Ülkü Ocakları ve Almanya Türk Federasyon genel başkanlarından ve Avrupa Türk İslam Birliğinin kurucularından olan Dr. Ali Batman, “kardeşim”dediği şehit başkan Muhsin Yazıcıoğlu'nu bizlere anlatı;

"Merhum Muhsin Yazıcıoğlu beyle beraber geçen yıllarımızın heranı, benim için şu dünyada kendi dönemimizde yaşadığım en güzel arkadaşlık, kardeşlik ve dâvâ arkadaşlığıdır. Aramızdaki bağlar saflık, samimiyet, birbiri hakkında mutlak iyi niyet besleme ve birbiri için sonsuz derecede kendinden fedakârlık ve daha fazla değerlerden oluşuyordu. Bu durum zaten dönemimizde bölgemizde çok bilinen yönümüzde ve diğer dâvâ arkadaşlarımıza da örnek teşkil ediyordu.

Bugünde Muhsin Yazıcıoğlu'nu anarken yüzbinlerce insanla birlikte dualarla ve güzel duygularla anıyoruz. O bunu haketmiş birisidir.
Buna ilaveten artık akademisyen kökenli arkadaş veya arkadaşlar Muhsin Yazıcıoğlu Başkan örneğinden hareketle hem O'nu ve hem de o dönemleri her yönden bilimin konusu haline getirip incelemelidirler. Biz yapmazsak bunu baska kimse yapmaz.

Yapan olsa da bizim gibi yapamaz. Çünkü bizler o duyguları yaşamışız. Yaşamadan dışarıdan bilim adamı veya araştırmacı olarak yapacak olanlar duygularını bizler kadar katamıyacakları için yaptıkları analizler ve ulaştıkları sonuçlar iyi olabilir ama eksik kalır.

Her arkadaşımız iyilikleri, güzellikleri eksiklikleri, siyasette gösterdikleri başarılar veya başarısızlıklar, hayırları ve sevaplarıyla gerçekçi bir şekilde değerlendirilmeli ve tarihe emanet edilmelidir.

Çünkü Muhsin Yazıcıoğlu Başkan örnekliğinde bu davayı en güzel şekilde yaşamış ve temsil etmiş arkadaşlarımızın binbir fedakârlıklarıyla dolu bu mücadele hayatı sadece bir iki nesillik Ülkücü Gençlere değil, gelecekteki herkese ibretlik ve imrenilir bir tecrübedir.

İddiamı abartılı bulan olursa da saygıyla karşılarım. Ama şu an itibarıyla özet olarak duygu ve düşüncelerim budur.

Rahmet olsun MuhsinYazıcıoğlu Başkana, tüm Ülkücü Şehitlerimizin ruhları şad olsun.
Selam olsun bu mücadelenin içinden gelip de tertemiz duygularla bu dâvâyı hâlâ yüreğinde yaşatan milyonlara".

Biz amellerini biliyoruz ve senden razıyız,inanıyoruz ki Allah da senden râzı olur. Ruhun şad olsun gönüllerimizin ve gençliğin başkanı.




Sol alttaki Muhsin Yazıcıoğlu, yanındaki Dr.Ali Batman ikisininarkasındaki vefat etmiş kardeşimiz Mevlid Çelik, Kadir Tosun, Erol Salih Delice ve Istanbullu Yusuf.

Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Köln Merkez Camii'nin başlangıcından bugününe kadar yoğun çaba ve gayretleriyle muazzam külliyeyi inşa ve imar eden ilk nesil büyüklere, “Ahde Vefa” programı düzenlendi.

Dualarla yad edildi

DİTİB Yönetim Kurulu tarafından düzenlenen programda, Merkez Camii din görevlileri Naci Şengün, Adem Kemaneci ve Mustafa Kader tarafından Kur'ân- ı Kerim, ilahi ve salavâtlar okundu. Depremde vefat edenlere ve mâbedin vücut bulmasına katkı sağlamış, âhirete irtihâl eden cemaatin ruhlarına, hayatta olanların da sıhhat ve afiyetleri için dualar edildi.

Duygulu anlar yaşandı

Yoğun katılımın olduğu programda duygulu anlar da yaşandı. Bu anlamlı, özel günlerine şahitlik etmek isteyen gurbetin ilk nesil büyüklerine, torunlarının da eşlik ettiği görüldü.

