Aytürk

Aytürk

Avrupa Türkleri ile 2000 yılından beri beraberiz. Türk toplumunun gelişme sürecinden sürekli haberdar olmak için bizi takip edin...

YTB Başkanı Abdullah Eren, yurt dışı temsilciliklerde oy verme işlemlerinin son gününde açıklamalarda bulundu. Eren, “Ne olursa olsun, kim ne düşünürse düşünsün, yurt dışındaki Türkler vatanına milletine sahip çıkıyor. Bunu da oy kullanma oranlarında görüyoruz” diye konuştu.

 

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar (YTB) Başkanı Abdullah Eren, Cumhurbaşkanı Seçimi ikinci turu için yurt dışı temsilciliklerde oy verme işlemlerinin son gününde açıklamalarda bulundu. Eren, yurt dışındaki vatandaşların Türkiye’deki seçimlerde oy kullanma süreçleriyle ilgili yapılan olumsuz yorumları kınadığını belirtti.

 

Yurt dışındaki vatandaşlara yönelik Türkiye’nin birçok hizmeti olduğunu, bu hizmetlerin değerlendirilmesi noktasında da yurt dışındaki vatandaşların söz sahibi olması gerektiğini belirten Eren, “Ben zaman zaman sosyal medyada, bazı haber sitelerinin yorumlarında rastlıyorum. Çok da üzülüyorum: ‘Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız niye Türkiye'deki seçimlerde oy kullanıyor? Onlar yurt dışında yaşıyor, Türkiye'deki seçimlerin kaderine niye etki ediyorlar?’ gibi ifadeler var. Hâlbuki yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza yönelik Türkiye'nin birçok politikası var. Onlara yönelik de Türkiye'nin birçok hizmeti var ve bu insanlar kendilerine yönelik hizmetlerle alakalı değerlendirme yapmasın mı? Veya taleplerini direkt meclise, yasamaya taşımasın mı? Yürütmeyi bu konuda seçim yoluyla denetlemesin mi?” diye konuştu. 

 

 

Türkiye ile aidiyetleri pekişiyor, yurt dışındaki Türklere yönelik farkındalık artıyor 

 

Oy kullanma sürecinin aynı zamanda yurt dışında yaşayan vatandaşların Türkiye'yle bağlarını korumalarına vesile olduğunu ifade eden Eren, “Bu süreç Cumhurbaşkanımızın yurt dışında yaşayan vatandaşlarımıza verdiği kıymeti gösteriyor. Ben bu yorumları yapanlara da bakıyorum ve maalesef esefle kınıyorum. Bu insanlar demokratik haklar çerçevesinde oylarını kullanıyorlar. Oy kullanma ve seçimler yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın Türkiye'yle bağlarını korumalarına vesile olan bir unsurdur” dedi. 

 

Yurt dışında yaşayan vatandaşların oy kullanma oranı arttıkça Türkiye’de de onlara yönelik ilgi ve farkındalığın arttığına dikkat çeken Eren, “Yurt dışında yaşayan vatandaşlarımız oy kullandıkça Türkiye'de de yurt dışındaki Türklere yönelik ilgi ve farkındalık artıyor. Daha önce yurt dışındaki vatandaşlarımıza herhangi bir şey vaat etmeyen, herhangi bir şey söylemeyen, duymayan, görmeyen, onların farkında olmayan siyasi partiler de bir şey söyleme ihtiyacı hissediyor artık” dedi. 

 

 

Dünyanın dört bir tarafındaki Türkler sandığa yoğun ilgi gösteriyor 

 

Yurt dışındaki Türklerin Türkiye’ye her konuda sahip çıktığını vurgulayan Eren, “Ne olursa olsun, kim ne düşünürse düşünsün yurt dışındaki yaşayan vatandaşlarımız, Avrupalı Türkler, Türkiye'ye çok ciddi oranda sahip çıkıyor. Vatanına, milletine sahip çıkıyor. Bunu da oy kullanma oranlarında, dünyanın dört bir tarafındaki vatandaşlarımızın yoğun ilgisinde görüyoruz” şeklinde konuştu.

 

 

ATİNA (AA) - Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakelaropulu, 21 Mayıs'ta yapılan genel seçimlerin ardından hükümetin kurulamamasıyla ilgili parti liderleriyle bir araya geldi.

