Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz.
Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
+(49) 931 3598385
info@alp-media.org
Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...
KÖLN (AA) - Almanya'nın Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde kamu çalışanları, dün gece "24 saatlik uyarı grevi" başlattı, eyaletin iki büyük havalimanında 325'ten fazla uçuş iptal edildi.
Birleşmiş Hizmet Sektörü Sendikasından (Ver.di) yapılan açıklamada, eyaletteki havalimanları, kreşler, belediye hastaneleri, çöp toplama merkezleri ve hafif raylı araçlar gibi kamusal yaşamın birçok alanında "24 saatlik uyarı grevi" gerçekleştirildiği belirtildi.
Açıklamada, bu grevlerle birlikte gün içinde birkaç protesto eyleminin de yapılmasının planlandığı kaydedildi.
Köln/Bonn ve Düsseldorf havalimanlarından yapılan açıklamada, çalışanların dün gece başlattığı grev nedeniyle iki havalimanında 325'ten fazla uçuşun iptal edildiği bildirildi.
Açıklamada, Düsseldorf Havalimanı'nda 205, Köln/Bonn Havalimanı'nda ise 120'den fazla uçuşun iptal edildiği belirtildi.
- Anlaşma sağlanamadı
İşverenler, federal ve yerel yönetimlerdeki çalışanlar için ücretlerde yüzde 5 artış ve tek seferde toplam 2 bin 500 avro ek ödeme teklif etmiş ancak sendikalar, teklifi yetersiz bularak reddetmişti.
Sendikalar, ücretlerde yüzde 10,5 artış veya aylık en az 500 avro ek zam talep ediyor.
Ücretlere ilişkin görüşmelerin 27 Mart'ta devam etmesi planlanıyor.
İSTANBUL (AA) - Çağrı Merkezleri Derneği üyeleri, deprem bölgesinde olan veya bölgeden göç eden depremzedelerin istihdamına öncelik tanıyarak 10 bin depremzedeyi istihdam etmeyi hedefliyor.
Çağrı Merkezleri Derneği'nden yapılan açıklamaya göre, üyeler tarafından başlatılan istihdam seferberliği ile bölgenin yeniden yapılandırılmasına ve kalkınmasına, yaraların sarılmasına katkı sağlanması hedefleniyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Çağrı Merkezleri Derneği Başkanı Banu Hızlı, sektör olarak yaşanan felaketten duydukları üzüntüye işaret ederek, şunları kaydetti:
"Kaybettiğimiz vatandaşlarımız için hepimizin başı sağ olsun, yaralılarımızın da en kısa sürede sağlıklarına kavuşmasını diliyoruz. Depremden etkilenen her ilimiz çok değerli, o bölgedeki hayatın yeniden kurulmasına destek olmak üzere hepimize görevler düşüyor. Biz de sektör olarak tüm paydaşlarımızla birlikte, ilk etapta hayati öneme sahip ihtiyaçların temin edilmesine katkı sağlamanın yanı sıra, orta ve uzun vadede o bölgedeki vatandaşlarımızın aileleriyle birlikte eğitim, çalışma ve sosyal hayatlarına dönebilmeleri için elimizden gelen desteği vermek üzere böyle bir girişimde bulunmaya karar verdik.
Depremzede vatandaşlarımız derneğimizin üyesi olan firmalara bu kapsamda iş başvurularını yapabilirler. Hepimizi derinden yaralayan bu felaket sonrasında birlik ve dayanışma içinde iyileşeceğimize inanıyoruz, bu zor zamanda ülkemizin yanındayız. Tüm sektörlerin de yeni çağrı merkezi ihtiyaçlarını öncelikli olarak deprem bölgesindeki illerimizde değerlendirmeleri yönündeki çağrımızı da paylaşmak istiyoruz."
Şu ana kadar 130 bin 785 çadır, 1168 yaşam konteyneri ve 1676 mobil hijyen ünitesi Türkiye'ye getirildi.
Ayni yardımlar kapsamında 1 milyon 602 bin 270 battaniye, 226 bin 451 uyku tulumu, 83 bin 844 yatak, 29 bin 266 jeneratör, 6 bin 312 ton giyecek, 3 bin 476 ton hijyenik tıbbi malzeme ve 5 bin 981 ton gıda Türkiye'ye ulaştı.
