Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
BERLİN (AA) - Almanya'nın ihracatı şubatta Rusya ile ticaretindeki düşüşe karşın 124,7 milyar avro ile rekor kırarken, Türkiye'den ithalatı yüzde 36,6 artarak yaklaşık 1,9 milyar avroya ulaştı.
Almanya Federal İstatistik Ofisinin (Destatis) yayınladığı geçici verilere göre, ülkede mevsimsellik ve takvim etkilerinden arındırılmış ihracat şubatta 124,7 milyar avro, ithalat ise 113,1 milyar avro oldu. Ülkenin dış ticaret fazlası ise 11,5 milyar avro seviyesinde gerçekleşti.
İhracatın şubatta 124,7 milyar avro ile tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşması dikkati çekti.
Ülkenin, şubatta bir önceki yılın aynı ayına göre, mevsimsellikten ve takvim etkilerinden arındırılmış ihracatı yüzde 14,3, ithalatı ise yüzde 24,6 arttı.
Destatis, ihracattaki büyümenin Avrupa Birliği (AB) ülkeleriyle ivme kazandığını vurguladı.
Almanya'nın şubatta yaptığı ihracatın 67,8 milyar avrosu Avrupa Birliği (AB) ülkelerine olurken, ithalatın da 57,7 milyar avroluk kısmı AB’den gerçekleştirildi. Ocak ayına göre AB ülkelerine yapılan ihracatta yüzde 10,4 ve ithalatta yüzde 5,2 artış oldu.
AB dışında kalan ülkelere 56,9 milyar avroluk ihracat, 55,5 milyar avroluk ithalat gerçekleştirildi. Ülkenin bu kategorideki ihracatı ocak ayına kıyasla yüzde 2,1, ithalatı yüzde 3,8 arttı.
Özellikle ABD'den "Alman Malı" ürünlere olan talep şubatta yükseldi. Dünyanın en büyük ekonomisine yapılan ihracat yüzde 2,7 artarak 11,2 milyar avroya ulaştı.
Dünyanın ikinci büyük ekonomisi Çin’e yapılan ihracat yüzde 6,4 artarak 9,5 milyar avroya yükselirken, Rusya’ya yapılan ihracat ise yüzde 6,3 düşerek 2,4 milyar avro olarak gerçekleşti.
Şubatta en çok ithalat Çin’den yapıldı. Çin’den bir önceki aya göre yüzde 4,8 artışla 13,8 milyar avro değerinde mal ithal edildi.
Almanya’nın Türkiye’ye ihracatı şubatta yüzde 10,8 artarak 1 milyar 891 milyon avro oldu. Aynı dönemde Almanya’nın Türkiye’den ithalatı yüzde 36,6 artarak 1 milyar 879 milyon avro oldu.
- Alman iş dünyası Rusya'nın Ukrayna'daki savaşı nedeniyle zor günlere hazırlanıyor.
Öte yandan, Alman Toptancılık ve Dış Ticaret Derneği Başkanı (BGA) Dirk Jandura, Ukrayna savaşının Alman dış ticareti üzerinde "büyük bir yük" olduğunu belirterek, "Savaşın orta ve uzun vadeli etkileri, şu ana kadar pek öngörülebilir değil.” ifadesini kullandı.
Alman ekonomisi için en büyük zorluklardan biri Rus gazına ve petrolüne bağımlılık olurken, Jandura, "Henüz tedarik darboğazımız yok, ancak durum tahmin edilemez durumda.” değerlendirmesinde bulundu.
Alman Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği (DIHK) Dış Ticaret Direktörü Volker Treier, Ukrayna'daki savaşın ekonomik sonuçları ve Çin'deki yeni tip koronavirüs salgını ile üretim ve lojistik aksamaların yeniden artmasının küresel ticareti sıkıntıya soktuğunu belirterek, bu gelişmelerin teslimat sorunlarına ve muazzam fiyat artışlarına sebep olduğunu vurguladı.
Ekonomi Araştırma Enstitüsü (Ifo) Başkanı Clemens Fuest da, “Önümüzdeki altı ayı değerlendirirken, özelliklede Rusya ile ekonomik bağları olan şirketler önemli ölçüde daha karamsardı. İhracattaki büyüme belirgin şekilde yavaşlayacak.” ifadesini kullandı.