Sakelaropulu, seçim sonuçlarına göre parlamentoda grubu bulunan parti liderlerini Cumhurbaşkanlığına davet etti.

 

Cumhurbaşkanı, parti liderleriyle yaklaşık yarım saat görüştü.

Toplantının ardından liderler açıklama yapmadı.

Cumhurbaşkanlığından yapılan açıklamada ise Sakelaropulu'nun bugün yerel saatle 13.00'da Sayıştay Başkanı İoannis Sarma ile görüşeceği belirtildi.

Sarma'nın, ülkeyi seçimlere götürecek geçici hükümetin başbakanı olarak görevlendirilmesi bekleniyor.

 

- Yeni Demokrasi seçimi açık ara farkla önde bitirmişti

Yunanistan'da düzenlenen genel seçimlerde, resmi olmayan sonuçlara göre, Yeni Demokrasi yüzde 40'ın üzerinde oy alarak (146 sandalye) en yakın rakibi SYRIZA'ya 20 puan fark atmıştı ancak tek başına iktidara gelebilmesi için gerekli 151 sandalye sayısına ulaşamamıştı.

Yeni Demokrasi'nin lideri Kiryakos Miçotakis ve ikinci parti olan Radikal Sol İttifakın (SYRIZA) lideri Aleksis Çipras da koalisyon için gerekli şartların bulunmadığı gerekçesiyle hükümeti kurma görevini iade etmişlerdi.

Seçimlerde üçüncü olan PASOK-KINAL ittifakı lideri Nikos Andrulakis de Cumhurbaşkanı Katerina Sakelaropulu’nun kendisine verdiği hükümet kurma görevini reddetmişti

 

- Yeni seçim sistemine göre ikinci kez sandığa gidilebilir

Koalisyon için uzlaşıya varılamaması halinde ise seçim için ikinci kez sandık kurulacak.

Sandığa ikinci kez gidildiğinde, birinci partiye, en az yüzde 25 oy alması kaydıyla 300 sandalyelik parlamentoda oy oranına bağlı fazladan 20 ila 50 sandalye verilecek.

Miçotakis, ikinci seçimlerin 25 Haziran'da yapılabilmesi için çalışmalarını hızlandıracakları açıklamasında bulunmuştu.

İmalat sanayi PMI mayısta artış beklentilerinin aksine 44,5’ten 42,9’a düşerek 36 ayın en düşük seviyesine indi
 

BERLİN (AA) - Almanya`da bileşik Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), mayısta hizmet sektöründeki canlanmanın etkisiyle 0,1 puan artarak yükselişini dördüncü aya taşırken, imalat sanayi PMI ise artış beklentilerinin aksine geriledi.

S&P Global, Almanya'nın mayıs ayı öncü PMI verilerini açıkladı. Buna göre, ülkede nisanda 54,2 puan olan bileşik PMI mayısta 54,3'e yükselerek beklentileri aştı.

Art arda yükselişini dördüncü aya taşıyan bileşik PMI’ya ilişkin piyasa beklentisi 53,5 puana gerilemesi yönündeydi.

Ülkede hizmet sektörü PMI, mayısta 56’dan 57,8’e çıkarak, Ağustos 2021'den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı. Hizmet sektörü PMI verisinin mayısta 55,3’e düşmesi bekleniyordu.

 

- Veriler imalat sanayisinde daralmanın sürdüğüne işaret etti

İmalat sanayi PMI ise söz konusu ayda artış beklentilerinin aksine 44,5’ten 42,9’a gerileyerek, 36 ayın en düşük seviyesine geriledi.

İmalat sanayi PMI verisinin mayıs ayında 45'e yükseleceği tahmin ediliyordu. İmalat sanayi PMI verisinin 11 aydır daralmaya işaret eden 50 puanın altında olması dikkati çekti.

Hamburg Ticaret Bankası başekonomisti Cyrus de la Rubia, konuya ilişkin değerlendirmesinde, hizmet sektöründeki faaliyetlerin iyi olmasının hane halkı satın alma gücünün enflasyon kaynaklı kaybına rağmen tüketici harcamalarının beklenenden daha iyi olduğunu gösterdiğini belirtti.