“Ahde Vefa” programının açılışında konuşan Merkez Camii din görevlisi Naci Şengün, “Sizlere hizmet Hakk'a hizmettir. Çünkü sizler Hakk'a hizmet nâmına yok zamanınızda bu çifte minareli yüce mabedi Müslümanların ve insanlığın hizmetine sundunuz. İçinde bulunduğunuz mâbedi inşâ etmedeki en büyük motivasyon kaynağınızın, imanınız ve annelerinizin kabul olunmuş duaları olduğuna inanıyorum. Camiler sayesinde kendinizi de, neslinizi de korumayı başardınız. Sizlerin gayretleriyle yapılan bu ulu camide, bugün bütün dünya Müslümanları, birlikte secdeye varmanın o  doyumsuz zevkini yaşıyorlar. Allah sizlerin dünya ve âhiretinizi mâ'mur eylesin” sözleriyle selamladı.

Köln DİTİB Dini Danışma Kurulu Başkanı Ahmet Sinan Kara da katılımcılara, bugüne kadar yaptıkları hasbî çalışmalardan dolayı teşekkür ederek, vefat edenlerin ruhlarını şâd etmek maksadıyla dua etti.

Vefa duygusunun bizlere Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav)'den en büyük mîras kaldığını söyleyen DİTİB Genel Başkanı Dr. Muharrem Kuzey de “İlk nesil olan siz büyüklerimize vefamızı göstermek için böyle bir programı tertip ettik. Vefa bize Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (sav)'den en büyük mîrastır. Büyüklerin bulunduğu meclislerde, toplumlarda bereket oluşacağına inanıyoruz. Sizler de bu mabetleri inşe ve imar ederken, geriden gelecek nesillere en büyük mirası bırakmış oldunuz. Bu caminin inşasında hepinizin ayrı ayrı duası, gözyaşı ve alınteri var. Yıllık tatillerinizden, zaruri ihtiyaçlarınızdan kısarak, güç birliği yaparak meydana getirdiğiniz bu cami, inşaAllah kıyamet gününe kadar müminlerin secdegâhı olarak varlığını sürdürecektir. Hayra anahtar olmanızdan dolayı tebrik ediyor, davetimize icabetinizden dolayı da hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. 

Programın sonunda, DİTİB Kurucu Üyesi Nihat Özkan da “Eskimeyen eski vâkıf insanlar topluluğu olarak bu eseri, Köln DİTİB Merkez Camii'ni birlikte yaptık. Ne mi yaptık, adeta avuçlarını açmış iki minaresi ve kubbesiyle sonsuzluğa açılan ve duaları kabul olunan iki el gibi duruyor karşımızda bu muhteşem eser. Dünyada diktiğiniz, ahirette de meyvelerini toplayacağınız bu bereketli ağacın sahibi olmanın mutluluğu yeterde artar bile bize” diyerek duygularını ifade etti.

Konuşmaların ardından külliyeyi inşa ve imar eden ilk nesil büyüklere, camiye olan hizmetlerine karşılık plaket takdim edildi.

Bayerns Innenminister Joachim Herrmann bei der Frühjahrsfachtagung FUNKE 2023 in Würzburg: Tagung leistet wichtigen Beitrag für die Vernetzung von Katastrophenschutzeinheiten - Antwort auf immer neue und immer komplexer werdende Herausforderungen im Katastrophenschutz

"Für eine erfolgreiche Vorbereitung und Einsatzbewältigung sind Vernetzung und ein gegenseitiges Kennenlernen, ein regelmäßiger Wissens- und Erfahrungsaustausch, gemeinsames Lernen und Üben sowie das möglichst reibungslose Zusammenwirken der verschiedenen Behörden und Organisationen mit Sicherheitsaufgaben unverzichtbar." Die „FUNKE“, die Fachtagung des Führungsunterstützungsnetzwerks Katastrophenschutzeinheiten, leistet nach den Worten des Bayerischen Innenminister Joachim Herrmann hierfür einen wichtigen Beitrag. Die Fachtagung, für die Herrmann die Schirmherrschaft übernommen hat, habe seit ihrem Start im Jahr 2020 enorm an Bekanntheit und Resonanz gewonnen.

Herrmann sagte in seiner Rede zur Frühjahrsedition der Tagung in Würzburg, dass uns aktuelle und kommende Gefahren vor neue und immer komplexer werdende Herausforderungen stellen. „Die Zahl und die Intensität von Großschadensereignissen nimmt stetig zu. Damit werden sowohl die Krisenbewältigungsstrategien jedes Einzelnen und der gesamten Gesellschaft als auch unsere Gefahrenabwehrsysteme immer wieder auf den Prüfstand gestellt.“ Die Fachtagung trage dazu bei, stetig Lehren aus der Vergangenheit zu ziehen und die Vorbereitung auf ein breites Spektrum von Katastrophen weiter zu stärken.