BERLİN (AA) – Almanya'nın Ukrayna’ya sağlamayı taahhüt ettiği Leopard 2 A6 tipi ana muharebe tank sayısını 18’e çıkardığı bildirildi.
Almanya Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada, Savunma Bakanı Boris Pistorius’un Alman ordusunun stoklarından Ukrayna’ya 4 Leopard 2 A6 tipi ana muharebe tankı daha sağlama kararı aldığı belirtildi.
Açıklamada, böylece Almanya’nın Ukrayna’ya vereceği ana muharebe tank sayısının 18’e çıkarıldığı belirterek bu kararla Portekiz ve İsveç’in Ukrayna’ya sağlayacağı Leopard 2 tanklarıyla karma bir Ukrayna taburu oluşturulabileceği kaydedildi.
Almanya 25 Ocak'ta Ukrayna'ya 14 Leopard A6 tankı sağlayacağını açıklamıştı.
Scholz, G7 ülkelerinin liderleriyle çevrim içi yaptığı toplantının ardından başkent Berlin'de basın toplantısı düzenledi.
Almanya’nın, Ukrayna'daki savaş nedeniyle Rusya'ya karşı uluslararası ittifakı güçlendirmek için çalıştığını belirten Scholz, savaşın yıl dönümünde ülkesinin Ukrayna'ya verdiği "sağlam" desteğini vurguladı.
Scholz, uluslararası arenada, Rusya'nın Ukrayna savaşında dünyada tek başına durduğunu netleştirmeye çalıştıklarını dile getirerek, “Rusya'nın uluslararası hukuka geri dönmesi ve sonunda müzakere masasına oturması için baskıyı sürdürmeliyiz. Elbette buna ekonomik baskı da dahildir.” dedi.
Batılı ülkelerin Rusya’ya karşı yaptırımlarını koordine etmeye ve yaptırımlarda yasal boşlukları kapatmaya devam etme konusunda G-7'de mutabık kaldıklarını bildiren Scholz, “Bugün daha fazla tedbir taahhüdünde bulunduk ve bunları 10'uncu yaptırım paketiyle AB içinde uygulamak ve gerekli adımları atmak istiyoruz.” ifadesini kullandı.
Scholz, G-7'nin Ukrayna’ya gerektiği sürece "finansal destek ve silah tedariki" konusunda güvence verdiğini aktararak, Rus birliklerinin Ukrayna'dan çekilmesi gerektiğini ve bu adım olmadan savaşın sonlandırılmasının müzakere edilmesinin mümkün olmayacağını yineledi.
Olaf Scholz, Almanya'nın Ukrayna’ya sağlamayı taahhüt ettiği Leopard 2 A6 tipi ana muharebe tankı sayısını 14’ten 18’e çıkardığını da belirtti.
Scholz, yarın Hindistan’a ziyaret gerçekleştirerek Yeni Delhi'de Başbakan Narendra Modi ile bir araya geleceğini bildirerek, “Başbakan Modi ile aylardır yakın temas halindeyim ve bir kez daha Rusya-Ukrayna savaşında konumumuzu anlatacağım." dedi.
Rusya-Ukrayna savaşının yıl dönümü kapsamında ABD, Almanya, İngiltere, Kanada, Fransa, İtalya ve Japonya'dan oluşan G-7’nın liderleri ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy görüntülü görüşme gerçekleştirdi.
- Shcolz’un Hindistan ziyareti
Başbakan Olaf Scholz cumartesi Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi'de Başbakan Narendra Modi ile bir araya gelecek.
Görüşmenin ana konularından biri, Hindistan'ın tarafsız bir rol oynadığı Rusya-Ukrayna savaşı olacak. Ziyarette iki ülke arasında vasıflı işçi değişimi, enerji işbirliği ve iklim değişikliğine karşı ortak mücadelenin konuşulacak diğer konular olması bekleniyor.
Hindistan, dün Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda (BMGK), Rusya'ya "kayıtsız, şartsız ve hemen" Ukrayna topraklarından çekilme çağrısında bulunan karar tasarısını onaylanırken çekimser kalan ülkeler arasında yer almıştı.