 

La Rubia, "Öte yandan imalat sektörü, Çin imalat sektöründe düşüş nedeniyle muhtemelen gerileyecek." değerlendirmesinde bulundu.

PMI verisinde 50 puanın üstü büyümeye işaret ederken, 50 puanın altı daralmayı gösteriyor.

Alman hükümeti ise ekonomide bu yıl yüzde 0,4 büyüme bekliyor.

Almanya Federal İstatistik Ofisi’nin (Destatis) öncü verilerine göre, Alman ekonomisi, bu yılın ilk çeyreğinde, alışılmışın dışındaki yüksek enflasyon ve artan faiz oranlarının tüketici harcamalarını baskılaması nedeniyle büyüme kaydetmedi. Böylece ilk çeyrekteki sıfır büyümenin ardından Alman ekonomisi, "üst üste iki çeyrek GSYH'de küçülme yaşanması" olarak ifade edilen teknik resesyona "kıl payı" girmemiş oldu.

Ekonomi geçen yılın son çeyreğinde yüzde 0,5 küçülmüştü.

 

Ülke ekonomisi, Kovid-19 salgını sürecinde ortaya çıkan dar boğazlar hafiflese de faizlerin yükselmesi, ekonomiye güvenin azalması ve alışılmışın dışındaki yüksek enflasyon ortamında tüketicilerin satın alma gücünün düşmesi sonucu talepte yaşanan durgunluktan olumsuz etkileniyor.

Alman hükümeti, ekonomide bu yıl yüzde 0,4 büyüme bekliyor. Önde gelen Alman ekonomi enstitüleri ise ülke ekonomisinin bu yıl yüzde 0,3 büyümesini öngörüyor.

Destatis, ilk çeyreğe ilişkin GSYH nihai verilerini 25 Mayıs'ta açıklayacak.

 
Olbia LNG Terminal Üst Yöneticisi Nicotra:
"Doğada her yıl 200 milyar ton biyogaz, karbon döngüsü sonucu açığa çıkıyor. Bu, dünyanın ihtiyaç duyduğu toplam LNG'den yüzde 20 daha fazla"
 
 

HAMBURG (AA) - Olbia LNG Terminal Üst Yöneticisi (CEO) Antonio Nicotra, doğada her yıl 200 milyar ton biyogazın karbon döngüsü sonucu açığa çıktığını belirterek, bunun dünyanın ihtiyaç duyduğu toplam LNG'den yüzde 20 daha fazla olduğunu söyledi.

Almanya'nın Hamburg kentinde düzenlenen 5. Küresel LNG Forumu'nun "Enerji Dönüşümünün Kilit Etkeni: LNG" başlıklı panelinde konuşan Nicotra, biyogaz kullanımının karbon salımını önemli miktarda azaltabileceğini ve doğadaki atıl biyogazın bu sürece katkısının yüksek olabileceğini ifade etti.

Nicotra, doğada her yıl 200 milyar ton biyogazın karbon döngüsünde açığa çıktığını ve bunun dünyanın ihtiyaç duyduğu LNG'den yüzde 20 daha fazla olduğunu dile getirdi.

 

Biyogazın doğal gazdan daha maliyetli olduğu yönündeki eleştirilere değinen Nicotra, "Bu, üretim maliyetinden kaynaklanmıyor. Lojistikten kaynaklanıyor. Biyogazda lojistik çok daha karmaşık çünkü biyokütlenin doğadan toplanması gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Nicotra, bu alana Avrupa Birliği'nin (AB) daha fazla finansal destek sağlaması gerektiğini vurgulayarak, biyokütlenin toplanması için gerekli altyapı çalışmaları yapıldığında AB'nin enerji konusunda bağımsızlığı yakalayabileceğini söyledi.

Biyogazın Biyo-LNG olarak da kullanılabileceğine ve diğer yenilenebilir enerji kaynaklarından çok daha sürdürülebilir olduğunu işaret eden Nicotra, "Tüm bu nedenlerle biyogaza ihtiyaç duyarsanız, biyogazı da sıvılaştırabilirsiniz." dedi.

 

- Dizel yakıt yerine Biyo-LNG kullanımıyla karbon salımı azaltılabilir

Biyometan Uzmanı Lorenzo Maggioni de biyolojik atıklardan elde edilen biyogazın, biyometana dönüştürülmesi, biyometanın da sıvılaştırılmasıyla Biyo-LNG'nin elde edilebildiğini ifade etti.

