Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

BERLİN (AA) - Almanya'da yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) daha bulaşıcı olan Delta varyantının yeni vakalardaki oranının yüzde 84’e çıktığı bildirildi.

Robert Koch Enstitüsü (RKI) tarafından yayınlanan raporda Almanya’da son dönemde Kovid-19 enfeksiyonlarının büyük bölümünün endişe verici varyantlardan kaynaklandığı belirtildi.

Raporda 5-11 Temmuz'da incelenen yeni Kovid-19 vakalarının yüzde 84’ünde Delta varyantı, yüzde 12'sinde de Alfa varyantının tespit edildiği bilgisi paylaşıldı.

Delta varyantının ülkede hızla yayıldığına işaret edilen raporda, mayıs ortasında yüzde 2,6 olarak tespit edilen yeni vakalardaki Delta varyantının oranı haziran sonunda yüzde 59'a yükselmişti.

-Almanya’da Kovid-19 vaka sayıları artıyor

Öte yandan Almanya’da Kovid-19 tespit edilen kişi sayısı son 24 saatte 2 bin 89 arttı. Böylelikle toplam vaka sayısı 3 milyon 752 bin 592’ye çıktı.

Son 24 saatte 34 kişinin yaşamını yitirmesiyle toplam can kaybı 91 bin 492’ye yükseldi.

Haftalık 100 bin kişide görülen yeni vaka sayısı 13,2 olarak tespit edildi. Salgının üçüncü dalgasından sonra 6 Temmuz’da 4,9’e gerileyen bu sayı, 9 Temmuz’da 5,5'e, 16 Temmuz’da 8,6’ya, dün de 12,2'ye yükselmişti.

Für eine kindgerechte Ausstattung: BW-Bank spendet für das Zukunftsprojekt Kinderklinikum Nürnberg
 
Kinder sind keine kleinen Erwachsenen. Im Fall der Fälle benötigen sie eine pass- genaue medizinische und pflegerische Versorgung. Im Klinikum Nürnberg arbei- ten Spezialisten aus vier Fachkliniken zusammen, um eine optimale Versorgung von der Geburt bis zur Volljährigkeit zu gewährleisten. Damit die interdiszipli- näre Kooperation in Zukunft noch besser funktioniert, ist ein neues Kinderklini- kum mit Geburtshilfe geplant. Für eine kindgerechte Ausstattung sind Spenden nötig. Projekt-Schirmherrin Karin Baumüller-Söder nahm jetzt eine Spende der Baden-Württembergischen Bank (BW) in Höhe von 1.000 Euro entgegen.
 
„Ich freue mich sehr über die Spende“, so Karin Baumüller-Söder bei der symboli-schen Scheckübergabe im Klinikum Nürnberg Süd. „Das Zukunftsprojekt Kinderkli-nikum Nürnberg liegt mir am Herzen. Kinder sind ganz besondere Patienten und sollen sich hier auch in Zeiten von Krankheit wohl fühlen können.“ Jürgen Brand, Key-Account-Manager der Nürnberger BW-Filiale, freute sich, einen Teil zu dem Projekt beitragen zu können. „Bei der BW-Bank wird die Förderung sozialer Anlie- gen großgeschrieben. Vor allem, wenn wir bei Projekten helfen können, die Kin- dern zugutekommen, sind wir gerne mit dabei.“ Für 2022 ist geplant, dass die BW- Bank das Projekt mit einem pfiffigen Spendenautomaten unterstützt. Ähnlich ei- nem Bankautomaten wird er im Rahmen einer Kampagne im Klinikum Nürnberg Süd stehen und spontane Online-Spenden für den Neubau ermöglichen.
 
Eine Investition in die Zukunft
 
„Ihre Unterstützung freut uns sehr“, sagte Prof. Dr. Achim Jockwig, Vorstandsvor- sitzender des Klinikums Nürnberg. „Der Neubau des Kinderklinikums Nürnberg isteine wichtige Investition in die Zukunft.“ In den nächsten sechs Jahren soll amStandort des Klinikums Süd ein neues Krankenhaus für Kinder wachsen, in dem mehrere Kliniken vereint werden: die Klinik für Neugeborene, Kinder und Jugend- liche, die Klinik für Kinderchirurgie und Kinderurologie, die Geburtshilfe der Klinik für Frauenheilkunde sowie die Abteilung für Psychosomatik der Klinik für Psychiat- rie, Psychosomatik und Psychotherapie im Kindes- und Jugendalter. Der Neubau wird vom Freistaat Bayern mit knapp 105 Millionen Euro gefördert. Der Spaten- stich für den Neubau ist im Jahr 2022 geplant.
 