Herrmann betonte, dass sich Bayern auf ein leistungsfähiges Gefahrenabwehr- und Hilfeleistungssystem mit einem starken Netzwerk aus Rettungs- und Hilfsorganisationen, Feuerwehren, Technischen Hilfswerk, Bundeswehr, Bundespolizei und unserer bayerischen Polizei verlassen könne. Herrmann: "Das ist aber kein Grund, sich auszuruhen. Wir entwickeln den Katastrophenschutz in Bayern stetig weiter.“ Die Katastrophenabwehr werde ständig gestärkt: So habe man Satellitensprechfunkgeräte für alle Katastrophenschutzbehörden beschafft. Die Beschaffung von zusätzlichen Notstromsätzen, Stromaggregaten in drei verschiedenen Leistungsstufen für Versorgungs-LKW, sei in Arbeit. Weiter intensiviert werde außerdem die Ausbildung an der Staatlichen Feuerwehrschule Geretsried. Insgesamt investiere der Freistaat Bayern kräftig im Katastrophenschutz: "Allein in den Jahren 2019 bis 2022 wurden 71 Millionen Euro für Investitionen bereitgestellt."

Darüber hinaus nannte Herrmann Schwerpunkte für ein Konzept Katastrophenschutz Bayern 2025, das derzeit erarbeitet werde: So soll im Bayerischen Innenministerium ein bayerisches Melde- und Lagezentrum etabliert werden. Vorgesehen ist auch eine zielgerichtete Beschaffung von Ausrüstungsgegenständen auf Grundlage von Gefahrenanalysen. Das Konzept schlägt außerdem die überörtliche Vorhaltung katastrophenschutzrelevanter Einsatzmittel und –güter in Katastrophenschutzlagen etwa in jedem Regierungsbezirk vor.

Herrmann kündigte außerdem die weitere Stärkung und den Ausbau von Warnsystemen an, die zu einem vielfältigen Warnmittelmix beitragen werden. So sollen in Bayern die vorhandenen Sirenenanlagen digital umgerüstet und zu einem flächendeckenden Sirenennetz ausgebaut werden. Zusätzlich hat die Nutzung von Cell Broadcast für Bayern höchste Priorität.

Almanya Türkleri'nin şiir ve edebiyat dünyasındaki 40 yıllık sesi Doğan Tufan Baden-Württemberg Eyaleti'nin Göppingen şehrinde uzun yıllar milli kültür bayrağının tek temsilcisi oldu. Bazen edepiyat, bazen haber - yorum ve bazen de şiirler ile gönüllere seslendi.

Usta kalem Doğan Tufan son şiirini Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu için yazdı.

Sana nasıl kıydılar...

Kavuşmak istiyordun nazlı bir ülküye,
GeliyordunYerköy'e ülküdaşlarînla kucaklaşmaya
Çağlayancerit'te tutuldun soğuk dipiye,
Allahtan korkmadılar,sana nasıl kıydılar.

Acımadılar Türkün ebed,müdet düşmanları,
Nasıl kıydılar sana,masumu da oynadılar,
Haince, korkakca bir tuzak kurdular,
Allahtan korkmadılar sana nasıl kıydılar.

Sivas Şarkışla Elmalı'dan geldin,
Ankara'da Ülkü ocağına hizmete girdin,
Türkiyemizde gençliğe başkan oldun,
Allahtan korkmadılar sana nasıl kıydılar.

Gönüllerimizdeydin,gönüllerin başkanı,
Mamakda c'5 lerde işkencelerden gectiniz,
Sekizsene sucsuz tutsak edildiniz,
Allahtan korkmadılar sana nasıl kıydılar.

Kadife eldivenli,çelık bilekliydin,
Milletini çok sever uğuruna ölürdün,
Vatanım,milletim derdin hizmet ederdin,
Allahtan korkmadılar,sana nasıl kıydılar.

Soğuk bir havada beton duvara yazdın,
Secadeni tertemiz kâr üstüne serdin,
Buz gibi havada yüreğimizi yaktın,
Allahtan korkmadılar sana nasıl kıydılar.