Başta tır, kamyon gibi ağır vasıtalar olmak üzere gemilerde de Biyo-LNG kullanabileceğini aktaran Maggioni, bu şekilde taşıma kaynaklı karbon salımının da azaltılabileceğini dile getirdi.

Maggioni, Avrupa'daki Biyo-LNG'ye yönelik gelişmelere de değinerek kıtada hali hazırda 20 bin biyogaz tesisi bulunduğunu ve en büyük Biyo-LNG tesisinin ise yıllık 9 bin ton Biyo-LNG ürettiğini ifade ederek, birçok ülke ve firmanın da son yıllarda Biyo-LNG konusunda yatırımlarını artırdığını kaydetti.

 

 

 

Ifo Başkanı Clemens Fuest:
"Alman şirketleri yaza şüpheyle bakıyor"
 

BERLİN (AA) - Almanya'da geçen ay 93,4 puan olan Ifo İş Ortamı Güven Endeksi, şirket yöneticilerinin gelecek beklentilerinde keskin düşüşün etkisiyle mayısta 91,7 puana geriledi.

Merkezi Münih'te bulunan Ekonomi Araştırma Enstitüsü (Ifo), yaklaşık 9 bin firmanın katılımıyla gerçekleştirdiği mayıs ayı Almanya İş Anketi sonuçlarını yayımladı.

 

Buna göre, nisanda 93,4 puana revize edilen Almanya'da sanayi ve ticarete ilişkin İş Ortamı Güven Endeksi, şirket yöneticilerinin beklentilerde önemli ölçüde kötümser olmasının etkisi ile bu ay 91,7 puana geriledi. Piyasa beklentisi endeksin 93 puana inmesi yönündeydi.

Mayısta Almanya'da Ifo Beklentiler Endeksi'nin 91,7’den 88,6 puana inmesi dikkati çekerken, Mevcut Durum Endeksi de 95,1'den 94,8 puana geriledi.

Ifo anketinde, imalat ve hizmet sektörlerinin geleceğine yönelik beklentilerde daha fazla kötüleşme görüldüğü belirtildi.

 

- "Alman şirketleri yaza şüpheyle bakıyor"

Ifo Başkanı Clemens Fuest, konuya ilişkin değerlendirmesinde, Ifo İş Ortamı Güven Endeksi’nin art arda altı aylık yükselişin ardından mayısta ilk kez düştüğünü belirterek, “Yöneticiler mevcut durumlarından biraz daha az memnundu. Alman şirketleri yaklaşan yaza şüpheyle bakıyor" dedi.

ING Almanya Başekonomisti Carsten Brzeski, konuya ilişkin değerlendirmesinde, söz konusu verinin Alman ekonomisinde büyüme endişelerini ivmelediğini belirterek, “6 aylık yükselişin ardından Ifo endeksindeki ilk düşüş, azalan iyimserliği ve yeni büyüme endişelerini bir kez daha teyit etti. Alman ekonomisinin önümüzdeki birkaç yıl boyunca resesyon içinde kalacağını söylemiyoruz ancak birkaç kısa ve uzun vadeli zorlukla birlikte, büyüme en iyi ihtimalle baskı altında kalacak.” ifadesini kullandı.

 

- Alman hükümeti bu yıl yüzde 0,4 büyüme bekliyor.

Almanya Federal İstatistik Ofisi’nin (Destatis) öncü verilerine göre, Alman ekonomisi, bu yılın ilk çeyreğinde, alışılmışın dışındaki yüksek enflasyon ve artan faiz oranlarının tüketici harcamalarını baskılaması nedeniyle büyüme kaydetmedi. Böylece ilk çeyrekteki sıfır büyümenin ardından Alman ekonomisi, "üst üste iki çeyrek GSYH'de küçülme yaşanması" olarak ifade edilen teknik resesyona "kıl payı" girmemiş oldu.

Ekonomi geçen yılın son çeyreğinde yüzde 0,5 küçülmüştü.