Foto 1: Karin Baumüller-Söder, Schirmherrin des Neubauprojekts Kinderklini- kum Nürnberg, nimmt die Spende der BW-Bank entgegen. Rechts im Bild Jür- gen Brand, Key-Account-Manager der Nürnberger Filiale, links Prof. Dr. Achim Jo- ckwig, Vorstandsvorsitzender des Klinikums Nürnberg.
BERLİN (AA) - Almanya’da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakaları yeniden artışa geçti.
 
Robert Koch Enstitüsünden (RKI) yapılan açıklamaya göre, ülkede Kovid-19 tespit edilen kişi sayısının son 24 saatte 1608 artmasıyla toplam vaka sayısı 3 milyon 743 bin 389'a çıktı.
 
Son 24 saatte 22 kişinin yaşamını yitirmesiyle virüs kaynaklı toplam can kaybı sayısı 91 bin 359'a yükseldi.
 
Haftalık 100 bin kişide görülen yeni vaka sayısı 9,4 olarak tespit edildi. Salgının üçüncü dalgasından sonra 6 Temmuz’da 4,9’e gerileyen bu sayı, 10 Temmuz’da 5,8'e, dün de 8,6'ya yükselmişti.
 
Ülkede 26 Haziran’da 592 olan günlük yeni vaka sayısı, 3 Temmuz’da 671’e, 10 Temmuz’da da 952’ye ulaşmıştı.
 
- Aşılama kampanyası
 
Aşılama kampanyasında da halkın yüzde 59,7'sine Kovid-19 aşısının ilk dozu, yüzde 45,9'una da ikinci dozu uygulandı.
BERLİN (AA) - Almanya'da Rheinland-Pfalz, Kuzey-Ren Vestfalya ve Bavyera eyaletlerinde aşırı yağışların neden olduğu sel ve su baskınlarında ölenlerin sayısının 171'e çıktığı bildirildi.
 
Alman Haber Ajansının (DPA) Koblenz polisine dayandırdığı haberde, sel felaketinde hayatını kaybedenlerin sayısının Rheinland-Pfalz eyaletinde 122'ye ulaştığı belirtildi.
Haberde Ahrweiler bölgesinde kayıp 155 kişinin arandığı, yaralıların sayısının da bu eyalette 763 olduğu bilgisi paylaşıldı. Kuzey-Ren Vestfalya eyaletinde selde yaşamını yitirenlerin sayısının 48’e yükseldiği bildirildi.
 
Köln Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada arama kurtarma köpeğinin desteğiyle Bad Münstereifel beldesinde henüz kimliği tespit edilmeyen bir ceset bulunduğu aktarıldı.
Açıklamada, daha önce kayıp olduğu bildirilen 850’den fazla kişiye telefonla ulaşıldığı, şu an Bonn/Rhein-Sieg bölgesinde 14, Euskirchen bölgesinde de 2 kişinin arandığı belirtildi.
Bavyera eyaletinde ise 1 olarak kaydedilen can kaybı sayısında artış olmazken, ülkede sel ve su baskınlarında ölenlerin sayısı 171'e çıktı.
 
Öte yandan sel felaketinin meydana geldiği bölgede yardım çalışmalarından veya selden etkilenenlerin toplu barınma yerlerinde yerleştirilmelerinden dolayı yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakalarının artmasından endişe ediliyor.
Rheinland-Pfalz eyaleti Sağlık Bakanlığı’nın bu sebeple selden etkilenen bölgelerde aşı kampanyası düzenlemeye hazırlandığı kaydedildi.
Diğer taraftan "Marburger Bund" adlı Tabipler Birliğinden yapılan açıklamada, afet bölgesinde hasta bakımına ilişkin endişeli olunduğu belirtilerek bu bölgede çok sayıda muayenehanenin sular altına kaldığı için çalışmadığı veya tamamen yıkıldığı ifade edildi.
 
