Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

Yılda bir defa değil, sizi hergün hatırlıyorum sözleri sanırım bundan sonra hiç unutulmaz” sözlerinin sahibi Almanya IKG Enstitüsü Başkanı Dr. Latif Çelik, “Öğretmenlerine değer vermeyen toplum, öğrenmenin manasını anlayamamıştır. İlkokuldan üniversite yıllarına kadar eğitim, sonrasında ise öğretim dünyasındaki tüm eğitimcileri hatırlamak onlar için de önemli bir motivasyondır” dedi.
 
Almanya’da kültür tarihi alanında da yaptığı çalışmalar ile tanınan IKG- Kültür, Tarih ve Entegrasyon Araştırmaları Enstitüsü Başkanı Dr. Latif Çelik, “Uzun yıllardır kutlanan Öğretmeneler Günü’nün gelenekselleştirilmesinin önemine değinerek, “Hepimizin çok sayıda öğretmeni var. İlk öğretmenimiz annelerdir, sonrasında fiziği, müziği, matematiği, tarihi, dünyayı ve geleceği öğrendiğimiz öğretmenler ile sürekli diyaloğumuzun olması son derece önemli bir gelenektir” dedi.
 
Anadolu Ajansı (AA) ile Avusturya Haber Ajansı (APA), Slovakya Haber Ajansı (TASR) ve Portekiz Haber Ajansı (LUSA) arasında iş birliği anlaşmaları imzalandı.
 
Avusturya’nın başkenti Viyana’da düzenlenen Avrupa Haber Ajansları Birliği (EANA) Konferansı kapsamında düzenlenen törende, AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Serdar Karagöz, APA Başkanı ve Genel Müdürü Clemens Pig, TASR Genel Müdürü Vladimir Puchala ve LUSA Pazarlama Direktörü Monica Garcia, iş birliği anlaşmalarına imza attı.
 
 
 
AA’nın TASR ve LUSA ile yaptığı anlaşma kapsamında İngilizce yayımlanan haberlerin yanı sıra fotoğraf ve video paylaşımı yapılacak. AA ile APA arasında yapılan anlaşma ise İngilizce, Almanca ve Türkçe haber paylaşımına olanak sağlayacak.
APA’nın 75'inci kuruluş yıldönümü dolayısıyla ev sahipliği yaptığı EANA Konferansında, haber ajanslarında çeşitlilik ve kadının rolü başlıklı konular ele alındı. Konferansta ayrıca "Haber Ajanslarına Öncülük Eden Kadınlar" başlıklı bir de panel de düzenlendi.
 
AA Genel Müdürü Serdar Karagöz, EANA’nın yarın düzenlenecek genel kurul toplantısına katılacak.
 
 
Almanya’da kurulduğu günden bu yana yaptığı sosyo-kültürel araştırmalar ile tanınan KONAD Başkanı Sait Özcan yayınladığı Öğretmenler Günü mesajında, “Saygı ve sevgi geleneklerimizin temelinde ve bizim kalbimizde vardır. Anadolu Kültürü öğretmenini unutmaz. Bana bir harf öğretenin 40 yıl kölesi olurum diyen Allah dostlarının ismini duyarak, sözlerini yayarak ve kalbimize gömerek büyüdük. Türkler nereye giderse gitsin mili ve manevi değerlerinin hep yanıdan götürdü. Vatan yaptığımız Almanya’dan bütün eğitim camiamızın öğretmenler gününü kutluyorum” dedi.
 
KONAD Başkanı Sait Özcan devamla, “Öğretmenlerimiz mutlu olmalıdır. Onlar mutlu olursa bize de mutlu olmanın yollarını öğretirler. Bir millet öğretmenine verdiği değer kadar ilim dünyasında etkili olabilir” dedi.
 

Würzburg şehir tanıtım derneği Stadtmarketing Würzburg macht Spas Genel Müdürü Wolfgang Weier şehirdeki göçmenlerin ve yerlilerin barış içinde birarada yaşamasının şehrin dinamizmini daha da artıracağını belirtti.