Çin'den sonra en büyük nüfusa sahip Güney Asya ülkesi, ekonomik ve askeri olarak Rusya ile yakın işbirliği içinde bulunuyor. Rus silahlarını satın alan Hindistan’a Batılı ülkeler silah satmak istiyor.
Güney Asya'da yükselen güçle iyi ilişkiler şu anda Almanya için daha önemli görünüyor. Hindistan, Almanya'nın Çin'e olan ekonomik bağımlılığını azaltmada vazgeçilmez bir müttefik olarak görülüyor.
Hindistan basınında yer alan haberlere göre, Hindistan hükümeti denizaltılar için bir üretim tesisi kurmak istiyor ve uluslararası işbirliği ortakları arıyor. Hindistan'ın Alman ThyssenKrupp Marine Systems ile söz konusu işbirliğine gidilebileceği iddia ediliyor.
Scholz’un gezisine Siemens ve SAP yöneticileri dahil 12 Alman iş insanının eşlik etmesi bekleniyor.
BERLİN (AA) - Almanya'nın başkenti Berlin'de, Ukrayna-Rusya arasında devam eden savaşın son bulması için Moskova yönetimiyle müzakere yürütülmesi talebiyle gösteri düzenlendi.
Tarihi Brandenburg Kapısı önünde Sol Parti Milletvekili Sahra Wagenknecht ve gazeteci-yazar Alice Schwarzer’in çağırısıyla toplanan binlerce kişi, Rusya ile barış müzakeresi yapılması ve Alman hükümetinin Ukrayna'ya daha fazla silah vermemesi çağrısında bulundu.
Üzerinde "Barışı destekleyin, silahların verilmesini durdurun, NATO’ya hayır”, "Barış isteyen silah satmaz" ve "Silah yerine diploması" yazılı dövizler taşıyan göstericiler, Ukrayna’ya daha fazla silah verilmesini desteklediği gerekçesiyle Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock aleyhine slogan attı.
Milletvekili Wagenknecht gösteride yaptığı konuşmada, Ukrayna’ya silah sağlanmasını eleştirerek, "Verilen her silah dünya savaşı tehlikesini artırıyor." dedi.
İki tarafı da müzakere yapmaya çağıran Wagenknecht, Ukrayna'daki korkunç acıların ve ölümlerin son bulması gerektiğini ifade etti.
Wagenknecht gösteriye katılanlara teşekkür ederek, bunun yeni ve güçlü bir barış hareketinin başlangıcı olduğunu savundu.
- "Doğaya karşı da (savaş) yapılıyor"
Göstericilerden Roland Schmidt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, barış tehdit altında olduğu için gösteriye katıldığını belirterek, "Doğaya karşı da (savaş) yapılıyor. Tüm hayvanlar ölüyor. Toprak da hava da tahrip ediliyor. İnsanlar tahrip ediyor. Bu, tahribatın zirvesidir." dedi.
Savaşın son bulması için müzakerelerin yapılmasını isteyen Schmidt, “Biz konuşabiliriz. İhtilafı sadece konuşmakla çözebiliriz. Herkesin kendi görüşü var. Bunu kabul etmek lazım, onaylamak değil. Ancak dinlemek ve argümanları söylemeye hazır olmak lazım." diye konuştu.
Geniş güvenlik önlemleri alan Berlin polisi gösteriye en az 10 bin kişinin katıldığı bilgisini paylaştı.
İslam ve göçmen karşıtı Almanya için Alternatif (AfD) partisi de Twitter'dan yaptığı paylaşımda, aralarında AfD Saksonya Eyalet Teşkilatı Başkanı Jörg Urban'ın da bulunduğu çok sayıda partilinin gösteriye katıldığını bildirdi.
Sarah Wagenknecht ve Alice Schwarzer, "Barış için Manifesto" başlığı altında Ukrayna'ya silah verilmesinin durdurulması ve savaşın sona ermesi için Rusya ile müzakereler başlatılması talebiyle çevrim içi imza kampanyası başlatmıştı. İmza kampanyasına katılanların sayısı 25 Şubat itibarıyla 650 bini geçti.