Açıklamada temel hasta bakımı için bölgede "acil muayenehanelerin" ve "acil eczanelerin" oluşturulması istendi.
Almanya’da geçen hafta Rheinland-Pfalz, Kuzey-Ren Vestfalya ve Bavyera eyaletlerinde aşırı yağışlar sellere sebep olmuştu.
 
Selin etkili olduğu bölgelerde arama-kurtarma ile enkaz kaldırma ve temizlik çalışmaları devam ediyor.
Gesundheitsamt Würzburg ruft Bürger:innen weiter zu Tests auf
  
Die Immunisierung der Bevölkerung schreitet voran. Mit gut 57 Prozent haben inzwischen deutlich mehr als die Hälfte der Bürger:innen aus Stadt und Land Würzburg zumindest eine Erstimpfung erhalten. Mehr als 40 Prozent besitzen mit der zweiten Spritze bereits den vollen Impfschutz (Stand 6. Juli). Dass sich inzwischen auch die Inzidenzen auf einem niedrigen Niveau eingependelt haben, lässt viele Lockerungen zu.
 
Das Gesundheitsamt von Stadt und Landkreis Würzburg appelliert jedoch an die Bürger:innen der Region, die Schutzmaßnahmen gegen das Coronavirus auf keinen Fall zu vernachlässigen. Neben Abstand und Masken sind die Menschen aufgerufen, vor allem auch das Testangebot von Stadt und Landkreis weiter zu nutzen – selbst wenn die Testpflicht durch die niedrige Inzidenz in vielen Fällen entfallen ist.
 
Impfstoffe schützen nicht zu 100 Prozent
 
Dr. Johann Löw, Leiter des Gesundheitsamts von Stadt und Landkreis Würzburg, erklärt, warum die Tests weiter von Bedeutung sind: „Auch einige geimpfte Menschen können sich infizieren, sie erkranken nur nicht so heftig an Covid-19.“ Die in Deutschland zur Anwendung kommenden Impfstoffe haben eine sehr gute Wirksamkeit. mRNA-Impfstoffe von Biontech oder Moderna etwa würden zwar zu fast 100 Prozent vor einem schweren Verlauf schützen, besäßen allerdings nur eine Wirksamkeit von 95 Prozent. „Das bedeutet, dass bei fünf Prozent kein Schutz vor einer Ansteckung besteht“, betont Löw. Bei vektorbasierten Impfstoffen wie etwa Astra-Zeneca liege die Wirksamkeit bei bis zu 80 Prozent. Wegen „individueller Gegebenheiten“ wie etwa des Alters oder auch aufgrund von Virusvarianten, die vom Immunsystem nicht erkannt werden, könnten sich manche Menschen dennoch anstecken und gegebenenfalls das Virus weitertragen.
 
Die Verantwortlichen des Gesundheitsamts zeigen jedoch auch Verständnis: Der Drang nach Normalität ist nach anderthalb Jahren Pandemie mit den entsprechenden Einschränkungen groß. Allerdings haben die Bürger:innen der Region im Verlauf der Corona-Pandemie große Solidarität gezeigt - und die gelte es auch weiterhin zu zeigen. Noch immer gibt es Menschen, die sich etwa aufgrund einer Vorerkrankung nicht impfen lassen können. Oder auch jüngere Menschen, die trotz der aufgehobenen Impfpriorisierung noch keinen Termin bekommen haben. „Denken Sie daran: Geimpfte können unter Umständen ungeimpfte Menschen infizieren“, richtet sich Gesundheitsamts-Leiter Löw an die Bürger:innen.Nur bei frühzeitigem Entdecken von Infektionen mit Hilfe der Tests behalte man den Überblick über das Infektionsgeschehen in der Region – und könne im Fall steigender Zahlen entsprechend schnell reagieren.
 
Antigen-Schnelltests an rund 50 Stellen möglich
 
Das Angebot für kostenlose Bürgertestungen ist seit Anfang Juni in der gesamten Region flächendeckend. In Stadt und Landkreis Würzburg können sich Bürger:innen an rund 30 Teststellen und 20 Apotheken und Hausarztpraxen auf das Coronavirus testen lassen – auch wenn wegen der niedrigen Inzidenzen einige Stellen ihre Betriebszeiten bereits reduziert haben.
 