 

Ayhaber’e açıklamalar yapan Weier, “ “Bir şehrin dinamizmi kendi iç barışını sağlayararak gelecekteki sosyal sorumlulukların yerine getirilmesi ile gerçekleşebilir. 60. yılını kutladığımız Türklerin Almanya’ya gelişi dolayısı ile  anlıyoruz ki Türk Toplumu|nun ülkemize önemli katkıları var. Göçmenler damak tadı, güler yüz ve dinamizm getirdiler ülkemize. Almanya onlar ile ayağa kalktı. Türk Toplumuna teşekkür ederek gelecekte de ortak ve birlikte yaşamın şifrelerini beraberce bulacağız”

 

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Somali Genelkurmay Başkanı Tuğgeneral Odawa Yusuf Rage'yi kabul etti.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'in resmi davetlisi olarak Türkiye'de olan Rage ile Milli Savunma Bakanlığı'nda görüşme gerçekleştirdi.
 
 
 
Orgeneral Güler'in de katıldığı kabulde Bakan Akar tarafından, Türkiye ile dost ve kardeş Somali arasında siyasi ve askeri iş birliğinin gelişmeye devam ettiği, Türkiye'nin, Somali halkının barış, güvenlik ve huzur içinde yaşaması için her türlü desteği vermeyi sürdüreceği belirtildi.
 
 
 
Almanya’nın Schleswig Holstein  eyaletine bağlı Mölln kenti, 1992 yılında 22 Kasım’ı 23 Kasım’a bağlayan gece korkunç bir ırkçı vahşete tanık oldu.
Kentin Mühlenstr. sokağında oturan Arslan ailesinin evini kundaklayan ırkçı zihniyetler daha sonra polisi arayarak ‘Heil Hitler, pis yabancıları öldürdük” ihbarı yaptı. Korkunç olayda Bahide Arslan (51), Ayşe Yılmaz (14) ve Yeliz Arslan (10) hayatlarını kaybederken diğer aile fertleri ağır yaralandı. Aynı gece yakınlarda, çoğunlukla yabancıların oturduğu apartmanı da ateşe veren ırkçılar, onlarca insanın yaralanmasına sebep oldu. Mölln vahşeti maalesef, göçmenlerin de önemli katkılarıyla bugünlere gelmiş çok kültürlü Almanya’nın tarihine kara bir leke olarak yazılmıştır. Irkçılığın ne kadar korkunç ve tehlikeli olduğunu unutmamak için Mölln, Solingen, NSU olayları gibi ırkçılığın ‘ölüm’ şekline büründüğü olayları unutmamamız, bu yaşanan olaylardan ders almamız gerekiyor. İnsan hayatını ve onurunu hiçe sayan bu zihniyetle mücadele ancak birlik ve beraberlikle, partiler üstü, kurumlarla, sivil toplum kuruluşlarıyla, siyasilerle ve vatandaşlarla güçlü bir şekilde yürütülebilir. Birlik ve beraberliğin olmadığı yerde ırkçılık daha da cesaretlenir ve başka büyük acıların yaşanmasına zemin hazırlama tehlikesi oluşur. Irkçılıkla mücadelede Almanya’da her ne kadar önemli ve ciddi çalışmalar yapılıyor olsa da giderek güçlenen sağ eğilimi görmezden, duymazdan gelemeyiz. Bu konuda alabileceğimiz en büyük önlem, ırkçı zihniyetlere karşı ciddi bir duyarlılık geliştirmek ve göçmenleri hayatın her alanında güçlendirmek, özellikle siyasette aktifleştirmektir. Almanya’nın bugünlere gelmesinde önemli katkıları bulunan göçmen kökenli insanlarımız ülkemiz için bir tehdit değil, aksine değeri hiçbir şeyle ölçülemeyecek bir zenginliktir. Arslan ve Yılmaz ailelerinin nezdinde ırkçılığı bir kez daha nefretle lanetliyor, ırkçılık hastalığı nedeniyle hayatlarını kaybedenleri saygıyla anıyor, bir daha böyle acıların yaşanmaması dileklerimle sevdiklerini ırkçı zihniyetlere kurban verenlerin acısını yürekten paylaşıyorum.
 
Şunu da unutmayalım ki; hepimiz dünyanın bir yerlerinde bir diğerinin ‘yabancısıyız’. Önemli olan, kendi özümüzü yitirmeden, farklılıklarımızı ayrışma değil zenginlik olarak görüp barışçıl bir ortamda birlikte yaşamayı öğrenmektir. Nasıl ki farklı tatların buluştuğu yemekler lezzetli oluyorsa, farklılıklarıyla ortak noktada buluşan toplumlar da öylesine değerlidir.
 