Türkiye’nin Berlin Başkonsolosu Rıfkı Olgun Yücekök (soldan 5.), Berlin’de düzenlenen Uluslararası Almanya Şampiyonası’na (IDM) katılan Para Milli Yüzme Milli Takımını ziyaret etti. Yücekök, şampiyonanın devam ettiği Europa Sport Park’ta Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu (TBESF) Asbaşkanı Aydın Yıldırım (sol 2), Milli Takım Antrenörü Duran Arslan (solda) ve milli sporcularla sohbet etti. Almanya Engelli Sporcular ve Rehabiliatasyon Birliği Başkanı eski Yeşiller Milletvekili Özcan Mutlu (sol 3) Yücekök’e eşlik etti.
KÖLN (AA) - Almanya'da Müslümanların yoğun yaşadığı Köln kentinde, ramazan ayının ilk teravih namazı kılındı.
Köln'de genel merkezi bulunan Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) bünyesindeki Köln Merkez Camisi'nde ilk teravih namazı öncesinde Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB) Başkanlık Müşaviri Nurettin Muhtar Acar vaaz verdi.
Acar vaazında, ibadet ve tefekkür ayı olan ramazanın anlam ve önemi, güzelliği, fazileti ve bereketini anlattı.
Yatsı ve teravih namazını kılan Müslümanlar, ramazan ayının İslam alemine ve dünyaya barış getirmesi için dua etti.
- DİTİB Genel Başkanı Türkmen'in ramazan mesajı
DİTİB Genel Başkanı Kazım Türkmen, yayımladığı ramazan mesajında, dünyanın, oruç ayının huzur ve barış iklimine ihtiyacı olduğunu söyledi.
Türkmen mesajında, "Kur'an-ı Kerim muttakiler için bir hidayet kaynağıdır. O bir taraftan dünya hayatında ihtiyaç duyulan esasları, huzurlu ve mutlu bir hayat yaşamanın yollarını açıklarken diğer taraftan da bu geçici hayatın mutlak gaye olmadığını ifade edip ebedi hayatın önemine dikkati çeker ve onun kazanılmasının yollarını öğretir." ifadesine yer verdi.
Kazım Türkmen şunları kaydetti:
"Ramazan, en başta Kur'an'la bütünleşme ayı olmalıdır. Kur'an sadece elimizde ve dilimizde değil, yüreğimizde, aklımızda, hepsinden öte hayatımızda olmalıdır. Kur'an'ın hayatımızda olması için düşüncelerimizi, aklımızı ve kişiliğimizi Kur'an'a göre inşa etmeli, ruhumuzun en güzel gıdası olan Kur'an-ı Kerim'i yeni nazil oluyormuş gibi okumalı, anlamı üzerinde tefekkür etmeliyiz. Ayrıca ramazan ayına mahsus olan teravih namazlarına ailelerimizle katılmalı, namazlarımızı cemaatle kılmaya özen göstermeliyiz. İftar sofralarımızı misafir ve ihtiyaç sahipleriyle süslemeye gayret etmeli, ramazan ayının güzelliklerini içinde yaşadığımız toplumdaki çeşitli inanç ve kültürlerle paylaşma yoluna gitmeliyiz.
Geliniz, gönül dünyamızı hayırlı amellerle zenginleştirelim. En önemlisi de ramazan-ı şerif ayında, okuyarak ve dinleyerek feyz aldığımız mukaddes kitabımızla bağımızı kuvvetlendirelim. Yüce Rabb'imiz cümlemizi, çoluk çocuğumuzu Kur'an'dan ayırmasın, onun nuru ile aydınlanıp gösterdiği yoldan gitmeyi cümlemize nasip eylesin. Özellikle iftar ve sahur vakitlerinde, dünyamızın savaş mağduru, mazlum ve masum milletleri ve tüm İslam dünyası için dualar edelim. Yüce Rabb'im, ramazanı bizlerden memnun ve razı ve hakkımızda hayırlı eylesin."