Aber auch, wenn sich die Sieben-Tage-Inzidenzen derzeit auf einem niedrigen Niveau befinden, betrachtet Landrat Thomas Eberth vor allem die rasante Verbreitung der Delta-Variante in vielen Ländern mit einer gewissen Sorge. „Derzeit können wir hier alle etwas aufatmen“, sagt der Landrat, „aber die Pandemie ist noch nicht vorbei.“ Auch er selbst testet sich daher regelmäßig und die Mitarbeiter des Landratsamts sind angehalten, zumindest zweimal wöchentlich Testungen durchführen zu lassen.
 
Genaue Informationen zu Öffnungszeiten und den Standorten der Antigen-Schnelltest-Stellen in den Städten und Gemeinden sowie der Bayerischen Testzentren auf der Talavera sowie dem Gelände des Universitätsklinikums stehen auf der Webseite des Landratsamtes Würzburg unter www.landkreis-wuerzburg.de/Testzentren zur Verfügung.

Güney Almanya’nın değişik şehirlerinden gelen İYİ Toplum Gönüllüleri temsilcileri Çiğ köfte şöleninde mesafe ve hijyen kurallarına dikkat ederek korona sonrası kısmı açılmayı değerlendirerek kendi binalarında  çevreden gelen İYİ Toplum Gönüllüleri ve misafirler ile hasret giderdiler.

Şölene İYİ Toplum Gönüllüleri Berlin, Bavyera, Baden-Württemberg ve Hessen temsilcileri katılırken Türk Toplumu’nun sevilen siması Hessen Eyaleti CDU Milletvekili İsmail Tipi de şölende şeref misafiri olarak yer aldı. Gün boyu süren ve hem Türkiye, hem de Almanya açısından gelişmlerin değerlendirildiği şölende söz alan CDU Eyalet Milletvekili İsmail Tipi, “Yaptıgınız bu etkinlik ile hem entegrasyona katkı, hem de iki ülke arasında önemli bir dostluk köprülerinin kurulmasına vesile oluyorsunuz, sizi tebrik ediyorum” dedi.

 

 

İYİ Parti Eski GİK Üyesi ve KONAD Sosyal ve Siyasal Araştırmalar Merkezi Başkanı Sait Özcan’da  son siyasi gelişmeleri Almanya ve Türkiye perspektiflerinden değerlendirerek, “İYİ Parti hareketine İYİ Toplum Gönüllüleri olarak destek veren arkadaşlarımızın Türk Toplumunun gönlünde özel bir yeri vardır. Görevler geçici ama eserler kalıcıdır. İYİ Toplum Gönüllüleri Hessen olarak kendi merkezinde kendi üyeleri ve kendi insanları ile birararaya gelmek benim için tarifi mümkün olmayan bir mutluluktur. Toplantıyı düzenleyen ve arkadaşlarıbiraraya toplayan İYİ Toplum Gönüllüleri Hessen Bölge Başkanı Naci Özdemir Bey’e ve bölgemizdeki İYİ Toplum Gönüllüleri‘nin her kademesinde görev yapan yöneticilerimize candan teşekkür ediyorum. Bizde bu samimiyet, gönüllerde bu muhabbet ve yürekler de bu hareket oldukça herkes birgün herkes İYİ’lerin İYİ ışığına koşacaktır. Çünkü bu millet gerçekten İYİ bir millettir. Bir önceki dönemde seçim çalışmalarına katılan değerli arkadaşlarımızın burada bizimle olmasını çok önemli buluyorum. Seçimlerde aldığımız mükemmel sonucu bu defa kesinlikle  katlayacağımıza inanıyorum. Çünkü iyiliğe koşan insanlara Allah hep yardımcıolmuştur” dedi.

