu dinleyicilerinin alışık olduğu radyo frekansından da her gün yerel saatle 20.00'da Türkçe Cosmo podcast'lerin yayınlanacağını söyledi.
Piyasalara ilişkin araştırmalar yapan ve merkezi Frankfurt'ta bulunan Sentix, ocak ayına ilişkin Avro Bölgesi Genel Yatırımcı Güven Endeksi verilerini açıkladı.
Buna göre, geçen ay 13,5 puan olan Avro Bölgesi Genel Yatırımcı Güven Endeksi, ocakta 1,4 puanlık artışla 14,9 puana yükseldi. Endekse ilişkin beklenti, 12 puana gerilemesi yönündeydi.
Yatırımcıların gelecek 6 aya ilişkin beklentilerini ölçen Beklentiler Endeksi de 13,8 puandan 13,5 puana indi.
Mevcut Durum Endeksi ise 13,3 puandan 16,3 puana çıkarak Ekim 2021'den bu yana olan düşüşüne son verdi.
Sentix Genel Müdürü Patrick Hussy, konuya ilişkin değerlendirmesinde, yeni yılda Omicron ve bununla artan Kovid-19 vaka sayılarına rağmen yatırımcıların, ekonomik toparlanmadaki ivmenin önümüzdeki dönemde durmasını beklemediğini belirterek, "Aksine, yatırımcıların beklentileri istikrar kazanıyor ve mevcut ekonomik durumun değerlendirilmesi dünya genelinde daha da iyileşiyor." ifadesini kullandı.
Hussy, 2021'deki tedarik dar boğazları ve kalıcı yüksek enflasyon oranlarının devam ettiğini, bunun da şirketlere zor anlar yaşattığını ve ekonomide belirli bir fren etkisi oluşturduğunu aktardı.
Yatırımcı güveni anketi, 6-8 Ocak'ta 1.163 yatırımcının katılımıyla gerçekleştirildi.
Öte yandan, Avro Bölgesi'nin en büyük ekonomisi olan Almanya için Sentix Yatırımcı Güven Endeksi, ocakta 2,6 puanlık artışla 17 puana yükseldi. Endeksin 5 aydır art arda düşüş göstermesinin ardından yükselişe geçmesi dikkati çekti. Almanya'da Mevcut Durum Endeksi ise 13,8'den puandan 19 puana çıktı.
Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, "Balistik füze testi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin ilgili kararlarının ciddi ihlalidir ve dolayısıyla uluslararası ve bölgesel güvenlik ve istikrarı tehlikeye atmaktadır." ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, Kuzey Kore'ye uluslararası hukukun gerektirdiği yükümlülüklerine bağlı kalma çağrısında bulunuldu.
Kuzey Kore'nin, ABD ve Güney Kore'nin görüşme tekliflerini kabul etmesi istenen açıklamada, Kuzey Kore'nin ayrıca nükleer ve füze programının feshedilmesi konusunda ciddi müzakerelere girmesi talebinde bulunuldu.
Ayrıca açıklamada, Kuzey Kore'nin, kitle imha silahlarını ve balistik füze geliştirme programlarını tamamen geri döndürülemez şekilde sonlandırmakla yükümlü olduğu hatırlatıldı.
Kuzey Kore'nin dün "yeni tip hipersonik füze" denemesi yaptığı bildirilmişti.