Barış Öneş
Hamburg Eyalet Parlamentosu SPD Milletvekili

Sonbaharın gelmesiyle Almanya'nın Köln kentindeki Lindenthal semtinde bulunan mesire alanı ve orman, yeşilin yanı sıra, sarı ve kızıl renklere büründü. Tüm yıl açık olan ve girişin ücretsiz olduğu mesire alanına gelenler yem satın alarak girişin ücretsiz olduğu mini hayvanat bahçesindeki 250'den fazla hayvanı kendi elleriyle besleyebiliyor.aá

BERLİN (AA) – Almanya’da koalisyon pazarlıklarını sürdüren Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Partinin (FPD) huzurevleri ve kreşlerde yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşısının zorunlu hale getirilmesi konusunda anlaştığı bildirildi.
 
Yeşillerin Federal Meclis Grubu Başkanı Katrin Göring-Eckardt, Berlin’de yaptığı açıklamada, huzurevleri, kreşler gibi kurumlarda aşı zorunluluğu getirilmesine ihtiyaç duyulduğunu, bu konuda bir düzenlemeye gideceklerini söyledi.
 
Göring-Eckardt, yeni hükümeti kurmak için görüşmeler yapan partilerin bu konuda anlaştıklarını, bu girişimin bu hafta mecliste görüşülecek Enfeksiyon Koruma Yasası reformu içinde yer almayacağını, ayrı bir yasama sürecinden geçeceğini kaydetti.
Mecliste çoğunluğu bulunan SPD, Yeşiller ve FDP, Enfeksiyon Koruma Yasası reformu için hazırlanan yasa tasarısında salgınla mücadele çerçevesinde Kovid-19 tedbirlerini sıkılaştırmak istiyor.
 
Yasa tasarısında otobüs ve trenlerde test zorunluluğu getirilmesi de öngörülüyor.
 
Almanya’da 26 Eylül’de yapılan genel seçimlerden sonra SPD, Yeşiller ve FDP koalisyon görüşmelerine başlamıştı.
Başbakan Angela Merkel liderliğindeki mevcut hükümet şimdiye kadar genel bir aşı zorunluluğu getirilmesine karşı çıkmış ancak son dönemde bazı uzmanlar belirli alanlarda aşı zorunluluğu getirilmesini talep etmişti.
Türk Dil Kurumunca düzenlenen Yunus Emre Anadolu Konferansları dizisinin Şırnak’taki etkinliği 9 Kasım 2021 Salı günü Şırnak Üniversitesi 15 Temmuz Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapıldı.
 
Prof. Dr. M. Fatih KÖKSAL’ın verdiği konferansa; Şırnak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin ERKAN, Vali Yrd. Murat EKİNCİ, İl Kültür ve Turizm Md. Ramazan ACAR, İl Millî Eğitim Md. Ahmet ÖZDEMİR ile akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
 
 
 
 
Prof. Dr. M. Fatih KÖKSAL yaptığı konuşmada, Yunus Emre’nin millî bir değer olduğunu ifade ederek bu toplantılar aracılığıyla Türk kültürü ve Anadolu irfanı için ne denli önemli bir şahsiyet olduğunun daha geniş kitlelere anlatıldığını belirtti. Yunus Emre Divanı’nın kendi dönemine ait ve Yunus’un elinden çıkmış bir nüshası olmadığını belirterek mevcut nüshalara dair bilgiler veren Prof. Dr. KÖKSAL; Yunus’un şiirlerinden hareketle kelime hazinesi, üslubu ve kullandığı söz sanatlarına dair değerlendirmelerde bulundu.
 
 
 
 
Etkinlik sonunda Prof. Dr. M. Fatih KÖKSAL, Şırnak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Emin ERKAN’a Türkçe Sözlük ve Yazım Kılavuzu takdim etti.
 
 
 
Prof. Dr. M. Fatih KÖKSAL etkinlik kapsamında, Şırnak Valisi Ali Hamza PEHLİVAN’ı makamında ziyaret ederek kendisine Kurumumuz yayınlarından armağan etti.