 

 

 

 

Misafir konuşmacıların sohbet ortamında verdikleri birlik ve beraberlik mesajlarının arkasından söz alarak açıklamalarda bulunan Hessen İYİ Toplum Gönüllüleri Bölge Başkanı Naci Özdemir, “İYİ Toplum Gönüllüleri Hessen Bölgesi olarak düzenlemiş olduğumuz, Çiğ Köfte şöleni birlik, beraberlik, kardeşlik ve dostluk buluşmamızda bizleri onore eden çok değerli Hessen Eyaleti CDU Milletvekili Sayın İsmail Tipi beye, Nürnberg Bölgesi  İYİ Toplum Gönüllüleri Başkanı Sayın Hulusi Koçak Başkanımız‘a ve beraberindeki değerli yönetim kurulu üyelerine, Stuttgart Bölgesi İYİ Toplum Gönüllüleri  Kurucu Başkanı Sayın Hasan Başbuğ ve arkadaşlarına,  Berlin'den Almanya İYİ Toplum Gönüllüleri İcra Kurulu Sekreteri Sayın Metin Yılmaz Bey‘e, bizim biz olmamızda elinden gelen maddi manevi hiç bir fedakarlıktan kaçınmayan bir önceki dönem İYİ Parti GİK üyesi ve kurucu başkanımız gönül insanı Sait Özcan Bey‘e ve bizimle başından beri beraber olan tüm yönetici veya üye olan bütün gönüllü kardeşlerimize, değerli basın mensuplarına kendim ve bütün yönetim kurulumuz adına şükranlarımızı sunuyoruz” şeklinde konuştu.

 

 

 

Harika bir gün ve Hessen Eyaletinde bir İYİ Toplum Gönüllüleri otağı olduğunu değerli basın  mensubu arkadaşlarımız aracılığı ile duyurmuş olduk” şeklinde açıklamalarına devam eden İYİ Toplum Gönüllüleri Hessen Bölge Başkanı Özdemir, “Bundan sonra daha güzel çalışmalar yapacağımıza inancımız tamdır. Bavyera’nın değerli ismi Hulusi Başkanımızın ince düşüncesinden dolayı, bize hediye ettiği Atatürk portresi için de çok teşekkur ediyoruz. Bölgemizin en önemli simasi ve Almanya Türkleri’nin çalışmalarını yakından tanıdığıSait Özcan başkanımızın yol göstericiliği, stratejik çalışmaları ve siyaseti gerçekten Almanya Türkleri için yaptigi için, partimize Almanya’dan seçilen ilk GİK üyesi ve KONAD Sosyal ve Siyasal Araştırmalar Merkezi Başkanı degerli büyüğümüz Sait Özcan’a ne kadar teşekkür etsek azdır. Kendisinden çok şey öğrendik ve bu hareket ondan İYİ fikirleri sürekli öğrenmeye devam edecektir“ şeklinde konuşmasını tamamladı.

 

 

Başkan Naci Özdemir devamla, “Gönülleri bizimle olan ama iş, sağlık veya sıla yolunda vatana doğru direksiyon sallayan değerli arkaşlarımızın bizzat kaltılamasa da mesaj, e-mail ve selamlarını gönderen bütün İYİ Toplum sönüllüsü kardeş ve dostlarımızda teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

 

 

 

BERLİN (AA) - Alman hükümeti, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşı randevusu alan ancak iptal etmeyip randevuya gitmeyenlere para cezası verilmesi yönündeki talebi reddetti.

Alman Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, Berlin’de düzenlenen basın toplantısında, halka aşı randevularına gitme çağrısında bulunarak, "Böylelikle sadece kendinizi değil aynı zamanda hepimizi muhtemel ciddi bir hastalığa karşı korursunuz." ifadesini kullandı.

Seibert, hükümetin aşı randevusuna gitmeyenlere yönelik yaptırım uygulanmasına ilişkin bir planı olmadığını kaydetti.

Almanya Kızılhaç Berlin Eyalet Başkanı Mario Czaja ve bazı politikacılar, aşı randevusuna gitmeyenlere para cezası verilmesini talep etmişti.

Czaja, insanların yüzde 5 ila 10’unun aşı merkezlerinde ikinci aşı için aldığı randevularını iptal etmeyerek gitmediğini söylemişti.

Öte yandan aşılama kampanyasında halkın yüzde 56,5'ine Kovid-19 aşısının ilk dozu, yüzde 38,9'una ikinci dozu uygulandı.