Ülke ekonomisi, Kovid-19 salgını sürecinde ortaya çıkan dar boğazlar hafiflese de faizlerin yükselmesi, ekonomiye güvenin azalması ve alışılmışın dışındaki yüksek enflasyon ortamında tüketicilerin satın alma gücünün düşmesi sonucu talepte yaşanan durgunluktan olumsuz etkileniyor.

 

Alman hükümeti, ekonomide bu yıl yüzde 0,4 büyüme bekliyor. Önde gelen Alman ekonomi enstitüleri ise ülke ekonomisinin bu yıl yüzde 0,3 büyümesini öngörüyor.

Destatis, ilk çeyreğe ilişkin GSYH nihai verilerini yarın açıklayacak.

 
"Yıllarca çok düşük kaldıktan sonra enflasyon, artık çok yüksek ve çok uzun süre böyle kalmaya devam edecek. Bu, paranın değerini, satın alma gücünü azaltıyor. Avro Bölgesi'ndeki insanları ve şirketleri etkiliyor"
 

BERLİN (AA) - Avrupa Merkez Başkanı (ECB) Başkanı Christine Lagarde, Banka'nın, yüksek enflasyonla mücadelede kararlı olduğunu vurguladı.

Lagarde, ECB'nin kuruluşunun 25. yılına ilişkin bir blog yazısı kaleme aldı.

 

Yazıda, ECB'nin, Kovid-19 salgınında önlemler açıklayarak salgına hızlı bir şekilde yanıt verdiğini ifade eden Lagarde, bugün de alışılmışın dışında yüksek enflasyonu aşağı çekmek için Banka'nın aynı kararlılıkla hareket ettiğini vurguladı.

Lagarde, "Yıllarca çok düşük kaldıktan sonra enflasyon, artık çok yüksek ve çok uzun süre böyle kalmaya devam edecek. Bu, paranın değerini, satın alma gücünü azaltıyor. Avro Bölgesi'ndeki insanları ve şirketleri etkiliyor. Özellikle de toplumumuzun en savunmasız kesimlerini olumsuz etkiliyor." ifadelerini kullandı.

ECB'nin enflasyonu orta vadeli yüzde 2 hedefine geri getireceğini vurgulayan Lagarde, "Bu nedenle faiz oranlarını rekor bir hızla artırdık ve enflasyonu hedefimize geri çekmek için faizleri yeterince sınırlayıcı seviyelere getireceğiz. Gerektiği kadar para politikasını bu seviyelerde tutacağız." değerlendirmesinde bulundu.

 

- "Her zaman kolay olmadı"

ECB'nin son 25 yıldaki çalışmalarını değerlendiren Lagarde, şunları kaydetti:

"Her zaman kolay olmadı. Ancak benden önceki ECB Başkanları Wim Duisenberg, Jean-Claude Trichet ve Mario Draghi'nin liderliğinde, kötü olduğu kadar iyi ekonomik zamanlarda da, ECB görevini yerine getirmeye ve böylece Avrupa'nın geleceğinin temellerini güçlendirmeye her zaman dikkat etmiştir."

Temmuz 2022'den beri ECB, ana faiz oranlarını art arda 7 kez toplamda 375 baz puan artırdı. Analistler, 15 Haziran'da yapılacak ECB faiz toplantısında 25 baz puanlık bir artış bekliyor.

Öte yandan, Avro Bölgesi'ndeki para politikasından sorumlu organ olan ECB,1 Haziran 1998'de çalışmalarına başladı. Merkezi Almanya'nın Frankfurt kentinde olan ECB'nin temel amacı, Avro Bölgesi'nde fiyat istikrarını sağlayarak avronun değerini korumak.

 

Avroyu, Almanya, Avusturya, Belçika, Estonya, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İrlanda, İspanya, İtalya, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY), Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Malta, Portekiz, Slovakya, Slovenya ve Yunanistan kullanıyor. Hırvatistan da bu yılın başında avro kullanmaya başladı.