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz (sağda), Adana'da çeşitli ziyaretler gerçekleştirdi. Yavuz, Adana Valiliği'ni ziyaret ederek, Vali Süleyman Elban ile görüştü.
ATİB Genel Başkanı Durmuş Yıldırım, mübarek Ramazan ayı münasebetiyle yayımladığı mesajında, bütün İslâm Âleminin Ramazan ayını tebrik ederek şöyle dedi:
Muhterem Müslümanlar, Değerli Kardeşlerim,
İslam dünyası ve müslümanlar üzerinde bir çok tesiri ve önemi olan, ibadetlerin, sosyal yardımlaşma ve dayanışmanın, nefislerin terbiye edildiği, fakir ve yoksulların gözetildiği, sevap ve mükâfatın, af ve mağfiretin zirveye ulaştığı, on bir ayın sultanı mübarek Ramazan’a tekrar kavuşmanın sevinci ve heyecanı içindeyiz.
Hamdolsun, bu sene Ramazan ayını ve oruç ibadetini camilerimizde ihya ve idrak edeceğiz. Birlikte iftar ve teravih namazları kılacağız. Her ne kadar Koronavirüs şartları gevşetilse de aşı ve maske gibi bazı kurallara yine de uymalıyız.
Gerek insanlar arası, gerekse dost ve akraba çevresiyle olan dayanışma ve yakınlaşma bu ayın ruhuna ve manasına uygun olarak yerine getirilmelidir. Maalesef dünya genelinde savaşlar ve çatışmaların ardı arkası kesilmiyor. İnsanların barışa ve huzura muhtaç olduğu bir zamanda, bütün medeniyetlerin tarih boyunca merkezi olmuş Ortadoğu’da savaşın neticesi olarak zulüm, kan ve gözyaşı devam ederken şimdi de kuzeydoğu Avrupa’nın merkezinde dramatik bir (Ukrayna-Rusya) savaşı yaşanıyor. Milyonlarca insan evlerini ve yurtlarını terk ederek mülteci durumuna düşüyor ve en çok da bundan kadınlar, yaşlılar ve çocuklar etkileniyor.
Orucun en önemli hikmetlerinden biri de açlık ve ızdırap içinde olanların acılarını hissetmek, onların sıkıntılarını paylaşarak dayanışma içerisinde olmaktır. Bu bakımdan biz, bu seneki Ramazan mottomuzu “Oruç, inanmışlığın farkındalığı ve insanlık dayanışmasıdır” diye belirledik.
Unutmamak gerekir ki, Ramazan ayı zekat, sadaka, fitre ve cömertlik ayıdır. Bu sebeple bu mübarek ay, mutlaka Yüce Rabbimizin emri olan fitre, zekat, sadaka, yardım ve bağışlarımızla fakir, fukara, yoksul, mülteci ve ihtiyaç sahiplerine yapılacak yardımlarla da ayrı bir önem kazanacaktır.
Diğer taraftan Avrupa’daki Müslümanlar olarak, farklı dinlere mensup insanlarla iftar sofralarında biraraya gelerek diyalog köprülerinin kurulması ve birlikte yaşamaya katkı sağlaması açısından, bu mübarek ayın bizler için ayrı bir önemi vardır.
Şu halde, mübarek Ramazan-ı Şerif ayına girdiğimiz bu günlerde manevi hazırlıklarımızı daha da artıralım. Dua, tövbe, istiğfar, Kur’an tilaveti, zikir, Salavat-ı Şerifeler, hayır ve güzel faaliyetleri gibi, Allah ve Rasulü‘nün emir ve tavsiyeleri doğrultusunda daha fazla meşgul olalım. Bütün haram ve günahlardan, malayani şeylerden uzak duralım. Allah’ın sevdiği ve razı olduğu bir kul olmaya gayret edelim.
Bu duygu ve düşüncelerle idrak ettiğimiz Ramazan ayının, İslam dünyasına ve bütün insanlığa barış ve huzur getirmesini Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyor, siz değerli kardeşlerimin ve bütün Müslümanların Ramazan ayını tebrik ediyorum.
Durmuş Yıldırım
ATİB Genel Başkan