30 Kasım 2013 tarihinde kurulan Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Federal Kadınlar Kolu, 4. Olağan Genel Kurulu’nda yeni yönetimini belirledi.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle internet üzerinden video konferans yöntemiyle yapılan olağan genel kurul, Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
 
İlk kez video konferans yöntemiyle yapılan genel kurul, 3. Dönem Federal Kadınlar Kolu Başkanı Hatice Zengin’in selamlama konuşmasının ardından DİTİB Federal Kadın Çalışmaları Koordinatörü Nurten Afat, kadın faaliyetleri hakkında genel bilgi verdi.
Genel Kurul, DİTİB Yönetik Kurulu Üyesi İrfan Saral başkanlığında Dr. Emine Seçmez ve Nurten Afat’tan oluşan divan kurulu tarafından yönetildi.
 
 
Raporlarının okunması ve yönetimin ibrasının ardından seçime geçildi. Yeni yönetim kurulunun belirlenmesinin ardından yönetimde görev dağılımını şu şekilde oluştu:
Safiye Kılıç (Başkan)
Gülsüm Çelik (Başkan Yardımcısı)
Şerife Sayım (Başkan Yardımcısı)
Rabia Şahinarslan (Sekreter)
Kıymet Yavuz (Muhasip)
Hilal Erensoy (Kamuoyu Çalışmaları)
Tuğba Kölün (Üye-Proje Sorumlusu)
Sümeyye Mutlu Öztürk ve Nurten Afat (Üye)
Almanya’da yaşayan kadınlar arasındaki bağları güçlendirmek, dini değerleriyle birlikte bir gelecek inşası için 8 yıl önce kurulan Federal Kadınlar Kolu’nun 4. Dönem yönetim kurulu başkanlığına seçilen Safiye Kılıç, bir teşekkür konuşması yaptı.
Kovid-19 pandemisiyle birlikte bir değişim yaşandığını belirten Kılıç, bu güne kadar görev yapmış olan  yönetim kurulu üyelerine teşekkür etti.
 
 
Hep birlikte güzel çalışmalar yapmaya devam edeceğiz
Kılıç şöyle devam etti: “14 eyalet ve bölge kadınlar kolu ile birlikte yol yürüdüğümüz yaklaşık 20 binin üzerinde kadının verdiği tüm emekler aslında geleceğimiz adınadır. Her birinin  ayrı ayrı özelliği olan güçlü  bir ekip ile çalışmalara kaldığımız yerden devam edeceğimiz. Gelecek yıllarda çok daha güzel faaliyetler yapacağımıza olan inancım tamdır. Hepinize ayrı ayrı çok teşekkür ediyorum.”
 
Almanya’da 2000-2007 yılları arasında sekizi Türk, biri Yunan ve bir Alman polisin katledildiği Nasyonal Sosyalist Yeraltı Örgütü (NSU) cinayetlerinin bilinen üçüncü kurbanı olan ve 27 Haziran 2001 tarihinde Hamburg’un Bahrenfeld semtindeki işyerinde 3 kurşunla öldürülen Süleyman Taşköprü’nün ölümünün üzerinden tam 20 yıl geçti. Bu cinayetlerin NSU tarafından işlendiğinin 10 yıl önce ortaya çıkmasına, NSU’nun, ırkçılığın ne kadar öldürücü bir yara olduğunun bir kez daha gözler önüne serilmesine rağmen günümüzde ırkçılığın farklı boyutlarını toplumumuzda maalesef hala yaşıyoruz.
 
Soyadı, katledildiği sokağın paralelinde bulunan bir sokağa verilen Taşköprü’nün ölüm yıldönümü vesilesiyle bir basın açıklaması yayınlayan Sosyal Demokrat Parti (SPD) Hamburg Eyalet Parlamentosu Milletvekili Barış Öneş şunları söyledi:
Alman güvenlik kurumlarının NSU cinayetlerinin durdurulması, aydınlatılması ve gerekli cezaya çarptırılması konusundaki başarısızlıkları yetmezmiş gibi cinayetlerin faillerinin kurbanların yakınlarında aranması, NSU davalarında yaşanan büyük başarısızlıklardır. Medyanın büyük bir kısmının bu cinayetleri başta ‘döner cinayetleri’ olarak lanse etmesi ise ayrı bir başarısızlıktır. Bu cinayetlerde ölen döner değil, insandır.
 