Jahresversammlung der Bundesarbeitsgemeinschaft der katholischen Polizeiseelsorge in Augsburg - Bayerns Innenminister Joachim Herrmann dankt: Seelsorgerischer Beistand ist eine unverzichtbare Unterstützung für die Bayerische Polizei

 

 Bayerns Innenminister Joachim Herrmann hat beim heutigen Gottesdienst im Rahmen der Jahresversammlung der Bundesarbeitsgemeinschaft der Katholischen Polizeiseelsorge (BAG) in der Basilika Sankt Ulrich und Afra in Augsburg den Mitarbeiterinnen und Mitarbeitern der Polizeiseelsorge für ihre wichtige Arbeit gedankt: "Sie stehen rund um die Uhr für persönliche Gespräche zur Verfügung, vermitteln Halt in scheinbar ausweglosen Situation und leisten somit einen unschätzbaren Dienst zum Wohle unserer Polizistinnen und Polizisten. Ihr seelsorgerischer Beistand ist wichtig und segensreich." Der Innenminister dankte auch der BAG: "Die Bundesarbeitsgemeinschaft der Katholischen Polizeiseelsorge ist eine hervorragende Plattform für unsere Polizeiseelsorgerinnen und Polizeiseelsorger, sich bundesweit über ihre schwierige Arbeit auszutauschen." 

 

In ihrer täglichen Arbeit sind Polizistinnen und Polizisten regelmäßig mit schwierigen Themen und kriminellen Milieus befasst. Laut dem Innenminister nehmen zudem schwerwiegende Angriffe auf Polizeibeamte immer weiter zu: "Mit 2.967 verletzten Polizisten, darunter 22 Schwerverletzte, wurde im vergangenen Jahr in Bayern ein neuer besorgniserregender Rekordwert seit Erstellung entsprechender Lagebilder erreicht." Besonders vor dem Hintergrund der vielen Herausforderungen und hohen Belastungen im Polizeiberuf sei es nicht nur eine gesetzliche, sondern auch eine moralische Verpflichtung der Staatsregierung, für Unterstützung der Polizistinnen und Polizisten zu sorgen. "In unserem starken Netzwerk psychosozialer Fachkräfte sind unsere Polizeiseelsorger unverzichtbar", so Herrmann.

Die Bayerische Polizeiseelsorge wurde 1920 von der Landtagsabgeordneten und Frauenrechtlerin Ellen Ammann ins Leben gerufen. Sie ist ein Angebot der katholischen und der evangelischen Kirche für alle Mitarbeiterinnen und Mitarbeiter der Bayerischen Polizei und deren Familienangehörige. Derzeit kann die Bayerische Polizei auf rund 20 haupt- und nebenamtliche Polizeiseelsorgerinnen und Polizeiseelsorger zurückgreifen.

 

BERLİN (AA) - Bir dönem Beşiktaş ve Fenerbahçe'de görev yapan Alman teknik direktör Christoph Daum’un Köln Üniversite Kliniği’nde ikinci kez kemoterapi görmeye başladığı bildirildi.

Alman Bild gazetesinde açıklamasına yer verilen Daum, kansere yakalandıktan sonra ikinci kemoterapi tedavisine bugün başlayacağını belirterek, gelecek haftalarda 4 ünite infüzyon alacağını ifade etti.

 

Durumun iyi olduğunu anlatan Daum, hafta sonu tekrar spor yapacağını belirterek, “Bir gün kötü gittiğinde tekrar tekrar ayağa kalkmanız, kendinizi savunmanız ve geleceğe olumlu bakmanız önemlidir.” dedi.

Oğlunun mezuniyet töreni için gittiği ABD’de zatürreye yakalanan ve New York’ta 4 gün hastanede kalan Daum, burada nefes darlığından dolayı ilaç tedavisi gördüğünü anlattı. Haberde, Daum’un 19 Mayıs’ta hastaneden taburcu edildiği ve Köln’deki doktorunun isteğiyle Almanya’ya döndüğü kaydedildi.

 

Daum, 2022 Ekim'de yaptığı açıklamada, kansere yakalandığını ve tedavi olduğunu duyurmuştu.

 

 
BERLİN (AA) - Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Avrupalı bir Ukrayna'nın geleceği için mücadele etme çağrısında bulunarak Ukrayna'ya Avrupa Birliği üyeliği konusunda destek verdi.

Scholz, Sosyal Demokrat Partinin (SPD) kuruluşunun 160. yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinlikte yaptığı konuşmada, "Kıtamızın tarihinde (Rusya Devlet Başkanı) Vladimir Putin'in emperyalist hayalleriyle yarattığı bu acı dolu dönem, özgür Ukrayna'nın Avrupa Birliği'ne tam üye olarak katılmasıyla sona erecektir." dedi.