Insanlığık için mücadele eder,iyiliği yayardın,
Allah'dan korkar, peygamer liderim derdin,
Ilahi nizam davam,küfürle mücade ederdin,
Allahtan korkmadılar sana nasıl kıydılar.

Tufan seni çok sevdi,Yolunu yol bildi,
Büyük ülkü mücadeleni dert edindi,
Seni gönüllerimizin başkanı bildi,
Allahdan korkmadılar sana nasıl kıydılar.

Doğan Tufan

Saarland Eyalet Başbakanı Anke Rehlinger (SPD), Diyanet İşleri Türk İslam Birliği’ne (DİTİB) bağlı Völklingen Selimiye Camii tarafından düzenlenen iftar sofrasına katıldı.

Völklingen Selimiye Camii tarafından düzenen iftar sofrasında, DİTİB Genel Başkanı Dr. Muharrem Kuzey, Völklingen Belediye Başkanı Christiane Blatt, bölge milletvekili Stephanie Meiser, Mainz Eğitim Ataşesi Dr. Safiye Genç, Saarland DİTİB Dini Danışma Kurulu Başkanı Mehmet Uslu, Saarland DİTİB Eyalet Birliği Başkanı Erkan Kahveci, caminin yönetim kurulu üyeleri, kadın, gençlik, veliler kolu başkanları, yerel yöneticiler, sivil toplum kuruluşları ve dini cemaatlerin temsilcileri ile çok sayıda davetli bir araya geldi.

Völklingen DİTİB Selimiye Camii Dernek Başkanı Kamuran Başpınar, caminin Ramazan ayı faaliyetleri ve yardım kampanyaları hakkında Saarland Eyalet Başbakanı Anke Rehlinger‘e bilgi verdi.

İki yıl önce Rheinland-Pfalz eyaletinde aşırı yağışların neden olduğu sel ve su baskınında çok sayıda insanın hayatını kaybettiği, pek çok yerleşim yeri, cadde ve sokakların sular altında kaldığı komşu eyalete cami dernekleri olarak yardım eli uzattıklarını ifade eden Başpınar, nerede bir acı ve göz yaşı var ise DİTİB ailesi olarak orada varız. Şimdi de yaraları sarmak adına cami dernekleri olarak Türkiye’ye yardım eli uzattıklarını söyledi. Başpınar, “Depremde vefat edenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum. Yüce Rabbimiz tüm insanlığı her türlü afetten muhafaza eylesin. Depremzede kardeşlerimizin acısı büyük olduğu için yardım kampanyalarımız devam ediyor. Toplumlar, karşı karşıya kaldıkları felaketleri birlik ve beraberlik içerisinde aşarak büyür” dedi.

İftar sofrasında kendilerini ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti ifade eden Başpınar, Völklingen’de yaşayan Müslümanlar adına Başbakan Rehlinger’e teşekkür etti.

Mainz Başkonlosu adına Eğitim Ataşesi Dr. Safiye Genç ve Völklingen Belediye Başkanı Christiane Blatt’ta yaptıkları konuşmalarda iftar sofrasında bulunmaktan duydukları memnuniyeti ifade etti. Belediye Başkanı Blatt, Türkiye’de yaşanan depremden duyduğu üzüntüyü dile getirerek, belediye olarak yardım eli uzattıklarını ve desteklerinin devam edeceğini söyledi. Blatt konuşmasını, Türkçe olarak “Ramazanınız mübarek olsun” diyerek tamamladı.

Völklingen DİTİB Selimiye Camii’ni kısa zaman içerisinde ikinci kez ziyaret ettiğini, bugün de toplumun her kesiminden temsilcilerin iştirak ettiği iftar sofrasında bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti ifade eden Saarland Eyalet Başbakanı Anke Rehlinger, misafirperverliklerinden ötürü dernek yöneticilerine teşekkür etti.

Başbakan Rehlinger, “Davetinizden ve burada değişik kültür ve inançlardan insanlarla bir arada olmaktan son derece mutluyum. Severek davetinize icabet ettim” dedi. Rehlinger, “Caminin düzenlediği etkinliklerle farklı kültür ve inançlardan insanları bir araya geliyor, aynı zamanda bizler de bu vesileyle toplumun içerisinde yer alıyoruz. Ramazan geleneği birçok yerde Müslüman kuruluşlar tarafından sürdürülüyor ve camiler kapılarını her kesime açıyor. Bu manada cami derneği çok güzel bir etkinlik yapmıştır. Ayrıca Türkiye’de yaşanan deprem felaketi hepimizi derinden üzmüştür. Felaketi anlatamayız, anlayamayız. Deprem bölgesine Saarland eyaletinden de arama ve kurtarma ekibi gitti, bundan da son derece mutlu oldum. Bölgeye nasıl yardım yapabiliriz, hep birlikte istişare ederek uzun süreli desteği konuşmalı ve yardımlarımızı yapmalıyız” diye konuştu.