KÖLN (AA) - Alman rock grubu Toten Hosen'in, Türkiye ve Suriye'de meydana gelen depremlerden zarar görenlerle dayanışma için düzenlediği konserde, 1 milyon avronun üzerinde para toplandı.
Düsseldorf'ta düzenlenen konser öncesi satışa sunulan biletler 1 saat içinde tükenirken, konser biletlerinin yanı sıra yapılan bağışlarla toplanan paranın bir milyon avroyu aştığı belirtildi.
Grubun solisti Campino'nun, "deprem nedeniyle sadece yas tutmak yerine, depremzedeler için harekete geçme" çağrısında bulunduğu konserde, zaman zaman duygusal anlar yaşandı.
10 bin kişinin izlediği konserden elde edilen gelirin tamamının depremzedelere bağışlandığı açıklandı.
Azerbaycanlılar, Ermenilerin Hocalı'da katlettiği 613 kişiyi anmak için Bakü'deki Ana Feryadı Anıtı'na akın etti.
Ana Feryadı Anıtı'nda ilk önce Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in katılımıyla resmi tören düzenlendi, ardından anıt halkın ziyaretine açıldı.Azerbaycan bayrakları ve posterlerle anıta gelenler, karanfil bıraktı. Katliamdan kurtulmayı başaran Hocalılılar ve hayatını kaybedenlerin yakınları da anıtı ziyaret etti.
Şehit yakınları ve vatandaşlardan bazıları dua okurken bazıları da 31 yıl önce yaşanan acı olayı hatırlayarak gözyaşlarını tutamadı.
- "Dünyanın sağır ve dilsiz olduğu katliamlara karşı uluslararası hukuk çalışmamıştır"
Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı, büyükelçilik çalışanları ve Bakü'deki Türk kurum ve kuruluşlarının temsilcileri de Ana Feryadı Anıtı'nı ziyaret ederek Hocalı Katliamı'nın kurbanlarını andı.
Büyükelçi Bağcı, ziyaret sonrasında basın mensuplarına yaptığı açıklamada 1. Karabağ Savaşı'nda Ermenilerin çok sayıda katliam yaptığını, o dönemde kaybolan 3 bin 860 Azerbaycanlının akıbetinin bugün de belli olmadığını söyledi.
Bağcı, "Dünyanın sağır ve dilsiz olduğu katliamlara karşı uluslararası hukuk çalışmamıştır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin aldığı 4 karar da uygulanmamıştır ancak 30 yılın acısı, sızısı ve yurt özlemi 44 günlük vatan muharebesi ile sevince, coşkuya ve zafere dönüşmüştür. Türkiye, Azerbaycan'ın haklı davasında her zaman olduğu gibi o gün de bugün de yanındadır ve arkasındadır. Bugün Türkiye ve Azerbaycan, 'Birlikte daha güçlüyüz.' diyerek ilişkilerini en ileri seviyeye taşımıştır." ifadelerini kullandı.
- Hocalı'da neler oldu?
Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla Azerbaycan'a karşı toprak iddiasında bulunmaya başlayan ve saldırıya geçen Ermeniler, 1991'in son günlerinde ablukaya aldıkları, bölgenin tek havaalanına sahip ve stratejik önem taşıyan Hocalı'yı ele geçirmek için harekete geçti.
Aylar süren saldırılarını 25 Şubat 1992'de yoğunlaştıran Ermeniler, gece Sovyet Rus ordusunun o zaman Hankendi'de bulunan 366. motorize alayının da yardımıyla üç koldan saldırdı.
Sadece işgalle yetinmeyen Ermeniler, sivilleri toplu şekilde katlederek ve esirlere acımasızsa işkence yaparak 20. yüzyılın en kanlı katliamlarından birine imza attı. O dönemde çekilen görüntüler ve fotoğraflar, katliamın büyüklüğünü ortaya koyuyor.
Daha önce 7 bin kişinin yaşadığı Hocalı'da savunmasız durumdaki 106'sı kadın, 70'i yaşlı, 63'ü çocuk 613 Azerbaycan vatandaşı hayatını kaybetti. Katliamdan 487 kişi ağır yaralı kurtuldu, Ermeni güçleri 1275 kişiyi esir aldı, bunların 150'sinden hala haber alınamadı.