 
 
Irkçı cinayetler sonucu hayatlarını kaybedenlerin isimlere sokaklara, meydanlara verilerek, anılarına anıt taşlar, levhalar dikilerek ırkçılığın görünür hale getirilmesi, bu yaranın tedavisinde önemli bir unsurdur ve bütünlüğümüzün kangren olmasını engelleyecektir.  Bu nedenle Hamburg’un NSU kurbanlarının isimlerinin bir sokağa, bir meydana verildiği ilk şehir olması çok önemliydi. Bu şekilde Taşköprü hiçbir zaman unutulmayacak, ırkçılık, antisemitizm gibi insan düşmanlıklarına karşı toplumun birlikte mücadelesini hatırlatacaktır.
 
İnsanların biyolojik temelle veya farklılıklarıyla sınıflandırılarak etnik ve sosyal bölünmelere yol açan ırkçılık, artık sadece göçmenleri ya da farklılıkları değil, ılımlı göçmen politikası yürüten Almanları da hedef almakta. Ülkemiz Almanya’da İslam, Yahudi, yabancı düşmanlığı, sadece söylemlerle kalmıyor, her geçen gün fiziki saldırı ve şiddet eylemleriyle ırkçılığın çirkin yüzü daha da belirginleşiyor. Göçmen kökenli siyasetçilerin yanı sıra yabancılara karşı olmayan siyasetçilere gelen tehdit mektupları ve E-Postaları sık sık medyada yer alıyor ve bu da ırkçılığın sınırının olmadığını gösteriyor bizlere. Irkçılık hastalığı, iltihaplı bir yara gibidir. İçindeki iltihap temizlenmeden üzeri kapatıldığında daha büyük yaralara, acılara sebep olması kaçınılmazdır. Bu nedenle ırkçılığın tabu olarak görülmeyip açık yüreklilikle konuşulması, bu yaranın tedavi edilmesi şarttır. Devletin ırkçılık ve aşırılıkla etkin mücadele ederek insanlarımızın burada kendilerini güvende hissetmelerini sağlamak büyük önem taşımaktadır.
 
 
 
27 Haziran 2001 tarihinde Bahrenfeld semtindeki işyerinde öldürülen Süleyman Taşköprü’yü, katledilişinin 20. yılında rahmetle anıyorum. Cinayetin soruşturulma sürecinde yaşadıkları haksızlıklarla acıları katmerlenen Taşköprü ailesine ise sabırlar diliyorum.”
 
Hamburg Eyalet Parlamentosu SPD Milletvekili Barış Öneş
 
 
LONDRA (AA) - İlk olarak Hindistan'da görülen yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) "Delta" varyantının, İngiltere varyantı olarak bilinen "Alfa" varyantından yüzde 60 daha bulaşıcı olduğu ve aşıya karşı daha dayanıklı olduğu bildirildi.
 
İngiltere Halk Sağlığı Kurumunun (PHE) son yayımladığı araştırma, Kovid-19'un Delta varyantının, Alfa varyantından yüzde 60 daha bulaşıcı olduğunu ve aşıların, Delta varyantına karşı daha az etkili olduğunu ortaya koydu.
 
PHE, iki doz aşının, Delta varyantına karşı bir dozdan çok daha etkili olduğuna işaret etti.
 
PHE tarafından 4 Mayıs'ta yapılan açıklamada, Delta varyantının, Alfa varyantını geride bırakarak ülkede en baskın tür haline geldiğini duyurmuştu.
 
- Ülkede, Kovid-19 vakalarının yüzde 90'ından fazlası Hindistan varyantı
 
İngiltere'de yeni Kovid-19 vakalarının yüzde 90'ından fazlasını Delta varyantı oluşturuyor.
 
Ülkede Delta varyantı vakaları geçen hafta yüzde 240'tan fazla arttı.
 
Günlük Kovid-19 vaka sayısı 7 bin 393'e, iki doz aşı yaptıranların toplam sayısı 40 milyon 886 bin 878'e ve ikinci doz aşıyı olanların toplam sayısı da 28 milyon 857 bin 102'ye ulaştı.
 
Ülkede yetişkin nüfusun yüzde 77,6'sı ilk, yüzde 54,8'i ikinci doz aşısını yaptırdı.