Ramazan’ın bağlılığı, güveni, merhameti, dayanışmayı, paylaşmayı ve katılımı sembolize eden bir ay olduğunu ifade eden DİTİB Genel Başkanı Dr. Muharrem Kuzey de, “Özellikle cami cemaatlerinde birlikte oruç tutmak bizleri bir araya getiren güzel bir gelenektir. Böylece komşuluğumuzu, dayanışmamızı ve insani değerleri de güçlendiriyor” dedi.

Bu yılki Ramazan’ın, Türkiye ve Suriye'de meydana gelen deprem faciasından etkilendiğini dile getiren Kuzey, “Deprem bölgesinden gelen görüntüler bizleri derinden yaraladı. Vefat edenlerin sayısı ve yıkımın büyüklüğü bizi dehşete düşürdü. Enkaz altına kalan her bir kişi için dünya çapında gösterilen yardım ve mücadele hepimizi duygulandırdı. Ve bizelere yıkım, ölüm ve insanların yaşadığı ıztırap tek bir dünya topluluğu olduğumuzu gösterdi. Aynı zamanda kültür, din, dil ve etnik köken ne olursa olsun, birbirimize yardım eli uzatmak, umut ve güven olabilmek için bir vesile oldu. Bu inanılmaz büyüklükteki deprem bölgesinin hala dayanışmamıza, yardımımıza ve desteğimize ihtiyacı var. Bu bağlamda, DİTİB ailesi olarak Ramazan için “İFTAR VE SAHURUMU Kardeşlerimle Paylaşıyorum” başlıklı bağış kampanyası gibi birçok yardım  organizasyonu düzenlenmektedir. Empati kurma ve ihtiyaç sahipleri için bağışta bulunma isteği Ramazan ayında daha bilinçli yaşanır. Ramazan bize bunu hatırlatmakla kalmıyor, bizzat yaşatıyor. Bize ihtiyacın ne anlama geldiğini gösteriyor. Ramazan, herkesin kendi değerini ve yerini bulduğu güçlü, dayanışmacı bir toplum inşa etmeye çağırır. Ramazan'ın ruhu budur. Bu Ramazan, hep birlikte bir umut tohumu ekelim ki, soframızda, şehrimizde, ülkemizde, dünyada ve kalbimizde barış, birlik ve beraberlik büyüsün” ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından okunan ezan ile birlikte ikram edilen iftar menüsüyle oruçlar açıldı. Program karşılıklı sohbetlerle devam etti.

Türkiye 2023 yılının ilk iki ayında 3 milyon 876 bin 381 yabancı ziyaretçiyi ağırladı. İki aylık dönemde artış oranı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 37,31 oldu.

Kültür ve Turizm Bakanlığının verilerine göre Rusya Federasyonu yüzde 105,99 artış ile ülkemize ocak-şubat döneminde en çok ziyaretçi gönderen ülke oldu.

Bulgaristan yüzde 33,19 artış oranıyla ikinci, Almanya yüzde 24,6 artış ile üçüncü sırada yer aldı. İran ile Gürcistan da sırasıyla Türkiye’ye en çok ziyaretçi gönderen ülkeler arasına girdi.

İlk iki ayda Rusya’dan 507 bin 513, Bulgaristan’dan 318 bin 11, Almanya’dan ise 288 bin 124 kişi ağırlandı.

Şubat Ayında da Sıralama Değişmedi

Türkiye’ye şubat ayında, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 21,35 artış ile 1 milyon 870 bin 414 yabancı ziyaretçi geldi.

Rusya Federasyonu, şubat ayında en çok ziyaretçi gönderen ülkeler sıralamasında yüzde 103 artış ve 227 bin 965 kişi ile birinci olurken Bulgaristan yüzde 17,14 artış ve 150 bin 873 kişi ile ikinci, Almanya da yüzde 15,16 artış ve 148 bin 169 kişi ile üçüncü sırada yer aldı. Almanya’yı İran ve Gürcistan takip etti.