 

Ukrayna ulusunu ve onların özgürlüklerini savunma mücadelesini desteklemeye devam edeceklerini belirten Scholz, 

"Rusya, bu savaşı kazanmamalı ve kazanamayacak da." diye konuştu.

Scholz, Rusya'nın Ukrayna'ya açtığı savaştan önceki yıllarda partisi SPD'nin çok eleştirilen Rusya politikasına ise değinmedi.

 

Eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder'in Rusya'ya yakınlığı nedeniyle SPD'nin kuruluş yıl dönümü etkinliğine davet edilmediği öğrenildi.

Türkiye’de 551 plaj, 23 marina, 14 turizm teknesi ve 10 bireysel yat Mavi Bayrak almaya hak kazandı.


Uluslararası Mavi Bayrak jürisi, 2023 yılı Mavi Bayrak ödüllerini açıkladı. Bu yıl Türkiye’de 551 plaj, 23 marina, 14 turizm teknesi ve 10 bireysel yatta Mavi Bayrak dalgalanacak.

Merkezi Danimarka Kopenhag’ta bulunan Uluslararası Çevre Eğitim Vakfı-FEE tarafından açıklanan Mavi Bayrak sıralamasında Türkiye, plaj sayısı ile yine dünya üçüncüsü oldu.

Sıralamanın ilk sırasında İspanya, ikinci sırasında Yunanistan yer aldı. Üçüncü sırada yer alan Türkiye’yi İtalya ve Fransa takip etti.



Mavi Bayrak Dünyada 50 Ülkede Uygulanıyor

Türkiye’de Mavi Bayrak Programı, Avrupa Birliğinin 1987 yılını çevre yılı ilan etmesi ile başlatıldı. Halk sağlığını korumayı, çevre eğitimi ve bilinçlendirme faaliyetleri ile bunu devam ettirmeyi hedef alarak başlatılan program Türkiye’de 1993 yılında uygulanmaya konuldu.

Program kapsamında, Mavi Bayraklı plajlar 33, marinalar 38, turizm tekneleri 51 ve bireysel yatlar 4 kriter ile 16 davranış kuralı içeriyor. Plajlarda sezon içerisinde 15 gün ara ile yüzme suyu analizlerinin yapılması, atık su arıtma tesislerinin uygunluğu, hassas doğal alanların korunması, cankurtaran ve ilkyardım malzemeleri bulundurulması, acil durum planı, engelli olanakları, atıkların ayrıştırılması, çevre eğitimi ve bilgilendirme zorunlu kriterlerden bazılarından.  Marinalar ve turizm tekneleri için kurumsal sosyal sorumluluk ve halkın katılımı ve eğitimi de ayrıca beklenen kriterler arasında.

Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) koordinasyonunda yürütülen Mavi Bayrak Programı, uluslararası alanda Uluslararası Çevre Eğitim Vakfı-FEE koordinasyonunda dünyada 50 ülkede uygulanıyor.



2023 İLLERE GÖRE MAVİ BAYRAK SAYILARI



 PLAJLAR     MARİNALAR TURİZM TEKNELERİ   BİREYSEL    YATLAR


1 Antalya                  231         5                                     14                    -
2 Muğla                     110        7                                        -                    4
3 İzmir                         63        4                                        -                    -
4 Balıkesir                   46        1                                        -                    6
5 Aydın                         35       2                                        -                    -
6 Samsun                     13       -                                         -                    -
7 Çanakkale                  12       -                                         -                    -
8 Mersin                         11      1                                         -                    -
9 Kocaeli                         9       -                                          -                    -
10 Tekirdağ                     6        -                                         -                    -
11 Bartın                         3         -                                         -                    -
12 Kırklareli                    1         -                                          -                   -
13 Ordu                          2         -                                          -                    -
14 Bursa                        2          -                                          -                    -
15 Zonguldak                 2         -                                          -                     -
16 İstanbul                     1         2                                          -                    -
17 Sakarya                     1         -                                           -                    -
18 Düzce                        1         -                                            -                    -
19 Van                            1         -                                             -                    -
20 Edirne                        1         -                                             -                    -
21 Yalova                        -         1                                             -                    -


TOPLAM                       551      23                                          14                  10